Çiğdem CANPOLAT /
ÖNCÜŞEHİR - İYİ Parti İzmir İl Gençlik Kollarının düzenlediği "Gençlik
Kolları Mazbata Töreni Şenliği", İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İzmir
Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti Genel Başkan Danışmanı ve İzmir
Milletvekili Aytun Çıray ve İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar ve
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı Burak Kotan'ın da
katılımı ile Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Toplantıda konuşan Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili
Dervişoğlu, Genel Başkan Danışmanı ve İzmir Milletvekili Çıray’ın gündeminde
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, 'Cumhurbaşkanı adayı değilim.
Başbakanlığa talibim' sözleri vardı.
AYTUN ÇIRAY: 6-7
MİLYON SIĞINMACIYLA ÖVÜNENLER 1 MİLYON ÖĞRENCİYE YURT BULAMADI
Konuşmasında Z kuşağı vurgusunu yapan İYİ Parti İzmir
Milletvekili Aytun Çıray, "İYİ Parti kurulduktan sonra Türk siyasi
hareketin büyük değişiklikler oldu. Tünelin ucundaki ışık yeniden yakılmış
oldu. Türk siyasi hayatının yakın döneminde önemli kırılma tarihleri vardır.
Bunlardan biri İYİ partinin seçime girmesi olmasıdır, diğeri de İstanbul
seçiminin kazanılmış olmadı. Bir de dün gece… Dün gece sayın genel başkanımızı
Türk siyasetine yeni bir anlayış ortay koydu. Dün yaptığı açıklamalar ile
parlamenter sistem konusundaki kararlığını ortay koymuş oldu. Ben başbakan
adayıyım dedikten sonra parlamenter sistem olacak mı olmayacak mı anlayışı
bitmiştir. Bir tereddüt ortadan kalkmış oldu. Bu işlerin hızlandırılmasında,
biran önce ülkemizin demokratik istikrara kavuşmasında bunun önemli olduğunu
göreceğiz. İçinde olduğumuz süreç çık kötü bir süre. Türkiye'de çok ucube bir
sistem var. Mecliste olunduğu düşünülse de saç kararı bile tek adamdır. Tayip
Bey'in verdiği kararla meclisin verdiği kararın örtüşmemi durumu yok.
Türkiye'deki savaş kararının tek bir kişiye verilmesi bir beka sorunudur. Bunu
önümüzdeki günlerde sonuçlarını ağır sorunlar ile göreceğiz. Z kuşağından
bahsediyoruz, o halde İYİ Partililer olarak bize düşen z kuşağının kavramları
ile düşünmeye başlamak. Yeni kavramlarla anlamlandırmak siyesi. 21'nci yüzyılda
Trump'un da son seçimleri kaybetmesi ile değerleri kaybedilmiş değerler
üzerinden siyaset sona emiştir. Gençlerin günlük sorunları var. Bunların
başında yurt sorunu. Türkiye'de şu anda 7 milyon üniversite öğrencisi var.
Ancak devletin yurt sağlanma oranı yüzde 8,7. 2002'de devraldıklarında bu oran
daha yüksekti. Yüzde 11 civarındaydı. Türkiye'nin yapılması gereken ki iyi
parti iktidarının en öncelikli çalışmalarından biri olacak yurt problemi
devletin önceliği olacak. Türkiye'de 6-7 milyon sığınmacıyı barındırmak ile
övünenler 1 milyon öğrenciye yurt bulamadılar" şeklinde konuştu.
MÜSAVAT DERVİŞOĞLU:
BÜTÜN SİYASİ PARTİLERİ HAREKETE GEÇİRMESİ GEREKEN ŞANLI DEMOKRATİK BİR
BAŞKALDIRIDIR
İYİ Parti İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu ise, "Söylenmesi gereken ne kadar güzel şey
varsa benden önce söylendi. Yine de söylenecek bazı şeyler var. Dün biz
oralarda oturuyorduk büyüklerimiz konuşuyordu. Şimdi biz buradayız siz
oradasınız yarın biz olamayacağız siz burada konuşacaksınız. Bu bizim umudumuzu
yeşertiyor. Geleceğe dair büyük umutları beslememiz vesile oluyor. Bizden farklı
bir nesil yetişiyor. Biz bunun matematiğin bilinmezleri ile tarif ediyoruz; X, Y, Z diyoruz. Ben başta endişe etmiştim. Gençlerin
bilinmezler olarak tanımlanması pek doğru değil. Çünkü biz gençlerin neler
yapabileceğini biliyoruz. Ne yapacağını kestiremiyoruz ama ne yapmayacağını
biliyoruz. Türk gençliği bayrağından, vatanından, demokrasiden, adaletten
vazgeçmez onu biliyoruz. Dolaysıyla gençliği tanımlarken elbette ki çağdaş
tanımlamaları ele alırken yol haritası çıkarmamız icap ediyor ama biz bu
gençliğin ne olduğunu tarihin sayfalarından şahitlik ede ede öğrendik. Birçok
kaygıyı da bertaraf ederek yola çıktık. Biz de genç olduk. Gençlik çağı, hem
psikolojik hem de fizyolojik olarak hareketlilik çağı olarak ifade edilir. Kanı
da deli akar. Hayatı sorgulamadan bir takım kararlar almak zorunda kalabilirseniz
tercihlerinin ötesinden de bir yerlere sürükler. Hayata karşı doğrularımız
vardı ama başkalarının doğruları bizim doğrularımızın önüne geçti. Bir mahalleden
bir mahalleye geçişin hesabı vardı. Yaşadığı yöreye göre düşünce belirliyordu.
Okuduğu okula göre ideolojik bir bakış açısının sahibi oluyordu. Tercih
kendisine ait değildi. Zamanın ve ya mekanın şartlarına sürüklüyordu. Siz böyle
değilsiniz, sizi tebrik ediyoruz. Sizi bir fırtına bir yerden alıp bir yere
sürüklemedi. Siz İYİ Parti de bir saf tuttunuz, en temel mihenk taşıdır bunu unutmayın. Sizin
buradaki varlığınız kendi tercihinizden kaynaklı olduğu için değerlidir. Siz de
bu değeri farkında olun. Bir parti kurduk, kuramaz dediler. Seçime girdik,
giremez dediler. Seçime girseler de başarılı olamaz dediler. Ama siz bunları
duruşunuzla elde ettiniz. Ama siz bu başarının keyfinin çıkaramadınız. Türkiye’yi
düşünmekten kendi başarılarımızı kutlayabilmeyi dahi unuttunuz. Kendinizi alkışlamanızı
istiyorum ve hepinizi bir kere daha tebrik ediyorum. Çok daha güzel günler göreceğiz
bundan zerre şüpheniz olmasın. Dün gene başkanımız yeni bir çıkışıyla bu ülke
muhattap olmuştur. Biz mademki parlamenter demokratik sistem istiyoruz, o zaman
yapmamamız icap eden şey söylediğimizin ciddiye alınmasını temenni etmekten
geçer. Biz bu ucube sistemi istemiyorsak sıradan bir çarpı olmasına tabi olmayız
ifadesi. Bu tarihe düşülmüş bir şerhtir. Bu bir demokrasi çağrısıdır. Bu çağrıdan
herkes kendi payına düşeni almalıdır. Bu çağrı Millet İttifakı’na yönelik çağrı
değildir. Türk demokrasi hayatının içinden olan tüm aktörlere yapılmış çağrıdır.
Başka başka olayların hayata, yaşama geçmesine vesile olmayıp alınabilecek bir
tedbir var, bu tedbirleri almak mümkündür. Türkiye yıpratmayın, demokrasiye
inancımıza kaybetmemize vesile olmayın çağrısıdır. Bütün siyasi partileri
harekete geçirmesi gereken bir şanlı demokratik bir başkaldırıdır. Türkiye’yi içinde
bulunduğu bu olumsuzluktan yönetilemeyen hale getiren bu ucube sistemden
kurtarabilmek için zaman kaybetmeden hem iktidarı hem muhalefetin hareket
geçerek ilk adımı TBMM’de atması gerektiğini altının kalınca bir çizgiyle
çiziyorum. Genel Başkanımız Türkiye’nin
Cumhurbaşkanı hükümet sisteminden kurtulmasını istiyor. Cumhurbaşkanlığı
hükümet sisteminden kurtarabilmek için bu sözlerden Recep Tayyip Erdoğan’ın
kendine düşen payı çıkarması lazımdır” dedi.
HÜSMEN KIRKPINAR: HER
TARAFINDAN BUNDAN SONRA İYİ GENÇLİĞİ GÖRECEKSİNİZ
İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar, “7 düvelin bir
araya gelip Anadolu’muzu işgal ettiği süreçle başlayan milli mücadelemizin
sonunda cennet mekan milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un kaleme aldığı bağımsızlık
destanımız “Korkma” ile başlar. Bu millet büyük bir millet büyük bir ecdadın
torunları olduğunu unutmadan kuruluşun ve kurtuluşun şehri İzmir’de işgal sona
erdirmiştir. 57 yıllık ömrünün içine 15 yıl bu ülkeyi yönetmek nasip oldu. Bu
süreçte yapmış olduğu hizmetler, inkılaplar hala yaşamakta ve onu yaşatacak
önce gençlerimiz sonra bizim vebalimizdedir. Hayata veda etmenden önce kurduğu
Cumhuriyeti ilkelerini ve büyük azizi vatanı bir gün ola ki dara düşerse kurtaracak
kesimin gençlik olduğunu bilerek, “Ey Türk Gençliği” diye Kurtuluş Savaşı sonrası
İstiklal Marşımızdan sonra Türk Milletinin en fazla üzerine titrediği ikinci
büyük yazıda gençliğe hitabedir. Bugün İzmir’de Gençlik Kolları il başkanımız
ve onu çalışma arkadaşları birazdan yetki belgelerini almış olacaklar. O Gençliğe
Hitabın sonunda bir cümle var. “Bu işleri başarmak in senim bir şeye ihtiyacın
var. O ihtiyaç duyduğun şey de senin damarlarındaki asil kanda mevcuttur. Ne
mutlu Türküm diyene” diyor. Bu belgelerini alacak kardeşlerime ben inanıyorum.
Bu inancımı her gün daha çok sıcak tutarak bir ağabeyi olarak yanlarında
olacağım. İzmir’in sokak sokak köy köy mahalle mahalle her tarafından bundan
sonra İYİ Gençliği göreceksiniz. Bu ülke bu Cumhuriyet onlara emanettir. Bizde
annelerinin babalarının üzerine titredikleri ve emek vererek yetiştirdikleri
kardeşlerimiz geleceğin ülkenin yöneticileri olduğuna inanıyorum” ifadelerini
kullandı.
KAAN ALTINDAĞ: İZMİR KİMSENİN BABASININ MALI DEĞİLDİR
İYİ Parti İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı Kaan Altındağ
büyük mücadele verdiklerini söyleyerek, “En baştan beridir sizi bulmak ve hem de
sizlerle kaynaşmak için büyük bir mücadele verdi. Bu mücadelede yeni bir
evrenin başlangıç günü bugündür. Bugün itibarıyla mücadelemiz yepyeni bir boyut
kazanmıştır. Bu zamana kadar yaptıklarımız bundan sonra yapacaklarımızın yanında
hiçbir şeydir. Gençliğin umudu Genel Başkanımızı ve İYİ Parti’mizi iktidar
yapana kadar gece uyumadan gündüz uyumadan çalışmaya devam edeceğiz. Partimizin
kurulduğu günden bu yana yükselişi elden bırakmadan iktidara yolunda
ilerlemektedir. Bizim de amacımız bu hıza hız kazandırıp alanın içinde olmak, sahada
aktif rol almaktır. Ben bugün buradan
söz veriyorum ki, sahada aktif olacağız ve İYİ’lik güneşinin tüm İzmir’e
yayılması için elimizden geleni yapacağız. Ben İzmir gibi bir şehir de siyasete
yaptığımız için sizi ve kendimi çok şanslı görüyorum. Daime demokrasinin kalesi
olmuş İzmir, bize kolaylık sağladığı kadar insanların bilinçli yapısıyla bize
siyaseten çok şey öğretmiştir. Hatta bir söz vardır; “İstanbul’u alan
Türkiye’yi alır” diye. Bu söz İzmir için söylenemez. Çünkü siyasi tarihimizin göstermiştir
ki, İzmir kimsenin babasının malı değildir. Bu ortamda büyüyen İzmirli
gençlerin gelene ağa gidene paşam demesini kimse bekleyemez. Bu şehirde yaşayan
gençler özgürlüklerine, Atatürk’ün emanetlerine, Türk Milletinin kutsallığından
ve geleneklerine her şeyden çok önem veriri. Bu şehrin gençleri onları
anlıyormuş gibi yapan, çıkar cebindeki telefon zihniyetindeki siyasetçilere
geçit vermez. Bu şehrin genci kordonda arkadaşları ile de oturur, 9 Eylül’ü
coşkuyla da kutlar. Siyasi hayatımda verdiğim mücadelede gençlerin fikrine
zihin dünyasına, farklı bakış açılarına her daim güvenen gençler yeniden hayal
kuracaklar. Bugün sizin oturduğunuz sıralarda dün ben vardım diyen Genel
başkana sahibiz. Bir çift mavi gözün ışığının aydınlattığı bu yol genliğe
rotadır. İzmir olarak biz daima bu rotadan sapmadan ilerleyeceğime söz veriyorum”
dedi.