ÖNCÜŞEHİR – CHP
Menemen'de kongre heyecanı yaşanıyor. Delegasyon bugün sandık başına giderek
yeni başkanını seçecek.
Aşk Olsun Düğün Salonu’nda gerçekleşecek kongre salonuna ilk
olarak Ömer Güney geldi. Güney’e çok sayıda delegasyonun sloganları eşlik etti.
Kongre adaylar Ömer Güney ve Erdoğan Çınar’ın yanı sıra; CHP
İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, CHP İzmir Milletvekilleri Mahir Polat ve Bedri
Serter, CHP İzmir İl Başkan Yardımcıları Çetin Özdemir, Sedrettin Coşkuner ve Ahmet
Yıldız, CHP Çiğli İlçe Başkanı Mert Özcan, CHP Menemen eski İlçe Başkanı Turan
Erdoğan, CHP Karşıyaka eski İlçe Başkanı Uğur Yıldırım ile çok sayıda
delegasyon katıldı.
Kongrenin Divan Başkanlığına ise Bedri Serter seçildi. Divan
Başkan Yardımcısı İsmail Akıncı, yazman ise Zahire Doğan oldu. Öte yandan kongernin blok liste ile devam edilmesi kararı alındı.
SERTER: ÜÇ MAYMUNU OYNAYAN TİPLERDEN DOLAYI…
Menemen’de yaşanan sürece değinen CHP İzmir Milletvekili Bedri
Serter, “Maalesef geçtiğimiz aylarda Menemen belediyesinde yaşanan acı ama
gerçek olan ve içimizde barındırdığımız, kendilerini belediye başkanı
yaptığımız, meclis üyesi yaptığımız, 3 maymunu oynayan tiplerden dolayı
Kubilay’ımın kenti Cumhuriyetin hafızasını silmek üzerine kurulmuş olan AKP
zihniyetinin eline geçmiş oldu. Bunun üstüne, başından sonuna dek bu
mücadelenin içinde Cumhuriyet sevdalısı ve ilkelerine sahip bir milletvekili
olarak sonuna dek takip ettim. Artık bugün geçmişteki yaşadığımız acı
hatıralardan ders çıkartma ve önümüzdeki süreçte Menemende yaşanacak olan genel
seçimlerde ve yerel seçimlerde partimizi ve partimiz adına mücadele eden
Cumhuriyetin ve Atatürk’ün evlatlarını boşa düşürmeyecek kimlikli insanlarla ve
partililerle yol alma zamanına geldi. Şu anda bildiğim 2 kıymetli partili
kardeşim CHP Menemen ilçe başkanlığına aday adayı gözüküyor. Benim de çok iyi
bildiğim bu 2 başkan aday adayımızın hangisi ilçe başkanımız olursa olsun
CHP’mizin bayrağını yere düşürmeyeceğini ve partimizin başarısı için
yönetimiyle, kadın kollarıyla, gençlik kollarıyla ve tüm Menemenli
partililerimizle diyalog halinde yürüteceğine inancım tamdır diyorum" diye
konuştu.
CUMHURİYETİN HAFIZASI
SİLİNİYOR
Sözlerine hükümete yönelik sert eleştiriler yönelterek devam eden Serter, "Cumhuriyetin hafızası siliniyor dedim… Cumhuriyetle laiklikle derdi olanlar cumhuriyeti temelinden yıkmak istiyorlar. Nasıl mı? Cumhuriyet kurulduğu tarihten beri büyük Atatürk’ün kurmuş olduğu Sümerbank fabrikalarını yerle bir ettiler. Yine büyük Atatürk’ün kurmuş olduğu Şeker Fabrikalarımızı yok pahasına yandaşlarına peşkeş çektiler. Kendi geçmişteki cemaat ortaklarıyla beraber Türk Silahlı Kuvvetlerimizin içine dinamit koyup büyük Atatürk’ün mezun olmuş olduğu harp okullarını ve Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı tüm eğitim yuvalarını yok ettiler. 1928 yılında kurulmuş olan HıfzısıhhaEns‘nü, kendi ilacını üreten kendi aşısını üreten müesseseyi, 2011 yılında kapısına kilit vurarak yok ettiler. Bizleri Pandemi döneminde Çin’e, Avrupa’ya, Amerika’ya, İsrail’e bir dirhem aşı için muhtaç bıraktılar. Türk Telekom’u tüm mal varlıklarıyla Katar’lılara teslim edip sonra da içini boşalttırıp tekrar kucağımıza bir el bombası bırakılmasına sebep verdiler. Türk Silahlı Kuvvetlerinin onur fabrikalarından biri olan tank palet fabrikasını bila bedel Katarlılaraher türlü teçhizatıyla beraber teslim ettiler, yok etmeye çalışıyorlar. Son 10 gün önce başlayan yangınlarda farkına çok net vardık ki 16 Şubat 1925te kurulmuş olan bir devlet kurumunun Türk Hava Kurumu’nunuçaklarını 19 yıllık iktidar sonunda bir köşede yok ederek yangınlarda güzelim ormanlarımızın, canlılarımızın ve insanlarımızın yok olmasına göz yumarak bile bile aktif kullandırmadılar. Kaldı ki hepinizin çok iyi bildiği gibi Atatürk’ün bir sözü ‘İstikbal Göklerdedir’şiarıyla varlığını güçlendiren ve bir devlet politikası olarak fitre, zekat ve kurban derilerinin gelirlerinin toplandığı, Atatürk'ün Nutuk adlı eserinin gelirinin bırakıldığı bu kurumun 1935'teki elindeki uçak sayısı kaç biliyor musunuz? 350imiş! Atatürk de 1 Kasım 1937'de meclis konuşmasında “Bütün uçaklarımızın ve motorlarının ülkemizde yapılması ve savaş hava endüstrimizin de bu temele göre geliştirilmesi gerekir” diyerek uçak fabrikalarının kurulmasını istemişti. Ayrıca THK'nın en temel görevlerinden biri de pilot yetiştirmekti. İşte yıktıkları zihniyet…Din elden gidiyor diye diye yaptıkları edebiyatla laiklik temelinde kurulmuş bir devleti tarikatların eline teslim etmek için her şeyi yaptılar.Yapmaya devam ediyorlar. Ve geçtiğimiz 2yıl içinde de Pandemi’yle beraber işçi, işsiz, memur, esnaf, emekli, genç, çocuk dinlemeden tüm bu insanlığa destek olunması gerekirken tek adamın kararlarıyla kendi yandaşlarına Türkiye’yi peşkeş çekmeye devam ediyorlar. İş’te Arkadaşlar, bütün bu konuları hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Bundan dolayı artık iç hesaplaşmalarımızı tümüyle bir kenara koyup Türkiye Cumhuriyetinin varlığı, Laikliğin varlığı için Sayın Genel Başkanımızın özverili çalışmalarını ve söylevlerini her kelimesi ve her cümlesiyle takip ederek doğru dili doğru zamanda kullanarak ülkemizi en yakın genel seçimlerde AKP zihniyetinin elinden kurtarmak bizim boynumuzun borcudur. Şurada bulunan gençlerimiz için , evdeki ailelerimiz için, çocuklarımız için, 83 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşımız için kimlik farkı gözetmeksizin, şu’cubu’cu demeden kavrayarak bu hamasi zihniyet ve yönetimden Türkiye’nin kurtulma zamanı gelmiştir."
YÜCEL: İHANET
NEDENİYLE MENEMEN’DE SEÇİMİ KAYBETTİK
Menemen’de olağan üstü olaylar yaşandığını belirten CHP İzmir
İl Başkanı Deniz Yücel, “Menemen’de olağanüstü olaylar yaşadık. Şimdi de
olağanüstü çabayla bu yaşananları ilçede yarattığı yarayı ve tahribatı tedavi
edecek bir daha ki seçimlerde burayı yeniden CHP’nin bayrağını seçecek ilçe
başkanı ve yöneticilerinin seçilmesi için buradayız. 3 Mart seçimlerinde
Türkiye’de bir başarı yakaladık. Millet İttifakı paydaşlarıyla İzmir’de bir başarı
yaşadık. Ancak 10 bin gibi farkla kazandığımız Menemende birilerinin sorumsuzluğu,
ihaneti, ahlaksızlığı nedeniyle sandıkta kazandığımız seçimi iki sene sonra
kaybettik. Seçilirken kendisini CHP’nin adayı olduğu için oy verdiğini unutanlar
kibirlerini, egolarının esiri olanlar ve CHP gömleğiyle sandığa girip CHP’nin
adayına oy vermeyenlerin ihaneti nedeniyle Menemen’de seçimi kaybettik. Yuhalamak
bize yakışmaz ancak bu yaşananlardan herkes ders çıkaracak. Burası Cumhuriyetle
özdeşlemiş bir ilçe, Asteğmen Kubilay’ın başını kesip şehit edenler, Cumhuriyet
karşıtı yobazlar tekbir getirerek zafer nidaları ile dolaştılar. İkinci seçim
yapıldığında hileyle seçimi kazanlar yine aynı şekilde tekbir getirerek belediyeyi
teslim aldılar. Cumhuriyet karşıtlarının yobazların yaptıkları bu
adaletsizliğin karşılığını ilk seçimde örgütümüz vereceğine ben yürekten
inanıyorum” dedi.
DAHA İYİ SONUÇLARLA
YENİDEN SEÇİMİ KAZANACAĞIZ
Ülkenin yangın yeri olduğunu ifade eden Yücel, “Ülkemin birçok yerinde yangın çıktı. Hala devam eden yangınlar var. Ama bir taraftan baktığınızda yangın insanların evinde mutfağında ocağında. 8 vatandaşımızı hayatını kaybetti. Ancak hem bu ekonomik kriz hem de bu yangınlar AKP iktidarının ülkeyi yönetmediğini gösteriyor. Liyakatsiz kadrolar 3-5 yerden maaş alan insanlar varken evine ekmek götüremeyen insanlar var. Bunlar ülkeyi yönetirse ülkenin geleceği durum bu. Bizim motivasyonumuzu düşürmeye hakkımız yok. Menemenliler iradesini CHP’den yana kullandılar. Bundan sonra da kullanacaklar. Daha iyi sonuçlarla yeniden seçimi kazanacağız. Yaşanan bu haksız ihanetlerle dolu süreci kapı kapı Menemen’de yaşayan insanlarımıza anlatmak zorundayız. Bir çalışma başlattık, Bakırçay’da. Vekillerimiz yöneticilerimiz katıldı. Vatandaşlarımızı dinledik, beklentilerini dinledik. Kısa süre içerisinde çözülmesi için adım attık, atıyoruz. Önümüzdeki hafta aynı çalışmaları Menemen’de Aliağa’da Kınık’ta birçok yerde gerçekleştireceğiz. Önümüzde bir seçim var, ama gününde ama erken yapılacak. AKP’li yetkililer, işlerini güçlerini bırakmışlar Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olacak mı olmayacak mı bunu konuşuyorlar. Millet İttifakını parçalamaya yönelik kirli siyaset yapıyorlar. Türkiye’de dürüstlük, ahlak, namus, erdem, vatan sevgisi ve millet sevgisi ve tabi ki demokrasiye bağlılık denildiğinde akıllara gelen ilk isim Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Bunu FETÖ ile kol kola yürüyenler anlayamaz. Bunu PKK ile masaya oturanlar anlayamaz. Bunu kendi bakanlığına milyonlarca liralık mal malzeme satanlar anlayamazlar. Bunu millet açken 3-5 yerden maaş alanlar anlayamaz. Bunu Türk Milleti halkımız biliyor ve gereğini ilk seçimlerde yapacak” ifadelerini kullandı.
POLAT: MENEMEN
BELEDİYESİ’NİN EN TEPESİNE ALTI OKULU BAYRAĞI ORAYA ASACAĞIZ
Ülkenin yangın yeri olduğunu söyleyen CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, “Ülkemiz gerçekten yangın yeri. Hep beraber gözümüzün önünde oluyor. Aklı melekelerini yitiren biri tarafından yönetiliyor. Biz bu gidişe son vermek için CHP’liler birbirlerine kenetlenmiş bir şekilde yapmalıyız. Biz cennet vatanımızı uğruna ölmeye hazır partililer CHP’lileriz. Bu iktidarla sonuna kadar mücadele etmek zorundayız. CHP bir çalışma başlattı. Anadolu’yu karış karış geziyoruz. Yönetilemeyen bir ülkede yaşıyoruz. Sanayi, tarım bitmiş. Sarayda yaşayan bir avuç insan için insanlar tehlikeye atılıyor. CHP’ye dünden daha çok ihtiyaç var. CHP için hep beraber çalışmak istiyoruz. Biz erken seçim diyoruz. Ama iktidarın başındaki erken seçimden kaçıyor. Eğer kaçmıyorsa erken seçimi yaparlar. Türkiye’de işsizlikle cebeleşirken Suriyeliler yattıkları yerde yiyip içiyorlar. Yetmedi Afganlar getirildi. Hepimizin içimizi kanattığı bir kongreye yaşıyoruz. Olağan üstü deprem etkisi yaratan siyasal tsunami yaşandı. Menemen’i bağıra bağıra elimizden aldılar. Menemen’de yargı, hukuk ve adalet yok. İnsanlar bir yere gelirler. İnandıkları değerleri vardır. Ben şahsım olarak Allah bir gün benim canımı alacaksa bu ilkeler bağlı olarak alsın. Birileri partiyi satıp ihanet ediyorlar. Bir kere ihanet eden her zaman ihanet eder. Hep hain olarak anılacaklar. Biz inanmış kadrolar birbirimizi söz veriyoruz. Menemen Belediyesi’nin en tepesine altı okulu bayrağı oraya asacağız. Ve oradaki arkadaşı oradan indireceği bir daha gelmemek üzere. Bu parti bazı insanları bir takım yerlere getirdi. Ve AK Parti’nin onun yarattığı kokuşmuş düzene su taşır gibi çalışıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar CHP’nin iktidara gelişinin önünü engelleyemeyecekler” diye konuştu.
ÇINAR: USANMADAN
ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Aday olan Erdoğan Çınar yaptığı konuşmada, “2019’da yerelde iktidar olduk. Kısa bir süre sonra iktidarı kaybedip muhalefete düştük. Menemen CHP’nin örgütü en kısa sürede güzel bir şekilde tekrar iktidara hazırlayacak örgütü seçmek için burada bulunuyoruz. Seçime kadar yorulmadan, usanmadan çalışmaya devam edeceğiz. Elbet ki her partinin gönlünde sevdiği onayladığı kişi vardır. Ancak bulunduğumuz bu noktada Erdoğan Çınar olarak bütün gayreti sarf edeceğimizden kuşkunuz olmasın. Kazandığımızda sadece bize oy veren değil üye olan gönül veren herkesin ilçe yönetimi olarak seçileceğiz. Bu yarışta beraber olduğumuz arkadaşlar beraber el ele omuz omuza vereceğiz. Partimizi Menemen’de bulunduğu durumdan çıkarmak için yapılması gereken bütün çalışmaları yapacağız” ifadelerini kullandı.
GÜNEY: MENEMEN’DE YAŞANAN TALİHSİZ SÜREÇLERE HEP BİRLİKTE
TANIK OLDUK
Sıradan bir kongre olmayacağını dile getiren Ömer Güney, “Bugün
ki kongremizi olağan üstülüğü başka. Bugün sadece bir seçim yapmayacağız.
CHP’yi Menemen’de ve Türkiye’de iktidar olmasının kapısını aralayacak güçlü bir
örgütün kararlı yolculuğunun başlangıcını yapacağız. Halkın iktidar olduğu bir
Türkiye yapacağız. Yok sayılmış tüm demokratik değerlerimiziz yeniden hayat
bulduğu ülke özlememiz var. Yerelde sosyal demokrat belediyeciliği halka
buluşturacak özlememiz var. Bu hedefler hepimizin hedefleri. Yakalamamız an meselesi.
Devlet mekanizması tekliyor, kurumlar ve sistem çalışmıyor. Demokratik halkçı
bir iradeyi tesis edecek çatı CHP’dir. Menemen’de yaşanan talihsiz süreçlere
hep birlikte tanık olduk. Bu olumsuzlukları hep birlikte göğüsledik. Aldığımız
dersler belli. Yapmamız gerekenler ortada. Kaybedecek zamanımız yok dememiz de
bundan” dedi.
PARTİMİN İDEALLERİNİN
IRGATI DA OLURUM, MEMURU DA
Göreve atandıktan sonra yaşadığı sıkıntıdan bahseden Güney, “Yaklaşık 3 ay önce bu süreçten kaynaklı olarak ilçe başkanlığına atamam yapıldığında tek bir sıkıntı oldu. O da sandıktan çıkmamış olmaktı. Sizlerin oylarıyla seçilmemiş olmaktı. Bu bir zorunluluktu. Sağ olsunlar zorlu süreçte bana inandılar, güvendiler. Bazı partili arkadaşlarımız bunu eleştirdi. Bana memur muamelesi yaptılar. Gocunmadım. Partimin ideallerinin ırgatı da olurum, memuru da. Bugün buradaysam, karşınızdaysam yine birçoğunuzun arzusuyladır. En inandığım yerdeyim, örgütümün sizlerin yanındayım. Geçici olarak yürüttüğüm başkanlık sürecinde pek çoğunuzla görüştüm. Boş duramazdık, böyle bir lüksümüz yoktu. Yaralarımızı iyileştirmeden yürüyemezdik. Her an değerliydi bizim için. Menemen’imizin tüm dinamitleri ile bu süreçte bir araya geldik. Atamaları yaptık. Görev tanım ve eylem planları ile toplantılar yaptık. Hemşerilerimizin kapısını çaldık. Genel ve yerel sorunlarını dinledik, çözüm aradık. Ülkeyi maruz kaldığı yerel iradeden kurtarmak, maruz kaldığı baskıdan korumak AKP’nin kaşıkla verdiğini kurtarmak için hepimiz çok çalışmak zorundayız. Sarayın parlayan egosuna yanlış iç ve dış işleri politikasına tarımdan eğitime pek çok alanda gelişme adı altında yarattıkları sömürü düzenine son vermek zorundayız. 16 aydır bir pandemi süreci yaşıyoruz. Aşılama uygulaması facia, kan ağlatan esnaf, verdikleri destekler, ekmekten mahrum çocuğa şeker vermek gibi… Birlikte devam etmemizi onaylarsanız tek bir şey diyebilirim; ülkem ve partim, ilçe ve partim için durmadan çalışacağım. İki öncelikli hedefimiz var. Biri partimizi iktidara taşımak, diğeri yıllar sonra kaybettiğimiz yerel idareyi yeniden kazanmak. Bu hepimizin boynunun borcu. Bu hedeflere koşarken bana vereceğini yetki hayatım boyunca taşıyacağım onur olacak” şeklinde konuştu.
SOYLU: DEMOKRASİYİ,
ADALETİ, CHP’NİN İKTİDARINI İSTİYORUZ
Can Radyo ‘Onuncu Köy Program’ Sunucusu Menemen İlçe
Delegesi Birol Soylu yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi:
Kubilay’ın şehrinde, sandıkta kazandığımız seçimi tekbir
sesleriyle kaybetmenin acısını bir kez daha bu salonda yaşıyorum. Buna sebep
olanlara lanet olsun. Ancak önümüze bakmalıyız, başka bir lüksümüz yok. Zaman her
zaman ki gibi bir olma, birlikte mücadele etme zamanı. Artık bu parti birbirini
yemekten, birbiriyle uğraşmaktan, birbirinin kuyusunu kazmaktan bitap düştü. Neyi
istemiyoruz bu ülkede? 128 milyar
dolarları hortumlayanları istemiyoruz. Bun söndürülemeyen yangınları, THK’nın
içine boşaltanları istemiyoruz. İnsanları yoksulluğa sev edenleri istemiyoruz. Esnafına
kepenk kapatanları istemiyoruz. Adaleti yok edenleri istemiyoruz. Tek adam
rejimini istemiyoruz. Peki, neyi istiyoruz? Demokrasiyi, adaleti, CHP’nin
iktidarını istiyoruz. Yeter artık yeter! Bu iktidara giderken de kadroların çok
iyi seçilmesi gerekiyor. Sizlere soruyorum: Menemen’de ön seçim olsaydı seçim
böyle olur muydu? AK Parti buraya oturabilir miydi? Ön seçim olmazsa bu şeyleri
daha çok yaşarız. Milletvekilliğinde de,
Belediye başkanlığında da, meclis üyeliğinde de ön seçim olmazsa olmazımız. Biz
ilçe başkanı seçerken, il başkanı seçerken, genel başkanımızı seçerken delegeye
soruyoruz. Neden bu belediye başkanlarını delegeye sormuyoruz? Tabi ki sağlıklı
üye yapısıyla parti içi demokrasinin bir an önce oturması lazım. CHP
kurtulmadan bu ülke kurtulmaz. Dolayısıyla önce örgüt içini temizleyeceğiz,
sonra ülkeyi temizleyeceğiz. İki tane birbirinden değerli arkadaşımız var. İkisi
de birbirinden değerli partimizin tüm üyeleri birbirinden değerli. Ancak şöyle
bir yorum yaptığım zaman, bu iktidar mücadelesinde bu bayrağı kim daha ileriye
taşır, bu iktidar mücadelesinde AKP zulmüne karşı kim daha dik durur, kim daha
örgütçü durur, bu işi kim daha layığıyla yapar diye düşündüğüm zaman lütfen
Erdoğan arkadaşımız kusura bakmasın, baş tacıdır; ben Ömer Güney diyorum.