CHP Milletvekili Av. Kılıç, konuyla ilgili hazırladığı
araştırma önergesini TBMM Başkanlığı’na sundu.
İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, yaptığı yazılı
açıklamada,devlette çalışan memurların ve işçilerin, devlet yönetiminde yer
alan bürokratların ve yöneticilerin, üniversitelerdeki akademisyenlerin; görev
yaptıkları pozisyona göre ön lisans veya lisans diplomasına sahip olması
gerektiğini kaydetti.
“Cumhurbaşkanıolarak
atanabilmek için 40 yaşını doldurmuş ve yükseköğrenim yapmış olmak gerekiyor”
Bu şartı taşıyan memurlar ve akademisyenlerin, girdikleri
KPSS ve sözlü sınav ile diğer sınavlarda başarılı olmaları halinde görevlerine
atandığına;görevlerine devam ederken de gereken şartları taşımaları ve o
pozisyona uygun görülmeleri halinde kurumlarında veya başka kurumlarda yönetici
olabildiğine işaret eden Av. Kılıç, açıklamasına şöyle devam etti:
“Anayasa’nın 104. Maddesi gereğince ‘devletin başı’ olan,
‘Devlet başkanı sıfatıyla Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk Milletinin birliğini
temsil eden; Anayasa’nın uygulanmasını, devlet organlarının düzenli ve uyumlu
çalışmasını temin eden’ ve ‘yürütme yetkisi’ kendisine ait olan Cumhurbaşkanı
olarak atanabilmek için; Anayasa’nın 101. Maddesi ile 6271 Sayılı Cumhurbaşkanı
Seçimi Kanunu’nun 6. Maddesine göre, ‘Kırk yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış
ve milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşı’ olmak
gerekmektedir.
Son dönemlerde ‘sahte diploma’ ve para karşılığı istenen
üniversitenin diplomasının hazırlandığı ile ilgili çok sayıda haberler basına
yansımaktadır.YÖK, dönemin Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın ‘sahte diplomalı
öğretmenler tespit ettik’ açıklamasının ardından 2015 yılında, yükseköğretim
kurumlarından mezun olan öğrencilere ait verilerin toplandığı, ‘Yükseköğretim
Mezun Sorgulama ve Doğrulama Sistemini’ kurmuştur. Bilgilerin giriş yılının
1969’dan başladığı sisteme 6 milyonu aşkın mezun öğrencinin bilgileri
üniversiteler tarafından girilmiştir.YÖK diploma sahteciliğini önlemek için 6
yıl önce bu sistemi kurup milyonlarca diplomayı kontrol etme yoluna gitse de sahte
diploma satışı halen sürmektedir. Türkiye'deki en iyi üniversitelerin
diplomalarının sahteleri internette 500 TL'ye satılmaktadır.”
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, “birresmibelgeyi sahte
olarak düzenleyen, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde
değiştiren veya sahte resmi belgeyi kullanan kişinin” 2 yıldan 5 yıla kadar
hapis cezası ile cezalandırıldığını belirtti. Diploma da resmi evrak
sayıldığından, diploma sahtekarlığı yapanların da bu ceza istemiyle
yargılanması gerektiğini dile getiren Av. Sevda Erdan Kılıç, memuriyeti iptal
edilen “sahteciler” için idarelerin ayrıca o güne kadar aldığı maaş ve özlük
haklarının iadesi için dava da açabildiğini bildirdi.
Sahte diploma ile göreve başladığı ve görevlerini sürdürdüğü
tespit edilen devlet memurları, yöneticileri ve akademisyenler hakkında idari
ve adli soruşturma başlatıldığını vurgulayan CHP Milletvekili Av. Kılıç, bu
soruşturma ve mahkeme aşamalarının ardından diplomalarının sahte olduğunun
kesinleşmesinin ardından bulundukları görevden uzaklaştırıldığını, hapis cezası
ile cezalandırıldığını ve o güne kadar aldıkları maaşlarında geri alındığını
kaydetti.
“Bakan Yardımcısı
Hamza Yerlikaya'nın lise diplomasının sahte olduğu mahkeme kararıyla
kesinleşmiştir”
TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Kılıç, şu tespitlerde
bulundu:
“Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın
üniversite diplomasının sahte olduğunun tartışıldığı ve gerçek olup olmadığının
henüz netleşmediği ülkemizde, Erdoğan’ın Başdanışmanı olarak da görev yapan
eski AKP Sivas Milletvekili, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Hamza
Yerlikaya'nın lise diplomasının sahte olduğu mahkeme kararıyla kesinleşmiştir.
Dönem dönem, memurlar ve devleti yöneten üst düzey
bürokratlardan diplomaları sahte olduğu tespit edilenlerin görevlerine son
verilmiş ve haklarında soruşturmalar açılmıştır.Üniversite diplomalı birçok
gencimizin işsiz olduğu, hatta iş bulamadığı için umudunu keserek iş aramaktan
vazgeçtiği, fakirin yiyeceği olan bir simidin bile 3,5 Liraya satıldığı,
ekonomide dibi yaşadığımız, Türk Lirası’nın açlıkla mücadele eden Afrika
ülkelerinin para birimlerinden bile değersiz hale geldiği, Dolar, Avro ve
altının zirve yaptığı, 16 milyon vatandaşımızın açlık, 50 milyon vatandaşımızın
ise yoksulluk sınırının altında yaşadığı ülkemizde; diploması sahte olan
kişilerin, en üst noktasından en alt noktasına kadar devlette ve kurumlarında
görev alabilmesi kabul edilemez bir gerçekliktir. Böyle bir durum, kanunlar
açısından suç olmasının yanı sıra, etik olarak da doğru kabul edilmemesi
gereken bir davranış biçimidir.”
“Ülkemizde
liyakatsizlik zirve yaptı”
CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, AKP iktidarında
“liyakat, etik, hak, hukuk, adalet” gibi kavramların ayaklar altına alındığını
ve bunun da iktidarın yaptığı atamalar ve yargılamalarda görüldüğünü bildirdi.
“Liyakatsizliğin zirve yaptığı ülkemizde bir de kamuda memur
veya yönetici olarak sahte diplomalı kişilerin görev almasını kabul edemeyiz.”
diyen CHP’li Av. Kılıç, bu durumun devletin güvenirliliğini ve itibarını da
sarstığını kaydetti.
“Bütün devlet
memurları ve yöneticilerin diplomaları gözden geçirilsin”
Meclis Başkanlık Divanı Üyesi Av. Kılıç, açıklamasını şöyle
tamamladı:
“Bu nedenle, her ne kadar YÖK diploma sahteciliğini önlemek
için Yükseköğretim Mezun Sorgulama ve Doğrulama Sistemini kurmuş olsa da
devlette görev alan Cumhurbaşkanı, bakan, milletvekili, üst düzey yönetici ve
memur olmak üzere bütün kamu çalışanlarının diplomalarının gözden geçirilmesi
ve sahte olup olmadığının tespit edilmesi gerekmektedir.
Bu bağlamda; Cumhurbaşkanı, bakan, milletvekili, üst düzey yönetici ve memur olmak üzere kamu çalışanlarının diplomalarının gözden geçirilmesi ve sahte olup olmadığının tespit edilmesi, sahte diplomalı kamu çalışanlarının belirlenmesi ve bu kişilerin bir daha devlette görev almaması adına alınacak önlemlerin belirlenmesi amacıyla, Anayasa’nın 98 inci ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını saygılarımla arz ederim.”