Çiğdem CANPOLAT GÜÇTEKİN / ÖNCÜŞEHİR - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi oturumunda hayata geçirilmesi planlanan bisiklet taksi önerisi gündeme geldi.Önerge, tüm partiler tarafından oy birliği ile kabul edildi.ALTINKESER: ÇEKİNCELERİMİZ VAR
MHP Grup Başkanvekili Bahadır Altınkeser, “Bütün partiler oy birliği olarak karar verdik. Oy birliği yapmamızın gerekçesi ulaşıma katkı sağlayacağı, İzmir'in turizmine katkı sağlayacağına yönelik ayrıca UKEM'e kararı var. Ayrıca ulaşım master planı 2030’da yer aldığını görüyoruz. İzmir sürdürülebilir kentsel ulaşım planında da yer alıyor. Tabii en önemlisi de Ulaşım Daire Başkanlığımızın burada bir buçuk yıllık bir emeği var. Güzel bir çalışma yapmış arkadaşlar. Çalışma var ama oy birliği yapsak da bizim konuyla ilgili çekincelerimiz var. Bunları da dile getirmek istiyoruz. Çünkü bu proje İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından değil şirketi İZULAŞ'a devredilecek ve İzmir Büyükşehir Belediyesi de kardan yüzde 1 pay alacak. Şimdi gönül isterdi ki çekinceniz olmasın. Çok net olarak oy birliği yapalım. Ama ulaşım daire başkanlığı bir buçuk yıldır çalışırken burada bir sayfa bile çalışması olmadığını görürdük. Keşke devralacak olan İZULAŞ’ta bir ön çalışma yapsaydı konuya biraz daha açıklık getirseydi. Çünkü malumunuz kendi partinin içinde de bu konuda muhalif durumlar var. Şehrimiz maalesef Hindistan olarak bile suçlanıyor. Köleliğin getirileceği şehir olarak suçlanıyor. İzmir de dahil olmak üzere Türkiye'de köleliğin asla geri gelmeyeceğini hepimiz biliyoruz. Bu suçlamaların da karşısındayız. Şimdi bizim eleştirdiğimiz noktalar ne? Öncelikle bu araç tabii ücretlendirme nasıl yapılacak bunu bilmiyoruz. Yani burada sonuçta adına bunun bugün bisiklet taksi olarak yola çıkıyorsak ki değiştirilmesini de talep ediyoruz burada taksici esnafımız burada mağdur edilecek mi? Yani çok ucuz bir tarife mi koyacağız? Pahalı bir tarife mi koyacağız? Vatandaş buradan doğru faydalanabilecek mi? Bununla ilgili de önümüzde çekincelerimiz var. İkinci çekincemiz de şu an elimizde hiçbir bisiklet prototipi yok. Sadece bir tane fotoğraf var başka ülkeden çekilmiş bir fotoğraf var. Bu bisikletin nereden alınacağı merak olsun. Büyükşehir belediyesi bürokratları bunun Çin'den alınacağını söylüyor. Şimdi burada şöyle söyleyeyim. Üç yıllık bir sözleşme imzalanıyor. Üç yıl içinde de toplamda İzmir'le yüz tane bisikletten bahsediyoruz. Üç tane küçük ilçe belirlenmiş, 40 tanesi konakta, 40 tanesi Karşıyaka'da, 20 tanesi de Çiğli... Yüz tane bisikleti yurt dışında olmaya gerek yok diye düşünüyoruz. Bu bisiklet tamamının yurt içindeki yerli ve milli bir firmadan temin edilmesine talep ediyoruz. Ayrıca en önemli konu bisikletlerin güzergahlarıyla ilgili çok net bir bilgi yok. Sadece alanlar var. Pilot bölgeler var. Şimdi burada özellikle söylenilen Liman… Bu bölgesinden gelen turistlerin işte Kemeraltı'na, Agora'ya, Alsancak'a, Kordon'a taşınmasıyla ilgili var. Karşıyaka'da ve Çiğli'de nasıl olacak bu bilmiyoruz. Bu bisikletler araç yoluna mı girecek? Yaya yoluna mı girecek? Bisiklet yolundan mı girecek? Bunları bilmiyoruz ama anladığım kadarıyla ebatları bisiklet yolundan gitmeye müsait değil. Yaya yolu yiyecek. Ama pazartesi akşamki mecliste hatırlıyorsunuz. Cemil Başkan bunların trafiğe kapalı alanda kullanacağını, özellikle Sasalı’da kullanacağını söylemişti. Bununla ilgili de bu netliklerin biraz daha yani önümüzdeki tedirgin olduğumuz durumların biraz daha netleşmesini bekliyoruz. O yüzden şu an ön yargılı olmamak adına, niyet okumamak adına oy birliği yapıyoruz. Bütün dünyada bu kullanılıyor. Her ne kadar bize Hindistan'la suçlasalar da Avrupa'yı örnek aldığımızı düşünüyorum ben. Paris'te de, Viyana'da da, Amerika'da, New York'ta da bunlar kullanılıyor ve tamamı turistik amaçlı kullanılıyor. Turistik amaçlı kullanacaksak biz bunları kısa mesafede de kullanacaksak, taksici esnafımızı da düşünerekten bunun bisiklet taksi adından çıkarılaraktan mesela Avrupa'da buna velo deniyor… İzmir Velo koyabiliriz adına. Ya da tamamen yerlileştirip, millileştirdikten de Türkçe bir isimle Pedal İzmir isminin bu projeye uygun olacağını düşünüyoruz. Bu çekincelerimiz yerine getirildiği takdirde, devrinden sonra da desteğimizi sürdüreceğimizi ama bu çekincelerimiz yerine getirilmezse de projeye karşı olduğumuzu beyan ediyorum” dedi. KİŞİLİ: İZMİRLİ ADINA GÜZEL OLACAKTIR
AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili, “Tabii ki İzmir'in gerçekten büyük ihtiyaçları var. En büyük ihtiyaçlarından biri de trafik, trafik büyük bir problem. Bunun yüzde sıfır nokta bir oranında çözülecek bir hamle varsa bile gerçekten Cumhur İttifakı olarak sonuna kadar arkasındayız. Elimizden geleni yaparız. Bu tür projenin de hayata geçirilmesi İzmirli adına güzel olacaktır eminim. Ama gönül isterdi ki burada Bahadır Bey'in de anlattığı gibi bazı soru işaretlerinin yaşanmaması noktasında… Çünkü İzmir Büyükşehir Belediyesi çok köklü ve kurumsal bir belediye bir kurum. Bir yıl ellerine, emeklerine sağlık, arkadaşlar bir çalışma yapmışlar ama bu çalışmanın daha somut örneklerle, İzmirli'nin, İzmir kamuoyunun, çünkü İzmir kamuoyunda şöyle bir algı dolaşmaya başladı: İzmir'de bisiklet geliyor. Elektrikli turizm amaçlı ama nasıl bir sistem çalışacak, nasıl bir yöntemle çalışacak? Kime nasıl hizmet verecek herkesin kafasında bir soru işareti oluştu. Biz burada tabii ki beklerdik ta daha somut belgelerle, bilgilerle belki burada bir sunumla bunu kamuoyuna anlatılması. Çünkü ilerleyen süreç bazı tedirginlikler yaşadığımız için sonuçlara da yansımasını istemeyiz. Günün sonunda burada bir problem var. Devredilecek. İZULAŞ’ın devralacağını da bilmiyor. Şu an bir çalışma yapmamış. Güzergahlar belli değil. Fiyatlamalar belli değil. Basit bir soru. Bir Allah korusun bir herhangi bir kazaya ulaştığında bunun sorumluluğunu kim alacak? Bakın bunlar daha hepsi soru işareti olan şeyler. Tabii ki burada biz Avrupa modelini örnek alarak hayata geçireceğimiz bir projenin Hindistan modeli uygulamasıyla hayatta kalmasını tabii ki iştemeyiz. Burada bir deniz taksi projesi gibi alelacele karar alınıp bir türlü hayata geçirilmeyen ta 2028’lere uzayan bir projeden bahsediyoruz. Umarım bunu da çok kısa sürede olgunlaştırılıp İzmirlinin hizmetine sunulur. Biz de Buna bu konuda destek veririz ama soru işaretlerimiz de giderilirse seviniriz” diye konuştu YILDIZ: TURİSTİK KATKI KOYACAĞINI UMUYORUZ
AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, “Cemil Bey'in açıklamaları vardı. Yanılmıyorsam Temmuz ayında UKOME'de alınmış bir karar var. Hazırlanmış bir rapor var. Ama devrettiğimiz İZULAŞ'a devretmiştik. İZULAŞ bununla ilgili işleyişi nasıl yapacağıyla ilgili. Zaten biz bu Cemil Bey’e bir yetki veriyoruz bu işlerle. Bir buçuk yıllık bir çalışma yapıldığı söyleniyor rapora baktığımızda. Şimdi hep söylediğim bir şey var: Biz çok büyük sorunları olan bir kentiz. Yani hayallerimiz Paris ama gerçeklerimiz İzmir. Niye? Çünkü yollarımız sıkıntılı ulaşım artışlarımız belli. Trafik anlamında ciddi bir sıkıntı yaşıyoruz. Ve bu düzenlemelerin de çok iyi çalışarak geldiğini umut ediyorduk ama evet iyi niyetimizle bunun en azından turistik bir ekibin katkısı olacağı düşünerek bugün grubumuza da bunu çok tartıştık. Yani komisyonda oy birliğine geldi ama bu tür meseleleri grubumuza ekstra bir daha tartışmaya hassasiyet gösteren bir Cumhur İttifakı grubuyuz ve bu meseleyi de burada tartıştık. Burada bir şu an UKOME'de sınırlı olması, alanların bu anlamda belirli güzergahların daha netleşmemiş olması ancak turistik olarak da baktığımızda evet, burada taksi ifadesine ciddi bir muhalefet var. Bunun düzeltilebileceğini Bahadır Bey'in önerilerinin dikkate alınacağı kanaatindeyim. Biz daha yapıcı, daha kalıcı çözümler bekliyoruz açıkçası. Mesela bir deniz taksiyi bundan çok daha önemsediğimizi ifade edebilirim. Neden? Çünkü o çok daha farklı belki bu anlamda sirkülasyonu sağlayabilecek bir katkı sağlayabilecek bir alan olabilir. Ancak özellikle güzergah limandan fuar akışı ve diğer konak diğer action olarak geldiğinizi düşünürseniz zaten burada tramvayla birlikte oluşan ve aşırı bir şehir merkezine yüklenmesiyle oluşan bir trafik yükünde aynı yolda seyredeceğini düşündüğümüzde bugün (planlama anlamında söylüyorum) bu da çalışılmamış. Rapor okuduğumuzda bu sayı arttığında ne olacağını da göremiyoruz. Bütün bunlarla birlikte ortaya çıkan bir durum var. Maalesef temel sorunları çözebilen önerilerimiz gelmiyor. Çok çalışıyoruz deyip getirilen işlerin maalesef birçok konusunun yeterli irdelenmediği kanaatindeyiz. Ancak umut ederim bu pilot uygulamanın en azından belirli alanlarda nostaljik bir etkisi olacaktır. Trafiğe ne kadar etkisi olacağı tartışırız çünkü aynı yolu kullan düşünürsek aynı trafiği kullanacağımızı düşünürsek bu anlamda ben büyükşehir bürokratlarımızın gerçekten de kent meselelerinin çözümü konusunda daha sağlıklı çalışmaları gerektiği kanaatindeyim. Böyle bu tür küçük unsurlar çözemeyiz. ÖZER: KAST SİSTEMİ YOKTUR
CHP’li Meclis Üyesi Rıfat Özer ise, “Bir milletvekilimiz Bahadır Bey'in de söylediği gibi diğer arkadaşlarımızın da söylediği gibi Hindistan'dan söz ederek bunun bir kölelik sistemine doğru gittiğini söyledi. O değerlendirme tamamıyla yanlış bir değerlendirmedir. Çünkü Hindistan'da bu işlemler yapılıyordur. Bunlar kullanılabiliyor ama oradaki sistem kast sistemi. Yani orada zenginlerle fukaralar arasına, fakirler arasında korkunç derecede bir fark vardır ve aralarındaki diyalog da çok zayıftır. Dolayısıyla orada o sistem ama Türkiye'de öyle bir kast sistemi yok. Onun için bu benzetme yakışıksız bir benzetme olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu taksi bisiklet olayı Bahadır Bey'in de saydığı gibi diğer arkadaşlarımızın da Hakan Bey'in de saydığı gibi özellikle Amerika'da, Avrupa'da çok kullanılan turistler için çok yararlı bir sistemdir. Avrupa'nın diğer ülkelerinde olduğunu da arkadaşlarımız zaten söylediler ki normal sistem vardır. Türkiye'nin bugünkü yapısıyla bugünkü durumuyla ve Atatürk Türkiye'sinde böyle bir sistem yoktur. Böyle bir kast sistemi yoktur. Bunu kabul etmek mümkün değildir” dedi.Çiğdem Canpolat
MHP Grup Başkanvekili Bahadır Altınkeser, “Bütün partiler oy birliği olarak karar verdik. Oy birliği yapmamızın gerekçesi ulaşıma katkı sağlayacağı, İzmir'in turizmine katkı sağlayacağına yönelik ayrıca UKEM'e kararı var. Ayrıca ulaşım master planı 2030’da yer aldığını görüyoruz. İzmir sürdürülebilir kentsel ulaşım planında da yer alıyor. Tabii en önemlisi de Ulaşım Daire Başkanlığımızın burada bir buçuk yıllık bir emeği var. Güzel bir çalışma yapmış arkadaşlar. Çalışma var ama oy birliği yapsak da bizim konuyla ilgili çekincelerimiz var. Bunları da dile getirmek istiyoruz. Çünkü bu proje İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından değil şirketi İZULAŞ'a devredilecek ve İzmir Büyükşehir Belediyesi de kardan yüzde 1 pay alacak. Şimdi gönül isterdi ki çekinceniz olmasın. Çok net olarak oy birliği yapalım. Ama ulaşım daire başkanlığı bir buçuk yıldır çalışırken burada bir sayfa bile çalışması olmadığını görürdük. Keşke devralacak olan İZULAŞ’ta bir ön çalışma yapsaydı konuya biraz daha açıklık getirseydi. Çünkü malumunuz kendi partinin içinde de bu konuda muhalif durumlar var. Şehrimiz maalesef Hindistan olarak bile suçlanıyor. Köleliğin getirileceği şehir olarak suçlanıyor. İzmir de dahil olmak üzere Türkiye'de köleliğin asla geri gelmeyeceğini hepimiz biliyoruz. Bu suçlamaların da karşısındayız. Şimdi bizim eleştirdiğimiz noktalar ne? Öncelikle bu araç tabii ücretlendirme nasıl yapılacak bunu bilmiyoruz. Yani burada sonuçta adına bunun bugün bisiklet taksi olarak yola çıkıyorsak ki değiştirilmesini de talep ediyoruz burada taksici esnafımız burada mağdur edilecek mi? Yani çok ucuz bir tarife mi koyacağız? Pahalı bir tarife mi koyacağız? Vatandaş buradan doğru faydalanabilecek mi? Bununla ilgili de önümüzde çekincelerimiz var. İkinci çekincemiz de şu an elimizde hiçbir bisiklet prototipi yok. Sadece bir tane fotoğraf var başka ülkeden çekilmiş bir fotoğraf var. Bu bisikletin nereden alınacağı merak olsun. Büyükşehir belediyesi bürokratları bunun Çin'den alınacağını söylüyor. Şimdi burada şöyle söyleyeyim. Üç yıllık bir sözleşme imzalanıyor. Üç yıl içinde de toplamda İzmir'le yüz tane bisikletten bahsediyoruz. Üç tane küçük ilçe belirlenmiş, 40 tanesi konakta, 40 tanesi Karşıyaka'da, 20 tanesi de Çiğli... Yüz tane bisikleti yurt dışında olmaya gerek yok diye düşünüyoruz. Bu bisiklet tamamının yurt içindeki yerli ve milli bir firmadan temin edilmesine talep ediyoruz. Ayrıca en önemli konu bisikletlerin güzergahlarıyla ilgili çok net bir bilgi yok. Sadece alanlar var. Pilot bölgeler var. Şimdi burada özellikle söylenilen Liman… Bu bölgesinden gelen turistlerin işte Kemeraltı'na, Agora'ya, Alsancak'a, Kordon'a taşınmasıyla ilgili var. Karşıyaka'da ve Çiğli'de nasıl olacak bu bilmiyoruz. Bu bisikletler araç yoluna mı girecek? Yaya yoluna mı girecek? Bisiklet yolundan mı girecek? Bunları bilmiyoruz ama anladığım kadarıyla ebatları bisiklet yolundan gitmeye müsait değil. Yaya yolu yiyecek. Ama pazartesi akşamki mecliste hatırlıyorsunuz. Cemil Başkan bunların trafiğe kapalı alanda kullanacağını, özellikle Sasalı’da kullanacağını söylemişti. Bununla ilgili de bu netliklerin biraz daha yani önümüzdeki tedirgin olduğumuz durumların biraz daha netleşmesini bekliyoruz. O yüzden şu an ön yargılı olmamak adına, niyet okumamak adına oy birliği yapıyoruz. Bütün dünyada bu kullanılıyor. Her ne kadar bize Hindistan'la suçlasalar da Avrupa'yı örnek aldığımızı düşünüyorum ben. Paris'te de, Viyana'da da, Amerika'da, New York'ta da bunlar kullanılıyor ve tamamı turistik amaçlı kullanılıyor. Turistik amaçlı kullanacaksak biz bunları kısa mesafede de kullanacaksak, taksici esnafımızı da düşünerekten bunun bisiklet taksi adından çıkarılaraktan mesela Avrupa'da buna velo deniyor… İzmir Velo koyabiliriz adına. Ya da tamamen yerlileştirip, millileştirdikten de Türkçe bir isimle Pedal İzmir isminin bu projeye uygun olacağını düşünüyoruz. Bu çekincelerimiz yerine getirildiği takdirde, devrinden sonra da desteğimizi sürdüreceğimizi ama bu çekincelerimiz yerine getirilmezse de projeye karşı olduğumuzu beyan ediyorum” dedi. KİŞİLİ: İZMİRLİ ADINA GÜZEL OLACAKTIR
AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili, “Tabii ki İzmir'in gerçekten büyük ihtiyaçları var. En büyük ihtiyaçlarından biri de trafik, trafik büyük bir problem. Bunun yüzde sıfır nokta bir oranında çözülecek bir hamle varsa bile gerçekten Cumhur İttifakı olarak sonuna kadar arkasındayız. Elimizden geleni yaparız. Bu tür projenin de hayata geçirilmesi İzmirli adına güzel olacaktır eminim. Ama gönül isterdi ki burada Bahadır Bey'in de anlattığı gibi bazı soru işaretlerinin yaşanmaması noktasında… Çünkü İzmir Büyükşehir Belediyesi çok köklü ve kurumsal bir belediye bir kurum. Bir yıl ellerine, emeklerine sağlık, arkadaşlar bir çalışma yapmışlar ama bu çalışmanın daha somut örneklerle, İzmirli'nin, İzmir kamuoyunun, çünkü İzmir kamuoyunda şöyle bir algı dolaşmaya başladı: İzmir'de bisiklet geliyor. Elektrikli turizm amaçlı ama nasıl bir sistem çalışacak, nasıl bir yöntemle çalışacak? Kime nasıl hizmet verecek herkesin kafasında bir soru işareti oluştu. Biz burada tabii ki beklerdik ta daha somut belgelerle, bilgilerle belki burada bir sunumla bunu kamuoyuna anlatılması. Çünkü ilerleyen süreç bazı tedirginlikler yaşadığımız için sonuçlara da yansımasını istemeyiz. Günün sonunda burada bir problem var. Devredilecek. İZULAŞ’ın devralacağını da bilmiyor. Şu an bir çalışma yapmamış. Güzergahlar belli değil. Fiyatlamalar belli değil. Basit bir soru. Bir Allah korusun bir herhangi bir kazaya ulaştığında bunun sorumluluğunu kim alacak? Bakın bunlar daha hepsi soru işareti olan şeyler. Tabii ki burada biz Avrupa modelini örnek alarak hayata geçireceğimiz bir projenin Hindistan modeli uygulamasıyla hayatta kalmasını tabii ki iştemeyiz. Burada bir deniz taksi projesi gibi alelacele karar alınıp bir türlü hayata geçirilmeyen ta 2028’lere uzayan bir projeden bahsediyoruz. Umarım bunu da çok kısa sürede olgunlaştırılıp İzmirlinin hizmetine sunulur. Biz de Buna bu konuda destek veririz ama soru işaretlerimiz de giderilirse seviniriz” diye konuştu YILDIZ: TURİSTİK KATKI KOYACAĞINI UMUYORUZ
AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, “Cemil Bey'in açıklamaları vardı. Yanılmıyorsam Temmuz ayında UKOME'de alınmış bir karar var. Hazırlanmış bir rapor var. Ama devrettiğimiz İZULAŞ'a devretmiştik. İZULAŞ bununla ilgili işleyişi nasıl yapacağıyla ilgili. Zaten biz bu Cemil Bey’e bir yetki veriyoruz bu işlerle. Bir buçuk yıllık bir çalışma yapıldığı söyleniyor rapora baktığımızda. Şimdi hep söylediğim bir şey var: Biz çok büyük sorunları olan bir kentiz. Yani hayallerimiz Paris ama gerçeklerimiz İzmir. Niye? Çünkü yollarımız sıkıntılı ulaşım artışlarımız belli. Trafik anlamında ciddi bir sıkıntı yaşıyoruz. Ve bu düzenlemelerin de çok iyi çalışarak geldiğini umut ediyorduk ama evet iyi niyetimizle bunun en azından turistik bir ekibin katkısı olacağı düşünerek bugün grubumuza da bunu çok tartıştık. Yani komisyonda oy birliğine geldi ama bu tür meseleleri grubumuza ekstra bir daha tartışmaya hassasiyet gösteren bir Cumhur İttifakı grubuyuz ve bu meseleyi de burada tartıştık. Burada bir şu an UKOME'de sınırlı olması, alanların bu anlamda belirli güzergahların daha netleşmemiş olması ancak turistik olarak da baktığımızda evet, burada taksi ifadesine ciddi bir muhalefet var. Bunun düzeltilebileceğini Bahadır Bey'in önerilerinin dikkate alınacağı kanaatindeyim. Biz daha yapıcı, daha kalıcı çözümler bekliyoruz açıkçası. Mesela bir deniz taksiyi bundan çok daha önemsediğimizi ifade edebilirim. Neden? Çünkü o çok daha farklı belki bu anlamda sirkülasyonu sağlayabilecek bir katkı sağlayabilecek bir alan olabilir. Ancak özellikle güzergah limandan fuar akışı ve diğer konak diğer action olarak geldiğinizi düşünürseniz zaten burada tramvayla birlikte oluşan ve aşırı bir şehir merkezine yüklenmesiyle oluşan bir trafik yükünde aynı yolda seyredeceğini düşündüğümüzde bugün (planlama anlamında söylüyorum) bu da çalışılmamış. Rapor okuduğumuzda bu sayı arttığında ne olacağını da göremiyoruz. Bütün bunlarla birlikte ortaya çıkan bir durum var. Maalesef temel sorunları çözebilen önerilerimiz gelmiyor. Çok çalışıyoruz deyip getirilen işlerin maalesef birçok konusunun yeterli irdelenmediği kanaatindeyiz. Ancak umut ederim bu pilot uygulamanın en azından belirli alanlarda nostaljik bir etkisi olacaktır. Trafiğe ne kadar etkisi olacağı tartışırız çünkü aynı yolu kullan düşünürsek aynı trafiği kullanacağımızı düşünürsek bu anlamda ben büyükşehir bürokratlarımızın gerçekten de kent meselelerinin çözümü konusunda daha sağlıklı çalışmaları gerektiği kanaatindeyim. Böyle bu tür küçük unsurlar çözemeyiz. ÖZER: KAST SİSTEMİ YOKTUR
CHP’li Meclis Üyesi Rıfat Özer ise, “Bir milletvekilimiz Bahadır Bey'in de söylediği gibi diğer arkadaşlarımızın da söylediği gibi Hindistan'dan söz ederek bunun bir kölelik sistemine doğru gittiğini söyledi. O değerlendirme tamamıyla yanlış bir değerlendirmedir. Çünkü Hindistan'da bu işlemler yapılıyordur. Bunlar kullanılabiliyor ama oradaki sistem kast sistemi. Yani orada zenginlerle fukaralar arasına, fakirler arasında korkunç derecede bir fark vardır ve aralarındaki diyalog da çok zayıftır. Dolayısıyla orada o sistem ama Türkiye'de öyle bir kast sistemi yok. Onun için bu benzetme yakışıksız bir benzetme olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu taksi bisiklet olayı Bahadır Bey'in de saydığı gibi diğer arkadaşlarımızın da Hakan Bey'in de saydığı gibi özellikle Amerika'da, Avrupa'da çok kullanılan turistler için çok yararlı bir sistemdir. Avrupa'nın diğer ülkelerinde olduğunu da arkadaşlarımız zaten söylediler ki normal sistem vardır. Türkiye'nin bugünkü yapısıyla bugünkü durumuyla ve Atatürk Türkiye'sinde böyle bir sistem yoktur. Böyle bir kast sistemi yoktur. Bunu kabul etmek mümkün değildir” dedi.Çiğdem Canpolat






