Sancaktepe'de 19 Eylül 2021 tarihinde trafikte yol verme
meselesi yüzünden tartıştığı kişilere kurşun yağdırarak Halil İbrahim
Scholten'ın ölümüne neden olan eski futbolcu Sezer Öztürk'ün de aralarında
bulunduğu 3 sanığın yargılanmasına başlandı. Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde
görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Sezer Öztürk ve Ömer Genç cezaevinden
getirilirken, tutuksuz sanık Duran Genç, hayatını kaybeden Halil İbrahim
Scholten'ın ailesi ve taraf avukatları hazır bulundu.
Savunmasına “Eski milli bir futbolcu olarak burada olmaktan
duyduğum üzüntüyü dile getirmek istiyorum” diyerek başlayan Sezer Öztürk, “Olay
günü arkadaşı Ömer Genç ve ailesiyle birlikte ailecek hayvanat bahçesinden
döndüklerini anlatarak, “Arabada benim 3 çocuğum, eşim ve çocuklarımızın
bakıcısı vardı. Arka arabada da Ömer'in 2 çocuğu ve eşi vardı. Kiraladığımız eve
doğru gidiyorduk. 2-3 arabanın yolu kapattığını gördük. Arabaların kapıları
açıktı. Yol isteyince bana, ‘bekle lan' dediler. 5-10 dakika bekledikten sonra
tekrar yol istedim bu sefer bana, ‘Bekle lan Almancı, burası Almanya mı?' diye
küfürler ettiler” dedi.
“Gözü dönmüş
insanların çocuklarıma bir şey yapacağını düşündüm”
Öztürk savunmasının devamında, “Almanya'da büyüdüm ama ben
Türküm hakim bey, bizde eşin ve çocuğun olduğu yerde küfür edilmez. Biz
şerefimiz için yaşarız. Ben söylediklerini hep hazmettim. Çünkü alkollü
olduklarını anladım. Biz arabada durdukça üstümüze geldiler. İçlerinden biri
arka kapıyı açmaya çalışınca ben arabadan indim. İner inmez biri bana yumruk
attı. Bijon anahtarıyla kafama vurdular. Demir çubuklar ve taşlarla vurmaya
devam ettiler. Biri üstüme sandalye attı. Çok kalabalıklardı. Ben bunları
yaşarken hep çocuklarımı ve eşimi düşündüm” diye konuştu.
“Bu kadar gözleri dönmüş şiddete meyilli insanların
çocuklarıma da bir şey yapacağını düşündüm” diyen Öztürk, “Ömer ilk önce havaya
ateş etti. Biraz geri çekildiler ama yine gelip daha çok vurmaya başladılar.
Çocuklarıma bir şey olmasın diye sürekli dua ediyordum. O ana kadar kimseyi
öldürmeyi düşünmedim. Allah hiçbir babayı bu pozisyona düşürmesin. Ömer'in
kafasına vurduklarını ve Ömer'i yere düştüğünü gördüm” dedi.
“Öldürme kastım
yoktu”
Aldığı darbelerle yaralandığını ve hastaneye gittikleri
sırada yine yolunun kesildiğini anlatan sanık, “Maktul de oradaydı. Keşke
olmasaydı ama niyetleri iyi değildi. Benim hala başım dönüyordu. O kadar çok
darbe almıştım ki tek bir darbe daha alsam öleceğimi biliyordum. Üstüme doğru
gelen kişilerden birinin belinde silah olduğunu zannettiğim için ayaklarına
ateş ettim. Maktul üstüme doğru geldi. Ben ayaklarına doğru ateş edince kaçtı.
Koşmaya başladı. Benim öldürme kastım yoktu. Olsaydı arkasından koşardım.
Hayatımda hiç suç işlemedim. Üzgünüm, sadece yol istemiştik. Ben size her şeyi
içtenlikle anlattım. Üzerimden bir yük kalktı” şeklinde konuştu.
“'Ez, ez' diye
bağırıyordu”
Tutuklu sanık Ömer Genç ise, “Olay anında kalabalık bir grup
bize saldırdı. Ben arkadaki arabadaydım. Kalabalıktan birinin Sezer'in eşi ve
çocuklarının olduğu arka kapıyı açmaya çalıştığını görünce indim. Başka biri de
benim yolumu keserek, ‘Buranın kahramanı sen misin?' diyerek bana vurmaya
başladı. Ben kalçamdan büyük bir ameliyat geçirdiğim için zaten yerden
kalkamadım. Eşim beni kurtarmaya çalışıyordu. Çocuklarım yerde ağlıyordu. O an
hepimizi öldüreceklerini düşündüm. Kalabalık bir kamyonete bindi. İçlerinden
biri de, ‘ez ez' diye bağırıyordu. Ben kaçmayı başardım ama Sezer tam kendinde olmadığı
için ona çarptı” dedi.
“Çocuğum her gece
‘baba' diye ağlıyor”
Maktul Halil İbrahim Scholten'in dini nikahlı eşi Dilek
Özdemir, olay anını görmediğini söyleyerek, “Benim çocuğum her gece baba diye
ağlıyor. En ağır cezayı alsın” dedi.
Anne şikayetçi olmadı
Maktulün annesi Güleser Scholten ise mahkeme başkanının,
“Şikayetçi misin?” sorusu üzerine, “Neyinden şikayetçi olacağım. Şikayetçi
değilim. Allah'a havale ediyorum” dedi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti,
Sezer Öztürk ve Ömer Genç'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma,
eksikliklerim giderilmesi için ertelendi.
İddianameden
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan
iddianamede, Sezer Öztürk'ün "haksız tahrik altında kasten öldürme",
"haksız tahrik altında silahla kasten yaralama" haksız tahrik altında
mala zarar verme", "zincirleme şekilde silahla tehdit" ve
"ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya bulundurma"
suçlarından toplamda 17 yıl 10 aydan 32 yıl 9 aya kadar hapisle
cezalandırılması isteniyor.
Diğer sanık Ömer Genç'in ise, "basit yaralama",
"haksız tahrik altında kasten öldürme", "haksız tahrik altında
silahla basit yaralama, "kasten yaralama", vücutta kasten kemik
kırığına neden olacak şekilde kasten yaralama", "genel güvenliğin
kasten tehlikeye sokulması" suçlarından 15 yıl 9 aydan 28 yıl 1 aya kadar
hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Diğer sanık Duran Genç hakkında ise olay sırasında Sezer Öztürk'ün kafasına sandalye fırlatarak, "silahla basit yaralama" suçunu işlediği gerekçesiyle 8 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.