ÖNCÜŞEHİR – İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar, “Öncüşehir TV’de ‘Öncü Siyaset’ programının konuğu oldu. Kırkpınar, muhabirimiz Çiğdem Canpolat’ın sorularını yanıtladı.
Kent ile ilgili önemli konulardan açıklamalarda bulunan Kırkpınar, milletvekili aday adaylığı sürecini de anlattı.
“TAMAMINDAN ONAY ALDIM”
Milletvekili aday adaylığı için teşkilattan onay aldığını ifade eden Kırkpınar, “17 Ekim 2018 tarihinde il başkanlığına atandım. 4 yıl il başkanlığı yaparken 3 gün öncesinde il başkanlığımızda bir basın toplantısı yaparak milletvekili aday adaylığımı açıkladım. Ben her yerde milletvekili aday olacağım kararını önce teşkilatlarıma soracağım, ondan sonra da duyuracağımı ifade etmiştim. 10 Ekim tarihinde Ankara’da il başkanları toplantısı vardı, o toplantıda bu kararımı açıkladım. O toplantının dönüşünde il yönetim kurulu toplantısı yaptık, hemen ertesi günü de ilçe başkanlarımız ile bir araya geldim. Bu toplantıların her ikisinde de aday adaylığım konusundaki düşüncemi sordum. Tamamından da onay aldım. 18 Ekim’de de basın toplantısıyla aday adaylığımı duyurdum” dedi.
“EN AZ 15 İLÇE BELEDİYE BAŞKANLIĞINI ALACAĞIZ”
İl Başkanlığı sürecini kısaca aktaran Kırkpınar, “Atanmış il başkanlığım sürecinden seçilmiş il başkanlığı sürecine kadar tam 4 yılda birçok çalışma yaptık. Geldiğimizde 3 bin civarında üye sayımız vardı, bunu 29 binlere çıkardık. İnşallah önümüzdeki 2,5 ay içerisinde 30-35 binlere kadar taşımak istiyoruz. Ben il başkanı adayı olmayacağım için benden sonra hangi arkadaşım seçilirse onun üzerinde bir vebal gibi kalacak. Bunu tırmandırması lazım. Her gelen arkadaşımızın mutlak suretle çıtayı daha da yükseklere taşıması lazım. 2023 genel seçimlere ve cumhurbaşkanlığı seçimindeki alacağımız İzmir’deki oy oranıyla ilgili ben iddialı bir söz söylemiştim. Onun arkasında duruyorum; en az 15 ilçe belediye başkanlığını alacağız. Diliyorum ki, gelen il başkanı arkadaşımız sayıyı 18-20’lere kadar çıkararak böyle bir iddianın sahibi olur” diye konuştu.
“ÜYE SAYISINI YÜKSELTEN TEK PARTİYİZ”
“Biz Türkiye genelinde de İzmir genelinde de birinci parti olacağız söylemine gelen eleştiriler hakkında konuşan Kırkpınar, “Tavsiyem şu ki; eleştiriyi yapanların önce kendi partilerinin Türkiye ve İzmir genelinde alacağı oy oranlarına baksınlar. Yapılan araştırmalarda, anket ve saha çalışmalarında oyunu yükselten ve yukarıya doğru taşıyan tek siyasi parti İYİ Parti’dir. Cumhur İttifakı’nın iki bileşeni AK Parti ve MHP’de oy oranları düşüyor; keza muhalefet partilerinde de ya durağanlaştı ya da aşağı doğru inmeye başladı” ifadelerini kullandı.
“PANDEMİ OLMASAYDI ÜYE SAYIMIZ 35 BİNE ÇIKARDI”
İl Başkanlığı süresinde “keşke” dediği dönemin pandemi dönemi olduğunu ifade eden Kırkpınar, “Pandemide keşke dediğim şeyler oldu ama bu bir mücbir sebeptendi. Ülkemizde salgın hastalık sebebiyle bir kapanma dönemi oldu. Diğer kurum ve kuruluşlar gibi teşkilatlarımızda bazen kapalı kaldı. İnsanlara, evden sokağa çıkmama yasakları uygulandı. Onlar keşke olmasaydı, biz şimdi kesin 35 bin üyeyi yakalamıştık. Yine de biz hiç durmadık. Geçen yıl kış bittiğinde demiştim ki; “evet havalar ısınıyor, biz plajlarda da gidip insanları üye yapacağız.” Hem Dikili’de, hem Foça’da plajlarda insanları üye yaparak partimize kazandırmış olduk” şeklinde konuştu.
“HERHANGİ BİR MÜDAHALE SÖZ KONUSU DEĞİL”
Aliağa İlçe Başkanı Yavuz Adar’ın da milletvekili adayı olacağını ilettiğini ifade eden Kırkpınar, “Kongre sürecimiz 5 Ekim’de yayınlanan bir genelgeyle başladı. Bu genelgede milletvekili aday adayı olmayı düşünen il ye da ilçe başkanlarının yeniden aday olmaması üzerine bir tavsiye kararıydı. Biz buradan çıkarıp anlamlandırdığımız şeyi yapıyoruz. Aliağa İlçe Başkanımız da önümüzdeki kongre sürecinde aday olmayacağını, milletvekili aday adayı olacağını söyledi. Bu süreç için 29 Ocak 2023 son gün. Ocak ayının son haftasında biz il kongremizi tamamlayacağız. 30 ilçemizde 400’ün üzerinde üyesi olanlar delege seçimlerine başlayacak. Öncelikle delege seçimi olmayan 10 ilçemizin ilçe kongrelerini hızlı bir şekilde yapacağız. Diğer ilçelerimizde delege seçimi olacak, onlar onaylandıktan sonra askıya çıkacak ve ilçe başkanı adaylıkları söz konusu olacak. Şu anda ilçe delegeleri olmadan dahi adaylıklarını açıklayan arkadaşlarımız oldu. Kendilerine başarılar diliyorum. Genel Başkanımızın talimatıyla; ben göreve devam etseydim de etmeseydim de sulh içinde, sükûnetle ama bir o kadar da coşkuyla kongrelerimizi tamamlamak istiyoruz. Herhangi bir müdahale söz konusu değil” dedi.
“PARTİ İÇİNDEKİ ŞEFFAFLIĞIMIZI ÖRSELER VE ZEDELER”
İl kongresinde birden fazla adayın yarışabileceğini ileten Kırkpınar, “Aldığım karar itibarıyla benim il başkanlığı için herhangi bir adayın yanında ya da karşısında olmak gibi bir durumum söz konusu değil. Hepsi birbirinden kıymetli iki aday arkadaşımız var. Bu 3’te olabilir 5’te, kongre sürecinde teke de düşebilir. Bunları bilemiyorum ama benden bir işaret bekleyen kimse yok. Çünkü ben kimseye o işareti vermem. Ben çok adil ve şeffaf bir seçim olması yönünde gayret gösterecek olan bir insanım. Aldığınız görev ve bunun üzerinize bıraktığı sorumluluk çok önemli. İl başkanları olarak bizler Genel Başkanımızın il temsilcileriyiz. İlçe başkanlarımız da ilçelerin temsilcileridir. Genel başkanımızın bu konudaki emri talimatı olmasa bile böyle bir şeyi yapmayız. Bizim siyasete bakışımızı, parti içindeki şeffaflığımızı örseler ve zedeler. Birden fazla adayın olduğu yerde birden fazla adayla yarış yapılabilir. Yeter ki herkesin birine saygısı, sevgisi olsun. Bundan daha da önemlisi teşkilatımızın ahenk ve uyumunu zedeleyecek sıkıntılar yaşanmasın” diye konuştu.
“ÇIRAY VE DERVİŞOĞLU İLE BİR GÖRÜŞME YAPMADIM”
Milletvekilliği aday adaylığı için İYİ Parti İzmir Milletvekilleri Aytun Çıray ve Müsavat Dervişoğlu ile bir görüşme yaşanıp yaşamadığı sorusunu cevaplayan Kırkpınar, “Kendileriyle bir görüşme yaşamadım ama bu konuda hissiyatları vardı” ifadelerini kullandı.
“6’LI MASA TOPLANTISI YAPARSAK SOHBETİN DIŞINDA BİR ŞEY OLMAZ”
6’lı masanın İzmir’de bir araya gelemediği ifadeleri hakkında konuşan Dervişoğlu, “Biz Millet İttifakı il başkanları olarak önceki dönemde bir araya geliyorduk. 6’lı masa ise parlamenter sisteme dönüş için kurulmuş, genel başkanlar tarafından yönetilip yürütülen bir ortam. Bu genel başkanların ittifakla ilgili herhangi bir görüş veya düşünceleri yok. İttifaklar seçimden seçime yapılır. Bu toplantıların sonunda parlamenter sisteme geçmek için bir protokol düzenlendi. Bu protokol de 28 Şubat 2022’de benim de dahil olduğum bir törenle imzalandı. Orada parlamenter sisteme dönmek için hummalı bir çalışma var, o çalışmanın sonunda da böyle bir protokol ortaya çıktı. Biz İzmir’de il başkanlarıyla bir araya gelerek 6’lı masa toplantısı yaparsak sohbetin dışında bir şey olmayacağı kanaatindeyim. Çünkü yapacağımız bir şey yok. Toplanmak yerine bence herkes sahada çalışsın, üyeliklerini attırsın, gücünü ortaya koyarak bu 6’lı masanın parlamenter sisteme dönme hedefini sokaktaki insana anlatsın.
“AYDIN ŞENGÜL KATILIMI TAMAMEN GENEL BAŞKANIMIZIN TAKDİRİNDE”
Aydın Şengül’ün ne zaman partiye katılacağı sorusuna ise İl Başkanı Kırkpınar, “Onu ben bilemiyorum. Aydın Şengül’ün katılımı tamamen Genel Başkanımızın ve Genel Merkezin takdirindedir” sözleriyle cevapladı.
“HİZMET FARKLILIĞINI ORTAYA KOYAMAYAN BELEDİYE BAŞKANLARI VAR”
İzmir’deki yerel yönetimleri değerlendiren Kırkpınar, “İzmir’de başarılı buluyorum dediğim belediye başkanları var, başarısız demeyeyim ama pek hizmet farklılığını ortaya koyamayan belediye başkanlarımız da var. Ama şunu da diyeyim; şu anda 25 belediye başkanı var. Hepsi de genel anlamda bu salgın döneminde parti ayırmadan hizmet verdiler. Yoksul insanlara yardımlar yapıldı, nakdi yardımlar yapıldı. Bunlar tamam ama genel anlamda İzmir’de hala trafik ve alt yapı sorunları var. Bunların dışında yeni imara açılma ya da kentsel dönüşüm ve değişimle ilgili bir takım konular var. Merkezi hükümet ile İzmir’deki belediye arasında bir ahenk sorunu var. İzmir zaman zaman kendini üvey evlat hissediyor, zaman zaman ayrımcılık yapıldığı ruh haline bürünüyor. Bu doğru değil. Yarın el değiştirilebilir ya da devam edilebilir. Halkın beklediği hizmeti hükümetin vermesi lazım. Tek kişinin yürüttüğü bir yönetim sistemi var, işler iyi gitmiyor. Ülke iyi yönetilmiyor. Çok partili hayata geçtiğimiz dönemin verdiği heyecan gibi tek adam rejiminden güçlü bir parlamenter sisteme geçtiğimizde de halktaki umut tavan olacak. Halk psikolojik olarak da rahatlayacak” dedi.
“YAPILACAKSA BİR ÖĞRENCİ YURDU YAPILMALI”
İzmir’de uzun zamandır tartışma konusu olan Buca Cezaevi alanı hakkında önerilerini dile getiren Kırkpınar, “1962 yılında yapılmış bir cezaevi, alanı da çok geniş bir arazi. Bugün İzmir’in nüfus olarak en büyük ilçesi Buca, 520 bin nüfusu var. Üniversite de şehri, kısmen de tarımla uğraşan bir alan. Burada temel ihtiyaç neyse o yapılmalıdır. Alanın nasıl değerlendirileceği belki de halka sorulmalıdır, bu çok zor bir şey de değil. Muhtarlıkların önüne sandıklar konulur, halk ne istiyor diye sorulur. Ama en önemlisi bu şehri yöneten kamu yöneticileri ve kamu hizmeti veren belediye başkaları var. Bunlarla bir fikir alışveriş yapılmadan bu alana AVM ya da konu yapmanın ne anlamı var. Bence alana yapılacaksa bir öğrenci yurdu yapılmalı, çevresi de tamamen yeşil alan olmalı. Toplantı salonları yapılmalı. Her tarafta zaten AVM var ki oralarda artık boş” diye konuştu.
“BİZ PROJEYE DEĞİL, RANTA KARŞIYIZ”
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında 34 bin metrekare alandaki imar planı değişikliğinin oy çokluğu ile kabul edilmesiyle ilgili konuşan Kırkpınar, “Mecliste yapılan değişikliklerden sonra bu işin arka planında ne var diye halk tedirgin. Niye? Biz geçen yıl geçen sene billboard çalışmamız da şunu söyledik; “biz projeye karşı değiliz, ranta karşıyız.” Bir yerde halka hizmet varsa bunun topyekun dururuz. Ama şüpheli ve endişeli bir yaklaşımla yapılacak olan her şeye şüpheyle bakmak lazım. Yine söylüyorum; biz projeye ya da hizmete körü körüne karşı duran bir siyasi parti değiliz ama arka planında çıkacak olanların halkı rahatsız ettiği gibi milletin oyuyla gelmiş siyasi partileri de endişeye sürükler ve şüpheyle yaklaşım sağlar” şeklinde konuştu.