Mevlüt DAĞDEVİREN - Öncüşehir Gazetesini ziyaret eden Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Avukat Deniz Yücel, özellikle devam etmekte olan delege seçimleri ile ilçe kongre süreçleri hakkında önemli mesajlar verdi. Örgüte omuzlarındaki sorumluluğu hatırlatarak sözlerine başlayan Başkan Deniz Yücel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı bu yürüyüşün mutlaka CHP iktidarı ile taçlanması gerektiğini söyledi. Bu anlamda partinin herhangi bir kademesinde görev yapan herkese çok tarihi bir misyonu bulunduğuna vurgu yapan Başkan Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun 24 Haziran seçimleri öncesinde yarattığı; toplumun her kesimini kucaklayan siyaset anlayışı ile ve Millet İttifakı olarak seçime gidilmesi, 31 Mart seçimlerinde de yine İyi Parti ile ve belli noktalarda diğer siyasi partilerle yapılan ittifak, mevcut iktidara ciddi bir alternatif yaratmış durumdadır. Cumhuriyet Halk Partisinin geçmişi, tarihi, kurulduğu günden beri topluma karşı olan misyonu bu gelmiş olduğu aşamada bunu iktidarla taçlandırarak toplumun ihtiyacı olan bir yönetim şeklini; yerelden başlayıp genele yaymak olduğunu görüyorum ve düşünüyorum. Bu kongreler de Cumhuriyet Halk Partisini iktidara taşıyacak olan kadroların seçileceği kongrelerdir. Biz özellikle ve öncelikle demokratik ve şeffaf bir şekilde yürütülmesine özen gösteriyoruz. Cumhuriyet Halk Partisinin kongreleri, delege seçimleri her zaman her dönem olduğu gibi coşkulu ve heyecanlı geçer, bu dönemde heyecanlı bir şekilde geçiyor.”
REKABET BU İŞİN
DOĞASINDA VAR
Cumhuriyet Halk Partisinin kongre süreçlerinin rekabetçi bir
ortamda geçmesini de değerlendiren İl Başkanı Deniz Yücel, “Birçok göreve ve
makama talebi olan arkadaşlarımız olabilir. Çok nitelikli, partide emeği çok
olan, geçmişi olan, çok güzel hizmetler verebilecek arkadaşlarımız olabilir.
Ama örgütün sonuçta belli bir iradesi oluşacak ve sandığa yansıyacak. Sandıktan
çıkan sonuca da yine tüm Cumhuriyet Halk Partisinin üyeleri ve örgütü saygı
duyacaklar ve göreve gelen seçilen kadrolarımız, yöneticilerimiz; Cumhuriyet
Halk Partisini başarıya taşımak veya başarısını bir adım daha öteye götürmek
için çalışacaklar. Bu dönem görev yapan belediye başkanlarımızın, belediye
meclis üyelerimizin gerçekten tarihi bir sorumlulukları var. Yine bu dönem
görev alacak olan örgüt başkan ve yöneticilerinin de aynı şekilde tarihi bir
misyonu ve görevi var. Belediyelerimizin hizmetlerinin halka anlatılması,
toplumun ihtiyaçlarının belirlenmesi ve belediyelerin buna göre hizmetler
üretmesi; belediye kaynaklarının tüm toplum için kullanılması, adil ve eşit bir
şekilde dağıtılması gibi bir sorumlulukları var. Yani partimizin çizgisi ve
politikaları ile eşgüdüm halinde örgütlerimizle ve yerel yönetimlerimizle
birlikte, önümüzdeki ilk genel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisini iktidara
taşımak için çalışacağız” diye konuştu.
ADAYLIK KARARI İLÇE
KONGRELERİNDEN SONRA
Yeniden İl Başkanı adayı olup olmayacağı yönündeki sorumuzu
da cevaplandıran Başkan Yücel, “Benim talebim ya da beklentimden ziyade
partinin ve tabiî ki örgütün talebi ve beklentisi önemlidir. Ben kişisel
hedeflerle, kişisel beklentilerle siyaset yapan bir insan değilim. Bugüne kadar
öyle yapmadım bundan sonra da öyle yapmam. Çünkü böyle bir bakış açısı ile yani
kişisel beklenti ve hedeflerle yapılan siyaset anlayışının veya bu görevlerin o
şekilde yapılmasının partiye faydasının olmadığını düşünen bir insanım. Ama bir
görev aldığımda da o görevin hakkını vererek yapmaya çalışırım, gayret ederim.
Öyle yaptığıma da inanıyorum. Delege seçimlerini tamamladık. Bu hafta
itibariyle ilçe kongrelerimiz başlayacak. İlçe kongrelerimizi bitiririz ondan
sonraki süreçte örgütün, partinin, tabanın beklentilerine bakarız. Bu
sorduğunuz soru ilçe kongreleri bittikten sonra cevaplandırılacak bir sorudur”
dedi.
“CHP KADROLARINI
SANDIK KOYARAK BELİRLEYEN TEK PARTİ”
İzmir özelinde delege seçimlerine bakıldığında birçok
renkteki listenin yarıştığını gördük. Hatta zaman zaman seçimlere stresli bir
rekabetin damga vurduğuna da şahit olduk. Delege seçimlerindeki aşırı stresin
nedeni neydi? Başkan Yücel, bu soruya da farklı bir bakış açısı getirdi. Yücel,
“Bu döneme özgü bir konu değil, geçmiş dönemlerde de çok listeli, çok adaylı
delege seçimleri, kongreler oldu. Cumhuriyet Halk Partisinin kongre süreci,
kurultay süreçleri, delege seçimleri her zaman konuşulur tartışılır. O da
neden? Cumhuriyet Halk Partisi kendi kadrolarını sandık koyarak belirleyen
belki de tek siyasi partidir. O yüzden bunun konuşulması, tartışılması veya bu
konuda bir heyecan olması, bence çok normaldir, doğaldır. Belli kişiler,
yapılar, ekipler vardır. Her zaman ben daha iyisini yaparım, biz daha iyisini
yaparız veya biz daha iyi yönetiriz iddiasında olabilirler.
BİZİM EKİBİMİZ BÜTÜN
ÖRGÜTTÜR
Ancak ben her zaman söylerim, ekipçilikle yapılan siyasetin
bu partiye faydası yok. Ekipçilik, adamcılık, klikçilik, grupçuluk; yani bizim
bir ekibimiz varsa o da Cumhuriyet Halk Partisinin tamamıdır. Bence böyle
bakmak lazım. Kişiler üzerinden değil, ideolojiler üzerinden veya somut
hizmetler üzerinden, somut projeler üzerinden konuşmak lazım. Kişiler üzerinden
yapılan siyasetin de ben doğru olduğunu düşünmüyorum” dedi.
BELEDİYE
BAŞKANLARIMIZIN SORUMLULUĞU AĞIR
Peki, Başkan Yücel’in deyimi ile genel iktidar olmaya ilk
kez bu kadar yaklaşan Cumhuriyet Halk Partisinde yerel yöneticilere, yani
belediye başkanlarına düşen görev nedir? Başkan Deniz Yücel, öncelikle bu
sorumluluğa ardından da İzmir olarak avantajlarına dikkat çekerek sözlerini
şöyle tamamladı:
“Bu dönem gerçekten çok heyecanlı, görev aldığı kente, görev aldığı ilçeye, bir değer katmak için hizmet üretmek için bir heyecan yaşayan belediye başkanlarımız var. Başta büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer, göreve geldiği günden beri İzmir’de bir sinerji yarattı. Hem toplumun tüm kesimleri ile barışık olması, kucaklaşması, hem vizyonu, hem Seferihisar’da yarattığı bir kent, Seferihisar’ı tüm Avrupa ve dünyaya tanıtması, Seferihisar’ı bir marka şehir haline getirmesi gibi… Tabi ilçe belediye başkanlarımız da aynı şekilde büyük bir heyecan ve coşku ile göreve geldiler. Bence bu dönem bir devrim yaptık. Çünkü belediye başkanlarımız veya belediye başkan adaylarımızın neredeyse tamamı Cumhuriyet Halk Partisi örgütlerinde görev yapan veya belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği yapan kişilerden oluştu. İşte Büyükşehir Belediye Başkanımızın 10 yıllık bir belediyecilik deneyimi var, Konak Belediye Başkanımızın 20 yıllık bir belediye başkanlığı deneyimi var. Birçok ilçe başkanımız bu dönem belediye başkanı oldu. İşte Çiğli Belediye Başkanımız Selim Utku Gümrükçü, Seferihisar Belediye Başkanımız İsmail Yetişkin, Çeşme Belediye Başkanımız Ekrem Oran, işte Selçuk Belediye Başkanımızın 10 yıllık bir meclis üyeliği deneyimi var. Buca Belediye Başkanımız geçmiş dönem benim de beraber görev yaptığım Buca Meclis üyesi... Geçmiş İl Başkanlarımızdan Ali Engin, bugün Narlıdere Belediye Başkanı, eski İl Başkan Yardımcımız Serdar Sandal bugün Bayraklı Belediye Başkanı… Bu dönem gerçekten o açıdan güzel bir kadro oluştu. Hem örgütlerden hem belediyecilik deneyimi olan insanlar görev aldı. Bence geçirdiğimiz yaklaşık 9 aylık süreçte de bunu iyi bir şekilde hizmetlerine yansıttılar.”