Çiğdem CANPOLAT /
ÖNCÜŞEHİR - İzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı Tunç Soyer’in kentsel dönüşüm çalışmalarına dâhil ederek hız
kazandırdığı kooperatifçilik modeli bu kez de depremzedeler için uygulandı. 30
Ekim depreminde hasar gören, yıkılan, yıkılacak olan ya da riskli yapı kabul
edilen binaların yerine yeni bina yapmak için başlatılan Halk Konut projesi
kapsamında ilk imzalar bugün atıldı. Bayraklı’nın Manavkuyu Mahallesi’ndeki
Dilber Apartmanı sakinlerinin kurduğu Halk Konut 1 Yapı Kooperatifi ile İzmir
Büyükşehir Belediyesi’nin şirketleri EGEŞEHİR A.Ş. ve İZBETON A.Ş. ile Bayraklı
Belediyesi şirketi BAYBEL A.Ş.’nin oluşturduğu ortak girişim arasında imzalanan
sözleşmeyle depremzedelere belediye güvencesi ve teknik destek verilecek.
Tarihi Havagazı Fabrikası'nda düzenlenen imza törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Deprem Komisyonu Üyesi Sevda Erdan Kılıç Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya, İZDEDA Başkanı Haydar Özkan ve çok sayıda depremzede katıldı.
Törende depremzedeler, “Depremzede babası Tunç Başkan”, “Halkız haklıyız kazanacağız”, “Kentsel dönüşümcü değil depremzedeyiz” sloganları attı.
SOYER: BİR İLKİ DAHA
HAYATA GEÇİRMENİN HİKAYESİ BU KADAR OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN ÇIKTI
Törende konuşan Başkan Tunç Soyer, “Bir yanımız çok buruk, 117 canımızı tekrar teker teker andık. Bir yandan içim içime sığmıyor heyecanlıyım, bu anı çok bekledik. Arkadaşlarımız çok emek verdi. Olağanüstü bir iş çıkardınız. Bugün içinden geçtiğimiz karanlık dönemde bütün yurda umut ışığı olacak uygulamanın başlangıç noktasındayız. Hayat pahalılığına giderken arttığı dönemde dayanışma ile aşılamayacak bir şey olmadığını gösterdik. Depremin ardında büyük bir dayanışma örneği sergiledik. Yaşadıklarımız bize gösterdi ki tüm sorunlara rağmen kentsel dönüşümde başarılı olmak mecburiyetindeyiz. Ama ekonominin geldiği durumda kötü bir tablo var karşımızda. Bir ilki daha hayata geçirmenin hikayesi bu kadar olumsuzluklara rağmen çıktı. Binaları yıkılan depremzede vatandaşlarımız için sosyal ve şeffaf belediyecilik anlayışıyla geçirdiğimiz bu model Türkiye’de bir ilk. İlk kez filizleneceği yer de Dilber Apartmanı. Bu çalışma tam bir dayanışma örneği. Orta hasarlı olan apartman sakinlerimize bir kooperatif kurmak önerisinde bulunduk. Onlar da halk konut 1 kooperatifini kurdular. Bu alanda 4 daire yapılacak. Belediye meclisimizde kabule dilip yüzde 20 emsal arştı ile fazladan oluşacak 8 dairenin satışıyla konut daha kısa sürede tamamlanacak. Dilber apartmanı ebette bir pilot uygulama. Bütün depremzede vatandaşlarımızı bu imkanı sunmak için canla başla çalışacağız. Dilber Apartmanı ile ilgili kurduğumuz model bayraklıya İzmir’e ve Türkiye’ye umut. En olumsuz koşullarda bile enflasyona rağmen karşımızda hiçbir güç duramaz. Biz bunları aşarız. İnşa edeceğimiz bu yeni yapılan ilere mühendislik teknikleriyle yeşil çatı ve güne enerjisi sistemleriyle donatılacak. Çatılarınızda yağmur suyunu hasat edeceğiz. İnşaat modeli de olacak bu. Sağlıklı, tasarruflu binalar nasıl olur onu da göstereceğiz” dedi.
SANDAL: İMDADIMIZA
BAŞKANIMIZ TUNÇ SOYER YETİŞTİ
Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ise, “Çok duygusal bir ortam ve burada vicdan rahatlığıyla konuşmak beni son derece bahtiyar etti. Atlattığımız afette Elazığ’a, Malatya’ya veya başka bir yerde yaşanan afete göre başarılı bir iş yürüttüğümüzü farkındayız. Gerek enkaz çadır ve geçici konutlara geçme süreci büyük bir gayret sarf etti. İçimizde mink bir ukde kalmıştı ama kont sorununu nasıl çözeceğiz diye. Bu noktada imdadımıza Başkanımız Tunç Soyer yetişti. Sayenizde bizim bize yetebileceğimizi ispatlamış olduk. Piyasanın düzenlenmesi konusunda önemli rol üstelenecek. Bütün desteğiniz için tekrar size şükranlarımızı sunuyorum. Umuyorum ki bu bir ilk değil, başlangıç” ifadelerini kullandı.
ÖZKAN: HİÇBİR
DEPREMZEDENİN DERDİNE ÇARE OLMAMAKTADIR
İzmir Depremzedeleri Başkanı Haydar Özkan, İzmirli depremzedelerin 18 aydır mücadele ettiğini vurgulayarak, "Bugün İzmir’in hangi köşesine giderseniz gidin, konuşulan tek konu, depremden hasar gören ve yıktırılmak zorunda olan binaların nasıl yaptırılacağıdır. İzmirli depremzedeler tam 18 aydır bıkmadan, usanmadan bunu konuşuyor ama bir arpa boyu yol alamıyorlar. Nasıl alsınlar? Tamamı sabit gelirli, enflasyon karşısında maaşı açlık sınırı altında kalmış, genel ekseriyetle yaş ortalaması yüksek olan deprem mağdurları sorunlarına çözüm ararken çok yıprandı. Depremzedeler için sorun yumağı depremin şokunu henüz atlatamamışken, hasar tespitine gelen yetkililerin gözle tespit yapıp hasar durumunu az, orta ve ağır hasar şeklinde ayırması ile başladı. Bir defa depremden hasar gören bina için hiçbir detaylı çalışma yapılmadan, göz muayenesi ile yapılan hasarsız, az hasarlı, orta hasarlı gibi temelsiz sınıflandırmalar yapılarak hasarsız ve az hasarlı binalarda ikamet eden yurttaşlarımıza geçin oturun, orta hasarlı yapı maliklerine de güçlendirin oturun denmesi yanlıştı… Haklılığımız, deprem sonrasında yapılan risk tespitleriyle kanıtlanmıştır. Az hasarlı ve hasarsız raporu verilen binalar yapılan risk tespiti çalışmaları sonrasında riskli olarak tespit edilmiştir. Buna ek olarak mahkeme bilirkişi heyetine yapılan başvuru neticesinde yapılan tespitler de haklılığımızı ortaya koymuştur. Yapılan hasar tespiti yanlış olunca; DASK, sigortalılarını mağdur etti. Adı orta hasarlı konulunca hiçbir depremzedenin faydalanamadığı güçlendirme kredisi havada kaldı, arkasından bir de depremzede kimliğimizden çıkartılıp; kentsel dönüşümcü olduk ki bu da sorunların en katmerlisi oldu. Yaşadığı doğal afet sebebiyle evini yeniden yapmak zorunda kalan depremzedelere verilen 400 bin liralık kentsel dönüşüm kredisinin adı var, kendi yok. Bahsi geçen kredinin vadesi kısa, faizi ise oldukça yüksek olduğundan hiçbir depremzedenin derdine çare olmamaktadır" dedi.
“GEREKLİ TÜM
ADIMLARIN ATILMASI ELZEMDİR”
Katkıları olan isimlere teşekkürlerini de sunan Özkan, "1992 yılında gerçekleşen Seferihisar depremi baz alındığında, ilgili depremin sonrasında onlarca 5 ve üzeri şiddette depremler meydana geldi. En son 30 Ekim’de yaşadığımız 6.9 şiddetindeki depremin de etkisiyle son 50 yıl içerisinde, özellikle de 2000 yılı öncesi yapılan binaların tamamı şu anda büyük risk altında. Bu konuda ama, fakat demeden bir an önce bir eylem planı oluşturulması ve yurttaşlarımızın güvenli konutlarda yaşamlarını sürdürmesi için gerekli tüm adımların atılması elzemdir. İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği olarak bu temel sorunun unutulmaması en önemli görevlerimizden birisidir. Bunca kötü durumdan bahsederken, derdimize derman olmak için yapılan çalışmalardan da bahsetmek gerekir. Bayraklı Belediye Başkanımız Sayın Serdar Sandal’ın teklifi sonrasında, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer’in çabasıyla hayat bulan emsal artışı biz depremzedelerimiz için can suyu oldu. Öncelikle kapısını tüm depremzedelere açan, İzmirli depremzedelerin bulunduğu her yerde sesi olan CHP Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer, Bayraklı Belediye Başkanımız Sayın Serdar Sandal, CHP İzmir İl Başkanı Sayın Deniz Yücel başta olmak üzere emsal artışı için elini taşın altına koyan herkese minnettarız. Ayrıca milletin meclisinde sesimize ses olan CHP Grup Başkanvekili Sayın Özgür Özel’e, CHP İzmir Milletvekili Sayın Sevda Erdan Kılıç’a ve CHP İzmir Milletvekili Sayın Ednan Arslan’a, ayrıca Eski Bakanımız Sayı Doktor Hakan Tartan ve Eski Başbakanımız Murat Karyalçın'a tüm depremzedelerimiz adına teşekkürlerimizi sunuyorum" ifadelerini kullandı.
“DEPREMZEDELERİMİZ
İÇİN BİR UMUT OLDU”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığının çalışmaları hakkında da konuşan Özkan, "Anadolu’da “bir dokun bin ah işit” diye güzel bir söz vardır, sanırım depremzedelerimizin halini en iyi bu söz anlatır. 18 aydan bu yana verilen sözler tutulmayınca, depremzedeler “bu girdaptan nasıl çıkabiliriz” diye düşünmeye başladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer’in depremin ilk günlerinde dillendirdiği kooperatif önerisi depremzedelerimiz nezdinde kabul gördü. Her geçen gün karşılaştığımız zamlarla arsa haline dönüşen evimizi yaptırmaya çalışırken de bunun zorluklarıyla karşılaştık. Bu hayat pahalılığı ve maliyetler içerisinde kooperatif fikriyatı tüm depremzedelerimiz için bir umut oldu. Öyle bir kooperatif modeli kurmalıydık ki, evlerimizi en düşük maliyetle yaptıralım, evlerimiz sağlam ve güvenli olsun, doğa dostu olsun, sistem sürdürülebilir olsun, İzmir’imizin yorgun, eski ve hasarlı yapı stokunu yenilemede öncü olsun. Sosyal konut projelerinde başarılı bir geçmişe sahip olan İzmir Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte uzun süre boyunca üstünde birlikte çalıştığımız bu kooperatif modelinin tüm Türkiye için örnek bir model olduğu, sürdürülebilir bir sistem olduğuna inanarak biz de “İZDEDA KOOP” ile bu kervana katıldık. Bu modelin başarılı olması sorumluluktan öteye artık bir zorunluluktur. Öyle ki ne evini yıktıran depremzedenin bekleyecek gücü, ne de hasarlı yapılarda oturan vatandaşlarımızın bekleyecek sabrı kalmamıştır. Kooperatif konusunda elini taşın altına koydukları için Büyükşehir Başkanımız Sayın Tunç Soyer’e, Bayraklı Belediye Başkanımız Sayın Serdar Sandal’a, CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Sayın Leman Tunus’a ve bu konuda yoğun emeği olan tüm büyükşehir belediyesi bürokratlarına derneğim ve depremzedeler adına bir kez daha teşekkür ediyorum" diye konuştu.
“2 YIL ÖDEMESİZ,
FAİZSİZ VE 20 YIL VADELİ BİR KREDİ İSTİYORUZ”
Halk Konut Kooperatiflerine başarılar dileyen Özkan, “İZDEDA KOOP olarak üst birliğe giden süreçte hızla yol alıyor, depremzedelerin kooperatifleşme konusundaki bilgi eksikliklerini hızla gidermeye çalışıyoruz. Halen bu sözleşmenin imzalanmasını bekleyen birçok depremzedenin ve apartmanın olduğunu bilmek, bu konudaki gücümüzü ve kararlılığımızı artırıyor. Kooperatif dışında emsal artışının yarattığı kısmi rahatlamayla bazı müteahhitlerle sözleşme imzalayan depremzedelerimiz de mevcuttur. Bu durumdaki apartmanlarımız için gerek ruhsat işlemleri, gerekse diğer bürokratik işlemlerde belediyelerimizin vatandaşın işlerini hızla çözmesini umuyoruz. Dernek olarak, bu işin en önemli ayağı olan finansal kaynak konusunda uzun vadeli, ödenebilir bir kredi arayışımıza devam ediyoruz. 18 aydan beri söylemekten vazgeçmediğimiz bu talebimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum: 2 yıl ödemesiz, faizsiz ve 20 yıl vadeli bir kredi istiyoruz. Depreme biz sebep olmadık, faturayı neden bize ödettirmeye çalışıyorsunuz? İZDEDA KOOP üst birlik çatısı altında, belediyelerimizin öncülüğünde yola çıkan Halk Konut Kooperatiflerine başarılar diliyorum. Yolunuz, yolumuz açık olsun” dedi.
KESKİN: BİZ KOMŞU
OLMAYI BİRLİKTE BİR ŞEYLER PAYLAŞMAYI ÖĞRENDİK
Egeşehir ile görüşmelerini aktaran Aytekin Keskin, “Bizim için en kıymetli olan şey, biz bu modelde inanın değiştirdiğini ne kadar önemli varlık oluğunu iyi niyetli yöneticiler olduğu takdirde bu sorunların nasıl aşılacağını gördük. Depremde sonra evim yıkıldı kiralık ev aradım. Unutamadığım olay var. Depremden sonra biz ev aramaya çalıştığımızda 76 yaşında bir teyzem, oğlunun yanına taşındı, evini bize sundu. Evine gittiğimizde tertemiz çarşaf ve yemek yapmıştı. Bu beni elif ve çocukları çok etkiledi. Biz o evde yaşamaya karar verdiğimizde başak depremzede aileyle karşılaştık. Biz ödeyebiliyordum ama kirasını ödeyemeyen insanlar vardı. Biz evini onlara sunmasını rica ettik teyzeden. Birçok insan depremle ilgili kötü hatıraları olacak. Ama bizim güzel insanlar kazanmamıza vesile oldu. Ben Egeşehir AŞ’yi aradığımda bize geri öderiz dediler. Klasik cümledir. Hiçbir umudum yoktu. Ama gerçekten 1 saat sonra bizi aradılar. Randevu verdiler. Düşüncelerimiz anlattık. Nasıl yol ilerleyeceğimizi anlattık. Güzel insanlarla tanıştık. Tunç Bey’in aşkla çalışma dediğini biz personelde gördük. Biz kooperatifleşme esnasında biz komşu olmayı birlikte bir şey paylaşmayı öğrendik. Evlerimizin olacağına tüm kalbimle inanıyorum. Ben Tunç Bey’e ve ekinine bize komşu olmayı beraber ve birlik içerisinde olursa siyasiler irade koyduklarında bu kadar kalabalığın içine umut ateşi nasıl yaktığını biliyoruz. Kooperatif kararı alınca komşularımda güven sorunu vardı, geçmişte yaşadıkları sorunlar için. Serdar Başkan ve Tunç Başkan ile yemekte buluştuk. İkan edemediklerinizi bize gönderin, biz ikna ederiz dediler. Bu şu demektir; belediye başkanları bu projeye inanıp güvenmişler” şeklinde konuştu.
DUYMAZ: ÇABA VE
EMEKLERİ DÜŞÜNCELERİN ETE KEMİĞE DÖNÜŞMESİNİ SAĞLAMIŞTIR
Halk Konut 1 Yapı Kooperatifi Başkanı Soner Duymaz deprem sonrası kötü günler geçirdiklerini ifade ederek, “30 Ekim 2020’de gerçekleşen deprem umutlarımı, anılarımızı ve 117 canımızı alan deprem bizler farklı yerlerde yaşamak zorunda bıraktı. Komşularımız yıkılmış, ağır hasar almış mahallemizde hızlı bir şekilde göç etmiş, ekonomik krizlerle birlikte hızlı bir yoksullaşma yaşadı. Bugünleri yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Depremin durumunu düzeltmek için komşularımızla görüşmelerimiz çok oldu. Çareler üretmeye başladık. 30’a yakın müteahhitle görüşmelerimiz olumlu yanıt vermedi. Her görüşmemizde karamsar düşünceler, maliyetlerin artması, evlerimizin yapma imkanımızın gerçekleşemeyeceğini biliyorduk. 80 bin aile içerisinde yardımlar neredeyse yok denecek kadar azdı. Yıllardır toplanan deprem vergileri her yerde kullanılmış bu sorunu yaşayan vatandaşlara katkı olarak geri dönmemiştir. Yaşanan bu süreçte Aytekin Bey’e, kentsel dönüşüm ve sosyal konut üretimi araştırmasında bize yol göstermiş, yoğun uğraşlarıyla bizi heyecanına ortak etmiştir. Egeşehir ile birçok görüşme yaptığını, üzerinde düşündüğü modeli anlattığını ve bizlere geri dönüş yapacaklarını anlattı. 16 ayda yapılan görüşmeler sonucu bizleri umutlanmış, her toplantıda başka fikirler gösterilen çaba ve emekleri düşüncelerin ete kemiğe dönüşmesini sağlamıştır. Bu projede başından beridir bize insani yaklaşımı ile düşünceleriyle destekleyen Başkanımız Tunç Soyer’e, bu sürede yapıcı tavrıyla bugün burada olmamızı sağlayan Orhan Çetin, Ekrem Tükenmez, İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’ya teşekkürü borç bilirim” dedi.