Millet İttifakı İzmir Mitinginde ne mesajlar verildi?

Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – 14 Mayıs’ta yapılacak olan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili aday seçimleri öncesi çalışmalar tüm hızıyla yol alırken, Cumhurbaşkanı adayları da mitingler düzenlemeye devam ediyor.

Bu kapsamda Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın ortak Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu bugün İzmir’de binlerce vatandaşın katıldığı bir miting düzenledi.

Gündoğdu Meydanı'nda gerçekleştirilen mitingde ittifakın milletvekili adayları da tanıtıldı.

Mitinge, Millet İttifakı liderleri İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun yanı sıra, Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Yardımcıları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da katıldı.

KILIÇDAROĞLU: BENİM SARAYLARDA GÖZÜM YOK

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “İzmir’deyiz. Kuruluşun ve kurtuluşun kentindeyiz. Hasan Tahsin’lerin kentindeyiz. Benim umudum sizlersiniz. Beraber birlikte Türkiye’nin içinde düştüğü bu durumda çıkarmamız birlikte olacak. Birlikte sandığa gideceğiz ve Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız. Bay Kemal’i sözünü veriyorum. Ne olursa olsun bütün engelleri yıkıp Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağım. Birlikte olduğum sürece adalet herkes için olacak. Hiçbir ayrım yapmayacağız. 85 milyonu kucaklayacağız. Oy versin vermesin kimse endişe etmesin, Bay Kemal onun yanında olacaktır. Dersime çalışıp geldim, 215 bin 650 genç İzmir’de ilk defa sandığa gidip oy kullanacak. Bu seçiler gençlerin kendilerini göstermesi gereken seçimlerdir. Bu seçimler hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceği güzel bir Türkiye’yi inşa etme seçimidir. Gençler yaklaşık 5 milyon 300 bin genç ilk kez sandığa gidip oy kullanacak. Gençlerimiz tarihe not düşecekler. Onlar çocuklarına; Türkiye’de otoriter bir yönetim vardır. Biz tweet atarken bile bizi anne babalarımız bizi uyarırdı. Ben sandığa gittim ve demokrasiyi getirmek için otoriter yönetimi değiştirdim. Gerçekten demokratik ülkeyi inşa ettim. Benim oyumun değeri çok büyüktü” diye anlatacaktır. Türkiye büyümeye kalkınmaya, gücünü göstermeye ihtiyacı var. Türkiye’nin dünyayla rekabete ihtiyacı var. Bunu yapacağız. Bir şampiyonlar ligi kurduk. Dünyanın her tarafından en yetkin insanlarla birlikteyiz. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandıracağız, hiç merak etmeyin. Sizden isteğim sandığa gidin oyunuzu kullanın. 5’li çeteler telaş içinde. Ya Kılıçdaroğlu kazanırsa… Kazanacağım, geleceğim. Tüyü bitmemiş hakkını yemem, yedirtmem de. Onlar saray yandaşları için çalışır, Bay Kemal milleti için çalışır. Gençler sizin hayalleriniz Bay Kemal’in hedefi olacak. Köylerdeki bütün okulları açacağız ve 100 bin öğretmen ataması yapacağız. Kırsalda veteriner hekim, ziraat mühendisi, öğretmen olacak… Yeni bir anlayış ve devri başlatıyoruz. Bizlikte başaracağız, göreceksiniz. Üretene ve alın terine değer vereceğiz. Dışarıdan eti alıyoruz. Biz bunları ülkemizde yapabiliriz ama bir siyasi tercih var... Bu siyasi tercihi değiştireceğiz. Benim saraylarda gözüm yok, Mustafa Kemal’in mütevazi Çankaya’sına gidecek orada halka hizmet edeceğim. 4-5-6 yerden aylık alanlar var. Onları da keseceğim, onları kapı önüne koyacağım. İşsizlik büyün kötülüklerin anasıdır. İşsizliği bitirmek de temel görevdir. Bunun için üretmek gerekiyor. Alın terine değer vermek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

KARAMOLLAOĞLU: ADALET OLMADAN DEVLET OLMAZ

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Önemli bir dönemden geçiyoruz. Seçimlere giriyoruz ancak bu seçimler bugüne kadar yapılmış seçimlerden çok farklı bir seçim. 20 yıldır iktidarda kalan son 2 dönemdir tek başına Türkiye’ye yöneten arkadaşlar patinaj yapmaya başladılar. Patinajın ötesinde geri gidiyorlar, problemleri çözemiyorlar. Taktik değiştirdiler, bir sürü yeni buluşu ‘biz ne kadar becerikliyiz’ diye anlatmaya çalışıyorlar. Boşuna çaba sarf ediyorlar. Milletimizin derdi belli. Adalet bizim en çok ihtiyaç duyduğumuzu husus. Adalet olmadan devlet olmaz. Ama bu da yetmez. İnsan geçinebilecekleri şeye ulaşmak zorundalar. Bu sadece yandaşlara bazı pozisyonları hibe ederek kazanılmaz. 85 milyonluk ülkemizde 85 milyonun da rahat geçinebilecek bir gelire ihtiyacı var bu sağlayamazsanız ülkede huzur olmaz. İçinde bulunduğumuz şartlarda emniyetli bir şekilde politikalarımız uygulayabilmek için de içinde bulunduğumuz bölgenin huzura ihtiyacı var. Yüz küsür sene önce istiklal harbimiz başarıyla neticelendi. Burada ülkemizi işgal eden bütün düşmanlar denize döküldü ev İzmir bağımsızlığın sembolü oldu. Bundan dolayı da sizleri de bugün o günkü ecdadımızın torunları olarak tebrik etmeyi görev bilirim ama hemen bağımsızlık gururun yaşanmasının arkasından yine İzmir’de ard arada 7-8 sene farkla İzmir iktidar kongresi tertip edildi. Uzunca sürdü. Biz kendi memleketimizde huzur içinde yaşayabilmek için hangi adımları atmamıza ihtiyacımız var diye hepsi tek tek belirlendi. Arkasından da belli tecrübe edindiğimiz için ikinci iktisat kongresi yine İzmir’de yapıldı. 1930’lar burada yapılan kongreler neticesinden ülkemizin nasıl büyük hamlelerle olduğunu el birliği ile gördük. Her ilde fabrikalar, tesisler kuruldu. İnsanlarımıza iş imkanı sağlandı. Dışarıya bağlılıktan kurtulabilmek için yerli malı haftaları bile tertip edildi. Bizim politikalarımızın temelinden bunlar yatıyor. Biz ülkemizi bir baştan diğer başa yüksek ve sanayi teknolojileriyle yönetmek zorundayız. İşsiz tek arkadaşlarımız kalmayacak. Her insan rahatlıkla geçinebileceği kadar bir gelir elde edecek. TOGG arabasıydı, insansız araçlarıydı, tankımızdı… Bunların hepsini sergiliyorlar. Ancak bizim insanımızın ihtiyaçlarına nasıl çare bulabileceklerini söyleyemiyorlar. Çünkü bilmiyorlar. Biz size nasıl çözebileceğimizi anlatmaya çalışıyoruz. 14 Mayıs’ta bir zihniyet değişikliğine, yönetim biçiminin değişikliğine ihtiyaç var. Bu arkadaşlarımız artık hantallaştılar, kendilerinin geliştiremiyorlar. Bu nedenle siz bu arkadaşları 14 Mayıs’ta değiştireceksiniz. İktidara Millet İttifakı gelecek” dedi.

BABACAN: 14 MAYIS’TAKİ SEÇİM ASLINDA BİR REFERANDUM

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Bu ne coşku? Bu ne güzel heyecan? İzmir 15 Mayıs sabahına çoktan uyanmış. Güzel İzmir’in dağlarına bahar çoktan gelmiş. İzmir neşe dolu. Şimdi ki iktidar, ‘iş var ama gençler iş beğenmiyor’ diyor. Beğenmediğiniz ne varsa haklısınız, bugün ki hayatınız çocukken hayal ettiğinize benzemiyorsa elbet beğenmeyeceksiniz. Ülkede yarınlarınızı göremiyorsanız elbette beğenmeyeceksiniz. Gençler bu ülkenin sizlere gençlik borcumuz var. İstediklerinize kavuşamıyorsunuz bizim hedefimiz her alanda Avrupa standartlarını yakalamış bir Türkiye. Türkiye her alanda en iyisini hak ediyor. Demokraside, temel hak ve özgürlükler, hukukun üstünlüğünde, eğitimde, sağlıkta, sanatta en iyisini hak ediyor. Hayatın zor olduğu günlerde tüm Türkiye en iyi yaşam standartlarını hak ediyor. Ülke malesef kötü yönetiliyor. Kötü yönetildiği için bu durumdayız. Bu ülke iyi yönetildiğinde ne olduğunu gördük. Dürüst ve ehil insanlar geldiğinde ülke nasıl kanatlanıp uçuyor gördük. 13 Mayıs’ta seçimden bir gün önce Avrupalı gençler eurovision şarkı yarışmasını konuşacak. Türkiye katılmıyor bile. Gençler hayalinizdekinden ile iyisine layıksınız. Otomobil ve almak herkes için kolaylaşacak. Bunlar çok çabuk gelecek. 14 Mayıs’taki seçim aslında bir referandum. İki tercihli bir referanduma gidiyoruz. Evet, adaylar ittifaklar var ama aslında temelde iki tercih var. İzmir bunun cevabını biliyor. Otoriterlik mi demokrasi mi? Keyfilik mi hukuk mu? Baskı mı özgürlük mü? Tek akıl mı ortak akıl mı? Korku mu umut mu? İnşallah bu seçimde bunları seçmek kadar kolay olacak. İzmir'in tercihi neyse tüm Türkiye onu tercih edecek inşallah. Bu seçimi, emekliler, işçiler, öğrenciler, çiftçimiz kazanacak. Bu seçimi Türkiye kazanacak” dedi.

UYSAL: TAKKE DÜŞTÜ KEL GÖRÜNDÜ

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Aziz İzmirliler, demokrat İzmir… Cumhuriyetin varlığını pekiştiren şehrimiz. Bugün buraya İzmir’imizin dört tarafından bu Halil İbrahim sofrasından irade koyan, cesaret koyan, göz nuru akıtan tüm hemşerilerimizi can yürekten selamlıyorum. Şair diyor ya kim çizmiş bu hududu gönlüme, dar geliyor… Milletimizin ruhundan fışkırmış irade ile buraya fışkırmış heyecan buraya dar geliyor! Kocatepe'den Dumlupınar'a ve 9 Eylül'de Türk milletinin 300 yıllık gerileyişi toprağa gömüldü, denize döküldü. İzmir bu açından bizim için çok kıymetli. Bu şehir var olma yok olma çizgisinden çıkarak Türk milletinin bir coğrafyada varını sorgulayanlara karşı vatan topraklarını bağrında sıradağlar gibi iradeni yükseldiği kutlu bir şehir. Bu kutlu şehir tarihi sorumluluğunu bir kez daha yerine getiriyor. Türk tarihi önünde bir kez daha irade koyuyor. Sizlere ne kadar teşekkür etsek azdır. Demokrasi bayrağını, vesayeti bütün baskılara ve dayatmalar rağmen yere düşünmediniz! BU meydan bu ülkenin, aziz milletin, Türkiye Cumhuriyeti'nin yarınlarını müjdeliyecisidir. İnanın buna. Türk insanı ile, Türk insanı arasına duvarlar örmeye çalışanlara bu meydan cevaptır. Birileri bu aziz millete deli gömleği giydirme teşebbüsü içinde 20 yıldır. Ancak bilsinler ki bunlar nafile çabalar. Türk milleti yetki istediler yetki verdi, güç istediler güç verdi, mutlak güç istediler mutlak güç verdi Bunlar da yetmedi dilimizden dökülen kanun olsun dediler. Şaibeli referandum ile onu da geçirdiler. Bir içişleri bakanı var... Şimdi çıkmış diyor ki 14 Mayıs 2023 seçimleri bir darbe girişimiymiş. Anadolu'da güzel bir söz var.  Takke düştü deriz, kel de göründü deriz. Bu beylerinde zihinlerinin nasıl çalıştığını bunlar ortaya döküyor. Demokrasi zaten bu iktidar mensupları için muhalefette ifade edilecek inan Onlar hiçbir zaman inanamadılar zaten. 21 yıllık icraatları ortada. Akıllar ak olabilir ancak alınlarının ak olmadığını gördük. AKP Genel Başkanı Erdoğan seçim beyannamesini açıkladı. Aslında seçim beyannamesi değil  yıllık itirafnamesi! Şimdi akıllarına gelmiş. Millet İttifakı olarak milletin önünde paylaştığımız belgelerden bir takım çalıntılar yapmışlar. Allah var çalmayı iyi biliyorlar.  Türk demokrasinin belki de en zor sınavına doğru yol alıyoruz. Mayıs hukuksuzluklara, yolsuzluklara, yağma düzene yeter diyeceğimiz bir gün olacaktır.  Ege'nin güzel şivesi ile 'Yetti gari' diyeceğiz! Söyleyecek sözler, söyleyecek yalanları kalmadı. şimdi muhalefeti eleştirmek ile meşguller. Bir takım yaftalamalar yapıyorlar. Türkiye'de terör örgütleri ile işbirliği yapma durumu sayın Erdoğan da. Erdoğan PKK ile FETÖ  ile işbirliği yapabilir, şimdi Gaffar Okkan'ın katillerinin kendi listelerinden aday yaptılar.  Bizim vatan severliğimiz  bu mevsimlik milliyetçiler gibi olamaz. Bilim vatan severliğimizi bu vatan toprağının üstünde yaşayan herkese sevgiyi yöneltir. Dağına taşına toprağına sahip çıkmayı  vaat eder. Dünümüzü çalanlara yarınlarımızı çaldıracak mıyız? Harami saltanatına hep birlikte son vereceğiz" diye konuştu.

DAVUTOĞLU: MİLLETİMİZİ İKİ KADER YOLU BEKLİYOR

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “İzmir’i ufuk şehir dedim. Yeni bir ufka ihtiyacı var. Milletimizin 21. Yüzyıla cumhuriyetimizin 2. Yüzyılına yeni bir ufuk çizmek için buradayız. İzmir’e kader şehri dedim. İzmir istikbalimizin yazıldığı şehir. İzmir destansı bir kalabalıkla yurdun her bir ucuna diyor ki biz buraya yeni bir ufuk çizmeye geldik. 200 yıllık modernleşme tarihimizin 100 yıllık cumhuriyetimizin tarihimizin görmediği bir manzara ile huzurunuzdayız. Farklı siyasi geleneklerden gelen 6 genel başkanla huzurunuzdayız. Bu manzara kolay olmadı. Aylarca toplandık, görüştük ama şahitsiniz hiçbir şeyimiz gizli olmadı. Her şeye şeffaf ortaya kondu. Şimdi milletimizi iki kader yolu bekliyor. Ya otoriter yolsuzluk düzeniyle kirlenmiş cumhurbaşkanlığı sistemi devem edecek. Ya da milletimizi birleştiren Millet İttifakı yola devam edecek. Hepsi öfkeli yamalı bohça gibi Cumhur İttifakı var, diğer taraftan bizim sakin güler yüzlü Millet ittifakı. Aramızdaki fark bu. Sadece cumhurbaşkanı değişimine şahit olmayacağız. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının yol haritasını ortaya koyacağız. Demokrasi ve özgürlükler, insan hakları eğer Cumhur ittifakı denilen bu yamalı bohça yoluna devam ederse bugün ki yasaklar kısıtlamalar baskılar devam edecek ve özgürlük kavramımız kalmayacak. Biz gelirsek Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve yardımcıları olarak biz söz veriyoruz; özgürlükleri genişleteceğiz. Herkes eşit Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının onurunu ve gururunu yaşayacak. İzmirlileri bizde sizden söz bekliyoruz. Bu özgülüklerin hayat geçmesi için ötekileştirmenin önüne geçmek için destek istiyoruz, söz veriyor musunuz? Adaletin olmadığı yerde huzur olmak, geleceğe umut olmaz. Bugün talimatla yürüyen yargı mekanizmasını tam ve bağımsız yargı sitemine dönüştüreceğiz ilk olarak da neredeyse yolda yürüyenin huzurla yürümediği bu düzeni değiştireceğiz. Hiç kimse işlediği hiçbir suçtan kaçamayacak. İnsan onuruna yakışır hayat standardı ve ekonomik düzen. Bu ucube sistem devlet kaynaklarını yakınlarına peşkeş çeken sistem fakiri daha fakir zengini daha zengin yaptı.  Biz bu çürümüş düzene son vereceğiz. Teniz siyaset sözü veriyoruz. Türkiye’de yolsuzluk düzeni hakim. Her gün yolsuzlukla ilgili videolar izliyoruz. Kimse sesini çıkarmıyor. Ananızın hak sütü gibi helal olan ülkemizin bütçemizin tek bir kuruşunu dahi haramzadelere yedirmeyeceğiz. Sizin seçtiğiniz milletvekilleri, sizin atadığınız bakanlar bir takım kapalı kapılar arkasında servet sahibi olmasına izin vermeyeceğiz. Devletimiz liyakatsiz kadrolar yüzünden güven kaybetti. Biz bu yozlaşmayı önleyecek Türkiye Cumhuriyeti devletini bütün kurumlarıyla ayağa kaldıracağız. Siz söz veriyoruz temiz siyasetle liyakatle Türkiye cumhuriyetini tekrar ayağa kaldıracağız. Sizde bize söz veriyor musunuz? Dünyaya açık ve onurlu bir ülke olacağız. Bugünler de bu kader kavşağından seçimi kaybedeceğini gören iktidar mensupları saldırmaya başladı. Benden sonra gelen başbakan, seçimle de gelemdi. Sizler onu belediye başkanı da yapmadınız. 14 Mayısta yabancı istilacılara memleketi terke etmeyeceğiz. Biz Millet İttifakı bu ülkenin tek bir kuruşunun tek bir emeğini yabancılara istismar edilmesine izin vermeyeceğiz. Hiç birimiz yabancılarla iş birliği içinde değiliz. Cumhurbaşkanımız Kılıçdaroğlu ile tarihinizde olmadığı gibi geleceğimizde de hiçbir cumhurbaşkanımıza ‘aptal olma’ diye mektup yazılamayacak. Sizlerin seçmediği kişiye sesleniyorum; önce sen yurt dışında olduğu iddia edilen dolarları memlekete getir, sonra yabancı istilasından bahset. TRT ekranlaraı9na Abdullah Öcalan’ı km çıkarmışsa hukuk önünde hepsine hesap soracağız” ifadelerini kullandı.

AKŞENER: SAYIN ERDOĞAN VE ARKADAŞLARINI EMEKLİ EDECEĞİZ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Atatürk’ümüzün hemşerileri, Zübeyde hanımı bağrında taşıyan İzmir. Ben Atatürk’ümüzün hemşerisiyim. Benim hemşerilerim İzmir. Çakabey’in bin yıl evvel fethettiği Çakabey’in İzmir’i. İşgale karşı, işgali sona erdirip Atatürk’ümüzü samsuna gönderen İzmir. Türkiye’nin kurtulmasını son noktası İzmir. Selam olsun sizlere. Siz zaten bu yanlışlıkları senelerdir bu insanlardan bizi yöneten bu zihniyetten görüyorsunuz. Çakabey’in İzmir’i tarih bilgisi olmayanlar tarafından gavur İzmir denildi. Tarihinizi bilemezseniz bir şehre bunu dersiniz. İzmir insanlara gavur olmamayı öğreten şehirdir. İzmir bize 14 Mayıs gecesi eğer biz kazanırsak işgalci olacaksınız ya, işgali son erdiren İzmir. Bugün gördüm ki İzmir kararını vermiş. Atatürk’ümüzüm bıraktığı şehre sahip çıkan İzmir… Şimdi İzmir’e gavur diyenler cumhuriyetin kurucularına da iki ayyaş dediler. Sonra ne oldu? O iki ayyaş sözüne karşı önce kadınlar sonra gençler ayağa kalktı. 14 Mayıs akşamı inşallah gerçekten mutlaka 13. Sayın cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu seçilecek. Kendisi alkışlarla makam oturtacağız. Sayın Erdoğan ve arkadaşlarını da emekli edeceğiz. Biz bu mitingde Sayın Kılıçdaroğlu’na oy istiyoruz. Burada bütün siyasi görüşten insanlar var. İYİ Parti hem Kılıçdaroğlu’na hem de kendi logosu ile seçime giren iyi partiye oy verecekler. CHP’lilere saygım sonsuz ama her aileden bir oy görüyoruz. Şu ana kadar en fazla eziyet gören benim. Bana söylenenler kimseye söylenmedi. Bize sürtük dendi bana fosforlu dendi, bana kocasına aldattı dendi. Bu benim için ölümdü ölüm. İşte şimdi sizden hangi partiye oy verirseniz her aileden bir oy istiyorum. Moralim ailem, torunum, tüm kadınlar için işitiyorum. Çünkü bu kavgayı verebilmek için sizlere ihtiyacım var. Biz bunu birlikte başaracağız. Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet. Duy Recep Bey duy, emekliye sevk edildi” dedi.

SOYER: YENİ YÜZYILIN SEÇİMİNDEN YENİ BİR ‘KEMAL’ YARATACAĞIZ

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Güzel İzmir’im, cesur, vicdanlı, demokrasi aşığı güzel insanlar... Yeni bir çağı başlatmaya hazır mısınız? Bugün gelincik tarlasına dönen bu meydanda serilen tohumlarının her yeri saracak. İzmir sizi cumhurbaşkanı yapmaya kararlı. Siz geleceğin Türkiye’sine çok yakışıyorsunuz. Bu seçimle beraber 100. Cumhuriyetimiz demokrasi ile taçlanacak. 3 büyük eşiği aşacağız; Refah, adalet ve özgürlüklerimiz. Millet ittifakının belediye başkanları yönettiğimiz şehirler5de bu eşikleri aşmak için çok çalıştık. Ekonomik krize rağmen devasa yatırımlar yapıyoruz. Pandemi, deprem, ekonomik kriz demiyoruz. İşsize iş bulmakta bizim derdimiz, işçinin hakkını sonuna kadar almak da… Bu başarıyı ülkemizin her köşesine yayma zamanı. Sayın Genel Başkanım 85 milyonun cumhurbaşkanı olarak sizin önderliğinizde bunu mutlaka başaracağız. Ülkemizi adalet olmadan kalkınama olamaz denilen tertemize siyasete teslim edeceğiz. Ülkenin her karış toprağına 3 kelime nakşedeceğiz; hak, hukuk, adalet. Dünyanın en bereketli topraklarında hak etmediğimiz yoksulluğu bitireceğiz. Çünkü o gün haramiler yerle yeksan olacak. 14 Mayıs’tan sonra umutları ve hayalleri olan toplumu hep beraber inşa edeceğiz. Hırsızlar ve haramilerle aramızda bir kırmızı çizgi olacak. 14 Mayıs ortak geleceğimizin adını koyacağımız bir seçim olacak. Tek adam rejimini eğride bırakıp demokrasiyi seçeceğiz. 14 Mayıs yeniden kuruluş ve kurtuluşun günüdür. Çok yakında kimsenin başını eğmediği bir ülkede yaşamaya başlayacağız. Yeni yüzyılın seçiminden yeni bir ‘Kemal’ yaratacağız. Gözler yalan söylemiyorsa sözler yaşlan söylemiyorsa bu seçimi kazanacağız. Bu ülkede bir şey değişecek, her şey değişecek” ifadelerini kullandı.

YAVAŞ: TEHDİTVARİ KONUŞMALARI MİLLET KABUL ETMEYECEK

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Biz artık alıştık. Normal seçimi unuttuk. Siyasi partilerin birbiriyle fikirde görüştüğü dönem bitti. Seçime gidiyoruz sürekli üstümüze bir şeyler sağlamaya başlıyorlar. Yapacaklarını anlatmaktan öte her şeyi tükettikleri için 21 yılının sonun söyleyecekleri söz kalmadığı için sürekli birilerini suçluyorlar. Biz bu nefreti kötü sözleri kötülüğü yok edeceğiz. Yuh çekip de nefesinizi harcamayın. Biz kaybedersek darbe olur diyorlar. Biz sizi kaybettirmek için buraya geldik. Bundan daha çok normal ne var. Seçime girebilirsiniz ama kazanamazsınız diyor. Hayır demokrasi yerini bulacak milletin iradesi sandığa yansıyacak. Siz de kabule edeceksiniz. Tehditvari konuşmaları millet kabul etmeyecek. Bu ranttan kopmak istemiyorlar çünkü. Bunlar seçilirsek ilk ay maaşları ödeyemez dediler. Baktılar ki anketler kötü, şimdi yapılan konuşmalar da anketlerden yapılan konuşmalar. Anketleri gördükçe saçmalamaya devam ediyorlar. Bırakmak istemiyorlar çakarlı arabalarını, villalarını, torpili. Bu düzen onların işine geliyor. Seçimi kazandığında şampanyayla kutlayana mı, alnı secdeye koyanını mı seçeceksiniz diyorlar. Biz seçimi kazandığımız akşam otobüsün üzerinden şunu dedik,  ‘Ankara halkı bizi seçti, zafer kazanmış sanmıyoruz çünkü bize oy vermeyenler düşmanımız değil.’ Gittik sabahına namazımızı kıldık, başladık. Siz bize ne sanıyorsunuz? Sonra da, “Bu adamlara devlet mi teslime edilir?” diyorlar. Sayın Genel Başkanımız devlette çalışmış, devleti biliyor. Bu devleti teslim edilir mi diyenlerin içinde bu devlete başbakanlık yapmış insan var. Sayın Babacan 13,5 yıl hem dış işleri hem de bakanlık yapmış. Şimdi ise ekonomi bozulmuş çaresiz kalmışlar hangi bakanı geri getirelim diye düşünüyorlar. Bunlar mevsimlik vatanseverler. Şimdi çıkıp eskiye dönüyoruz diyen herkesi terörist diye suçlarlar. Artık bu ülkede siyaseti normalleştirmenin zamanı geldi. Oy versin vermesin herkese aynı muamele edecek. 6 parti uzlaştılar, Türkçemizin en güzel kelimelerden biri olan ‘uzlaşı’ sağladılar. İnşallah o yoldan devam edecekler” diye konuştu.

İMAMOĞLU: OY PATLAMASI BEKLİYORUZ

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İzmir muhteşem görünüyor, hatta ucu görünmüyor. Harikasın! İzmir hazır mıyız, ‘her şey çok güzel olacak.’ Her şey çok güzel oluyor. Kazanıyoruz İzmir kazanıyoruz. Millet kazanıyor. Çünkü sizlere güveniyoruz, İzmir’e güveniyoruz, Türkiye’ye güveniyoruz. Demokrasi aşığı milletimize güveniyoruz. Çünkü cumhuriyetimiz kurulurken millet iradesi esas alındı. Millet iradesi önüne koyuldu ve o yol takip edildi. Samsun’dan Amasya’ya, Amasya’dan Erzurum’a, Erzurum’dan Sivas’a ve sonunda Ankara’da egemenlik kayıtsız şartsız milletindir denildi. Atatürk bize hem cumhuriyeti, hem milletin meclisini hem de demokrasiyi emanet etti. Millet İttifakı işte tam da cumhuriyetin yolunu takip ediyor. Yine takip edilen millet iradesini esas alınan yol. Bu yol hepimize ikinci yüzyılın başında muhteşem bir dönem vaat ediyor. Millet ittifakı bu milletin ortak aklı, ortak ruhu, birliği. Bir birleştirici güç lazım. 6 liderin ortaya koyduğu birlik muhteşem. İşte burada beni görüyorsunuz, aslında bu ittifakın en önemli kazanımlardan biri İstanbul’u birlikte kazandık. O birleştirici gücü ortaya koyan ve sürekli sürecin sonunda demokrasi kazanımlarının teminatı olan ve Allah’ın izniyle 15 Mayıs sabahı cumhurbaşkanımız olana Kemal Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyoruz. Millet İttifakının kadroları milletin ihtiyacını esas alan kadrolar. Liyakatli kadrolar. Millet İttifakının iktidarı milletin iktidarıdır. Sizlerle, milletin evlatlarıyla yöneteceğiz ülkeyi. Türkiye’nin sorunları çözülsün, ekonomi rahatlasın, mutfaktaki yansın sönsün, paramız pul olmasın istiyoruz. İşte hep birlikte bunun için çalışacağız. Ortak akıl iş başına geliyor, hazırlan hazır ol İzmir. Sahadaki demogojik cümlelere aldanmayın. Millet İttifakı’nın güçlü kadroları, arkasındaki toplumsal güç, sadece bu ittifak için değil 86 milyon insanımız için seçim kazanacak. Bizim için efendim şu olacakmış, darbeymiş falan diyorlar. Seçimi onlar kazanırsa milli irade, seçimi Millet İttifakı kazanırsa darbeymiş. Hadi oradan! Bu usulsüzlüklere nasıl başvurduklarını İstanbul’dan biliyorsunuz. Kazanıyoruz, kazanıyoruz, kazanıyoruz. Ben her şeyin sahibiyim diyen akıl tıpış tıpış evine gidiyor. Cumhurbaşkanlığında oyumuz Kemal Kılıçdaroğlu’na, oyumuzu bölmeyeceğiz, böldürmeyeceğiz. Oyumuz Millet İttifakına. Yerli ve milli olmanın demokrasiye sahip çıkmak olduğunu, bu ülkenin geleceğine sahip çıkmak olduğunu, 86 milyon insanımıza eşit gözle bakabilmenin olduğunu aklımızdan hiç çıkarmayacağız. Kendini yerli ve milli edip, kendisine oy vermeyenleri hain diyen akla gülüp geçin. Onların devri bitti. Artık meydanlarda konuşma bile yapamıyorlar. Bir oy patlaması bekliyoruz. Bu seçim bir siyasi parti seçimi değil, bu seçim bir grubun kesimin iktidar oma seçimi değil. Bu seçim 86 milyonun kazanacağı bir seçim. Bu seçim ikinci yüzyılın pırıl pırıl geleceğe kavuşması seçimi” şeklinde konuştu.