İktidarın beceriksizliğin, sorumsuzluğun vurdumduymazlığın,
yolsuzluğun, soygunun ve çürümüşlüğün temsilcileri haline geldiğini söyleyerek
sözlerine başlayan Sındır, “Kral çıplak, biz bunu bağıra bağıra her yerde
söylüyoruz. Çiftçisiyle, işçisiyle, işsiziyle, emeklisiyle, memuruyla,
esnafıyla, gittikçe yoksullaşan dar ve orta gelirli yurttaşlarımız da bunu
yaşayarak artık daha net görüyor. Demokrasiyi ortadan kaldıran, milli
değerlerimizi haraç - mezat satan, salgında halkını yalnız bırakan, yurttaşına
İBAN gönderen, emeklinin, işçinin, çiftçinin, esnafın, memurun, öğrencinin
toplumun sorunlarına kulak tıkayan iktidarı artık herkes çok iyi tanıyor. Artan
işsizliğe, düşen alım gücüne, ekonomik çöküşe tüm yurttaşlarımız tanıklık
ediyor. İlk genel seçimlerde devletin bütün gücünü elinde bulunduran ve bunu
kullanmaktan çekinmeyen AKP iktidarını demokratik yollarla iktidardan
indireceğiz” dedi.
“ŞİDDETLE
REDDEDİYORUZ”
İktidara giden yolda tüm parti üyelerine büyük sorumluluk
düştüğünü ifade ederek sözlerine devam den Sındır, “gecesini gündüzüne katan,
yurdumuz için adalet ve demokrasi mücadelesinde gövdesini ortaya koyan Genel
Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu gibi tüm kadrolarımız yürekten çalışmalı,
vatandaşlara dokunmalı, emin adımlarla yürüdüğümüz iktidar yoluna güç vermeli.
Bugün CHP’liler ve sivil toplum sesini çok daha güçlü bir şekilde yükseltirken
bu sesten artan bir rahatsızlık duyan siyasal iktidar, çaresizlik içinde baskı
ve zulmünü artırıyor. İktidar bugün topluma dair, yaşama dair düşüncelerinden
rahatsız olduğu meslek kuruluşlarını, işçi sendikalarını, emek ve demokrasi
güçlerini görevden almak da dahil olmak üzere idari ve mali denetim yetkisini,
kanunla düzenlenmesi gerekirken, hukuksuz bir şekilde Cumhurbaşkanlığı
kararnamesi ile devlet denetleme kurulu’na vererek, siyasi iradenin baskısıyla
sivil toplumun sesini de kısmaya çalışıyor. Meslek Kuruluşları ve İşçi
Sendikaları bağımsız, özerk ve demokratik kitle örgütleridir. Kamu kurumu
niteliğindeki kuruluşlar üzerindeki idari ve mali denetim ancak kanunla
düzenlenebilir. Tek adamın Kararnamesi ile yapılan ferman niteliğindeki baskıcı
ve antidemokratik düzenleme Anayasaya aykırıdır. Şiddetle reddediyoruz” dedi.
Sındır sözlerini şöyle sonlandırdı: “son anketler seçmen
tercihlerinin baskın bir şekilde Millet İttifakından yana olduğunu gösteriyor.
İktidarımız yakındır. Buna tabii ki mutlu oluyor, çok seviniyor ve heyecan
duyuyoruz ama bu bizi asla rehavete ve pasif, edilgen bir tavıra sevk etmemeli.
31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinde sersemleyen, ayakları yerden kesilen iktidar
ilk genel seçimlerde açlığa, yoksulluğa, sefalete ve kaderine terk edilen bu
ülkenin yurttaşlarından sağlam yumruk yiyecek. İktidara geleceğiz, demokrasiye,
insan haklarına ve çoğulculuğa dayalı bir anlayışı yeniden egemen kılacak
Cumhuriyetimizi de yeniden demokrasi ile taçlandıracağız. Hakça bölüşen, kul
hakkı yemeyen, yedirmeyen; herkesin insanca yaşayabileceği demokratik, laik,
sosyal bir hukuk devletini egemen kılacağız.”