Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – Türkiye 14 Mayıs seçimlerinde Cumhurbaşkanı adaylarının yüzde 50+1’i alamaması sonrası 28 Mayıs’ta ikinci tur seçimlerine gitmeye hazırlanırken, siyasi partiler ise saha çalışmalarında vites arttırdı.
Bu kapsamda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP’li önceki dönem Belediye Başkanları Burhan Özfatura, Aziz Kocaoğlu ve mevcut ve önceki dönem ilçe belediye başkanlarıyla seçim çalışmalarına yönelik koordinasyon toplantısı gerçekleştirdi.
SOYER: İZMİR’DE FAZLADAN ALDIĞIMIZ 400 BİN OLMASAYDI…
İzmir olmasaydı seçimin ikinci tura kalmayacağını ifade eden Soyer, “Organizasyona katıldığınız için her birinize ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum. Bir hafta sonra Türkiye Cumhuriyeti tarihini belki de en önemli seçimlerinden birini yaşayacağız. Bu seçim 14 Mayısta aslında değişim isteyenlerin 50,5 olduğu, devam etsin diyenleri 49,5 olduğu seçim. 3 aşağı 5 yukarı 0’dan yeni bir seçime gidiyoruz. Bu seçimden öte bir referandum galiba. Karanlıkla aydınlığın, demokrasi ile otokrasinin arasında yapılacak seçim. 100 sene önce milletin bağımsızlığını belirleyecektir. Mustafa Kemal Atatürk’ten feyz alarak atalarımızın izinden 100 yıl sonra demokrasiyi bu topraklara getirme mücadelesi veriyoruz. İlk defa belki de bu kadar yakınız. 14 Mayıs seçimleri sonrasında ilk gün bir umut ve hayal kırıklığı yaşanmış olabiliriz ama her gün sokakta o umudun büyüdüğüne de şahitlik ediyoruz. Sizler çok ciddi tecrübeler biriktirmiş birçok şeyi yaşamış ve çok değerli bilgilere sahipsiniz. Bu toplantının amacı önümüzdeki 8 günde gözden kaçan ihmal edilen ne varsa onları konuşalım istiyoruz. Şenol Başkan, ‘İzmir yüzde 68 almasına rağmen nihai sonuca yetmedi’ dedi. Eğer İzmir olmasaydı, İzmir’de fazladan aldığımız 400 bin olmasaydı bugün ikinci tur olmazdı. İzmir’in hakkını teslim edelim” dedi.
ASLANOĞLU: 50+1’İ TÜRKİYE GENELİNDE GÖREMEDİK
İl Başkanı Aslaoğlu ise, “Geçmiş dönemde görev yapsa da bu seçim en önemini bilen her belediye başkanımız sahadaydı. Kiminle birlikte olduk, kiminin çalışmaları duyduk. Çok mutlu olduk. Bu çalışmalar uzun süre sürdü ve başarılı olmasını umuyorduk. Ancak nihai sonuca ulaşamadı. İzmir’ de 68,7 oranında değişim talebini gördük ancak 50+1’i Türkiye genelinde göremedik. Şimdi seçim yeni baştan başlıyor. Yapmamız gerekenler açık. Sizler deneyiminiz ve çalışmalarınız ile çok katkı koydunuz. Bugün de yapılacakları belirlemek için bir araya geldik” ifadelerini kullandı.
FATURA: İKTİDAR DEVAM EDERSE TÜRKİYE İFLAS EDECEKTİR
AK Parti’nin dindar bir parti olmadığını ifade ederek eleştirilerde bulunan Özfatura, “Bu seçimde iktidar mensupları ortaya hiçbir şey koymadılar. Sade hakaret, tehdit, iftira, küfür… Bu kadar ağzı bozuklar, bizim kanal daha temiz. Konak çiğli hattı söylenen laflardan daha temiz. Her türlü engellemelerin yapıldığı bir seçim oldu. Devletin tüp organları, devletin değil de partimin adamı gibi çalıştılar. Ahlaka uygun olmayarak bakanlar sarayın emriyle çakıştılar. Devletin imkanlarını kullandılar. TOGG’un reklamını yaptılar. Babanın TOGG’u değil ki din ve milliyetçiliği istismar ettiler. Kendimi bildiğimden beridir. İnancımızın gereklerini yerine getirmeye çalışan, dinimin esaslarını din barolarından öğrenmedim. AK Parti dindar bir parti değildir. Türk İslam tarihinde dinimiz bugüne kadar en fazla zararı vermiş bir partidir. Ilımlı İslam projesinin başarıyla uygulamıştır. AK Parti’nin söyledikleri kuranı kerimdekilerle hiç alakası olmayan şeylerdir. İslam’ı terörü katarak dejenere edilmiştir. İnanılmaz bir şekilde istismar edilmişti. Bizim dinimizde şirk günahtır. Bunlar liderlerini inanılmaz övgüler ve peygamberimizle kıyaslamışlardır. Hiçbir dönemde yolsuzluklar, rüşvetler bu kadar aleni yapılmamıştır. Biz bunu milletimize anlatamadık sanırım. Kabul etmek lazım ki bu cemaatler kanalıyla ki İslam aleminde 150 bin cemaat var. Türkiye’de ne olduğunu bilmiyorsunuz, çoğu da bölücü. Türklükle alakası olmayan tipler. Ama malesef okumayan araştırmaya toplum olduğumuz için gönüllü kölelik sistemine milyonlarca insan mahkum olmuş durumda. Gerçek İslam’ı okuyan bu iktidarın ve din baronlarının söylediklerine inanmaz. Bence işin temelinde millete gerçekleri anlatabilmek, onların yanlış bilgilerini düzeltebilmek ve iktidar partilerinin dinimizle alakası olmadığını belirtmek durumdayız. O kadar pervasızca harcadılar ki bütün şeyleri, Allah korusun iktidar devam ederse Türkiye iflas edecektir” diye konuştu.
KOCAOĞLU’NDAN ‘ADAM ADAMA’ ÖNERİSİ
İkinci tur çalışmaları için neler yapılması gerektiğiyle ilgili önemli mesajlar veren Kocaoğlu, “14 mayıs seçimlerinde herkes elinden geleni yaptı. Başkan Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu büyük bir performans gösterdi. Her eksik bulunur, bunlar işin teferruattır. Bu seçim Recep Tayyip Erdoğan’ın 50+1’i alamayacağını gösterdi. Olumsuzu bakıyoruz olumlu yönden baktığınızda her şeye rağmen 50+1’i alamadı. 50+1’i, 14 Mayısta alamayan 28 Mayısta alma şansı çok daha zayıftır. Çok seçime giren arkadaşlarım bunu en az benim kadar bilirler. Şans, potansiyel, sayın genel başkanımızın lehinedir. Bunu bir defa kafamıza iyice yerleştirelim ben buna inanıyorum, inanmadığım şeyi demem. Sahadaki duruma gelirsek; bir aya yakın süre önce sahaya belediye başkanımız olmayan ilçelerimize gittim. CHP’ye en az oyu veren en zor köylere giderek çalışma yaptım. Olumsuzu, en kötüyü görmek ve en kötüde çalışmak istedim. Hiç nahoş bir şey ile karşılaşmadım. Tam tersi teveccüh gösterdiler. O köylere3 İZBB başkanıyken gittiğim zaman bugünden daha iyi karşılanmadım. Daha iyi karşılandık. Bu genel başkanımıza olan teveccühe desteğe dayanıyor diye yorumladım. CHP’nin yoğunlukta olan yerlere hemen hemen hiç gitmedim. Hepinizin telefonunda isimler var. Hepsi o telefonda nazı geçecekleri arayarak ya da giderek bir tarama yapması gerekir. Çünkü zaman çok sınırlı. Bunu telefon gibi iletim araçları ile yapmak gerektiğini düşünüyorum. Bu ilçe teşkilatlarımızla sandık sonuçlarına göre CHP’nin birinci çıktığı sandıklardaki gelmeyenlerin üzerine yoğunlaşmakta büyük fayda var. Misak yüzde 60 oy almışız mesela, orada gelmeyen 3 kişiden 2’si bize oy verecektir. Bir de kanaat önderleri, ben giderim bir hemşerimize oyunu isterim. Beni dikkate almayabilir ama adamın adamını bulacaksın. Her sektörde bu böyledir. Hem semtin her ailenin her sokağın mutlaka hepsinden fazla sözü geçen birileri vardır. Belediye başkanlarımızda buna maksimum ağırlığı vermeleri gerekiyor. Pazar gezilebilir, çarşı gezilebilir, köylerde gezilebilir ama şimdi onlara sahada yoktunuz gibi intibah yaratmayacak şekilde adam adama çalışmayı öne çıkarmalıyız… Kiraz’dan iki üç köylümüz ‘Aziz Kocaoğlu gelirse oy veririz’ demişler. En kısa zamanda gideceğim. Böyle bir şey olursa gideceğiz, görüşeceğiz, destek isteyeceğiz. Geceli gündüzlü çalışmamız gerekiyor. Çalışan kazanıyor. İnanıyorum ki başaracağız. Hep beraber inanalım ve başaralım” şeklinde konuştu.
AYDIN: SANDIĞA GELMEYEN SEÇMENİ İKNA ETMEMİZ GEREKİYOR
İlk turda sandığa gelen seçmeni ikinci turda da oy kullanması için ikna edilmesi gerektiğini belirten İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, “4 aşamayla ilgili 2018 seçimlerinde 50 milyon 68 geçerli oy vardı. Recep Tayyip Erdoğan, 26 milyonunu almıştı. Bugün geçerli oy sayısı 54 milyon olmasına rağmen 2018’deki oy sayısını alamadı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzdeler açısından konuşsak da önemi yoktur, oran değil de sayılar üzerinden hareket etmek gerekiyor. Genel başkanımıza 23 milyon yurt içi oy aldı. Bu sayıyı tekrar sandığa getirmemiz gerekiyor. Bir numaralı görevimizdir. Erdoğan’ın oy veren seçmenin de bir kısmı nasılsa kazandık diye sandığa gelmeyecek. Geçersiz oyların yarıya yakını tepkisel geçersizdi. Aynı anda bir iki adaya oy verilmişti. Bu oylar Erdoğan’a da bize de gelemdi. Sandığa gelmeyen seçmeni ikna etmemiz gerekiyor. Bunu yaparsak 2 milyon civarında oyu yükseltmek mümkündür. Bu aşamada bizim yapacağımız şey değiştirilmesi en yakın seçmene odaklanmak. Bunun üzerinden gitmeliyiz. 9 bin 700 sandığın tamamı ile ilgili hem YSK hem parti içi girişler kontrol edildi. Lehimize ve aleyhimize hatalı girişler vardı. Bunlar düzeltildi, hala düzeltilmeye devam ediyor. Yine de hatalı kusurlu oylar olmuştur ancak seçim sonucunu etkileyecek hiçbir seçim hilesine İzmir’de izin verilmemiştir. Oylarımız çalındığı için kaybettik, 28’nci gelin bir daha çaldırırız denmez” şeklinde konuştu.
PEKTAŞ: COŞKUYU DEVAM ETTİRMEMİZ LAZIM
Konak önceki dönem Belediye başkanı Sema Pektaş ise, “Seçim süreci devam ediyor. Bizim coşkuyu ve seçimin devam etiği algısını herkese devam ettirmeliyiz. İlimizin bugün şehrimizin her yerin teşekkürler İzmir diye donatıları var. Bu erken! Biz 68 için teşekkür etmiyoruz onu en az yüzde 75’e çıkartırız. Teşekkür pankartı yerine yeni talepleri belirten ve hedefi vurgulayarak hedefimiz yüzde 75 pankartlarını yapmalıyız. Coşkuyu devam ettirmemiz lazım. Seçim bitmedi. 68’e teşekkür ediliyorsa insanlar evinde oturur, sandığa gelmez. Bu nedenle coşkuyu devam ettirmeliyiz” diye konuştu.
SOYER: İZMİR’DE 4’TE 3’Ü AK PARTİ SEÇMENİ TAYYİP BEY’DEN VAZGEÇMİŞ
Son olarak yeniden söz alan Soyer, “Herkes burada konuşulanlardan kendine düşeni mutlaka almıştır. Ne yapması gerektiğin biliyor ve buradan ilham aldı. Bilmenizi isterim. Sinan Oğan’ın aldığı İzmir’de 4,76 puan oyun 3,45’i AK Parti’den gitmiş, 1,31 CHP’den gitmiş. 4’te 3’ü AK Parti seçmeni Tayyip Bey’den vazgeçmiş. Sinan Bey’e oy vermesiyle tecelli etmiş. Bu da CHP’ye oy verebileceğini gösteriyor. Bu ihtimal üzerine gidilebilir. İzmir yüzde 68 gibi bir rakam aldı.B izi ikinci tura götüren İzmir’dir. Yine İzmir’deki artış ile bu hikaye değişirse değişir. Söylendiği gibi Orta Anadolu, Karadeniz’den beklemiyoruz. İzmir’de artış olursa bu hikaye değişir. Bu nedenle bize çok iş düşüyor” ifadelerini kullandı.