Konak ilçesinde yaşayan 26 yıllık evli Turgut ve Dudu Avcı
çiftinin 1994 yılında dünyaya gelen Gizem ve 2003 yılında doğan Dilara isimli
kız çocukları, teşhisi konulamayan solunum yetmezliğinden dolayı dünyaya
geldikten 6 ay sonra hayatlarını kaybetti.
Çiftin 1996 yılında Gamze isimli bir kız çocukları daha
oldu. Üçüncü çocuklarında da solumun yetmezliği sıkıntıları yaşayan aile,
kızlarını yıllarca Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde tedaviye götürdü.
Gamze'ye 9 yaşında yapılan testte genetik kalıtsal bir akciğer
hastalığı olan kistik fibrozis teşhisi konuldu.
Ailenin 2005 yılında dünyaya gelen çocukları Eylül Avcı'ya
da doğumunun ardından yapılan genetik testlerde ablasıyla aynı hastalığın
teşhisi kondu.
İki kızlarını kaybeden aile, aynı acıyı bir daha yaşamamak
için hayatlarını kistik fibrozis hastası çocuklarına adadı.
Gamze Avcı'nın tedavisi bir yıl öncesine kadar ilaçla devam
ederken şikayetlerinin artması üzerine Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi
Hastanesi doktorları tarafından akciğer nakli olmasına karar verildi. Ablasının
organ nakli listesine alınmasına en çok üzülen ise kardeşi Eylül oldu.
Okula gitmediğinde zamanının tamamını ablasıyla evde geçiren
Eylül Avcı'nın da annesi ve babası gibi en büyük isteği, ablasının bir an önce
nakil olup sağlığına kavuşması.
"SAĞLIKLI İNSANLAR GİBİ YAŞAMAK İSTİYORUM"
Gamze Avcı, 9 yaşından bu yana kistik fibrozis hastalığı
tedavisi gördüğünü, doktorlarının nakil olması gerektiğini söylediği anda çok
üzüldüğünü söyledi.
Hastalığı nedeniyle çocukluğunu yaşayamadığını belirten
Avcı, "Sürekli ilaç kullanıyorum. İlaç kullanırsam kanamaların oluyor
ağzımdan kan geliyor. Kullanmazsam ise hastalığım ilerliyor. Artık akciğer
nakli olmam gerekiyor. Ben de nakil olduktan sonra sağlıklı insanlar gibi
yaşamak istiyorum." dedi.
Yaşadığı rahatsızlıktan nedeniyle yıllardır koşamadığını
dile getiren Avcı, şunları kaydetti:
"Normal hayatımı sürdürmek ve arkadaşlarıma ayak
uydurmak için çok fazla çaba sarf etmem gerekiyor. Arkadaşlarımın hep bir adım
gerisindeyim. Otobüs önümden bile geçse koşamıyorum. Hayatım boyunca
öksürmediğim bir günü hatırlamıyorum. Nakil olup öksürmediğim bir hayatın
hayalini kuruyorum. Mesela gülerken öksürmek benim çok canımı acıtıyor ve
zoruma gidiyor. Kardeşlerim gibi hayatımı kaybetmek istemiyorum. En küçük
kardeşimle beraber rahat bir nefes almak istiyorum. Bunun için insanlardan
organ bağışı bekliyorum."
ARTIK EVLATLARININ ÖLMESİNİ İSTEMİYOR
Dudu Avcı da 48 yıllık yaşamında 2 kere evlat acısı
yaşadığını, bir anne olarak hayatta en büyük acının evlatlarını toprağa koymak
olduğunu anlattı.
Çocuklarına gözü gibi baktığını vurgulayan anne Avcı,
"Gece yatarken iki saatte bir çocuklarımın yanına gidiyorum, nefes
alıyorlar mı diye. Hayattaki iki çocuğumu daha kaybetmek istemiyorum. Hayattaki
en büyük isteğim evlatlarımın sağlığına kavuştuğunu görmek. Umarım en kısa
sürede Gamze'm akciğer nakli olup sağlığına kavuşur." diye konuştu.
Eylül Avcı da kendisinin şimdilik ilaç tedavisi gördüğünü,
ablasına uygun akciğerin bulunup nakil edilmesini çok istediğini ifade etti.
EÜ Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı Akciğer Nakli Sorumlusu
Doç. Dr. Ali Özdil ise Gamze'nin nakil için hazır olduğunu, yapılacak olan
akciğer naklin ardından uzun yıllar sağlıklı bir şekilde yaşayabileceğinin
aktardı.
Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Pervin Korkmaz Ekren de Avcı'nın çok pozitif bir hasta olduğunu, hiçbir zaman
moralini bozmadığını, kardeşine de devam eden tedavi sürecinde çok iyi örnek
olduğunu kaydetti.