Konak Belediyesi’nin İzmir Kadın Kuruluşları Birliği’yle
birlikte düzenlediği “Özgür Kadınlar, Güçlü Yarınlar Kadın Çalıştayı” Kadına
Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde, “Kadına Yönelik Şiddet”
temasıyla gerçekleşti. İzmir Mimarlar Odası’nda düzenlenen ve iki güne yayılan
panel ve atölyelerin yer aldığı çalıştay kamu, özel ve sivil toplum
örgütleriyle uluslararası örgütlerin temsilcilerini bir araya getirdi. Kadına
yönelik şiddete karşı farkındalık yaratılması ve acil bir eylem programı hayata
geçirilmesi adına düzenlenen çalıştay sonunda daha sonraki çalışmalar için de
bir yol haritası çıkarıldı. Kadına yönelik şiddet, medyada şiddet dili, kadın
istihdamı, sivil toplum örgütlerinin güçlendirilmesinin önemi gibi konuların
ele alındığı çalıştayın ilk günü İzmir Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı ve
Girişimci İş Kadınları Federasyonu Başkanı (GİFED) Huriye Serter ve Konak
Belediye Başkanı Abdül Batur’un açış konuşmalarıyla başladı. Çalıştayın ikinci
gününde ise akademisyenleri, yerel yönetim ve STK temsilcilerini bir araya
getiren atölye çalışmaları yapıldı. Oldukça yoğun bir programa sahip olan ve
verimli geçen çalıştayın umutları yeşerttiğini ifade eden Başkan Batur, “Özgür
Kadınlar, Güçlü Yarınlar Kadın Çalıştayı’nın kadına yönelik şiddete dair
farkındalık yaratılması ve bu şiddetin önüne geçmek için yol haritası
çizilmesine büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Hep birlikte bir araya
geldiğimiz ve mücadelede omuz omuza olduğumuzu ifade ettiğimiz bu çalıştayın
daha nice çalışmaların önünü açacağından hiç şüphemiz yok. Böyle önemli bir
çalışmanın gerçekleşmesinde akademisyenler, sivil toplum, kamu ve özel kurum
temsilcileri ile çalışma arkadaşlarımız başta olmak üzere emeği geçen herkese
teşekkür ediyorum” dedi.
Kadına yönelik
şiddetin kavramsal çerçevesi çizildi
“Özgür Kadınlar, Güçlü Yarınlar Kadın Çalıştayı”nın ilk
günü, birbirinden değerli isimlerin katıldığı üç oturum halinde gerçekleşti.
Kadın Çalıştayı’nın ilk oturumunda “Kavramsal Çerçeve: Kavram Oturumu (Kadın ve
Şiddet)” konuşuldu. Prof.Dr. Aylin Göztaş moderatörlüğündeki panelde 22-24-25
ve 26. Dönem CHP Ankara Milletvekili ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Onur
Üyesi Gülsün Bilgehan, kadına yönelik şiddeti “Ulusal ve Uluslararası Çerçeve”
başlığı altında inceledi ve İstanbul Sözleşmesi’nin önemine dikkat çekti.
Borusan Kurumsal İletişim Müdürü Dilek Özkan ise aynı konuyu “Ekonomik Çerçeve”
boyutuyla inceledi. Psikiyatrist Akademik Yazar Uzm. Dr. Arzu Erkan Yüce de
“Kişisel Kabuller, Sosyal Bariyerler, Toplumsal Cinsiyet ve Şiddet Pandemisi”
başlığı altında, kadına yönelik şiddet, eşitsizlik, toplumsal roller, mitler
gibi konulara değinerek farkındalık yarattı.
Neredeyiz? Ne
yapıyoruz?
Çalıştayın “Durum Analizi: Ayna Oturumu (Neredeyiz? Ne
Yapıyoruz?)” başlığı altında yapılan ikinci oturumu İzmir Kadın Kuruluşları
Birliği Başkanı ve GİFED Başkanı Huriye Serter’in moderatörlüğünde gerçekleşti.
Oturumun ilk konuşmacısı ele aldığı “Kadın ve İstihdam” konusuyla TBMM
Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyon Üyesi ve CHP Ankara Milletvekili Gamze
Taşcıer oldu. Taşcıer’in ardından Kız Başına Platformu Proje Koordinatörü
İlayda Işık ve platformun Kurumsal İletişim Sorumlusu Ceren Erol, “Genç Nesil
Ne Düşünüyor?” sorusunu Z Kuşağı’nın gözünden yanıtladı. Konda Araştırma
Yetkilisi Aydın Erdem ise “Araştırma Verileri ile Toplumsal Cinsiyet” başlığı
altında Konda Araştırma ve danışmanlık şirketinin istatistik verileri ışığında
yapılan araştırmaları masaya yatırdı. Oturumun son konuşmacısı Konak Belediyesi
Araştırma ve Geliştirme Müdürü Turan Ateş de Konak Belediyesi’nin proje ve
hizmetlerinden örneklerle “Yerel Yönetimlerde Kadınlara Yönelik Çalışmalar”ı
anlattı.
Çözüm önerileri
masaya yatırıldı
Günün üçüncü ve son oturumunda ise “Çözüm Önerileri:
Öneriler Oturumu (Ne Yapmalıyız?)” konusu işlendi. Moderatörlüğünü Dokuz Eylül
Üniversitesi Öğretim Görevlisi Meltem Kolday’ın üstlendiği oturumda UN Women
Türkiye Ofisi Çocuk Yaşta Erken ve Zorla Evlilik Birleşmiş Milletler Ortak Programı Proje Koordinatörü
Duygu Erseçen, “UN Women Çözüm Önerileri”ni anlattı. UNFPA Birleşmiş Milletler
Nüfus Fonu Toplumsal Cinsiyet Prog. Koordinatörü Dr. Yasemin Kalaylıoğlu da
“Birleşmiş Milletlerin Nüfus Fonu Çözüm Önerileri”ni aktardı. “Birleşmiş
Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Çözüm Önerileri”ni ise Birleşmiş
Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği UNHCR Türkiye Sözcüsü Selin Ünal dile
getirdi. İnci Holding Yönetim Kurulu Üyesi Perihan İnci “İş Dünyası Şiddete
Karşı” başlığı altında iş dünyasına yönelik çözüm ve önerileri dile getirdi.
Sodexo Türkiye Ceo’su Ahmet Zeytinoğlu da “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği
Mücadelesinde Erkeklerin Rolü”nü konuştu.
Böke: Kadınlar omuz
omuza, bir arada, dayanışma içinde
Çalıştaya video kayıt ile Anahtar Konuşmacı olarak katılan
CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Doç.Dr. Selin Sayek Böke, Kadın
Çalıştayı’nın çok önemli ve çok anlamlı olduğunun altını çizdi. Yaşanan
karamsar sürece ve erkek egemen sistemini devam ettiren rejime rağmen geleceğe
dair umutlu bir tablo çizen Böke, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bugün tek adam rejiminin keyfi ve şahsileşmiş düzeninde
İstanbul Sözleşmesi’ni feshedilmesi kararının gölgesindeki ilk, Kadına Yönelik
Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü.
Geçmiş olan bu 250 günde ülkemizin dört bir tarafından maalesef kadına
yönelik şiddet ve kadın cinayetleri haberleri gelmeye devam ediyor. Kadınlar
şiddete ve ayrımcılığa karşı tüm cesaretleriyle hayatın her alanında mücadele
ediyor. Biz kadınları giyimimiz, yaşam tarzımız, inançlarımız, etnik kimliğimiz
üzerinde ayrıştırmaya, ötekileştirmeye çalışanlara inat bizler, omuz omuza,
bizler bir arada, bizler dayanışmayla duruyoruz. Kadına yönelik şiddetin, kadın cinayetlerinin
ancak bu dayanışmayla sona ereceğini biliyoruz.”
Taşcıer: Büyük bir
kararlılıkla mücadeleye hep birlikte devam edeceğiz
“Kadın ve İstihdam” başlıklı konuşmasına Konak Belediye
Başkanı Abdül Batur’a teşekkür ederek başlayan CHP Ankara Milletvekili ve TBMM
Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyon Üyesi Gamze Taşcıer, sadece Türkiye’de
değil, dünyada da kadın olmanın zor olduğunu ama Türkiye’de daha zor olduğunu,
hele siyasetin içerisinde olmanın daha da zor olduğunu söyledi. İstanbul
Sözleşmesi’nden çıkılmasıyla birlikte çok ciddi bir geriye gidişin olduğunu,
ancak bunun ilk olmadığını vurgulayan Taşcıer, “Kız çocuklarının erken yaşta
evlendirilmesi ile ilgili bir kanunu gece yarısı meclisten geçirmeye
çalışmışlardı. O gün kadın dernekleri, sabah meclisin önüne geldiler, büyük bir
ses getirdiler, bu kanunu geçirmeyeceklerini ifade ettiler ve gerçekten geri
çekildi. Ama nafaka hakkımıza karışıyorlar, ne giyeceğimize, ne içeceğimize,
nerede kiminle görüşeceğimize, kahkaha atıp atmayacağımıza, her seferinde
kadınların sahip olduğu hakları tırpanlamaya çalışıyorlar. Geldiğimiz nokta da,
bulunduğumuz coğrafya da bize şunu gösteriyor; kadınlara hep mücadele düşüyor
ve bundan sonra da düşecek, çünkü yaşadıklarımız bize şunu gösterdi; bizler
haklarımızı artırmak için değil, var olan haklarımıza sahip çıkmak için
mücadele etmek zorundayız. Büyük bir kararlılıkla, ta ki bu zihniyeti tarihin
çöplüğüne atana kadar bu mücadeleye hep birlikte devam edeceğiz” diye konuştu.
Bilgehan: İstanbul
Sözleşmesi’nin amacı şiddet gören herkesi korumak
22-24-25 ve 26. Dönem CHP Ankara Milletvekili ve Avrupa
Konseyi Parlamenter Meclisi Onur üyesi Gülsün Bilgehan “Kadın ve Şiddet”
başlıklı oturumda “Ulusal ve uluslararası çerçevede şiddet” konusunda yaptığı
konuşmasında şiddetin sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’nın ve dünyanın sorunu
olduğunu söyledi. Bilgehan, “Şiddet
sadece biz de değil, birçok ülkede bu sorun son derece gündemde. Hem de kadın
haklarının çok yüksek olduğu ülkelerde bile kadına şiddet var. 2002 yılına
kadar bu inkar edilmiştir. Ancak sonrasında ev içi şiddetin suç olduğu
kabullenilmeye başlanmıştır” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Suç işlemeye devam ediliyor ama kadına karşı şiddetin artık
ciddi bir insanlık suçu olduğu kabul edildi. Türkiye ilk imzalayan ve ilk
onaylayan ülke idi ama Temmuz 2021 yılında bu sözleşmeden geri çekildi. Geri
çekilme de uluslararası çapta büyük bir şaşkınlık yaratacak şekilde; bir
kişinin imzasıyla bir gece yarısı bu sözleşmeden Türkiye geri çekildi. Şimdi 33
ülkede sözleşme uygulanmaya çalışılıyor.
Türkiye’de şiddetin değişik tarzları var. Şu anda ki en önemli şiddet
ekonomik şiddet. Bütün bunlar kadınların hesabına olumsuz olarak yansıyacaktır.
Bu sorunun, Cumhuriyet’i kuranların zihniyetine dönerek çözülmesi gerektiğine
inanıyorum. Dünyada kadına, kadın haklarını veren, kadın devrimini yapan tek
bir lider var; Mustafa Kemal Atatürk.
Cumhuriyet’i kuran iki büyük lider; Birinci Cumhurbaşkanı ve İkinci
Cumhurbaşkanı için kadın hakları cumhuriyetin en temel ilkelerinden bir
tanesiydi.”
Yerel yönetim, STK ve
akademisyenler bir arada
Çalıştayın ikinci gününde ise, “Pandemi Dönemi’nde Kadın ve
Şiddet: Pandeminin Yarattığı Olumsuz Etkiler Nasıl Aşılabilir?”, “Kadın
İstihdamı ve Girişimciliği: İş Dünyası İle Hangi İşbirliği Olanakları
Geliştirilebilir?”, “Kırsalda Kadına Yönelik Şiddet: Kırsaldaki Kadınların
Güçlendirilmesi İçin Ne Yapılabilir?”, “Kadına Yönelik Şiddet ve Medya:
Medyanın Şiddet Dili Nasıl Düzeltilebilir?”, “Sivil Toplum Örgütleri ve Kadın:
STK’ların Güçlendirilmesi İçin Neler Yapılabilir?” temalarında atölyeler
düzenlendi. Pamukkale Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Doç. Dr. Eylin
Aktaş’ın moderatörlüğünü yaptığı atölyelere, akademisyenlerin yanı sıra yerel
yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarından temsilciler katıldı. “Özgür
Kadınlar, Güçlü Yarınlar Kadın Çalıştayı” atölye çalışmalarının ardından
Çalıştay Sonuç Bildirgesi’nin okunması ile son buldu.