Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Kasım ayı Meclis Toplantısının ilk birleşimi Belediye Başkanı Tunç Soyer idaresinde, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleşti.
Meclis'te gündemde yer alan “Urla ilçesi, Bademler Mahallesi, 240 ada, 1 parselde “Belediye Hizmet Alanı (Eğitim Tesisleri ve Tarımsal Faaliyetleri Destekleyici Tesisler Yer Alabilir)” amacıyla hazırlanan, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı önerisinin oyçokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin İmar ve Bayındırlık Komisyonu Raporu” ifadeleriyle yer alan ve ilçede tarım lisesi yapılmasını öngören gündem maddesi Başkan Soyer ile Hızal arasında ‘dava’ restleşmesiyle sonuçlandı.
SOYER: KİŞİLİK
ÜZERİNDEN DEĞİL, PERFORMANS ÜZERİNDEN REKABET ETMELİYİZ
Başkan Tunç Soyer bir önceki mecliste, AK Parti tarafından
eleştirilen bazı konulara cevap verdi. Soyer, “Elektrik fabrikası ile ilgili hukuki
bir problem var o nedenle verilemiyor denmiş; hukuki problem yok. 2,5 sene önce
ihaleye çıkan iradenin önünde hiçbir hukuki engel yok. 300 küsür milyon dolarlık
kredi talebi ile ilgili planlanan böyle bir kredi yok deniş. Biz rüya görmedik,
4 ay boyunca Hazine ve Maliye Bakanlığı ve İller Bankası ile görüşüldü. 5 Mayıs’ta
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bize yazdığı bir yazı var. Yazıdaki ekte de Dünya
Bankası işe yapılan rapor da var. Dünya Bankası geçen hafta görüşmeye gitti
Hazine Bakanlığı temsilcilerimiz. Dilerim ki bu başka kentler için de
yapılacak. Diliyorum ki İzmir için yapılan çalışma… Böyle bir kredi yok, planlama
yok demek doğru değil. Yine, borç batağında Seferihisar Belediyesi bıraktı, personel
maaşları sonradan geliyor denmiş. Yok böyle bir şey. Bunlar doğru değil. Bunların
bu biçimde dillendirilmesi de doğru değil. İBB Başkanı toleransı, hoş görüsü
geniş olabilir ama İBB Başkanına seçmek için ona güvenerek oy veren insanın
hakkını savunmak İBB Başkanına düşer. İBB Başkanına bu tür adeta kişilik haklarına
saldırı ve ağır ithamlar doğru değil. Bir gün bir meclis üyesi arkadaşı ile geçmişi
işi hakkında cümle kurduğumu gördünüz mü? Bizim böyle bir şey yapmamız lazım. Siyasetin
seviyesine korumak gelecek nesillere olan vazifemizdir. Oy birliği ile geçince
bununla iftihar ediyoruz. Birbirimize eleştireceğiz ama bu seviyede olduğu zaman
bunlar doğru değil. Bizim aslında bir hukuki mevzuat var. Burada aslında
çalışma yönetmeliği 11. 12. maddesi gayet açık. Başkanvekili arkadaşlarımız otursunlar,
bunu bir sisteme bağlamamız lazım. Nasıl konuşulacak gibi belirsizlikler
ortadan kaldırılıp netleştireceğimiz bir tabloya ihtiyacımız var. Birbirimizle bu
meclis çatısı altında konuşurken birbirimizi incitecek, kişilik haklarına
saldırı anlamına gelecek ifadelerden kaçınmamız lazım. Buna hiç hakkımız yok. Türkiye’nin
bu kadar ağır sorunlarımız varken, biz İBB’de bu kadar uyumlu bir çalışma içerisindeyken
bu çatı altında bu tür ifadelere söylemlere yer yok. Buna izin vermememiz
lazım. Hepinizden rica ediyorum. Söz alıp konuşurken kimseyi incitecek ifadeler
kullanmaktan özellikle kaçınalım. Bu bize oy veren insanların hakkını da korumaktır.
Onlara başka türlü siyasetin var olduğunu göstermektir. Siyaset ilkeler üzerinde
yapılması gereken bir şey. Gerçekten kişilik üzerinden değil, performans
üzerinden rekabet etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
110 MİLYONLUK KREDİ
TALEBİ KOMİSYONA GÖNDERİLDİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2021 Mali Yılı Bütçesinde
yatırım, kamulaştırma ve diğer harcamalar için nakdi veya gayri nakdi olarak,
dilimler halinde kullanılmak üzere 110 milyon TL’ye kadar kredinin sağlanması
için Meclis’ten yetki istedi. Madde görüşülmek üzere Bütçe Komisyonuna
gönderildi.
KENT GENELİNDE EMSAL
ARTIŞI MECLİS GÜNDEMİNDE
Oturumda gündeme gelen bir diğer konu da Başkan Soyer’in geçtiğimiz
ay duyurduğu ve depremin ardından gündeme gelen emsal artışı önergesi oldu.
Başkan Soyer, ekim ayı meclisinde yalnızca Bayraklı
bölgesine verilen emsal artışı kararına depremzedelerin ve muhalefetin tepki
göstermesinin ardından kent genelinde emsal artışı çalışması yapacaklarını
belirtmiş ve “Kent genelinde depremde ağır veya orta hasar görmüş binaların
tamamına parsel bazında emsal artışı verilmesi teklifini önümüzdeki ilk meclise
sunacağım” demişti.
İlgili emsal artışı önergesi kasım ayı ilk oturumunda meclis
üyelerine sunuldu. Önerge, görüşülmek üzere İmar, Afet-Deprem ve Kentsel
Dönüşüm komisyonlarına oy birliğiyle gönderildi.
Mecliste ayrıca K alanlarını belirlenmesi için verilen
sürenin uzatılması da İmar, Afet-Deprem ve Kentsel Dönüşüm komisyonlarına sevk
edildi.
URLA KARARI MECLİS’İ
İKİYE BÖLDÜ
Urla’da, Hacıisa Mahallesi, 1292 ada 1 parsel, 1293 ada 1 ve
5 parseller, 794 ada 127 parsel ve 154 ada 80 parselin bulunduğu alanda, 1/5000
ölçekli Nazım İmar Planı doğrultusunda, "Özel Proje Alanı"
belirlenmesine yönelik hazırlanan, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı
Değişiklik önerisi, İmar ve Bayındırlık, Hukuk, Kentsel Dönüşüm Komisyonlarınca
oyçokluğu ile uygun bulunmadı.
Bu karar doğrultusunda CHP ile AK Parti grubu arasında fikir
ayrılığı yaşandı.
HIZAL: URLALILARA
BÜYÜK HAKSIZLIK YAPIYORSUNUZ
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal eleştirilerini dile
getirerek, “CHP İzmir İl Başkanınız, merkezi hükümet İzmir’i cezalandırıyor,
yatırım yapmıyor diyor. 15 yılda CHP’den AK Parti’ye yapılmış en büyük
suçlamalardan biri. Bunun olmadığını defalarca söyledik. Kim kimi nasıl
cezalandırıyor burada net bir şekilde görebiliyoruz. Urla Belediyesi, İBB’den
para mı istiyor, yok. Öz kaynağımla yapacağım diyor. Teknik yardımda istemiyor.
40-50 milyon neyse artık. Bu kimin menfaatine olacak? Urlalıların menfaatine
olacak. Neden karşı çıkıyorsunuz? Çünkü orada aday yaptırdığınız kişi FETÖ
bağlantılı çıktı. Belediye başkanınız görevden alındığını için mi
yapmıyorsunuz? Bunun kabahatlisi kimse gidin ona sorun. Urla’ya yapılacak olan
yatırımın önünü kesmeyin. Hem Urlalıların hem de İzmirlilerde çocukla oynar
gibi bu ay geçireceğiz, yeni önerge getirin bir kez daha değerlendirelim… böyle
bir şey yok. Biz burada neleri geçirdik. Ama İzmir’in menfaatine olan şeyde biz
hiçbir şeyde siyaset yapmadık. İstişare, ortak akıl diyorsunuz ya. Bunun neresinde,
bunun hiçbirinde yok. Komisyonda görüştük ve bunu reddettiniz hiçbir konuyu gündeme
getirmezsiniz. Siyasi bir kararla bunu reddediyorsunuz. Urlalılara, size oy
veren Urlalılara büyük haksızlık yapıyorsunuz” dedi.
KÖKKILINÇ: İBB’Yİ
SİYASİ KARAR ALMAKLA SUÇLAMAK BÜYÜK HAKSIZLIK
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, Hızal’a cevaben, “AK Parti
Grup Başkanvekili arkadaşımızın söylediklerine şaşıyorum. Bugün ki gündemimizde
bile bu konu haricinde komisyonlardan geçmiş 4 gündem maddesi var. Hepsinde komisyonlardan
oy birliği ile geçmiş. Urla’dan geçen 3 konuyu komisyon oy birliği ile kabul etmiş…
Burada arkadaşımız Urla’yı cezalandırmak için diyorsunuz. Bunlar yanlış şeyler.
Eminim ki Urla halkı İBB’nin samimiyetinden emin. İBB’yi siyasi karar almakla
suçlamak büyük haksızlık. Alandaki 1/5000’lik çalışmayı yapan da İBB. Bu
doğrultu da gelmesi lazım bütün çalışmaların. Nerelerde yanlışlık görüldü,
ondan karar verdi. İBB, Urla yararına olan her türlü kararı almaya hazırdır”
diye konuştu.
ÇAMUR: MANİPÜLASYON
YAPARAK KONUYU BAŞKA YERLERE ÇEKİYOR
CHP’li Meclis Üyesi Gamze Gül Çamur ise, “Urla’daki bu proje
gerçekten uzun süredir konuşuluyor ama manipülasyon yaparak konuyu başka
yerlere çekiyor. Olayı siyasallaştırmak, siyasi beklentiyle hareket etmeyi Urla
halkı hak etmiyor. Görevden alınan belediye alkanı ile ilgili konu hakkında yorum
yapmıyorum. Kendisinin de hesap sormaya hakkı olmadığı için, yargılama kesinleştiğinde
bizimde söyleyeceğimiz şeyler vardır. Hukukçu bir kişilik olarak burada konuşmasını
doğru bulmuyorum. Biz burada siyasi bir tavırla hareket etmiyoruz. Ortak akılla
hareket emek çok kıymetli. Şu anda belediye başkanlığı kayyum yürütüyor. Tek başına
karar alıyor. Bir meclis kararı var, meclis üyeleri ilçeyi yakından
ilgilendiren konu hakkında müzakere etmişler. İBB yönetmeliğine ve kanununa
uygun olarak değişiklik yapılmasını talep ediyoruz. İlçe belediye meclisinden
gelmemiş bir konu ama bizim reddetme sebebimiz bu değil. Manipüle bir konuşmayla
konuyu başka yerlere çekmemeniz. Urlalılar ile İBB’yi karşı karşıya getirme
çabası olduğunu görüyorum” dedi.
SOYER: URLA’DAKİ
MECLİS ÜYESİ ARKADAŞLARIMLA OTURUN, BUNU DA MÜZAKERE EDİN
Son alarak konu hakkında konuşan Başkan Soyer, “Barış ve
Ertan Bey’e rica ediyorum. Urla’daki meclis üyesi arkadaşlarımla oturun, bunu
da müzakere edin. Onların da fikrini aldın. Buraya geldiğinde bir mutabakatla
gelirse ilkesel anlamda hareket edilebilir” ifadelerini kullandı.
BOZTEPE: BİR TEK
BELEDİYE BAŞKANI OLAMIYORSUNUZ
AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Urla ile ilgili
emlak vergiler ile ilgili çok yüksek rakam gelmişti ben eskiden komisyondayken.
Bunu görüştük ve reddettik hep birlikte. 5-6 aydır bu komisyonlarda bu
görüşülüyor ve ilk kez Urla'nın meclis üyesi çıkıp konuştu. Ancak bir kez bile
imar komisyonumuz gelip konuşmadı. Ben proje detaylarına girmeyeceğim. Çünkü
bir sıkıntı yok. Ne istendiyse kabul ettik. Tabanda 0.40 dendi kabul ettik. En
son urla belediyesi CHP'li meclis üyeleri gidip kendi aralarında toplanıp bir
karar alıyorlar. Bunu da CHP'nin İzmir'de hemen hemen tüm milletvekillerine ve
Genel Merkezi'ne yolluyorlar ki
Büyükşehir aksi bir karar geçirmesin diye. Urla da daha önce bir kriz
yaşandı. Size karşı kaleme alınmış bir metindi. Alınan karar tamamen siyasidir.
Dünyanın her yerine giderebiliyorsunuz ancak buradan 16-17 kilometre uzakta
Harmandalı var. Oraya gitmediniz. Burası gerçekten korkunç. Bırakın siz tarım
lisesi yapmayı, siz asli görevinizi yapın. Siz sırası geldiğinizde Dış işleri
bakanı oluyorsunuz ancak bir tek belediye başkanı olamıyorsunuz” ifadeleri
Meclis’te gerginliğe sebep oldu.
SOYER: BENİM
GİTMEDİĞİMİ NE BİLİYORLAR?
Başkan Soyer ise Boztepe’nin sözlerine tepki göstererek, “Ne
demek bir tek belediye başkanı olamıyorsunuz? Karabağlar, Uzundere’de okul
yaparken Milli Eğitim Bakanlığına soyunmuş olmuyorum belediye başkanı oluyorum
da tarım lisesi yaparken mi belediye başkanlığı yapamıyorum? Benim gitmediğimi
ne biliyorlar?” ifadelerini kullandı.
HIZAL: ASIL
MANİPÜLASYONU SİZ YAPIYORSUNUZ
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Urla'da neden tarım
lisesi yapmak istiyorsunuz?” diye sorarak, “Başka bir tarım düşüncesi ile yola
çıktınız bu yüzden kurmayı planlıyorsunuz? Hüsnü Beyin gösterdiği alana ben
4'ncü kez gittim. Neden kaynaklandığını ben söyleyeyim. Bunların sebebi sizin
övünerek bahsettiğiniz çöp tesisinden akan sulardan kaynaklanıyor. Bu su
İzmir'in tarımının göbeği olan, sizin buğday tohumlarını attığınız yere
gidiyor. Suyu toprağı kirletiyorsunuz. Bunu görmezden geleceksiniz, Tire'deki
çöp tesisini görmezden geleceksiniz sonra çıkıp biz tarım lisesi yapacağız diyeceksiniz.
Bu inandırıcı değil. Buraya yapacağınız tarım lisesinin maliyeti 50-60 milyon
neyse… Bu şekilde mi tarımı kurtaracaksınız? Okul yaptınız İZBETON aracılığı
ile. Bunun hikayesini biliyorum ama konuya girmeyeceğim. Gidin Milli Eğitim
Bakanlığı ile Valilik ile biz bu şehre okul kazandırmak istiyoruz deyin gelin o
protokolü birlikte imzalayayım. Biz bu konuyu komisyonda 10 dakika konuştuk.
Bunu Urla Meclis üyeleri tartıştı mı? Siz belediye hizmet alanı adı altında bir
özel okul yapmayı planlıyorsunuz. Bir şirket eli ile yapacaksınız. İzmir'in
bütün sorunları ortadan kalktı biz şimdi eğitime el attı. Vaat ettiğinizi
kreşleri yapamamışken siz Üniversite yapmayı planlıyorsunuz. Siz İçişleri
Bakanı, Tarım Bakanı oldunuz ancak birçok defa Meclis Başkanı olduğunuzu
unuttunuz. Siz meclise geliyorsunuz ve sözlerimizin üzerinden asıl manipülasyonu
siz yapıyorsunuz” dedi.
SOYER: KİŞİLİK
HAKLARIMA SALDIRIDIR, SAYGISIZLIKTIR
Başkan Soyer, Seferihisar ile ilgili yapılan eleştirileri
kimin söylediğini açıklayarak, “Özen göstermiştim, isim zikretmedim. ‘Seferihisar
Belediyesi’ni 10 yılda, İBB’yi 2,5 yılda batırdı’ sözlerini Özgür Hızal
söylemiş. Kişilik haklarıma saldırıdır, saygısızlıktır. Bir daha asla buna izin
vermeyeceğim. Bana oy veren yüzde 58 seçmen için, onların haklarını korumak
için söz vermeyeceğim” üzerine Hızal “dava açın” çıkışında bulundu.
Hızal’a yanıt veren Başkan Soyer ise, “Açacağım. Ben
haklarımı tek başına savunmasını bilirim” ifadelerini kullandı.
ÖNAL: KÜÇÜMSEDİKLERİ
BU LİSE DEVLETİMİZİN ÖRNEK ALMASI GEREKEN BİR LİSE
CHP’li Meclis Üyesi İrfan Önal konunun bir plan değişikliği
olduğunu söyleyerek, “Belediye hizmet alnında eğitim tesisi yapılabilir maddeyi
geçiriyoruz. Bu kadar konuşabilecekken, demokrat yapınız ile bütün süreci
paylaştık arkadaşlarla. AK Parti zaten belediyemizin yapacağı bütün iyi işlere
karşı. Evet demedikleri konu ne? 20 yıl başarısız olan eğitim istemi de bizim
bir çalışma yaparak bir eksikliği kapatacak bir lise. Bu hayalimiz buradan
geçtikten sonra zaten bir kez daha meclis gündemine gerek kalacak.
Küçümsedikleri bu lise devletimizin örnek alması gereken bir lise” diye konuştu.
SOYER: TÜRKİYE’DE
TARIMI BİRİLERİ BİTİRDİ
“Türkiye’de tarımı birileri bitirdi” diyen Başkan Soyer, “Türkiye tarımını bitiren ne iklim değişikliği, ne de yönetici tembelliği. Tamamen yanlış politikalar. Tamamen dış ithalata bağımlı, samanı, buğdayı ithal ettiğimiz noktaya geldi. Siz bunu beğenebilirsiniz ama şunu öyle yansımalar yapıyor ki… Üretici artık tarım yapmak istemiyor, tarımı bırakıyor, köyünü terk ediyor. İnsan doğduğu yeri neden terk etsin. Gençlerin 3’te 1 işsiz. Tarımda işsizlikten kaynaklıyor bir kısmı. Mazot, gübre fiyatları… Biz başka tarım mümkündür diye bunun için diyoruz. Israrla demeye de devam edeceğiz. Bu kadim kültürü, insanlarına inanıyoruz. Onlarla beraber bambaşka bir tarımı hayata geçireceğiz. Bunu karikatür sergisinde de, okulda da, müzikte de her yerde ısrarla söylemeye devam edeceğiz” dedi.
SOYER: ÇELİK GİBİ
SABRIM VE İRADEM VAR
Oturumun sonunda konuşan Başkan Soyer, “Toplantıya açarken
söylediğim sözlerin anlaşılmadığını üzülerek gördük Özgür Bey’in ifadelerinde. “Biz
aynen devem edeceğiz” dedi. Benim ki çok net davetti. Bu tablolar birilerinin
hoşuna gidiyor olabilir am doğru değil. Siyaset
gül bahçesi olabilir bu hepinizin elinde. Birileri özellikle olmasın diye
uğraşıyor. Ben bana oy verenlerin hakkını koruyorum derken sadece onların başkanlığını
yapıyorum demek değil. Ben o 4,5 milyona başka türlü siyasetin olduğunu göstermek
için yapıyorum. Benim baştaki hatırlatmam bu. Biz başka bir şey yapabiliriz. Yalanın
girmemesi lazım bu çatının altına. İyilik üzerinde bir siyasetin mümkün olduğunu
gösterebilirim. Birbirimizi incitmeyelim diyoruz. Ben bunu söylemeye devam edeceğim.
Ben iyilikten ayrılmayacağım. Bu memleketin güzel insanlarının daha iyi bir
siyasete layık olduğuna inanıyorum. Birileri varsın devam etsin. Asla vazgeçmeyeceğim.
Çelik gibi sabrım ve iradem var. Bu memlekete iyilik yapabilmek için canla
başla çalışmaya devam edeceğim” dedi.