Çiğdem CANPOLAT GÜÇTEKİN / ÖNCÜŞEHİR - Bayraklı’da yaşanan dernekleşme bilmecesi ve tartışmaları hız kesmeden devam ediyor.AK Parti Bayraklı Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Emre Demir’in gündeme getirdiği iddialarda ismi geçen 3 kişiden biri olan CHP Bayraklı Meclis Üyesi Mustafa Karaman Öncüşehir’e konuştu.HİÇBİRİMİZ ANLAYAMADIKKonunun farklı yerlere çekildiğini belirten Karaman, “Derneğimizin ismi BAYKENT, Bayraklı Kentsel Dönüşüm Derneği. Toprak sahiplerinin, öz be öz toprak sahiplerinin kurmuş olduğu bir derneğin üzerine itham atmak hiç kimsenin hakkı haddi değil. Dernekçilik, sivil toplum kuruluşudur. Tamamen bu derneğin kurulum aşaması herhangi bir bağlantılı derneklerle eşdeğer değildir. Öz mal sahipleri ki ben de o toprak sahiplerinden bir tanesiyim. Yani burayı biraz karıştırarak cevap vermeye çalışılmış. Cevabı ben zaten vereceğim. Ondan yana bir sıkıntı söz konusu değil. Asparagas bir konuşma olarak nitelendiriyorum. Çünkü belediye başkanımız sağ olsun, başkan yardımcılarımız, bürokratlarımız, sayın meclis üyesi arkadaşlarımız buradaki kentsel dönüşümle ilgili tümünü kendi bünyesinde değerlendiriyor. Planlama, düzeltmelerde de zaten gidiliyor ama sivil toplum kuruluşunun belediyeyle ne bağlantısı olduğunu hiçbirimiz anlayamadık. Anlayamıyoruz. Bir de şirketleşmenin söz konusu olduğunu söylemiş. Neyin şirketi? Neyden bahsediyorlarsa ben zaten müteahhittim, inşaat firmasıyım. Kendi şirketim var. O şirketimi de şimdi dernek kuruldu diye kurmuş bir vatandaş değilim. O bölgede 11 - 12 senedir inşaat yapan bir kardeşinizim. 1960 senesinden beri de Karaman Demir AŞ, aile şirketi olarak inşaat sektörü içerisinde olan bir ailenin evladıyım. Yani biz evveliyattan beri inşaat firmasıyız. Eğer benden bahsediliyorsa… Ama birileri kendine özgü şirket kurmaya çalışıyorsa Allah önlerini açık etsin. İkincisi buradaki asıl konu bizim müteahhit bir yatırımcı firma her kim olursa olsun, kentsel dönüşüm bölgesi adı altında olan yerdeki öz ve öz şahsi mallarımın olduğu, doğup büyüdüğüm yer ve hala orada büyümüş ve yaşayan biri olarak yatırımcı firma için girmek istiyorsa buyursun gelsin. Ayrımsız, Ali'ymiş, veliymiş yok. Siyasi partilerin osu busu da ayrımsız. Yatırım yapmak isteyen her kim varsa bu toprak sahiplerinin ben de içinde olmak kaidesiyle bizlerle karşılıklı oturup görüşebilir, uzlaşı sağlayabilir. Kat karşılığı olarak topraklarımızı vermeye biz hazırız. Yani bunun suçlaması ne taraflara çekildiğini çok da anlamış değilim” dedi.MECLİS ÜYESİ OLMAMLA BAĞLANTISI VAR MI?Bu tür konularda neden isminin yer aldığı sorusuna da yanıt veren Karaman, “Onu bana değil, Emre Demir'e soracaksınız. Onun cevabını benim vermem gerekmiyor. Neden gerekmiyor? Ben 2014-2019 döneminde de meclis üyesiydim. O dönemde de kentsel dönüşümde toprak sahibi olduğum için zaten o dönemde de uğraşıyordum. Planlamalardan kaynaklı beklentiler içerisinde devam ettik. Bugüne kaldık. Bugün bu dönemde tekrar meclis üyesiyim. Ama mesele meclis üyesi olmam değil. Mesele benim toprak sahibi olmam. Ben orada doğmuş büyümüş biriyim. Yani burada asıl sorulması gereken benim meclis üyesi olarak ki müteahhit firmalara mail veya mesaj atmak gibi ithamlarda da bulunuluyor. Ben şahsen hiçbir kimseye mesaj veya mail atmış bir arkadaşınız değilim. Hiçbir kimseyi atmadım. Amma velakin kurmuş olduğumuz dernek bu derneğin bünyesindeki, yönetimindeki kardeşlerim beraber yönetimdeki kardeşlerim İzmir'in içerisinde ve Türkiye'nin neresinde hangi yatırımcı firma varsa ki buralar planlama odağında büyük metrekarelere hakim olan yerler. Yani örnek veriyorum 14 bin metrekare, 15 bin metrekare, 50 bin metrekare, 40 bin metrekare bu yollardan büyük adalardan oluşan bir konumdan ibaret. Buradaki yerleri yapacak müteahhitlerin bugünkü şartlarda ekonomisinin çok iyi olması lazım. Ve bizim bu derneği kurmamızın asıl amacı şu idi; Toprak sahiplerinin bugün yurt dışında olan toprak sahipleri kardeşlerimiz, abilerimiz, ablalarımız da var. Türkiye'nin herhangi bir yerine Bayraklı'dan taşınmış kesimdeki insanlarımız da var. Dernek vesilesiyle telefonlarla dahi WhatsApp grubu oluşturularak tapu sahipleri öz malları olan tapu sahiplerini bir araya getirmek ve kitleler halindeki büyük ada parselasyon içerisindeki toprak sahiplerinin birleştiği planlamanın odağında olan her adada toprak sahiplerinin yatırımcıyla birebir görüşmesini kendi menfaatleri doğrultusunda kat karşılığı yerlerinin verebilmek için öncelik sağlanan bir dernek. Bu derneğin içerisindeki hiçbir kimsenin dışarıdan üye olma şansı yok. Sadece toprak sahipleri, tapu sahipleri. Yaşlıysa birinci derece oğlu veya olabilir. Eğer yaşlı değilse tapu sahibi kendisi üye olabilir. Öz malı olan kesimden oluşacak burası. Toplam 600 dönümlük bir alandan bahsediyoruz. 600 dönüm alan içerisinde yanlış hatırlamıyorsam 2 bin 140 tane parselden oluşan bir noktadan bahsediyoruz. Geçmiş dönemde yapılan 26 tane parselasyondan bahsediyoruz. Bu parselasyonların içerisindeki fiziki yapıda en az en küçük zannediyorum ki 160-170 dairelerden oluşabilecek bir konumdan bahsediyoruz. Şimdi burada 30-40 adanın içerisindeki vatandaşları bir araya getirebilmek amacıyla kurulmuş bir dernek. Buradan hiçbir kimsenin şahsi menfaati veya ticari bir menfaati de yok. Oradaki toprak sahipleri kendi metrekare oranında yatırımcı firmalara nasıl anlaşacaklarsa, yani yüzde 35, yüzde 40, yüzde 45 bilemem. Bize toprak sahibi olarak yatırımcı firma ne öneriyorsa ben de kendi yerlerimi, kendi topraksal olan haklarımı oradaki vatandaşlarımla birlikte aynı yüzdelik dilim içerisinde verecek kişiyim. Benim mesleğimin şu anda Bayraklı'nın içerisinde inşaat yapmamın oradaki toprak sahibi olmamla veyahut da Bayraklı Belediye'nin meclis üyesi meclis üyesi olmamla bir bağlantısı var mı? Yok” diye konuştu.KİMSENİN HAKKI DA HADDİ DE YOKAçıklamalar ile neyin hedeflendiğinin sorulmasının üzerine Karaman, “Bugünkü şartlarda Bayraklı'da plan notlarını şu anki dünkü plan notları tekrar yenilenip geçsin diye oy çokluğu kararı aldık. Mimarlar odasının açmış olduğu bir plan iptal davası var idi. Bunu siz yakinen takip ediyorsunuz medya olarak. Geçmiş dönemde bir şahsın olduğu davayla birleştirildi ve plan iptal davası gündeme geldi. Bununla ilgili de Mimarlar Odası'nın açmış olduğu yükseklik hac maksi oranında 15 kata karşı olduğu için Bayraklı Belediyemiz bu mahkemenin iptal etmiş olduğu plan iptal davasını olması gereken 12 kata düşürerek Mimar Odası'nın açtığı davada bilirkişi tespit raporlarına göre planlamayı düzelterek onanmasını gereğini yaptı. Fakat AK Parti grubu arkadaşlarımız ise buna oy birliğiyle karar vermediler. Vatandaşın yanında olacağız dedikleri konumda sizce şu anda vatandaşın yanındalar mı? Bu davayı biz açmadık. Mimarlar Odası açtı. Ve açtığı yerlerde toprak sahibiyim ben. Ve bugüne gelince de ekonomik kriz şu anki piyasanın o ekonomik krizini görüyorsunuz. Birçok müteahhit firma batmış durumda. Şu an yapamayacak konumda. 2 sene önce 300 bin liraya satılan Bayraklı gibi yerde satılan daireler bugün 3,5-4 milyon lira olmuş. Alım gücünün düşmüş olduğu bir ortamda biz toprak sahipleri olarak Bayraklı Belediyemizin geçmişten bugüne kadar kim bu planlamada emeği geçtiyse kim destek veriyorsa, kim yardımcı oluyorsa Allah hepsinden razı olsun. Ada bazına çalışmanın esasında emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Biz toprak sahipleri kendi yerimizi yaptırtmak için müteahhit firmalarla görüşmeyeceğiz mi? Yatırımcı firmalarla görüşmeyelim mi? Madem bunu şahitleri olarak dillendiriyor. O zaman AK Parti grubundaki bunu dillendiren arkadaşımız da müteahhit. Onu da davet ediyoruz. Buyursun. İktidar partileri kendileri. Bugünkü yirmi iki yıldır bu kardeşlerimiz yönetiyor. Yanlış mıyım? Bugün merkezi iktidar AK Parti. O zaman Bayraklı'ya gel yatırım yapsınlar. Biz toprak sahiplerinin önüne açsınlar. Bizim toprak mülkiyet sahipleri olarak ve o derneği kurarak, o derneğin bünyesindeki toprak sahiplerini bir araya getirerek yatırımcı firmaları kendi yerlerimizi anlaşma görüşmelerini yapmaktan daha doğal bir şey var mı? E o zaman bu şaibenin altındaki nedenleri ben bile araştırmak istiyorum. Benim mesleğime gelince ben mesleğimi zaten söylüyorum Bayraklı'da inşaat yapan bir kardeşinizim. Ben bu inşaatı derneği kurduk da şimdi daha Mart Nisan seçimlerinde son 31 Mart seçimlerde meclis üyesi olmuş bir kardeşinizim ve burası kentsel dönüşüm yapılıyor diye inşaat firması inşaat şirketi kuran bir kardeşiniz değilim ben. Bu bölgede yüzde 95’i Bayraklı'da yaşayan insanların emeğinin sarf ettiği bir işveren kardeşinizim. Orada inşaat sektörünün içerisinde inşaat yapan bir kardeşiniz. Yani derneği kurmuşuz da şu an meclis üyesi olmuşuz da buraya istinaden buradan birilerin şirket kurmak gibi kim kuruyorsa şirketi onun ismini çıkarıp söylesinler. Ama bizden bahsediyorlarsa bizi iyi araştırsınlar. 1960 senesinden beri inşaat sektörü içerisinde olan bir ailenin hakkında hiçbir kimsenin böyle ön yargılı konuşmaya hakkı da yok, haddi de yok” dedi.ŞAİBESEL BİR KONUŞMA YAPMAK HİÇ HOŞ OLMADIDerneği ziyaret edecek herkesin istediği soruyu sorabileceğini belirten Karaman, “Dilediğiniz soruyu sormakta serbestsiniz. Kim olursa olsun ön yargılı olmaktan ziyade ben AK Parti grubundaki arkadaşlarımızı da bu derneğe davet ettim. Madem halkı bu kadar düşünüyorlar, halkın her zaman yanında olduklarını beyan ediyorlar. Bu derneği ziyaret etmeye bile tenezzül etmeden bu derneği yönetici arkadaşlarımızın neler yaptığını birebir şifayen kendi ağızlarından duymadan sadece farazi kişilerin duyumlarıyla bence meclise gelip şaibesel bir konuşma yapmak hiç hoş olmadı. Bana bu soruyu zikrettiniz, sordunuz ve gerçeği öğrenmek istediniz. Ben AK Parti grubundaki arkadaşlarımızın da aynı şeyi yapmasına çok arzu ederdim. Sizin kaleme aldığınız yazıyı da okudum. Oradaki yazıda bu kentsel dönüşüm onaylanmış bir projenin akabinde birileri şirket kurmak gibi birileri buradan kendine dernekçilik konumunda menfaat sağlıyormuş gibi ithamlar yazıyor. Orada hiçbir kimse şu anda şahsi ticari emeller güderek dernek kurmadı. Toprak sahiplerinin bir araya gelerek kendi haklarını savunması açısından ve her adanın kendi içinde ve bu derneğin içerisi bir temsilcisi var. Yani hangi büyük adana kim toprak sahipleri ve birebir görüşebilirse temsilci arkadaşlarımızın oluşturduğu takribi WhatsApp grubunda zannediyorum 700-750 civarında kişi olması gerekiyor. Şu an WhatsApp grubunda toprak sahiplerinin oluşturduğu iletişime sahipler ve birebir haberdar oluyorlar. Zannediyorum dernek üyesinin ana kitlesi de herhalde 500’ün üzerinde. Özbeöz tapu sahipleri, mal sahipleri. Yani bu dernek herhangi bir şekilde kültürel faaliyet gösteren, sosyal faaliyet gösteren dernekçilikle karıştırılmasın. Bu dernek kendi mülkiyet sahiplerinin bir araya geldiği yatırımcı firmalarla birebir görüşmeyi sağlamak amacıyla bir an önce kendi yerlerimizi de kat karşılığı verip biz toprak sahiplerinin hakkı boyutunda müteahhit firmalar da bize bu haklarımızı kendi metrekare bünyemizde verdiği takdirde herkes memnunsa anlaşıp bir yatırımcı firmayla uzlaşıp versin neticesiyle kurulmuş bir dernek” diye konuştu.
Siyaset
Yayınlanma: 07 Kasım 2024 - 10:14
Güncelleme: 07 Kasım 2024 - 10:30
İddiaların gündemindeydi… Karaman 'dernekleşme' için ne dedi?
Dernekleşme iddiaları hakkında konuşan CHP Bayraklı Meclis Üyesi Mustafa Karaman “Bizden bahsediyorlarsa bizi iyi araştırsınlar. 1960 senesinden beri inşaat sektörü içerisinde olan bir ailenin hakkında hiçbir kimsenin böyle ön yargılı konuşmaya hakkı da yok, haddi de yok” dedi.
Siyaset
07 Kasım 2024 - 10:14
Güncelleme: 07 Kasım 2024 - 10:30