Turan, tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye'yi de etkisi altına
alan corona virüsün internet kullanımını artırdığını belirterek, bununla
birlikte siber suçlarda bir artış gözlemlenebileceğine dikkat çekti.
Savuncell olarak 5 yıllık bir ar-ge sürecinin ardından
kullanıma sundukları dijital mobil kimlik uygulamasıyla özellikle siber suçlar
ve kişisel verilerin korunması adına önemli bir adım attıklarını söyleyen
Veysel Turan, “IMEI numarasına sahip olan cep telefonu tablet ve akıllı
saatlerin yanı sıra IMEI numarasına sahip olmayan tablet ve bilgisayarlar da
seri numaraları ile birlikte dijital mobil kimlikle kayıt altına alınıyor.
Cihazlar tıpkı araba ruhsatında olduğu gibi model, marka ve
kimlik bilgileriyle birlikte kayıt altına alınabilecek. Dijital mobil kimlik
uygulaması sayesinde, çalıntı cep telefonunun başka şahıslara satılması ve yasa
dışı faaliyetlerde bulunan terör ve suç örgütlerinin mobil cihazlardan
işleyebileceği suçlar da engellenmiş olacak. Sistem, IMEI klonlamanın da önüne
geçecek. Telefon satışları esnasında kimlik bilgilerinin başka şahıslarla
paylaşılmasını engelleyen bu uygulama, sanal bir noter görevi de görmektedir.
Bu şekilde alıcı ve satıcıyı koruma altına almakla beraber aracı bayilerin de
sorumluluk altında kalmasını engeller ” bilgisini verdi.
YIL SONUNA KADAR MİLYONLARCA KİŞİYE ULAŞACAK
Dijital mobil kimlik uygulamasının şu anda Türkiye'de 2 bine
yakın gsm bayisinde satıldığını dile getiren Savuncell CEO'su Veysel Turan, bu
uygulamanın www.mobilkimlik.com sitesinden ve tüm işletim sistemlerine sahip
telefonlar için uygulama mağazaları üzerinden de ücretsiz indirilebileceğini
belirtti.
Dijital mobil kimlik uygulamasının yıl sonuna kadar yurt
çapında 5 bin gsm bayisinde satışa sunulmasını hedeflediklerini kaydeden Turan,
2020 yılı sonuna kadar milyonlarca kullanıcıya ulaşmak istediklerini vurguladı.
Uygulamanın yurtdışında da yaygınlaşacağını anlatan Veysel Turan, farklı
kıtalardan ülkelerle görüşme halinde olduklarını ve dijital mobil kimliği
farklı ülkelerde de hayata geçireceklerini sözlerine ekledi.
GÜVENLİĞİN ANAHTARI, ZAMAN DAMGASI
Sistemin en önemli özelliklerinden birisinin de 'zaman
damgası' olduğu bilgisini veren Veysel Turan sözlerine şöyle devam etti:
“Bilgem TÜBİTAK'ın oluşturduğu zaman damgasıyla, veriler Kamu Sertifikasyon
Kurumu'nda saklanacak. Buna göre, daha önce kötü amaçla kullanılan ikinci el
cep telefonlarını alan kişilerin 'zaman damgası' ile telefonu hangi tarihte
aldığının belgelenmesi ve kanun önünde suçlanmasının önüne geçilmesi
amaçlanıyor. Öte yandan çalınan veya kaybolan cep telefonları sim kart
çıkartılsa bile internet erişimi sağlandığı anda bulma imkanı doğabilecek.
Çalıntı cep telefonunun başka şahıslara satılmasının yasal olarak önüne
geçilecek; ülkemizde yasa dışı faaliyetlerde bulunan terör ve suç örgütlerinin
mobil cihazlardan işleyebileceği suçlar da engellenmiş olacak. Zaman damgasıyla
daha önce suça karışmış cep telefonlarını alan kullanıcıları, hukuken koruma
altına alma imkanı tanıyacak. 2'nci el alınan cep telefonları, geçmiş
sahiplerinin kim olduğu ve hangi amaç için kullanıldığı bilinemediği için bir
takım sorunlara yol açabiliyordu. Gerek sıfır, gerek ikinci el olarak alınan
bir cep telefonu satıldığı zaman telefonun yeni sahibinin sorumluluğu da cihazı
satanı bağlamayacak”