CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, Gelir Vergisi
Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni TBMM Başkanlığı’na
sundu.
Başkanlık Divanı Üyesi Av. Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada,
devletlerin temel fonksiyonlarını yerine getirmek için gelire ihtiyaç
duyduklarını, bu nedenle de vergi topladıklarını kaydetti. Devletlerin belirli
hizmetleri karşılayabilmesinin, çeşitli kaynaklardan finanse edilen kamu
gelirlerine, vergilere bağlı olduğuna işaret eden Av. Sevda Erdan Kılıç,
vergilerin vatandaşlardan gelir düzeyleri oranında alınması, yani “az
kazanandan az vergi, çok kazanandan çok vergi alınması” gerektiğini vurguladı.
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, Türkiye’de vergi yükü
oranlarında değil, vergi yükü dağılımında sorun yaşandığını ifade etti. Düşük
gelirlilerin vergi dilimlerinden kaynaklanan kayıplarının, bu bireylerin başta
temel ve zorunlu harcama kalemleri olmak üzere asgari yaşam standartlarını
doğrudan etkilediğinin, bu nedenle Gelir Vergisi Tarifesi’nde ücretliler lehine
bir düzenleme yapılması gerektiğinin önemine işaret eden CHP’li Av. Sevda Erdan
Kılıç, devletin, sosyal hukuk devleti ilkesinin gereği olarak, vergi adaletinin
gerçekleştirilmesi yoluyla sosyal adaleti sağlama, ekonomik ve sosyal dengeyi
oluşturma yükümlülüğü bulunduğunu bildirdi.
“Peşin peşin kesilen
gelir vergisi tutarları her yıl arttırılıyor”
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Av. Kılıç, açıklamasında şu
hususları belirtti:
“Mevcut Gelir Vergisi Tarifesiyle; pandemi koşullarında
hayat pahalılığı ile işsizlik mengenesi arasına sıkıştırılan milyonlarca
işçinin, emekçinin gelir vergisi yükü katlanamaz boyutlara ulaşmıştır. Bu Gelir
Vergisi Tarifesi, Türkiye’de yıllardır devam eden adaletsiz vergi sisteminin
özetini oluşturmaktadır. Mevcut sistem sermayenin, patronların lehine yönelik
düzenlemeler içermektedir. Milyarlarca Lira kar elde eden holdingler ve
firmalar rutin haline gelen aflar, indirimler, yeniden yapılandırmalarla veya
sürekli zarar göstererek bir asgari ücretliden daha az vergi ödemektedir. Buna
karşın bordroluların maaşlarından-ücretlerinden kaynakta peşin peşin kesilen
gelir vergisi tutarları her yıl daha fazla artmaktadır. Milyonlarca kamu
emekçisi ve işçinin bir üst vergi dilimine her yıl daha erken girmesi için
vergi dilimi artışları da bilinçli olarak düşük tutulmaktadır.
Gelir vergisi dilimi tutarları belirlenirken ne çarşıda
pazarda yaşanan gerçek enflasyon ne de reel ekonomik büyüme rakamları dikkate
alınmaktadır. Hatta söz konusu tutarlar belirlenirken, TÜİK tarafından
açıklanan ‘sahte enflasyon verileri’ bile dikkate alınmamaktadır. Türkiye’de
kamu çalışanlarının maaş artışlarında, TÜİK tarafından açıklanan, çarşı ve
pazardaki gerçek hayat pahalılığı ile yakından uzaktan ilgisi olmayan Tüketici
Fiyat Endeksi (TÜFE) verileri temel alınmaktadır.”
CHP Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, kamu çalışanlarının
maaş artışlarında TÜFE dikkate alınırken, Gelir Vergisi Tarifesi’nin her yıl
yeniden belirlenmesinde, Ekim ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre Yurt
İçi Üretici Fiyat Endeksi’nde (Yİ-ÜFE) meydana gelen ortalama fiyat artış
oranı, yani Yeniden Değerleme Oranının referans alındığını kaydetti.
“Bu yetki
Cumhurbaşkanı tarafından hep bordrolular aleyhine kullanılmış”
Gelir Vergisi Kanunu’nda ve Vergi Usul Kanunu’nda hükümete
gelir vergisi dilim tutarlarını, Yeniden Değerleme Oranlarının altında ve
üstünde belirleme yetkisi verildiğini anımsatan Av. Sevda Erdan Kılıç, şunları
kaydetti:
“Bu yetki 2018 yılına kadar Bakanlar Kurulu, 2018 yılından
sonra ise Cumhurbaşkanı tarafından hep bordrolular aleyhine kullanılmış,
Yeniden Değerleme Oranlarının altında belirlenen oranlarla gelir vergisi dilim
tutarları düşük tutulmuştur. Böylece milyonlarca ücretlinin daha yılın ilk
yarısında bir üst vergi dilimine girmesi sağlanmış, dolayısıyla bordrolulardan
kesilen gelir vergisi tutarları her yıl daha fazla artırılmıştır. Gelir vergisi
dilim tutarları, Yeniden Değerleme Oranında bile arttırılmış olsa; ortalama
4.500 TL net maaşı olan, 15 Ocak 2021 tarihinden itibaren enflasyon ve enflasyon
farkıyla maaşı 4.800 TL olan çalışan, yüzde 20’lik ikinci vergi dilimine Temmuz
ayında değil Eylül ayında girmiş ve böylece maaşından üç ay daha az vergi
kesintisi yapılmış olurdu.”
Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Kılıç, Türkiye’de vergi oranlarının,
dünya ülkeleri ile kıyaslandığı zaman çok yüksek olmadığının görüldüğünü ifade
etti. Ancak Türkiye'de vergi yükü bakımından “oranda” değil, “yükün
dağılımında” adaletsizlik yaşandığını belirten CHP’li Av. Sevda Erdan Kılıç,
''(Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınması') temel ilkesi,
Türkiye'de kayıt dışılık, yüksek vergi kaçağı ve diğer nedenlerle yeterince
uygulanmamaktadır.” dedi.
“Çoğunluğun
porsiyonları küçülürken, küçük bir azınlığın porsiyonları sürekli büyüyor”
Türkiye’nin kaynak bakımından zengin bir ülke olduğunu ancak
sorunun ülkenin yönetilemiyor oluşundan kaynaklandığını belirten TBMM Katip
Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, “Eğer devletin elinde kaynak varsa ki biz olduğunu
biliyoruz; bu kaynaklar TÜGVA, TÜRGEV, Ensar gibi vakıflara veya yandaş
şirketlere aktarılacağına bordrolu çalışanların yüksek gelir vergisi sorununun
çözümü için kullanılmalıdır” dedi.
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, şunları belirtti:
“İnsanların maaşları artık, sadece banka hesaplarında
gördükleri sayılardan ibaret. Milyonlarca çalışan daha fiziki olarak maaşına
dokunmadan ‘bu ay nasıl bitecek’ diye gün sayıyor. Sonra kredi kartı, tüketici
kredisi derken; milyonlarca icra dosyası mahkeme kapılarında dağ gibi oldu.
‘Borcu borçla nasıl kapatırız’, ‘kredi kartlarına nasıl takla attırırız’
derdine düştü vatandaş. Yoksulluk ve adaletsizlik giderek derinleşiyor.
Çoğunluğun porsiyonları küçülürken, bir grup azınlığın porsiyonları sürekli
büyüyor.
TÜİK’in açıkladığı verilere göre son bir yılda tavuk eti
%68, mercimek %52, margarin % 50, yumurta % 47, Ayçiçek yağı % 41, makarna %
40, süt ve yoğurt % 37, ekmek % 26 ve un % 25 zamlandı. Elektrik, doğalgaz ve
akaryakıttaki artışların önüne geçilemiyor. Açıklanan yeniden değerleme oranına
göre 2022 yılında vergi, harç ve cezalara % 36,20 oranında rekor zam gelecek.
Hal böyleyken iktidar; ‘ekonomi şahlanıyor, büyüyoruz’ masallarının arkasına
saklanacağına, sorumluluk alarak vatandaşın reel ücretlerinde artışa sebep
olacak bu teklifi, kanunlaşması için vakit kaybetmeden gündeme almalı ve
millete nefes olmalıdır. Enflasyon karşısında milletin ezilmesine dur deme
vakti geldi.”
“İğneden-ipliğe her
şeye zam geldiği bir ortamda…”
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, Türkiye’de vergi adaletinin
bir an önce sağlanması adına; iğneden-ipliğe her şeye yüksek oranlarda zamların
geldiği, hayat pahalılığının giderek arttığı, halkın alım gücünün düştüğü,
çarşı-pazardaki fiyatların çok yüksek seyrettiği bir ortamda Gelir Vergisi
Tarifesi’ndeki rakamlarda ve oranlarda yeni bir düzenlemeye gidilmesi
gerektiğini vurguladı.
Başkanlık Divanı Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, “Kanun teklifi
ile Gelir Vergisi Tarifesi’ndeki rakamlar ve yüzde oranlarında değişikliğe
gidilerek, ücretli çalışan işçi ve memur kesiminin maaşlarındaki vergi oranının
düşürülmesi; böylece, hayat şartlarının giderek zorlaşması ve bütün ürünlere
zam gelmesi nedeniyle alım gücü giderek azalan bu kesimin ekonomik olarak
rahatlaması amaçlanmaktadır. Yoksullaşan ülkemizde vergi oranları çalışanları
daha da yoksullaştırmamalıdır.” dedi.