Mera İzmir projesi kapsamında kırsalda hayvancılığı geliştirmek
ve desteklemek için Türkiye’nin ilk Çoban Haritasını hazırlayan, üreticiye alım
ve satış garantisi sunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer,
Bergama’nın Çamavlu Köyü’ndeki geleneksel hayvan salımı şenliğine katıldı.
Çamavlu Köyü üreticileri, bu yıl da meraya hayvan salımı
etkinliğini büyük bir coşkuyla başlattı. Çamavlu Kırsal Kalkınma Kooperatifi
tarafından düzenlenen törene Başkan Tunç Soyer ve İzmir Köy-Koop Birlik Başkanı
Neptün Soyer ve yönetim kurulu, Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz, CHP
Bergama İlçe Başkanı Mehmet Ecevit Canbaz, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel
Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay, İZSU Genel Müdürü Aysel Özkan, Çamavlu Kooperatif Başkanı Mustafa Kocataş ve
eşi Sakine Kocataş, İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis üyeleri, muhtarlar,
kooperatif başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, üreticiler, bölge
halkı ve Çamavlu köylüleri katıldı.
Meranın kapıları yaz
serüveni için açıldı
Çamavlu’da üreticilerin yoğun ilgisiyle karşılaşan Başkan
Soyer, ilk olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından iyileştirilen bin 500
dekarlık mera alanını denetledi. Meranın zirvesine çıkıp doğal kaynaktan su
içen Başkan Soyer, çobanlarla birlikte meraların kapısını açtı. 12 bin küçükbaş
ve 4 bin büyükbaş olmak üzere toplam 16 bin hayvan yaz serüveni için Çamavlu
Köyü’nden Kuzguncuk yaylasına doğru yola çıktı. Yaz boyunca merada otlayacak
hayvanlar, su, yem gibi üreticinin girdi maliyetini ortadan kaldırarak
Türkiye’nin zorlu ekonomik şartlarında nefes alma imkanı sunacak.
Kadim çoban kültürü
yaşatılıyor
Üreticiler eşliğinde küçükbaş sürüsünü güden Başkan Soyer,
etkinlik alanında kurulan atölye ve geleneksel çadırları gezdi. Şenlik alanında
yakılan çoban ateşi etrafında köy halkıyla sohbet eden Soyer, üreticilerin
taleplerini dinledi. Hep birlikte türküler eşliğinde çekilen halaya katılan
Soyer, çocuklara da karne hediyeleri verdi.
“Üreticinin çığlığını
duyduk”
Şenlikte konuşan Başkan Soyer, Mera İzmir projesinin
üreticinin var olması için zorunlu olduğunu ifade ederek, “Türkiye’nin topraklarının
yüzde 35’i mera. Fakat atıl kalmış durumda. Çünkü yanlış tarım politikaları
uygulanıyor. Hayvancılık çok güç durumda. Ne yazık ki, vatandaş üretmekten
vazgeçmiş durumda. Sütü para etmediği için hayvanlarını kesiyor. Gerçekten
büyük bir yoksullaşmaya doğru gidiyoruz. Biz de bu çığlığı duyduk. Bu çığlık
bizim canla başla üreticinin taleplerine yetişme zorunluluğumuzu doğurdu.
İzmir’de hayvancılık yapan çobanlarımızın envanterini çıkardık. Her bir çobanın
ne zamandır bu işi yaptığını, ne kadar süt ürettiğini, nereye sattığını tespit
ettik. Elde ettiğimiz verilerle nasıl çözüm üretebiliriz diye çalıştık. Gördük
ki koyun sütünü ve keçi sütünü daha fazla değerlendirmek mümkün. Koyun sütü 8 liradan satılırken biz 11
liradan aldık. Keçi sütü 6 liradan
satılırken 10 liradan aldık. Bunlarla ilgili avans ödemeleri yaptık. Tüm
çobanlara yetişmeye çalışacağız. Çünkü biz Bayındır’da bir süt işletme tesisi
kuruyoruz. Orada paçal yapmadan doğrudan koyun ve keçi sütünün mamullerini
işleyeceğiz” şeklinde konuştu.
“Küçük üreticiyi
doğduğu yerde doyuracak politikalar üretiyoruz”
Başkan Soyer, “Yaptığımız tüm çalışmalarla başka bir tarım
politikasının mümkün olduğunu göstermeye çalışıyoruz. Sadece buradaki üreticiye
değil, tüm İzmir’e, tüm Türkiye’ye gösteriyoruz. Bu kadar bereketli
toprakların, bu kadar yeşil alan zenginliğinin olduğunu göstermek istiyoruz.
Çok daha iyi bir tarım yapılabilir. Ege’nin adı keçiden geliyor. Ege, keçi
demek aslında. Bu bölge geçmişte hep keçinin hakim olduğu, yoğun bir şekilde
üretiminin yapıldığı bir bölgeymiş. Sonra yanlış tarım ve hayvancılık
politikaları tercihleriyle yok olma noktasına getirmişiz. Şimdi bunu
canlandırmaya çalışıyoruz. Bir yandan kuraklıkla, bir yandan yoksullukla
mücadele temelinde küçük üreticiyi doğduğu yerde doyuracak politikalar
üretiyoruz. Küçük üretici hayatını geçindirecek parayı kazanabilmeli ki kentle
kır arasındaki denge korunabilsin. Dışa bağımlılığımız azalsın ki bereketli
topraklar üzerinde yaşayan insanları doyurmaya yetsin ve gıda egemenliğini korunsun
” ifadelerini kullandı.
Mera İzmir hem
yoksullukla hem de kuraklıkla mücadele ediyor
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer’in “Başka Bir
Tarım Mümkün” vizyonuyla başlatılan ve Türkiye’deki ilk kapsamlı mera
hayvancılığını destekleme projesi olan Mera İzmir, hayvanlarını merada
otlatarak besleyen çobanları ve küçük üretici kooperatiflerini desteklemek
amacıyla çalışmalarını yürütüyor. Süt ve et alımı yapılan çobanların, yerli ve
su istemeyen atalık tohumlardan üretilen yemleri kullanması teşvik edilen
projede, hem kırsaldaki yoksullukla hem de kuraklıkla mücadele ediliyor.
Üreticiye 6 milyon
lira ödeme yapıldı
“Mera İzmir” projesinin ilk etabı kapsamında Bergama ve Kınık’tan 258 çobanla süt alımı anlaşması imzalayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, projeyi Seferihisar, Urla, Güzelbahçe ve Çeşme’deki üreticileri de içine alarak büyüttü. Toplam 535 çobana ulaşılan proje kapsamında günde 22 ton alıma ulaşıldı. Projenin başladığı günden itibaren nisan ayına kadar geçen iki aylık sürede 510 bin litre süt alımı yapılarak üreticiye toplamda 6 milyon lira ödendi.