ÖNCÜŞEHİR – 2. Bölge Bağımsız Milletvekili Adayı Av. Yakup Gülcan, Öncüşehir TV’de ‘Öncü Siyaset’ programının konuğu oldu. Gülcan, Öncüşehir Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mevlüt Kömür’ün sorularını yanıtladı.
Dejenere olmuş siyaset ortamına ilişkin çözüm önerisi ortaya koymak için aday olduğunu ifade eden Gülcan, “Ben “böyle gelmiş böyle gider” anlayışını ortaya koymak yerine bu konudaki itirazımı ve prensibi sağlıklı bir şekilde ortaya koymak adına bağımsız milletvekili adayı oldum” ifadelerini kullandı.
“SİYASİLERİN KADERİ GENEL BAŞKANLARIN İKİ DUDAĞININ ARASINA TERKEDİLDİ”
Partilerde adaylıkların genel başkanların kaderine terk edildiğini söyleyen Gülcan, “Bağımsız aday olma nedenim; bir ilkesel duruş, ortaya bir tavır koymadır. Mevcut bozulmuş, dejenere olmuş, kirlenmiş siyaset ortamına ilişkin bir çözüm önerisi ortaya koymak adına konulmuş bağımsız milletvekili adaylığıdır. Benim adaylığımı koymamdaki amaç budur. Bilmek ve o konuda eylem koymak arasında fark vardır. Bazen bilmenize rağmen böyle gelmiş böyle gider yaklaşımı ile hareket edersiniz. Ama ben “böyle gelmiş böyle gider” anlayışını ortaya koymak yerine bu konudaki itirazımı ve prensibi sağlıklı bir şekilde ortaya koymak adına bağımsız milletvekili adayı oldum. Bildiğiniz gibi günümüz koşullarında siyasi partiler kanunu ile siyasi partilerin gerek milletvekili, gerek belediye başkanı, gerekse meclis üyeleri adaylıkları gibi halkı temsil eden insanların belirlenme süreci, kanun doğrultusunda genel merkezler ve genel başkanlar tarafından belirleniyor. Bu siyasi partiler kanunun 37. maddesi denkleminde yapılıyor. İlgili maddede ön seçimle ilgili şöyle bir ibare var; siyasi partilerin inisifiyatine bırakılır. Der ki; adaylarınızı isterseniz merkez yoklamasıyla seçebilirsiniz. Bu nedir? Siyasi parti genel başkanının iki dudağının arasıdır. Bir de der ki; adaylarınızı isterseniz ön seçimle belirlersiniz. Aslında 1987 yılına kadar zorunlu ön seçim koşulu vardı. Rahmetli Turgut Özal 1987 yılından seçimlerden önce bu zorunluluğu kaldırdı. Ondan sonraki süreçte de siyasi partiler al gülüm ver gülüm sistemine döndü. Milletvekillerinin, belediye başkanlarının ve diğer ilgililerin kaderleri genel başkanlarının iki dudağının arasına terkedilmiştir” dedi.
“SEÇMENİN İRADESİ NE OLDU?”
Parti üyeliklerinin sadece kağıt üstünde var olduğunu ifade eden Gülcan, “Kim gönlünü hoş eyliyorsa kim daha genel başkana sıcak geliyorsa; genel başkan kendi insani beşeri bakış açısıyla kimi layık görüyorsa onu vekil, belediye başkanı vs. yapıyor. O zaman seçmenin iradesi ne oldu? Hatta seçmenden önce bir tık üstü üyelik kavramı nerede kalıyor? Üyelikler sadece kağıt üzerinde göstermelik pozisyonlar haline geldi. Ben x partiyi destekliyorum, x parti benim görüşümü yansıtıyor diye kaydi bir durum var ama bu x partiyi destekleme münasebetiyle sizin demokrasiye katılımınız nerede? Üye sadece mahalle delege seçimlerinde aktif ediliyor” şeklinde konuştu.
Tebrikler. Yolunuz açık olsun.