ÖNCÜŞEHİR - Eğitim Sen İzmir Üniversiteler Şube Başkanı Doç. Dr. Ümit Akıncı, Ege Üniversitesi’nin yemek fiyatlarına gelen zammı değerlendirdi. 6,5 TL’den 20 TL’ye çıkan yemek ücretleri için “Hiç olmazsa sembolik bir bedel alınsın” diyen Akıncı, üniversitelerin kâr sağlamak için böyle bir yola girdiğini söyledi.Akıncı; “Yemekhane özelleştirilmiş de olsa özelleştirilmemiş de olsa üniversiteler de bu işten kâr etmenin peşine düşmüş durumdalar. Yemekhane üniversitenin elinde de olsa kâr sağlama yoluna gidiyorlar son dönemde. Bu kabul edilebilir bir şey değil.” dedi.
(Eğitim Sen İzmir Üniversiteler Şube Başkanı Doç. Dr. Ümit Akıncı)
“ÜNİVERSİTELER KÂR PEŞİNDE”
Üniversitelerin yemek hizmetinden kâr etme çabası içerisine girdiğinin üzerinde duran Akıncı, bu gibi hizmetlerin kamusal kaynaklar yardımı ile fon sağlanması gerektiğini dile getirdi. Akıncı; “Biz bu hizmetlerin her zaman kamusal kaynaklarca finanse edilmesini savunuyoruz. Öğrencilerin beslenmesini, barınmasını, eğitim-öğretim giderleri de kamusal kaynaklarca karşılanmalı. Bunu zaten temel ilke olarak yıllardır söylüyoruz. Dolayısıyla bu tarz zamlar öğrencilerin beslenme hizmetinden faydalanamamasıyla sonuçlanacak. Üniversiteler merkezi bütçeden pay alan, mali özerkliğe sahip olan yapılar. Üniversitelere devlet, kamu kaynaklarından her yıl bütçe görüşmelerinde belirlenen miktar dahilinde kaynak sağlıyor. Bu kaynağın içinde öğrencilerin ve kendi personelinin yemek bedelleri de var. Fakat şimdi iş şuna döndü: Yemekhane özelleştirilmiş de olsa özelleştirilmemiş de olsa üniversiteler de bu işten kâr etmenin peşine düşmüş durumdalar.Yemekhane üniversitenin elinde de olsa kâr sağlama yoluna gidiyorlar son dönemde. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Üniversite personellerinin de öğrencilerin de yemek, ulaşım, barınma gibi hizmetler kamusal kaynaklarca finanse edilmeli.” ifadelerini kullandı.
“HİÇ OLMAZSA SEMBOLİK BİR BEDEL ALINSIN”
Üniversitelerin yemek hizmetini zam yapmadan yerine getirmesi gerektiğini savunan Akıncı; “Şunu biliyoruz: Yemek özelinde bakacak olursak maliyetler çok korkunç bir biçimde arttı. Her şeyde olduğu gibi yemek masrafları da korkunç bir şekilde arttı. Fakat bunun ciddi bir kısmını üniversitenin kendi bütçesinden karşılayıp mümkünse zam yapılmamasını, hiç olmazsa sembolik bir bedel alınmasını istiyoruz. Tabii asıl amacımız hiçbir bedel talep edilmemesi. Ama bu sistem içinde mümkün değil. Dolayısıyla çok düşük bir bedel karşılığında bu hizmetin sunulması gerekiyor. Ama bu yola gitmiyor üniversiteler.” şeklinde konuştu.
(Eğitim Sen İzmir Üniversiteler Şube Başkanı Doç. Dr. Ümit Akıncı)
“ÜNİVERSİTELER KÂR PEŞİNDE”
Üniversitelerin yemek hizmetinden kâr etme çabası içerisine girdiğinin üzerinde duran Akıncı, bu gibi hizmetlerin kamusal kaynaklar yardımı ile fon sağlanması gerektiğini dile getirdi. Akıncı; “Biz bu hizmetlerin her zaman kamusal kaynaklarca finanse edilmesini savunuyoruz. Öğrencilerin beslenmesini, barınmasını, eğitim-öğretim giderleri de kamusal kaynaklarca karşılanmalı. Bunu zaten temel ilke olarak yıllardır söylüyoruz. Dolayısıyla bu tarz zamlar öğrencilerin beslenme hizmetinden faydalanamamasıyla sonuçlanacak. Üniversiteler merkezi bütçeden pay alan, mali özerkliğe sahip olan yapılar. Üniversitelere devlet, kamu kaynaklarından her yıl bütçe görüşmelerinde belirlenen miktar dahilinde kaynak sağlıyor. Bu kaynağın içinde öğrencilerin ve kendi personelinin yemek bedelleri de var. Fakat şimdi iş şuna döndü: Yemekhane özelleştirilmiş de olsa özelleştirilmemiş de olsa üniversiteler de bu işten kâr etmenin peşine düşmüş durumdalar.Yemekhane üniversitenin elinde de olsa kâr sağlama yoluna gidiyorlar son dönemde. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Üniversite personellerinin de öğrencilerin de yemek, ulaşım, barınma gibi hizmetler kamusal kaynaklarca finanse edilmeli.” ifadelerini kullandı.
“HİÇ OLMAZSA SEMBOLİK BİR BEDEL ALINSIN”
Üniversitelerin yemek hizmetini zam yapmadan yerine getirmesi gerektiğini savunan Akıncı; “Şunu biliyoruz: Yemek özelinde bakacak olursak maliyetler çok korkunç bir biçimde arttı. Her şeyde olduğu gibi yemek masrafları da korkunç bir şekilde arttı. Fakat bunun ciddi bir kısmını üniversitenin kendi bütçesinden karşılayıp mümkünse zam yapılmamasını, hiç olmazsa sembolik bir bedel alınmasını istiyoruz. Tabii asıl amacımız hiçbir bedel talep edilmemesi. Ama bu sistem içinde mümkün değil. Dolayısıyla çok düşük bir bedel karşılığında bu hizmetin sunulması gerekiyor. Ama bu yola gitmiyor üniversiteler.” şeklinde konuştu.