ÖNCÜŞEHİR - Eski İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray, dün katıldığı bir programda önemli açıklamalarda bulundu. Çıray, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Millet İttifakı’nın kaybetmesinin asıl sebebini İYİ Parti’nin masadan kalkmasından kaynaklandığını belirtti. Çıray, ‘Akşener, Kılıçdaroğlu’nun aday olmasını istemiyor olsaydı en az 6 ay önceden masadan kalkması gerekiyordu’ dedi.
“OLACAĞI VARSA DA ARTIK OLMAYACAK”
Geçtiğimiz günlerde İYİ Parti ile AK Parti’nin, İzmir’de yerel seçimler için anlaştığını ve AK Parti’nin İzmir’de aday çıkarmayacağını iddia eden Çıray, “Bu kadar yıldır siyasetin içindeyim. Sizi temin ederim, kaynağımdan emin olmasam İYİ Parti ve AK Parti’nin anlaştı demezdim. İYİ Parti’nin uzun süredir belli bir yönetim kademesi bunu haklı çıkaracak birçok olayı arka arkaya koyduğu için bu ses getirdi. Kaynağımdan emin olmasaydım bunu asla söylemezdim. Olacağı varsa da bundan sonra olamayacaktır. Ama benden önce konuşanlar da vardı. İYİ Parti Eskişehir Milletvekili ‘AKP ve MHP ile işbirliği yapalım’ diye söylemişti. Buna benzer çok şey var. Ama en önemlisi seçimler öncesi süreç bunu teyit ediyor. Hepimizin bildiği kazanacak aday ile başlayan, en sonunda masa krizi ile sonuçlanan ve seçim sonuçlarına büyük etkisi olan bir süreç yaşadık. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’yi çok ağır bir şekilde suçlayıcı bir konuşma yaptı. Hatta o kadar ileri gitti ki İYİ Parti’nin demokrasiye katkı sunmasına imkan veren Kemal Bey’e söylenmedik laf bırakılmadı. Bu aşamadan sonra her ne kadar CHP içindeki bazı arkadaşlarımız hâlâ bir ittifak arayışında olsalar da bu kadar laftan, bu kadar hakaretten sonra yan yana oturmasının bir faydası olmayacaktır. Dolayısıyla ittifakla ilgili bir samimiyet söz konusu olsaydı, bu tutumunuzla ortaya koyardınız. Seçimler olmuş bitmiş. Kalkıp CHP ve Kılıçdaroğlu’nu o kadar suçlamanın bir ittifak arayışı olduğunu sanmıyorum. Ayrıca Meral Akşener de çok açık bir şekilde ‘ittifak yapmayacağız’ diyor. Bunda anlaşılmayacak bir taraf yok. Bu, haliyle AK Parti’nin ekmeğine yağ sürmüş olacak” ifadelerini kullandı.
“İSLAMİ ZİHNİYETE KARŞI DEMOKRASİ KENDİNİ KORUMALI”
100’üncü yıl kutlamalarının merkezi hükümet tarafından engellendiğini savunan Çıray, “Bazı hadiseler zaman içerisinde kendini somut ortaya koyacak ama bazı yaşadıklarımızla bazı şeyler hakkında karar verebiliriz. Düşünün; ben CHP milletvekiliyim. Hem de 3 dönem milletvekilliği yapmış biriyim. Bugün 100. Yılımızı kutluyoruz. Devlet bu kutlamaları ne kadar sönük geçiriyor. Şimdi de Filistin-İsrail çatışmalarını bahane ederek başta TRT olmak üzere bütün bu yapılacakları da erteliyorlar. Türkiye’de rövanşist bir anlayışla başa geçmiş bir siyasi İslami zihniyet var. Bu zihniyete karşı demokrasi kendini korumak zorunda. Demokrasi kendini bizler aracılığıyla koruyacak. Siyasiler, aydınlar, gazetecilerin demokratik tavrıyla kendini koruyacak. 16 Nisan’da öyle bir anayasa getirdiler ki bu koalisyonları kaldırmak için getirmek istedikleri anayasa, seçimler öncesi zorunlu koalisyonlar ortaya çıkardı. Bu koalisyonu yapmazsanız yüzde 51’i bir araya getiremezsiniz. Dolayısıyla böyle bir ihtiyaç doğdu. Biz bunu Kemal Bey ile çok tartıştık. Şimdi ise Kemal Bey’in böyle afaki şekilde suçlanması beni derinden yaralıyor” diye konuştu.
“AKŞENER KILIÇDAROĞLU’NUN ADAYLIĞINI BİLİYORDU”
İYİ Parti Lideri Akşener’in Kılıçdaroğlu adaylığını daha önceden herkes gibi tahmin ettiğini belirten Çıray, “Seçimlerden 1 yıl önce herkes Kılıçdaroğlu’nun aday olacağını tahmin ediyordu. Kemal Bey de bunu zınni olarak ifade ediyordu. O zamanlar anketler yayınlanıyordu. 2 Genel Başkan ve 2 Belediye Başkanı koyuluyordu. Belediye başkanlarıyla genel başkanların aynı ankete koyulması bir AKP stratejisidir. Çok akıllıca yürütüldü. Zaten orada bölünmeler başladı. Akşener ile konuşmamızda, bana ‘Bu durumu Kılıçdaroğlu ile paylaş’ dedi. Ben de Kemal Bey ile paylaştım. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bu iki belediye başkanı, liderlerle yarışıyor gibi bir pozisyonda olmamalarının gerektiğini söyledik. Yani o aşamada Akşener’in, Yavaş ve İmamoğlu’nu aday göstermek söz konusu değildi. Hatta bir başka görüşmemizde de ‘Kılıçdaroğlu aday olacağım derse ne dersiniz?’ dendiğinde Akşener; ‘Ana muhalefet partisi genel başkanı aday olmak isterse ne diyebiliriz ki?’ demişti” dedi.
“6 AY ÖNCE YOKUM DEMELİYDİ”
Akşener'i̇n masadan kalkarak hem cumhurbaşkanlığı seçiminin kaybedilmesinde hem de İYİ Parti’nin oylarının düşmesine neden olduğunu ifade eden Çıray, “Bir siyasi parti ittifaktan ayrılmak isteyebilir. Birinci partinin adayını desteklemek istemeyebilir. Bunda her şey doğal. Ancak zamanlama denilen bir şey var. En az 6 ay önce bu Kemal Bey’e ifade edilmeliydi. ‘Sayın Kılıçdaroğlu siz aday olacaksanız ben yokum’ denmeliydi. Mayıs’ta seçim var. Mart’ın ortasında masadan kalkarak toplumda büyük bir güven bunalımı yaratıldı. 6’lı Masa toplumsal bir beklenti yarattı. 6 benzemez partinin bir araya gelip demokrasi etrafında birleşmesi, insanlarda bir umut yarattı. Bu umut o kadar yükseldi ki vatandaş seçimleri kazanılacak olarak kabul etti. Fakat son dakikada masadan kalkıp oturma hamlesi, Akşener’in kendi ifadeleriyle ‘İYİ Parti’nin yüzde 7 oy kaybetmesine’ neden oldu. Bu yüzde 7’li oy kaybı olmasaydı seçim kazanılmıştı. Bu ve Sinan Oğan gibi operasyonlar yapılmamış olsaydı Kemal Bey seçimleri kazanacaktı. Buna rağmen Kemal Bey’i şu konuda takdir etmek lazım: CHP’nin yüzde 25 oyundan yüzde 48 oy çıkardı” şeklinde konuştu.