Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, eskiden kriminal, adli tıp ve olay yeri
incelemelerinde sanıktan delile gidildiğini söyledi.
Sanıktan delile gidilirken, sanığın suçu ikrar etmesi
gerektiğini ifade eden Hancı, "Bazen sanığa baskı ve zorlama
yapılabilirdi. O zaman da elde edilen deliller hukuka aykırı olarak
değerlendirilirdi." diye konuştu.
"Deliller yalan söylemez"
Bugün teknik imkanların son derece geliştiğine dikkati çeken
Hancı, şöyle devam etti:
"Biz artık sanıktan delile gitmiyoruz. Delili
buluyoruz, onu inceliyoruz, suç olayı ile iş birliğini veya bağlantısını ortaya
koyuyoruz ve delilden sanığa gidiyoruz. Bu şekilde sanığın suçunu itiraf
etmesine de gerek kalmıyor. Kişi istediği kadar reddetsin, inkar etsin,
deliller yalan söylemez. Ne yaparsanız yapın olay yerinde bir iz bırakırsınız.
Yeter ki biz o izi bulacak teknolojiye ve bilime sahip olalım."
Polenden rota belirleniyor
Adli bilimlerin birçok alanında Türkiye'nin çok geliştiğini
anlatan Hancı, şunları kaydetti:
"Olay yeri inceleme uzmanlarımız olay yerindeki
biyolojik, kimyasal ve fiziksel delilleri topluyor. Adli tıp uzmanı geliyor,
oradaki cesedi inceliyor. Otopsiden elde edilen parçalar, zehir incelemeleri
için laboratuvara gidiyor. Daha sonra hepsi toplanıyor. Bunlar savcılığa teslim
ediliyor. Savcı da araştırmalarında bunlardan yararlanıyor. Cesedin üzerinde
bulduğumuz bir böcekten o kişinin nerede ve yaklaşık olarak ne zaman
öldürüldüğünü söyleyebiliriz. Yine cesedin üzerinde bulduğumuz bir polenden o
kişinin hangi ortamda bulunup öldüğünü veya intihar ettiğini söyleme imkanına
sahibiz. Bir uyuşturucu paketine yapışmış polenlerden uyuşturucunun nereden
paketlenip hangi rotalarla nereye ulaştırıldığını söyleme imkanına sahibiz.
Olay yerinde bulduğumuz bir saç kepeğinden o kişinin kimliğine
ulaşabiliriz."
Teknolojinin hızla ilerlediğine işaret eden Hancı, delilden
sanığa ulaşmada ellerinin giderek güçlendiğini belirtti.
Hancı, adli bilimlerin tüm alanlarını içine alan Türkiye Adli Tıp Akademisinin kurulması gerektiğini sözlerine ekledi.