Aliağa’nın çevre sorunlarının araştırılması için bir de
araştırma önergesi veren Polat, sanayi kuruluşlarının yoğunluğu nedeniyle hava
kirliliği yaşanan Aliağa’da, mevcut ve kurulması düşünülen santrallerin büyük
risk oluşturduğunu söyledi. Polat, “Aliağa’da termik santraller başta olmak
üzere çevreye zarar veren tüm yatırımların durdurulması, bölgenin ‘çevre
karnesi’nin tüm boyutlarıyla ortaya konulması için Meclis Araştırma Komisyonu
kurulması şarttır” dedi.
TBMM Çevre Komisyonu Üyesi ve CHP İzmir Milletvekili Mahir
Polat, ÇED olumlu kararı mahkeme tarafından iptal edildiği halde faaliyetine
devam eden ve başta çevreci kuruluşlar olmak üzere kamuoyunun büyük tepkisine
neden olan İzmir Aliağa’daki İzdemir Enerji Santralı-II İkinci Ünite İlavesi
projesini Bakan Kurum’a sordu. Santralin mahkeme kararına rağmen hangi
gerekçeyle çalışmaya devam ettiğinin açıklanmasını isteyen Polat, “Santralin
çalışması Bakanlığınızın bilgisi dahilinde midir? Eğer bilginiz dahilindeyse
hangi gerekçeyle buna göz yumulmaktadır?” diye sordu. Konuyla ilgili bir
araştırma önergesi de veren Polat, “Aliağa’da geleceğe dönük planlamalarda
enerji ihtiyacı ve yatırımlarının mutlaka çevresel etkiler göz önünde
bulundurularak gerçekleştirilmesi, termik santraller başta olmak üzere çevreye
zarar veren tüm yatırımların durdurulması, bölgenin ‘çevre karnesinin tüm
boyutlarıyla ortaya konulması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması
şarttır” dedi.
“BİR AN ÖNCE ÖNLEM ALINMASI ŞART”
CHP’li Polat, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un
yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, İzmir Aliağa’daki İzdemir
Enerji Santralı-II İkinci Ünite İlavesi projesi için verilen 19.02.2016 tarihli
ÇED olumlu kararının, İzmir 1. İdare Mahkemesi’nin 07.01.2019 tarihli kararıyla
iptal edildiğini anımsattı. Bölgede büyük kirlilik yaratan ve bu nedenle başta
meslek örgütleri olmak üzere pek çok kesimin tepkisine neden olan İzdemir
Enerji Santrali-II’nin mahkeme kararlarına rağmen çalışmaya devam ettiğinin
ifade edildiğini vurgulayan Polat, şöyle devam etti:
“Üstelik söz konusu termik santralin İzmir Büyükşehir
Belediyesi tarafından düzenlenmiş işyeri açma ve çalışma ruhsatının dahi
olmadığı belirtilmektedir. Konuyla ilgili olarak aralarında İzmir Barosu, İzmir
Tabip Odası, TMMOB İKK, TMMOB ÇMO, TMMOB ZMO, TMMOB KMO, TMMOB ŞPO, EGEÇEP,
Ekoloji Kolektifi Derneği, Kıyı Ege Belediyeler Birliği gibi pek çok önemli
örgütün olduğu bir grup da açıklama yaparak, bir an önce önlem alınmasını
istemiştir.”
“ÇALIŞMASINA NEDEN GÖZ YUMULUYOR?”
İzmir Aliağa’daki İzdemir Enerji Santralı-II İkinci Ünite
İlavesi projesi için verilen ÇED olumlu kararının iptal edilmesine rağmen
santralin hala çalışmaya devam ettiği iddialarının doğru olup olmadığını soran
Polat, “Doğru ise bunun gerekçesi nedir? Santralin mahkeme kararına rağmen
çalışması Bakanlığınızın bilgisi dahilinde midir? Eğer bilginiz dahilindeyse
hangi gerekçeyle buna göz yumulmaktadır?” diye sordu.
“ÇEVRE ZARARIYLA İLGİLİ BİR ÇALIŞMA YAPILDI MI?”
Polat, Bakanlığın santralin çalışmasının durdurulmasına
yönelik bir girişimi olup olmayacağının açıklanmasını isteyerek, önergesinde şu
sorulara yer verdi:
“-Bakanlığınız tarafından santralin çevreye verdiği zararla
ilgili olarak herhangi bir çalışma yapılmış mıdır? Yapıldıysa içeriği nedir?
Yapılmadıysa böyle bir çalışmanın hayata geçirilmesi düşünülmekte midir?
-Bölge için büyük önem taşıyan ve yarattığı kirlilik
nedeniyle tehlike yaratan santralle ilgili olarak çevreci kuruluşların ve
kamuoyunun tepkisini Bakanlığınız nasıl değerlendirmektedir?
-Söz konusu termik santralin İzmir Büyükşehir Belediyesi
tarafından düzenlenmiş işyeri açma ve çalışma ruhsatının dahi olmadığı iddiası
doğru mudur? Doğru ise konuyla ilgili olarak önergenin yanıtlandığı tarih
itibariyle hangi işlemler gerçekleştirilmiştir?”
“ALİAĞA İÇİN MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMALI”
Polat, konuyla ilgili olarak verdiği araştırma önergesinin
gerekçesinde, Aliağa’nın 1960 yılında yaklaşık 3 bin nüfuslu bir balıkçı
kasabasıyken, 1961’de demir-çelik, petrokimya ve rafineri gibi kuruluşların
bölgeye gelmesiyle birlikte ağır sanayi bölgesi haline geldiğini belirterek,
Aliağa’da ısınma ya da trafik kaynaklı hava kirliliğinin yanı sıra yoğun
şekilde sanayi kaynaklı hava kirliliğinin görüldüğünü vurguladı. Aliağa’da yeni
sanayi tesislerinin faaliyete geçmesiyle birlikte enerji ihtiyacının arttığını,
ancak bölgede hayata geçirilen santral projelerinde kirliliğin ve çevreye
olumsuz etkilerinin göz önüne alınmadığını ifade eden Polat, şöyle devam etti:
“İzmir ve Türk sanayisi açısından büyük önem taşıyan Aliağa’nın geleceğe dönük planlamalarında enerji ihtiyacı ve yatırımları mutlaka çevresel etkileri göz önünde bulundurularak gerçekleştirilmelidir. Aliağa’da artık sanayi yatırımlarından çok yeşil alanların arttırılmasına, temiz havaya, temiz su ve toprağa ihtiyaç vardır. Aliağa’da doğal morfoloji korunmalıdır. Aliağa’da düzenli hava kalitesi ölçümlerine başlanması, sanayi tesislerinden yayılan emisyonların olması gerektiği gibi planlanması, burada yeni termik santrallerin açılmaması büyük önem taşımaktadır. Çünkü bölgede sanayileşme sonucu yaşanan çevresel kirlilik üst limite ulaşmıştır. Bölgede acil bir çevresel değerlendirme çalışması yapılmalı, tam anlamıyla bir ‘çevre karnesi’ oluşturulmalıdır. Bölgede faaliyette olan ve yapılması planlanantermik santraller başta olmak üzere çevreye zarar veren tüm yatırımların durdurulması, bölgesel planlama ve çevre kirliliğini rehabilite edecek çalışmaların yapılması amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasını istiyoruz.”