Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Yönetimi, beraberindeki
Milletvekili heyeti ile iki günlük Bergama ziyaretleri kapsamında bugün Bergama
İlçe Başkanlığı'nda basın mensupları ile bir araya geldi.
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel'in başkanlığında düzenlenen
basın açıklamasına, CHP İzmir Milletvekilleri Mahir Polat, Kamil Okyay Sındır,
Atila Sertel, Bedri Serter ve Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz katıldı.
Öte yandan Bergama’da partiye yeni katılan iki üyeye rozet takıldı.
YÜCEL: ÇİFTÇİMİZ
YÜKSEK GİRDİ MALİYETLERİ ALTINDA EZİLMİŞ VE ÜRETEMEZ HALE GETİRİLMİŞTİR
Düzenlenen basın açıklamasında açıklamalarda bulunan CHP
İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, "Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığı
olarak düzenlediğimiz iki günlük Bergama programımız kapsamında, İl
yöneticilerimiz, İzmir Milletvekillerimiz ve Bergama ilçe örgütümüzle birlikte
başta Bergama köyleri olmak üzere meslek odaları ile bir araya gelip Bergamalı
hemşehrilerimizle bir birimizi dinledik. İzmir Milletvekillerimiz Atila Sertel,
Bedri Serter, Mahir Polat, Kamil Okyay Sındır, Özcan Purçu ile birlikte 22 köy
ziyareti gerçekleştirdik. Bergama programımız bugün ziraat odası ziyareti,
sanayi sitesi ziyareti ve yine köy ziyaretleriyle devam edecek. İzmir
Milletvekillerimizle birlikte köylerde çalışma yaparken covit19 küresel
salgınında köylerdeki üreticinin desteklenmediğine, hastalık koşullarında
kısıtlamalardan muaf tutularak çalışmak zorunda bırakılan çiftçinin ürettiği
ürünlerin değerinde satılamadığı ya da çiftçinin elinde kaldığı bizzat
köylülerimizce dile getirilmiştir. Köylümüz, çiftçimiz yüksek girdi maliyetleri
altında ezilmiş ve üretemez hale getirilmiştir. İthalata yönelik tarım
politikası, Türk Lirasının döviz karşısında adeta erimesi ve 128 milyar doların
buharlaşmasıyla halkımız temel gıda maddelerini alamaz hale gelmiş ve adeta
hayatta kalma mücadelesi vermeye başlamıştır. Küresel salgınla mücadele eden
halkımız, liyakatsiz ve birkaç maaş alan yöneticiler nedeniyle bir de ekonomik
buhranla mücadele etmek zorunda kalmıştır. Bu kötü gidişatı Bergamalı hemşerilerimizle,
esnafımızla, köylülerimizle, çiftçimizle ve dostlarımızla birlikte
değiştireceğiz" dedi.
“HAKLI VE İNSANİ
TALEPLERİNE BİRİLERİ; ÇAY ATARAK CEVAP VERMEZ”
Bergamalı vatandaşların halkçı belediyeciliği çabucak
özlediğin belirten Yücel, "İlk seçimde, saray değil, bilgi üreten, 5’li
çeteyi değil çiftçiyi destekleyen kamucu, toplumcu yönetim anlayışını liyakatli
kadrolarla oluşturacak, sömürü ve talan düzenine sandık eliyle son vereceğiz.
Yaptığımız incelemelerde, görüşmelerde şunu tespit ettik. 2,5 senedir bırakın
köylere hizmet götürmeyi, kent merkezini dahi yönetemeyen bir belediyecilik
anlayışı Bergama’yı yönetiyor. Bergama kent merkezinin büyük bir yol problemi
mevcut. Temas kurduğumuz herkes yol probleminden yakınmakta. En net şekilde
ifade etmek gerekirse Bergamalılar mevcut İlçe belediyesinden umudunu kesmiş
durumda. 2014’te yürürlüğe giren
Büyükşehir yasası kapsamında, belde belediyelerinin kapatılması ve köy tüzel
kişiliğinin kaldırılması konusunda en büyük mağduriyeti yaşayan kentlerden biri
Bergama’dır. Bunun da ötesinde köylülerin üretim arazilerini, tarihi tekstil
fabrikasını parsel parsel satmaya çalışarak bütçe denkleştirmeye çalışan
belediye yönetiminin, tıpkı geneldeki AKP iktidarı gibi satmak, harcamak ve
buharlaştırmak üzerine kurulu yönetim anlayışı Bergamalıları bezdirmiş.
Umuyoruz ki Bergamalıların haklı ve insani taleplerine birileri; çay atarak
cevap vermez. Yerel seçim üzerinden 2,5 yıl gibi kısa bir süre geçmiş olmasına
rağmen gördük ki Bergamalı hemşerilerimiz halkçı belediyeciliği çok çabuk
özlemiştir. Büyükşehir Belediyemizin köylerde yapmış olduğu çalışmaları görünce
gururlandık. Birçok köyümüzde yol, kanalizasyon ve içme suyu çalışmaları devam
etmekte. Bu çalışmaların bitmesiyle birlikte yapılacak ilk yerel seçimde Bergamalıların
özlediği Cumhuriyet Halk Partisi belediyeciliğine tekrar kavuşacaklar"
dedi.
“AKP İKTİDARI
BASİRETSİZ VE LİYAKATSİZ YÖNETİCİLERİYLE ÜLKEYİ GERÇEKTEN YAKIYOR”
Hükümete CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaoğlu'nun çağrısı
üzerinden seslenen Yücel, "Özellikle son bir haftadır Türkiye’nin dört bir
yanında başlayan ve her ne hikmetse söndürülemeyen orman yangınları tüm
Türkiye’yi kaygılandırıyor. Ormanlarımız yanıyor, ağaçlarımız yanıyor,
insanlarımız yanıyor, geleceğimiz yanıyor ama yangınlar bir türlü söndürülemiyor.
Tarım Orman Bakanı; işgal ettiği bakanlığın görev ve sorumluluklarını unutmuş
açıklama yapıyor, “yangın söndürmek belediyelerin görevi diyor”, Yangın
bölgesini ziyaret eden Cumhurbaşkanı; insanlara çay fırlatıyor. Türk Hava
Kurumuna kayyum atayanlar, geçtiğimiz yıllarda İzmir yangınına boş boş bakan
tarım ve orman bakanı bugün yine aynı şekilde güneş gözlükleriyle ormanların
yanışını izlemektedir. Biz ülke yanıyor derken, ekonomik çıkmazı ve tek adam
sisteminin bir padişahlık rejimi olduğunu vurgulamak istiyorduk. Ancak AKP
iktidarı basiretsiz ve liyakatsiz yöneticileriyle ülkeyi gerçekten yakıyor.
Yanan ormanları söndürmek yerine günlük kirası 1.3 milyon olan Rus uçaklarına
ülkeyi teslim etmiş durumdalar ve Türk Hava Kurumunun uçaklarını eski diyerek
kullanmamaya devam ediyorlar. 3 Eğer bu yangınlar bir an önce söndürülmek
isteniyorsa Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Büyükşehir
Belediyelerine uçak kiralama yetkisi verilmesi çağrısı ve 11 Büyükşehir
Belediye Başkanımızın Türk Hava Kurumunun yangın söndürme uçaklarını aktif hale
getirmeye hazır olduklarına dair açıklamaları iktidar tarafından dikkate
alınması gerekmektedir. Yangında 8 vatandaşımız hayatını kaybetti. Dün de
Bergama Tırmanlar Köyünde yaşayan ve yangın söndürme çalışmalarına destek olmak
için Manavgat’a giden ve görev başında hayatını kaybeden Erdal Tovka’nın acılı
ailesine taziye ziyaretinde bulunduk. Ben yangında hayatını kaybeden tüm
vatandaşlarımıza ve kamu görevlilerine Allah’tan rahmet acılı ailelerine
başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifalar diliyorum” dedi.
“AKP’NİN BASİRETSİZ
YÖNETİCİLERİ İLE ÜLKEMİZ GERÇEKTEN YANIYOR”
Sözlerine ülke genelindeki yangınla devam eden Yücel,
"Özellikle son bir haftadır Türkiye'nin dört bir yanında başlayan ve
söndürülemeyen orman yangınları herkesi kaygılandırdı. Ormanlarımız,
ağaçlarımız insanlarımız, şehitlerimiz ve insanlarımız yanıyor ancak yangınlar
söndürülemiyor. Tarım ve Orman bakanı işgal ettiği görev ve sorumlulukları
unutup yangın söndürmek belediyelerin sorumluluğu diyor, Cumhurbaşkanı çay
fırlatıyor. Biz ülke yanıyor derken ekonomik çıkmazı ve tek adam sisteminin
padişahlık sistemini vurgulamak istiyorduk ancak AKP’nin basiretsiz
yöneticileri ile ülkemiz gerçekten yanıyor. THK uçaklarını eski diye
kullanmamaya devam diyorlar. Bu yangınlar bir an önce söndürülmek isteniyorsa
Genele Başkanımızın büyükşehirlere uçak kiralama yetkisinin verebilmesi
çağırısı ve uçakların çalışır duruma getirilmesi için hazır duruma
getirilmesine hazır oldukları çağırısı bir an önce dikkate alınmalı” diye
konuştu.
SERTER: BURASINI
TUTTURDULAR MİLLET BAHÇESİ YAPACAĞIZ DİYE
Toplantıda açıklamalarda bulunan CHP İzmir Milletvekili
Bedri Sertel ise, "Bergama bildiğiniz gibi CHP olarak çok önemsediğimiz
bir kentimiz. Bu kentte çalışmalar ile ilgili ufak bilgiler vereceğim. Burada
son 2,5 yılda, Bergama'yı AKP aldıktan sonra neler değiştiğini belirteceğim.
Bir Sümerbank fabrikası var ve hükümet burayı ele alır alamaz burayı ele almak
istedi TOKİ konutlarını yapmak için. Bizde buna el koyduk ve Bergama'nın
üniversiteye ihtiyacı olduğunu söyledik. Tarım Arkeoloji, tekstil kısmı
konusunda bir bölüm açılması lazım dedik. Bir diğeri de Bergama'nın ortasında
bir stadyumumuz var. Burada bizim dönemimizde de sosunlar çıkmış ancak
etrafında 100 e yakın ekmek yiyen esnafımız var, burasını tutturdular millet
bahçesi yapacağız diye ancak burada belediye meclis üyelerimize projeleri bile
göstermediler. Biz üstüne basa basa söyledik sonrasında bir proje çıkardırlar.
100 esnafı yok ederek sadece 30 esnafın yer alacağı bir proje belirttiler. Bir
burada bir koku sorunu vardır ve Bakırçay dersine inip fotoğraf çektik ve 1
hafta ayaklarımda kaşıntı geçmedi. O havzanın bir an önce temizlenmesi gerekir
ki oradaki kullanılan sular sizlere sebze olarak geliyor. 3'ncü konu ise satışa çıkartılana araziler.
Köy arazilerini satışa çıkartıp belediyeye katkı konulsun dendi ancak burası
yüzyıllardır bölge halkının ürelerini yetiştirdiği yerlerdi. Burası köylüler
değeri verilecek ve burada sistem aynı şekilde devam edecek" diye konuştu.
POLAT: BERGAMA'YA
POZİTİF AYRIMCILIK YAPIYORUZ
Vekil Mahir Polat ise, Bergama bizim için çok önemli. her
geldiğimizde savrulan Türkiye'nin Bergama da nasıl dolduğunu görüyoruz. Suyuna
ağaçlarına dokunulmuyor Bergama'nın. Büyükşehir belediyemiz var gücü ile
çalışıp burada halkın mallarının var gücü ile yağmalandığını görüyoruz. Ben
Bergama kozak yaylasındaki fıstık çamları ile ilgili özel çalışmaları 2-3
yıldır iletiyoruz. Tarım bakanı maalesef burası ile ilgili herhangi bir adıma
atmış değil. Bergama'da dünya çam fıstığı rezervinin yüzde 10'unu üretiyor.
Susuzluk bu bölgedeki insanlar için büyük bir problem. 1 tane özel bir çiftliğe
köylüye olmayan su aktarılıyor. Tarım bakanlığına sorduk bize ücreti karşılığı
10 bin metreküp suyun aktarıldığını söyledi. Biz köylüye gittiğimizde bugünde
susuzluktan yakınırken, suyun oraya verildiğin görüyoruz. Bergama sunağımız
var, Bergama gelirinden daha büyüğü Almanya da sergilenerek daha fazla
kazanıyor. Bu iktidar bunla ilgili hiçbir çalışma yapmadı, biz iktidara geldiğimizde
bunun için canla başla çalışacağız. Bergama'ya pozitif ayrımcılık yapıyoruz ve
hak ettiği değeri kazandıracağız" ifadelerini kullandı.
SINDIR: 3 PROJE İÇİN
AYRILAN ÜCRET 3 BİN TL
Polat'ın ardından açıklamalarda bulunan Kamil Okyay Sındır
ise devlet yatırımları konusundaki Bergama'ya gösterilen tutuma vurgu yaptı.
Sındır, "Bergama'yı ülkenin genel sorunlarından ayırmak mümkün değil.
Özellikle tarım konularında. Kutsal
kitaplara adı giren bir kent Bergama.
Maalesef bugün hake ettiği yerde değil. Hükümet, her halde Bergama'yı
Türkiye'nin bir ilçesi olmaktan çıkarmış. 2021 yılı kamu yatırımlarına
bakıyorum 3 tane yatırım var. Bunlardan bir tanesi Etüt proje işinde olan
Bergama soma demiryolu projesi. Bu 2018 yılında başlamış 11 milyon TL kaynak
ayrılmışa ancak hiç harcama yapılmamış, 2021 de ayrılan ödenek bin TL..
İkincisi isse Bergama halkının özlemle beklediği Aliağa-Çandarlı Bergama İZBAN
hattı. Bunu yapması gereken TCDD… Büyükşehir Belediyemiz de hat yapılınca
istasyonlarını yapacak. BU yatırımın bugünkü değerden, 2015 yılında proje
devreye konmuş bugünkü değerden başlangıç ödeneği 1 milyar 154 milyon TL…
2015'den bu güne kadar 96 bin TL harcanmış. İşçiye verseniz bundan fazla tutar.
2021 yılında bunla ilgili TCDD bin TL ayırmış. İzmir'in ulaşımında katkı
koymak, Büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasındaki bağlantıya katkı koymak gibi
dertleri yok. Üçüncü ise Bergama Soma karayolu. Bugünkü değerden başlangıç
ödeneği 409 milyon TL… Bu proje 2024'de bitmesi gerekiyor 2021 yılı kamu
yatırımından bin TL ayrılmış. Yani Bergama'nın projelerine harcanmış 3 bin TL
var. Bergama'yı İzmir'den koparmaya çalışan bir anlayış var. Memleket yangın içinde, hepimizi yanıyoruz,
ciğerlerimiz yanıyor, 3 tane uçak kiralamasız, tarım ve orman bakanı diyor ki
biz ihale yapmadık biz kiraladık diyor. Bu uçaklar kiralama dışında başka
işlerde kullanılamıyor. Bu uçakların sahibi özel sektöre kiralayabiliyorsa para
kazanıyor, neden biz uçak almıyoruz. Yunanistan 33 tane yangın söndürme uçağına
sahipken neden bizim 1 tane kendimize ait bir uçağımız yok. Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı çevreyi unutmuş, aklı fikri rant. Tarım ve Orman Bakanı'ında ne
tarımla ne ormanla işi var! Bergama sahip değil. CHP Bergama'da herkese sahip
çıkmaya devam ediyor" dedi.
“HALK ERKEN SEÇİM
İSTİYOR”
Son olarak söz alarak hükümete 'hodri meydan' çağrısında
bulunan Atila Sertel, "Tek adam yönetimin Türkiye ilçelerine olduğu gibi
medeniyetin beşiği Bergama'yı da gözden çıkardığını görüyoruz. Çünkü bunlar
halkı, insanları, emekçileri, tarımla uğraşanı, emekliyi memuru sevmiyorlar.
Sevdikleri kesim 5'li çete başta olmak üzere yandaşlar… Ziraat Bankası Genel
Müdürü'nün yüzüne söyledim… 26 yıllık genel müdürüsün, Tüpçü'nün medya sahibi
olması için 750 milyon doları hangi teminatla verdiniz? Bakıyoruz ve görüyoruz
ki, tüpçüye 750 milyon dolar veren banka çiftçiye 50 bin TL kredi vermek için
evini tarlasını traktörünü ipotek ediyor. Ziraat Bankası çiftçinin bankası
olmaktan çıkmış tüpçünün bankası olmuştur. Dün dram yaşadık. Erdal Tovka…
Işıklar içinde yatsın. Yangında canını kaybeden genç kardeşimizin eşi ve
evlatları yalnız kaldı. Ailesini ziyaret etik. Bir dram yaşanıyor… Bu iktidar
sorumlu bu dramdan. Ailenin aldığı yoksulluk maaşı 740 TL. Bununla insanları
yoksulluğa muhtaç eden tek adam rejimi var. 248 makam aracı 13 uçakla ne
yapıyorsunuz? Herkes kendi ormanlarını
korumak için uçakla donanmış bizimki de kendine donanmış. Türkiye sadece senin
ailen ve seninle yaşayan senin şatavatını sürdürmek için yaşayan bir ülke
değil. Yeter artık! Türkiye'yi
bitirdiler… Yakıyorlar ülkeyi. EN kıymetli araziler yanıyor. İçimiz yanıyor, o
sırada 2 gün önce kararname çıkıyor ve yanan bölgelerde yetki Turizm
Bakanı'ndadır deniliyor. Bu iktidardan kurtulma zamanı gelmiştir. CHP
iktidarında garibanların çiftçilerin, köylerin, ezilenlerin yanında olacağız.
Birlikte üreteceğiz. Bu Türkiye bizim. Bu Türkiye'yi beraber kazandıracağız.
Eski Türkiye aç değil açıkta değildi. Şimdi 25 milyon kişi sosyal yardımlara
muhtaç hale geldi. Cesaretiniz varsa bir an önce seçime giderseniz. Hodri meydan. Seçimden kaçılmaz kaçmayın, halk erken seçim
istiyor!" dedi.