Çiğdem CANPOLAT /
ÖNCÜŞEHİR – İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Ocak ayı Olağan Meclis toplantısının
ikinci oturumu; Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yokluğunda Belediye Başkan
Vekili Mustafa Özuslu idaresinde, Ahmed Adanan Saygun Sanat Merkezi’nde
gerçekleşti.
GRAND PLAZA İÇİN SERMAYE
ARTTIRIMI TARTIŞMA YARATTI
İzmir Büyükşehir Belediyesi, bünyesinde bulunan Grand Plaza, İZELMAN, İZULAŞ, İZDENİZ ve Ege Şehir Yapı Planlama Müşavirlik ve Teknoloji A.Ş şirketleri için sermaye artırımı kararları Meclis’ten yetki istedi.
Büyükşehir, Grand Plaza’nın 133 milyon 458 bin 415 TL olan sermayesi 193 milyon 458 bin 415 TL’ye, İZELMAN’ın 571 milyon olan sermayesi 646 milyon, İZULAŞ’ın 720 milyon 500 bin olan sermayesi 736 milyon 809 bin TL’ye, İZDENİZ’in 233 milyon 250 bin TL’den 307 milyon 731 bin 250 TL’ye, Ege Şehir Yapı Planlama Müşavirlik ve Teknoloji A.Ş’nin 118 milyon 618 bin TL’den 168 milyon 618 bin TL’ye çıkması için önergeler verdi.
İlgili önergeler Grand Plaza haricinde oy birliği ile geçti.
MISIRLI: GRANT PLAZA
GİBİ BİR İŞLETMEYE İHTİYACIMIZ VAR MI?
Söz konusu önerge hakkında konuşan AK Partili Meclis Üyesi Fikret Mısırlı, “Grand Plaza'nın bir sermaye aktarımı söz konusu. Grant palaza 2014'den beri bugüne kadar 134 milyon sermaye aktardık. Bunu 106 milyonunu azalttık. 106 milyon zarar etti yani. Temmuz ayı sonrası ciro kaybımız 45 milyon, personele içinde 25 milyon zamlardan kaynaklı yanı şimdiden öngördüğümüz 82 milyonluk açıktan bahsediyoruz. Belediyelerimiz asli görevi tabii ki ulaşım altyapı hizmet konularında zarar etmesi anlaşılabilir. Ancak fuar, restoran gibi tesis gerektiren ve gelir getirmesi düşük olan konularda zarar etmesi anlaşılabilir değil. Bugün İzmir'de en kıymetli 11 mülkünde kiracı oluyor ve buralarda yapmış olduğu faaliyetlerin içinde… Geliri 109 milyon personel gideri 104 milyon. Grant Plaza gibi bir işletmeye ihtiyacımız var mı diye sorarım. Bu rakamlar bugün şehrin en kıymetli restoranına gitsek bunun altında bedel öderiz. Esnafa rakip olma bir görevi de yok bunun. Ancak fiyatların yüksek olması ve hem de zarar ediyor olması biz bu işletmeyi kapatsak bu kadar zarar etmesek inanıyorum ki belediyemiz gelir elde edecek hem de kamu restorancılık adı altında daha uygun fiyatlardan imkanı bulur” dedi.
SÖZÜPEK: İÇİNDE
BULUNDUĞU EKONOMİK KOŞULLARDAN DOLAYI BU DÖNEM ZARAR ETTİ
CHP’li Meclis Üyesi Bülent Sözüpek ise, “Biz bir kamu kurumuyuz. İzmir halkına hizmet ederken de belirli riskleri ve zararları göze alabilecek bir belediyeyiz. Bu kaçılmaz durum ülkenin her yerinde kar amacı gütmemektedir. Siz 1,50 TL’den biz vatandaşımıza ucuz ekmek götürüyoruz. Ekmenin maliyet bize olmuş 2,28 TL. Biz tabii ki zarar edeceğiz. Arka sokaklarda ekmek alamayan vatandaşlarımıza ekmek alması için bunun geri kalan finansmanını Büyükşehir olarak şirketimiz aracılığıyla finanse ediyoruz. 31.07.2020 tarihine kadar kafe ve restoranların hepsi zarar etti. Sadece Grand Plaza zarar etmedi. Sokağa çıktığınızda kapalı olan restoranlar battı. Bu zararlar Grand Plazadna kaynaklanmıyor. Bu zararlar ülkede girdi maliyetlerinin artması ve pandemiden dolayı kapalı kalan işyerlerinden kaynaklanıyor. Bu dönem sonunda kapatılan şirket sayısı 100 binlerin üzerinde. Sermaye artırımı kaçınılmaz hale gelmiştir. Kapalı olduğunda Maliye Bakanlığı tarafından 7,5 milyonluk bir ecri misil tahsilatı yapılmış. O zaman devletimiz şunu deseydi; siz kamu kurumusunuz, biz sizde ecri misil almıyoruz deseydi. Benden çağrı olsun hükümetimize, bütün kamu kurumu şirketlerinin zararlarını değer artışları ve girdi maliyetlerini bakarak değerlendirsin. Yasemin Kafemize vardı, yandı. 15 milyon gibi bir maliyet oldu. Halkın bakkallı üzerinde çiftçiden ve üreticiden doğrudan sağlıklı gıdanın halka ulaşması için de halın bakkalı Grand plaza üzerinden yürütülmekte. Buradan arttırdığımız sermayenin bir kısmı da yine arka sokaklarda vatandaşın ayağına ürün götürmek için yapacağımız halkın marketlerine harcayacağız. Zarar eden bir kurum yok. Yatırımı yapan bir kurum var ve tamamen girdi maliyetlerinden ve ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullardan dolayı bu dönem zarar etmişti. İnşallah bir daha dönem kar edecektir” diye konuştu.
BOZTEPE: DURUMU İYİ
OLANLARIN BİLE ORADA ALIŞVERİŞ YAPMASI MÜMKÜN DEĞİL
AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, belediye iştiraki kafelerin menü fiyatlarını eleştirerek, “Keşke Bülent Bey konuşmasaydı diye düşünüyorum. O zaman bende söz almazdım. Karşıyaka’da Yasemin Kafe var. Hiç buralara gidip oturdunuz mu? Ben geliri iyi olan biriyim. Geçinebiliyorum. Ben gitmeye korkuyorum. Geçenlerde eski bir vekil arkadaşla gittik hesabı o ödedi ancak hesap gerçekten korkunç. Hele hele Nefes Restoran'a gidip ön masalar kurmayı bu mecliste 3-5 kişi yapar ya da yapamaz. Ancak başkanın geliri iyi ki gidip kullanabilir. Sonra neymiş buralardan arka sıralardakilere destek veriyor muşuz. İzmir'e gelir gelmez önce şatoya yerleştiniz, sonra kendinize marina yaptınız her gece oturmak ve yatınızı bağlamak için. Yatı ne yaptınız? Karşıyaka'dan aldınız. Karşıyaka Belediyesi ambulansı bedelsiz devretti. Böyle bir şirketin zarar etmesi ayıptır, günahtır, yazıktır. Fiyatlar piyasanın çok üstünde. Halkın bakkalı dediniz… Kimse oradan alışveriş yapamaz. Durumu iyi olanların bile orada alışveriş yapması mümkün değil. Bu şirket zarar ediyor. İZULAS, ESHOT bunlar olabilir… Bunlara bir şey diyemeyiz. Grant Plaza zarar ediyorsa bu belediye kapısına derhal zincir vurmalı" ifadelerini kullandı.
KÖKKILINÇ: BU KADAR
ÇOK ALGI OPERASYONU YAPACAK BİR DURUM YOKTUR
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, Boztepe’nin konuyu kişiselleştirdiğini ifade ederek, “"Hüsnü Bey her zaman geçmişte dile getirdiği gibi kişiselleştirdi konular. Beceriksiz sözcüğünü yakıştıramadık kendisine. Öncelikle bunu iade ediyoruz. Aslında söz almayacaktım hızlı ilerlemek ama bu sebepten dolayı söz almak zorunda kaldım. Ticaret Kanununa göre yapmış olduğumuz bir iştir. Sermaye artımı sermaye azalımı. Bu kadar çok algı operasyonu yapacak bir durum yoktur” açıklamasında bulundu.
ÇALIŞKAN: BU ZARARIN
İÇİNDE EKMEK ÇOK KÜÇÜK BİR ORAN
AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan, personel giderlerinin zarara yol açtığını dile getirerek, “Öyle güzel anlattı ki komisyon başkanımız; sanki bütün zararı emekten ediyoruz diyorsunuz. Değil sayın başkan. Biz ekmekten edilen zararı zaten seve seve kabulleniriz. Bu şirketin işçilik gideri yüzde 47. Turizm sektörünün hizmet sektörün bu sektörün işçilik yüzde 17’yi geçmez. Problem ne? Sendikadan çalıştırıyoruz. Sendikadan dolayı giderimiz çok yüksek. O zaman yapmayın. Başka şekilde finanse edelim. Başka yol bulalım. Biz buna keyfimizden ret vermedik. Bu zararın içinde ekmek çok küçük bir oran. Ettiğimiz zararı temeli personel gideri. 2 liranın 1 lirasını personele veriyoruz. Bu mudur? Lafı döndürüyor dolaştırıyorsunuz. Hep aynı şey oluyor. Biz buranın bir sorununu gerekli doğrulukta gerekli belgesiyle konuşamıyoruz. Ama ne oluyor? Bana onu bunu dedin oluyor. Getirin belgeleri. Madem zarar ediyoruz, bunu da arka sıralar için ediyoruz diyorsunuz. O zaman ortaya koyun belgenizi. Etmiyorsunuz. Yüzde 47 personel gideriniz var. Zararınız bu. Ben size soruyorum? Hanginiz iş yerinde 3 katı ödüyor? 29 bin kişiydi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çalışan işçi sayısı seçim zamanı. Bugün 31 bin 600 kişi çalışıyor belediyede. 2 bin 600 kişiyi işe aldınız. Yapmayın arkadaşlar” şeklinde konuştu.
HIZAL: BURADA İŞİN LÜKSÜNE
KAÇIYORSUNUZ
AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal, Grand Plaza önergesine neden ret oyu verdiklerini açıkladı. Hızal, “Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tüm şirketlerinin inanılmaz derecede kar etmesini beklemiyoruz. Sosyal belediyecilik adı altında bir takım sosyal faaliyetleri ve sosyal sorumlukları var. Biraz itiraz noktamız şu; birincisi bu şirketler zarar ederken bu şirketlerin zarar gerekçesi özellikle Grand Plaza üzerinde söylüyorum. Sosyal belediyeciliğinin gereğini yerine getirdiği için. Birinci soru bu. İkincisi; beceriksizlik ya da iş bilmezlik. Sonuç itibarıyla bir ticari işletme işletiyorsunuz. Elbette ki muazzam karlar etmeyeceksiniz ama kamunun kaynaklarını da doğru kullanacaksınız. Sosyal belediyecilik adına Grand Plaza’nın az önce sayılan yerlerle alakalı bir örnek vardı. Bugün nefes tabir edilen İzmir Marina’daki alana gidip de sizin arka sırada tabir ettiğiniz vatandaşın herhalde oturup çay içip yemek yemesi neredeyse imkansız. O kadar ciddi bir pahalılıktan bahsediyoruz. Bunun karşılığında “ekonomideki dalgalanmalar” kabul etmiyorum. Bu tamamen orada sizce ortaya koymuş olduğunuz standardın altına düşmemek adına. Yani maalesef ki İzmir’de arka sıradaki vatandaşları oraya özellikle gelmemesi adına ortaya koyduğunuz bir duruş. Burada bir sorun var; ikincisi halkın bakkalı ve beceriksizlik meselesi ya da iş bilmezlik meselesi. Halkın bakkalını kim için yaptınız? Vatandaş için yaptık diyorsunuz. Az önce halkın bakkalından online alışveriş yapmak istedim. İki tane ekmek seçtim. Glutensiz ekmek 400 gram tanesi 4 lira, iki tanesi 8 lira. Sepetime ekledim, kredi kartı bilgilerimi gireceğim. Kargı ücretsi 17 lira. 8 liraya 17 lira kargo ücreti. İnanılır gibi değil. Bugüne kadar hiçbir yerde böyle karşılaşmadım. Bu bir iş bilmezliktir. 17 lira kargo ücretini gören vatandaş en azından ben, almam. Giderim x bir firmadan 4 lira kargo ücreti vererek alışverişimi yaparım. Siz neden17 lira yaptınız? İzmir’in kamu kaynakları heba olur gider ve yazık olur. Biz diğer şirketlerin sermaye artışlarına oy birliği verdik, oradaki gerekçeler başkaydı. Ama burada işin açıkçası lüksüne kaçıyorsunuz” dedi.
SÖZÜPEK:
BECERİKSİZLİK VARSA BİR AYNAYA BAKSINLAR
CHP’li Meclis Üyesi Bülent Sözüpek, Boztepe ve Çalışkan’ın eleştirilerine cevap verdi. Sözüpek, “Sayın Hüsnü Bey biz konuşurken sizden izin mi alacağız? Benim konuştuklarım sizin ve grubunuzu ve ittifakınızın hoşuna gitmeyebilir. Çünkü biz burada gerçekleri söylemek zorundayız. Buna da her zaman söyleyeceğiz. Siz hoşnut olacaksınız diye konuşmalar yapmayacağız. Erhan Bey dedi belgelerle konuşmuyorsunuz diye. Bizim komisyonumuza genel müdürümüz geldi. Tüm bilgileri detaylıca verdi. Hatta ekstrada bilgiler istediler. Bunları da verdi. Saklı gizli bizim hiçbir şeyimiz yok. Becerisizlik bu ülkede iş bilmezliği bu ülkenin vatandaşları şu anda sokakta yaşayarak görüyor. Bu gençlerin yüreğindeki umudu şu an ülkeyi yönetenler söküp aldılar. Beceriksizlik varsa bir aynaya baksınlar” ifadelerini kullandı.
ÖZUSLU: ELBETTE Kİ
MUHALEFET İKTİDARIN YAPTIĞINI ONAYLAMAYACAKTIR
CHP Grup Başkan Vekili Mustafa Özuslu ise, “Görüştüğümüz konu önemli bir konu. Elbette ki muhalefet iktidarın yaptığını onaylamayacaktır. Burada bir beis yok. Biz iktidar grubu ve CHP adına belediyeyi yöneten grubun üyeleri olarak yapılan eleştirilere cevap vereceğiz ve yanlış eksik bir söz söylenmişse bunun da yanıtını vereceğiz. Gerçekler olarak da vereceğiz” dedi.