Devrim şehidi Kubilay 94. ölüm yıl dönümünde unutulmadı... Özgür Özel de katıldı!

Çiğdem CANPOLAT GÜÇTEKİN / ÖNCÜŞEHİR - Menemen’de 1930 yılında Cumhuriyet karşıtları tarafından katledilen devrim şehitleri Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki Bey bugün bir kez daha anılıyor.

Saat 10.30’da Demokrasi ve Laiklik yürüyüşü ile anma programı başladı. Programa Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay,  CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, ilçe belediye başkanları, partililer ve çeşitli STK'lar da katıldı. 

Yürüşün ardından Yıldıztepe'de bulunan Kubilay Anıtı önünde anma programı gerçekleştiriliyor. 

ÖZEL: BUGÜN DE KUBİLAY’LAR HEPİMİZİ UMUT VERMEK ZORUNDALAR

Teğmenler olayı hakkında konuşan Genel Başkan Özel, Bunu çok önemsiyorum. Bugün burada CHP genel başkanı olarak bulunmak ve en üst dizey katılımı göstermeyi önemsiyorum. Mümkün olan Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki tüm yıl dönümlerinde mutlaka o anlamlı kentlerde mekanlarda olamaya çalışıyorum. Bir de Cumhuriyet’e karşın yapılmış kalkışmalarda. Böyle bir günde burada olup karalılığımız göstermeyi son derece önemsiyorum. Şehitlerimizin anısına sahip çıkmak için buradayız. Hepimizi birbirimize omuz ve umut vermek için buradayız. Birilerine kaygı vermek üzere buradayız. 94 yıl önce gericiler tarafından katledildiler. Kubilay Asteğmen olarak 1930 yılında Menembn3’deydi. 2 bekçi de onla birlikteydiler. Ellerinden gelse Mustafa Kemal Atatürk’ü öldürmeyi amaçlayan bir çetenin karşısındalardı… Derviş Mehmet’in durdurma görevi Asteğmen Kubilay’daydı. Cansız bedenine işkence yaptılar ve canavarca bir hisle başını kesip Menemen sokaklarında gezdirdiler. Kubilay’ın basını göstererek genç cumhuriyete meydan okuyorlardı. Oysa Kubilay kesik başı ile onun gibilere meydan okuyordu. Kubilay diyordu ki ‘bu başı veririz ancak sizin gibilere boyun eğmeyiz’… Bugün de Kubilay’lar hepimizi umut vermek zorundalar. Hepimizi gururlandıran yılın ve törenin şahidi olduk.  Bu sene 3 kuvvetlerinde birincisi genç kadınlardır. Bunları görünce dedik ki işte Mustafa Kemal’in ordusu, Türkiye’de kadın erkek eşitliğine en çok inanan Atatürk’ün ordusunun geldiği notkaydı. O gün hepimizin gururlanarak izlediği tören önce sosyal medyada, sonra yazılı basında, trol orduları ile linç kampanyasına giriştiler. Böyle bir kampanyanın toplumsal tabanı olmayacağından emindik. Ancak siyasette benimseneceği bunu üzerinden siyasi çıkar olarak kullanılacağı, teğmenlerin yapmış oldukları andı disiplinsiz olarak gösterileceği hiç aklımın ucundan geçmezdi. Atatürk’ün görev yaptığı Cumhurbaşkanlığı koltuğunda bugün oturan Erdoğan 8 gün sonra bir siyaset konusu yapmaya, gencecik teğmenlerin onca emeğini çöpe atmaya, onların geleceğini karartmaya tenezzül etti” diye konuştu. 

MUSTAFA KEMAL’İN 1 TANE ORDUSU VAR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenen Özel, “Burada Erdoğan’a sesleniyorum. Teğmenler Mustafa Kemal’in askerleriyiz dedi. Mustafa Kemal’in 1 tane ordusu var. Mustafa Kemal’in ordusu bu ülkede Kurtuluş Savaşını kazanmış ve Yunan’ın ordusunu yenerek İzmir’den denize dökmüştür. Mustafa Kemal’in askerleriz diyenlerin yerine birlikte siyaset yaptığınız Fesli Deli Kadir’in cenazesine 5 bakan gönderdiniz. Ben kutuplaşamadan yana hiç olmadım. Ama burada herkes tarafını gösterecek. Ben genç teğmenlerle birlikte Mustafa Kemal’in ordusunun tarafındayım. Siz takınacağınız tutumla hepimize şunu göstereceksiniz; Hocanız Fesli Kadir gibi Yunan’ın tarafında mı duracaksınız yoksa Mustafa Kemal’in yanında mı duracaksınız. O teğmenler bu şanlı görevlerinden uzaklaştırılırsa yanlış tarafta durduğunuzu cümle aleme duymuş olacaksınız. Bunu unutmayız ve bunu hesabını günü gelince elbette sorarız. Menemen böyle sembol bir yerken, herkesin ona göre dikkatli olunması gerekirken ÇEDES gibi bir proje ile küçük çocukları aldılar sözde şeyhin türbesine çocukları götürdüler. Oradaki görüntüler hepimizin içini sızlattı. Geçtiğimiz günlerde Menemen Belediye başkanı aynı türbeyi ziyaret ederek hepimizin vicdanlarını sızlattı. Sonra bugün gelip törene katıldı, resmi törende Menemen halkı adına çelengi anıta kondu. O görüntüsü bulunan kişinin orda mı burada mı samimi olduğunu Menemen halkını vicdanına bırakıyorum. Başta bana, milletvekillerimize ders olsun ki, 29 belediye başkan adayımızın seçildiği dönemde biz Menemen’de o çelengi koyacak bir CHP’liyi seçemiyorsa bunu ayıbı bize yeter. Bunun öz eleştirisini ben veriyorum. Ant olsun ki o çelengi Atatürk’ün kurduğu kurduğu biri gelip buraya koyana kadar o ateş içimde hep yanacak. Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti ve siyasi partisi sağlam temellerinden aldığı güçle dimdik ayaktadır ve bundan sonra da her iki yapı da ayakta durmaya devam edecektir” dedi.

TUGAY:  VAHŞİCE KATLEDİLMİŞLERDİR
Bugünün hafızalardan silinmeyecek bir gün olduğunu söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Ulusumuzun bağımsızlık yolundaki zaferi sonrasında saltanatın yıkılışı ve hilafetin kaldırılışı ile Türkiye’nin çağdaşlaşma yolunda aldığı mesafe ve uyguladığı yurttaşların eşitliği politikası, önceden imtiyaz ve nüfuz sahibi olan bazı kesimlerin imtiyazlarını ve nüfuzlarını kaybetmelerine sebep olmuştur. Sahip olduğu imtiyazları kaybeden bazı şeyhler ve aşiret reisleri, Cumhuriyet rejimine ve devrimlere cephe almışlardır. İsyancılar, doğrudan rejimi hedef almışlar, hedefleri Cumhuriyet rejimini yıkmak ve kaybettikleri imtiyazları geri kazanmak olmuştur. Cumhuriyet kolay kurulmadı değerli yurttaşlarım. Ve kurulduğundan beri de az badireler atlatmadı. Cumhuriyetimizi hedef alan sembol olaylardan birisidir 23 Aralık 1930’da Derviş Mehmet ve bir grup gericinin Menemen’de gerçekleştirdikleri kalkışma. Ne yazık ki bu olayda öğretmen yedek Subay Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki hiç birimizin vicdanınca kabul edilemeyecek bir şekilde vahşice katledilmişlerdir. Hem cumhuriyetimize karşı sembol bir kalkışma olması hem de kahraman asker ve bekçilerimizin şehit edilmeleri nedeniyle Kubilay olayı üzerinden yıllar geçse de nesiller boyu toplum hafızasından silinmeyecek niteliktedir.  Her 23 Aralık günü, bu elim olayı hatırlarken, şehitlerimizi saygıyla yad etmenin yanında hepimize düşen cumhuriyetimizi korumak ve ilelebet yaşatmak için görevlerimizi bir kez daha hatırlamaktır. Türk ordusunun yiğit ve cesur neferi, öğretmen yedek subay Mustafa Fehmi Kubilay ile Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki’nin bir gerici ayaklanma sırasında şehit edilişlerinin 94. Yılında aziz hatıraları önünde bir kez daha eğiliyoruz.  Yiğit Cumhuriyet şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz” dedi.

BOZKURT: YİNE AKIBETLERİ İZMİR’DEN DENİZE DÖKÜLMEK OLACAKTIR
Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt ise, “94 yıl önce burada başını bal bıçağı ile kestikleri Kubilay’ın cansız bedenini orada bırakıp başını menemen sokaklarında dolaştıracak kadar vahşetten gözleri dönmüş, ellerinde yeşil paçavraların üzerinde ne yazdığını bile bilmeyen cahilller sürüsü bir kalkışma yaptılar. Aradan 94 yıl geçti. Nice şeyh bozuntuları kanal kanal TV ekranlarında. Hatta siyasi parti kimlikleri ile meydanlarda görüyoruz. Suriye’den alınacak bir ders var. Bunların en önemlisi şudur; Türkiye Cumhuriyeti’nin izleyeceği tek yol Mustafa Kemal Atatürk’ün akıl ve bilim yoludur. Ülkede herkes Mustafa Kemal’in askeri olmayı tercih etmelidir. Kubilay’a yapılanlarla Mustafa Kemal’in Askerleriyiz diyenlere yapılanlar arasında bizim gözümüzde hiçbir farkı yoktur. 2021 yılında Türkiye’yi Irak Suriye gibi diktatörlük altına ezilen bir halk zannedenler Türk ulusunun asıl bir karaktere sahip olduklarını denesinler görsünler. Yine akıbetleri İzmir’den denize dökülmek olacaktır” dedi.