Urla Belediyesi, Atatürkçü Düşünce Derneği ve Urla Kültür Sanat Elçileri Derneği işbirliğiyle düzenlenen etkinlik, Necati Cumalı Anı ve Kültür Evi’nde gerçekleştirildi. Programa Urla
Belediyesi Başkan Vekili Prof. Dr. Mesut Önen, Başkan Yardımcısı Oya Atila, Başkan
Yardımcısı Melis Ölçüm Şaşmaz, geçmiş dönem Belediye Başkanı Bülent Baratalı, sivil
toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı. Etkinlikte konuşma
yapan Urla Belediyesi Başkan Vekili Prof. Dr. Mesut Önen, Necati Cumalı’nın Urla’ya
duyduğu sevgiyi ve eserlerine yansıttığı zengin detayları dile getirdi.
URLA’DAN HİÇBİR ZAMAN VAZGEÇMEMİŞTİR
Prof. Dr. Önen, Cumalı’nın eserlerinde Urla’yı çok iyi betimlediğini belirterek şunları söyledi:
“Necati Cumalı hepimizin bildiği gibi romanlarında 1950-57 yıllarında o dönemin Urlası'nı,
köy ve kasaba yaşamını, fakirliği ve zenginliği, komşular arasındaki ilişkileri, tarlalarda
çalışan insanları, anlaşmazlıkları çok etkileyici bir şekilde kaleme almıştır. Bunları
eserlerinde çok iyi betimlemiş ve Urla’yı her zaman romanlarında ön planda tutmuştur.
Dünyanın birçok yerini görmesine rağmen Necati Cumalı Urla’dan hiçbir zaman
vazgeçmemiştir. Kendisi, ‘Benim güzel Urlam, Yeşil Urlam. Oraya yılda bir kere gitmezsem
büyük bir eksiklik duyarım, mutlaka gitmem gerekir’ diyerek Urla’ya olan bağlılığını ifade
etmiştir. Eserlerinde tütünü, tütün işçilerini, tütün tarlalarındaki olayları ve işçilerin hayatlarını,
gerçek kişilere ve olaylara dayanarak anlatmıştır. Hatta bir söyleşisinde ‘Makedonya 1900
dışında yazdığım her eser gerçek olaylardan ve kişilerden esinlenmiştir’ demiştir.
Romanlarında Urla’nın Zafer Caddesi, Şehit Kemal, Karakol, Malgaca Pazarı, Park Kahvesi
ve lokantalar gibi mekanlarını ayrıntılı bir şekilde tasvir etmiştir.”MİRASINI YAŞATMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Prof. Dr. Önen, Cumalı’nın eserlerinin sadece edebiyatımızın değil, aynı zamanda sinema
tarihimizin de önemli yapı taşlarından biri olduğuna da dikkat çekerek, “1964’te ‘Susuz Yaz’ filmiyle Almanya’da Altın Ayı ödülünü kazanmış ve Türkiye’nin uluslararası camiada bir filmle kazandığı ilk ödül olmuştur. Cannes Film Festivali’nde de ödül almıştır. Bu değerli yazarımızı ve Urla’da yaşamış diğer edebiyatçılarımızı, Yorgo Seferis’ten Neyzen Tevfik’e kadar, hem ölenleri hem yaşayanları genç nesillere tanıtmak ve anmak bizim en büyük görevimizdir. Bu etkinlikleri artırarak ve daha geniş kitlelere ulaşarak Necati Cumalı’nın mirasını yaşatmaya devam edeceğiz” dedi.ŞİİRLERLE ANILDI
Etkinlikte Atatürkçü Düşünce Derneği Urla Şubesi’nden Erdoğan Karabıyık, Necati
Cumalı’nın “Güneş Delisi” şiirini seslendirdi. Geçmiş dönem Urla Belediye Başkanı Bülent
Baratalı ise yazarın cumhuriyetçi ve devrimci yönünü vurguladığı “Selam” şiirini okudu.
VEFA PLAKETİ TAKDİM EDİLDİNecati Cumalı Anı ve Kültür Evi’nde uzun yıllar görev yapan ve geçtiğimiz günlerde emekliye
ayrılan Hülya Katıksız’a plaket takdim edildi. Plaketi, Urla Belediyesi Başkan Vekili Prof. Dr.
Mesut Önen ve Başkan Yardımcısı Oya Atila sundu. Urla Belediye Konservatuarı’nın
gerçekleştirdiği müzik dinletisiyle sona eren etkinlikte, Necati Cumalı’nın edebi mirası ve
Urla’ya olan katkıları bir kez daha hatırlandı.
Belediyesi Başkan Vekili Prof. Dr. Mesut Önen, Başkan Yardımcısı Oya Atila, Başkan
Yardımcısı Melis Ölçüm Şaşmaz, geçmiş dönem Belediye Başkanı Bülent Baratalı, sivil
toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı. Etkinlikte konuşma
yapan Urla Belediyesi Başkan Vekili Prof. Dr. Mesut Önen, Necati Cumalı’nın Urla’ya
duyduğu sevgiyi ve eserlerine yansıttığı zengin detayları dile getirdi.
URLA’DAN HİÇBİR ZAMAN VAZGEÇMEMİŞTİR
Prof. Dr. Önen, Cumalı’nın eserlerinde Urla’yı çok iyi betimlediğini belirterek şunları söyledi:
“Necati Cumalı hepimizin bildiği gibi romanlarında 1950-57 yıllarında o dönemin Urlası'nı,
köy ve kasaba yaşamını, fakirliği ve zenginliği, komşular arasındaki ilişkileri, tarlalarda
çalışan insanları, anlaşmazlıkları çok etkileyici bir şekilde kaleme almıştır. Bunları
eserlerinde çok iyi betimlemiş ve Urla’yı her zaman romanlarında ön planda tutmuştur.
Dünyanın birçok yerini görmesine rağmen Necati Cumalı Urla’dan hiçbir zaman
vazgeçmemiştir. Kendisi, ‘Benim güzel Urlam, Yeşil Urlam. Oraya yılda bir kere gitmezsem
büyük bir eksiklik duyarım, mutlaka gitmem gerekir’ diyerek Urla’ya olan bağlılığını ifade
etmiştir. Eserlerinde tütünü, tütün işçilerini, tütün tarlalarındaki olayları ve işçilerin hayatlarını,
gerçek kişilere ve olaylara dayanarak anlatmıştır. Hatta bir söyleşisinde ‘Makedonya 1900
dışında yazdığım her eser gerçek olaylardan ve kişilerden esinlenmiştir’ demiştir.
Romanlarında Urla’nın Zafer Caddesi, Şehit Kemal, Karakol, Malgaca Pazarı, Park Kahvesi
ve lokantalar gibi mekanlarını ayrıntılı bir şekilde tasvir etmiştir.”MİRASINI YAŞATMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Prof. Dr. Önen, Cumalı’nın eserlerinin sadece edebiyatımızın değil, aynı zamanda sinema
tarihimizin de önemli yapı taşlarından biri olduğuna da dikkat çekerek, “1964’te ‘Susuz Yaz’ filmiyle Almanya’da Altın Ayı ödülünü kazanmış ve Türkiye’nin uluslararası camiada bir filmle kazandığı ilk ödül olmuştur. Cannes Film Festivali’nde de ödül almıştır. Bu değerli yazarımızı ve Urla’da yaşamış diğer edebiyatçılarımızı, Yorgo Seferis’ten Neyzen Tevfik’e kadar, hem ölenleri hem yaşayanları genç nesillere tanıtmak ve anmak bizim en büyük görevimizdir. Bu etkinlikleri artırarak ve daha geniş kitlelere ulaşarak Necati Cumalı’nın mirasını yaşatmaya devam edeceğiz” dedi.ŞİİRLERLE ANILDI
Etkinlikte Atatürkçü Düşünce Derneği Urla Şubesi’nden Erdoğan Karabıyık, Necati
Cumalı’nın “Güneş Delisi” şiirini seslendirdi. Geçmiş dönem Urla Belediye Başkanı Bülent
Baratalı ise yazarın cumhuriyetçi ve devrimci yönünü vurguladığı “Selam” şiirini okudu.
VEFA PLAKETİ TAKDİM EDİLDİNecati Cumalı Anı ve Kültür Evi’nde uzun yıllar görev yapan ve geçtiğimiz günlerde emekliye
ayrılan Hülya Katıksız’a plaket takdim edildi. Plaketi, Urla Belediyesi Başkan Vekili Prof. Dr.
Mesut Önen ve Başkan Yardımcısı Oya Atila sundu. Urla Belediye Konservatuarı’nın
gerçekleştirdiği müzik dinletisiyle sona eren etkinlikte, Necati Cumalı’nın edebi mirası ve
Urla’ya olan katkıları bir kez daha hatırlandı.