Sosyal Güvenlik Kurumunun temel görevlerinden birinin iş
yaşamında dezavantajlı gruplar arasında yer alan kişilerin çalışma hayatında
karşılaştıkları zorlukları ortadan kaldırmak veya kolaylaştırmak olduğunu
belirten SGK İl Müdürü Yavuz Kurt “Gerek ülkemizde gerekse dünyada dezavantajlı
grupların başında kadınlarımız gelmektedir. Kadınlarımızın iş gücüne katılımını
ve ekonomik kazanımlarını artırmak, sosyal hayat içinde varlıklarını yüceltmek,
hak ve olanaklarını geliştirmek maksadıyla sosyal güvenlik uygulamaları
kapsamında istihdam teşvikleri, emeklilik koşullarında kolaylık, doğum/süt izinlerinde
düzenleme ile iş koşullarında iyileştirme gibi bir dizi düzenleme yürürlüğe
konulmuştur” dedi.
Kadınlarımıza yönelik bu uygulamaların pozitif ayrımcılık
mahiyeti taşıdığını vurgulayan Yavuz Kurt açıklamasında bazı uygulamaların
detaylarına da yer verdi.
DOĞUM BORÇLANMASI
5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesi kapsamında sigortalı olan
kadınlara, üç defaya mahsus olmak üzere her bir doğum tarihinden sonraki iki
yıllık süre için borçlanma hakkı verildiğini belirten İl Müdürü KURT, “Bu
haktan faydalanabilmek için iki şart bulunmaktadır. Birincisi doğum yapan
kadının söz konusu iki yıllık sürede uzun vadeli sigorta kolları açısından
sigortalı sayılmaması, ikincisi ise çocuğun yaşamasıdır. Bu madde ile kadın
sigortalılara doğum sonrası çalışamadıkları süreleri borçlanmak suretiyle daha
kolay emekli olma hakkı sağlanmıştır” dedi.
BAŞKA BİRİNİN SÜREKLİ
BAKIMINA MUHTAÇ ÇOCUĞU OLAN KADINLARA SAĞLANAN AYRICALIK
Malul çocuğu bulunan kadın sigortalılar için ayrı bir
düzenleme yapıldığını ifade eden Yavuz KURT, “Emeklilik veya yaşlılık aylığı
bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan, başka birinin sürekli
bakımına muhtaç derecede ağır engelli çocuğu bulunanların, 5510 sayılı Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten (01.10.2008) sonra geçen prim ödeme gün sayılarının
dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenir ve eklenen bu süreler
emeklilik yaş hadlerinden de indirilir. Bu uygulama ile sürekli bakıma muhtaç
çocuğu olan kadın sigortalılara hem daha az prim ödeyerek hem de daha genç
yaşta emekli olma hakkı tanınmıştır. Örneğin, normal bir sigortalı bir tam yıl
çalıştığında 360 gün prim ödeme gün sayısı kazanmaktayken, bahse konu durumda
olan kadın sigortalılarımız bir tam yıl için ilave prim yükü de olmaksızın 450
prim ödeme gün sayısı kazanmaktadır. İlaveten her bir ilave prim ödeme gün
sayısı kadın sigortalının emekliliğine esas yaş haddinden de indirilmektedir”
dedi.
İSTİHDAM
TEŞVİKLERİNDE KADIN ÇALIŞANLARA TANINAN AYRICALIKLAR
İl Müdürü Yavuz KURT, kadınların çalışma hayatına katılımının kolaylaştırılması amacıyla kadın sigortalı çalıştıran işverenlere yönelik özel teşviklerin verildiğini belirterek “Bu teşviklerden ilki Genç, Kadın ve Mesleki Belge Sahibi Olanların İstihdamına Yönelik Teşviktir. 01.03.2011 tarihinden itibaren işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere, özel sektör işverenlerince işe alınan ve işyerinde fiilen çalıştırılan kadınların, prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı (%20,5) Kanunda öngörülen sürelerle İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmaktadır. Bahse konu teşvikin uygulanma süresi Cumhurbaşkanımızın kararıyla 31.12.2022 tarihine kadar uzatılmıştır” dedi.
Söz konusu teşviklerden ikincisinin “İlave İstihdam Teşviki”
olduğunu belirten İl Müdürü KURT 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu geçici
19 uncu maddesi kapsamında verilen bu teşvikten faydalanan işverenlerin 18 ay
boyunca işçinin yalnızca işçilik ücretini ödediğini, SGK’ya herhangi bir prim
ödemediğini belirtti.
DOĞUM İZNİ
KULLANILMASINDA SAĞLANAN İYİLEŞTİRME
13.02.2011 tarihi öncesinde sekiz haftalık doğum öncesi
iznini kullanan kadın sigortalının erken doğum yapması halinde kullanamadığı
doğum öncesi izinlerinin yandığını ifade eden Yavuz KURT, yapılan düzenleme ile
sigortalının kullanamadığı bu sürelerin doğum sonrası iznine eklenmesinin
sağlandığını, ayrıca yine bir yenilik olarak üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat
edinen eşlere de sekiz haftalık analık izni kullanma hakkı tanındığını
belirtti.
İl Müdürü KURT, doğum sonrası analık hâli izninin bitiminden
itibaren çocuğunun bakımı amacıyla, hayatta olması kaydıyla kadın işçiye veya
üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen kadın veya erkek işçilere istekleri
hâlinde birinci doğumda altmış gün, ikinci doğumda yüz yirmi gün, sonraki
doğumlarda ise yüz seksen gün süreyle haftalık çalışma süresinin yarısı kadar
ücretsiz izin verilmesi hakkı tanındığını, çoğul doğum hâlinde bu sürelere
otuzar gün eklendiğini, çocuğun engelli doğması hâlinde de bu sürenin üç yüz
altmış gün olarak uygulanmasının hüküm altına alındığını belirtti.
ÇOCUK YARDIMI
Bu yardımın 15 Mayıs 2015 tarihinden sonra doğan ve doğacak
tüm çocukları kapsadığını ve bu yardımdan yararlanmak için doğum yapan kadının
veya eşinin sigortalı bir işte çalışmasının şart olmadığını belirten Yavuz KURT,
“Bu yardım canlı doğan birinci çocuk için 300 TL, ikinci çocuk için 400 TL,
üçüncü ve sonraki çocukları için ise 600 TL’dir. Doğum yardımı, 15/5/2015
tarihinde ve sonrasında gerçekleşen canlı doğumlar için verilir; ancak ödeme
miktarına esas çocuk sırasının tespitinde, 15/5/2015 tarihinden önce doğmuş olan
çocuklar da dikkate alınır” dedi.
KADIN ÇALIŞANLARIN
GECE POSTALARINDA ÇALIŞTIRILMASI
Kadın çalışanların gece postalarında çalıştırılması ile
ilgili de bilgiler veren İl Müdürü KURT, “Kadın çalışanlar her ne şekilde
olursa olsun gece postasında yedi buçuk saatten fazla çalıştırılamaz. Kadın
çalışanın kocası da işin postalar halinde yürütüldüğü aynı veya ayrı bir
işyerinde çalışıyor ise kadın çalışanın isteği üzerine, gece çalıştırılması,
kocasının çalıştığı gece postasına rastlamayacak şekilde düzenlenir.
Kadın çalışanlar,
gebe olduklarının doktor raporuyla tespitinden itibaren doğuma kadar, emziren
kadın çalışanlar ise doğum tarihinden başlamak üzere kendi mevzuatlarındaki
hükümler saklı kalmak kaydıyla bir yıl süre ile gece postalarında
çalıştırılamazlar.
Ancak emziren kadın çalışanlarda bu süre, anne veya çocuğun
sağlığı açısından gerekli olduğunun işyerinde görevli işyeri hekiminden alınan
raporla belgelenmesi halinde altı ay daha uzatılır” dedi.