İzmir Kent Konseyi, bugün İsmet
İnönü Sanat Merkezi’nde yeni başkanını ve yönetimini belirleyecek. Yeni yönetim
kadrosu ve başkan için yapılan seçimlere 9 isim aday oldu. Adaylar sırasıyla; Adnan
Yüksel Gürüz, Feyyaz Sungur, Hamit Mumcu, Kenan Uzuner, Kırbes Seyhan Aydın,
Mehmet Keskin, Nusret Doğan Albayrak, Saniye Nazik Işık ve Yalçın Kocabıyık.
Genel kurulda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de yer alıyor.
TURLU SEÇİM!
Seçimin ilk turunda katılımcı üye sayısının 3’te 2’sinin
oyunu alan adaylar ikinci tura kalacak. İkinci turda ise en yüksek oyu alan 2
kişi son turda yarışacak ve en çok oyu alan isim başkan seçilecek.
Genel kurulda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç
Soyer, “Ölümle burun buruna çok zor dönemden geçiyoruz. Hep beraber. Dün 33
şehitti. Akşam bir tanesinin daha haber geldi. Daha neler yaşanır bilmiyoruz.
Onun için özellikle STK’ların tüm siyasetin tek bir ağızdan söylememiz gereken
tek bir şey var. Hemen ve derhal barış, savaşa hayır, savaşa hayır savaşa
hayır” dedi.
TOPLUM KABUL ETMİYOR!
Soyer, “Kent Konseyi kentin tüm paydaşlarının yer aldığı ve
politikalara halkın katılımını sağlayan önemli bir kuruluş, halk ile yerel
politikanın katıldığı yerdir. Halkın sadece seçim dönemlerinde değil her zaman
katılımı gerekir. Halkın siyasete katılımını yerelde sağlamak gerekiyor. Kent
Konseyi kente dair paydaşlık aktif vatandaşlık kentlilik bilinci çerçevesiyle
halkın yönetimine katılması konusunda büyük fırsat sunar. 5 yılda bir sandık
anlayışı değildir, belirli bir durakta inilen anlayış hiç değildir. Toplum
kendini seçim zamanı hatırlanan siyasi anlayışları kabul etmiyor. Görüşlerin
yönetime yansımasını ve nerelere ne harcandığını bilmek istiyoruz. Karar
süreçlerine katılım sağlamaları gerekiyor” diye konuştu.
ÜLKEYE İLHAM OLMAK İSTİYORUZ
Soyer, sözlerine şöyle devam etti:
“Kent Konseyi bu süreçte rolü ve sorumluluğu çok önemlidir.
Katı merkezi yönetim anlayışını, yerel demokrasiyi yönlendirerek yenebiliriz.
Ekmek kadar su kadar ihtiyaç duyduğumuz demokrasiyi güçlendirmemiz için
yerelden yürümemiz gerekir. Bize katkı sağlayacak Kent Konseyi ile sağlamak
mümkündür. Başta dezavantajlı gruplar olmak üzere yerel demokrasiyi
güçlendirmek için çok yoğun çalışması gerekiyor. Her temsil mekanizmasını fethedilmesi
olarak görülmesidir. Demokratik seçimler bile hayat memat gibi değerlendirilip
kutuplaştırıcı bir seçime dönüşüyor. Burası güncel siyasete bulaşmayan bir yer
sayılmalıdır. İzmir Kent Konseyi diyalog, iş birliği, dayanışma, barış ve
demokrasi ile önemli değerlerimizin ortak akılla buluştuğu bir yer olmalıdır.
Dilerim bugün ki Genel Kurulunun İzmir’in demokratik köklerine uygun bir
şekilde geçer”