Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Tüm-Bel-Sen arasında sosyal denge tazminatı anlaşmazlığı sürerken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, 16 bin 750 liralık sosyal denge tazminatı önerisinde bulundu.
Bu talebin sendika tarafından kabul görmemesi sonrası işçiler eylemlerine devam etme kararı aldı.
Başkan Tugay, Öncüşehir’e yaptığı açıklamada sendikanın CHP Genel Merkez’de sürdürdüğü görüşmelerde 16 bin 750 liralık öneri üzerinden uzlaşıya vardığını ama daha sonrasında daha üst rakamlar talep ettiklerini ifade etti.
Daha fazlasını önermeyi düşünmediğini belirten Tugay, görevini yapmayan ve görevini aksatanlara gereken idari yaptırımı uygulayacağını belirtti.
EPEY UZUN SÜRE SABREDEREK…
Yasal üst sınırın üzerine çıkmanın problemli olacağına dair durumun kendisine rapor edildiğini ifade eden Tugay, “Göreve geldiğimdeki durumda bir toplu iş sözleşmesi yapma durumumuz vardı. Bana son Sayıştay denetimi raporları ve genel olarak hukuki görüş geldiğinde yasal üst sınırın üzerine çıkmamızın çok problemli olacağına dair durum raporu edildi. Ben bunu bizim partinin Genel Merkezi ve diğer belediyelerle görüşerek durumu ne yapacağımıza karar verdik. Sonuçta yasal üst sınırı geçmeyen ama azami en görebileceğimiz en yüksek rakamı verdiğimiz bir teklif getirdik. Sendika bunu kabul etmedi ve ondan sonra eylemlere başladı. Eylemlerden kasıt nedir bilmiyorum ama sonuçta insanların bir şeyi protesto etme hakları vardır. Buna kimse bir şey diyemez. Ancak cam kırma, kapı kırma, güvenlik görevlilerini yaralama, Meclisin çalışmasını engelleme gibi eylemler oldu. Bunlar fazlasıyla bizi üzdü ve rahatsız etti. Bunlarla ilgili aslında disiplin işlemi uygulamak gerekiyordu. Ben yine de epey uzun süre sabrederek, kötü duruma düşmeyelim diye görüşmelerle sendikanın ikna edilebileceğini düşündüm” dedi.
ARTIK GEREKEN İDARİ YAPTIRIM UYGULAYACAĞIZ
Görevini yapmayan ve görevini aksatanlar hakkında gereken idari yaptırım uygulayacaklarını ifade eden Başkan Tugay, “Bu arada sendika konuyu bizim partiye taşıdı. Önce il başkanlığından sonra genel merkeze giderek beni bir yerde şikayet ettiler. Şikayet etmeleri önemli değil de konuyu orada çözmeye çalıştılar. Genel Merkezde duyarsız kalmadı. Çünkü sadece bu İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilgili değil Cumhuriyet Halk Partili diğer tüm belediyelerle ilgili bir sorun olma potansiyeli vardı. O nedenle görüştüler, onlar da uzlaşmaya çalıştılar. Sonuçta bir uzlaşı üzerinden bir öneri getirdiler. Ben de o öneriyi meclis gündemine taşıdım. Mecliste bir karar aldık ve bu şekilde iyi olduğuna inandığım bir teklif ortaya koyduk. Ama bu teklif sendikaya yetmedi ve eylemlerin şiddetini de arttırarak devam ettiler. Artık bundan sonra daha fazla yapabileceğim bir şey yok. Bundan sonrası için sendikanın bunu bence kendi üyesi olan memurları açıklaması gerekiyor. Ben de idareci olarak üzerime düşeni yapacağım. Görevini yapmayan, görevini aksatanlara artık gereken idari yaptırım uygulayacağız. Çünkü hep söylüyorum; Ben buranın patronu değilim, burası da özel bir şirket değil. Kimse benim için çalışmıyor. Herkes belediye ve halk için çalışıyor. Maaşını belediyeden alıyor ve tıkır tıkır ödeniyor. Bu kadar ağır ekonomik tablo içerisinde teklif edilen ücretin kötü bir ücret olmadığına eminim” diye konuştu.
AŞIRIYA KAÇMIŞ HİÇBİR EYLEMİ HOŞ GÖRMEYECEĞİZ
İzmir dışında yasal üst sınırı geçen büyükşehir belediyesinin olmadığını vurgulayan Başkan Tugay, “Şunu da bilmek lazım; bu önerdiğimiz rakam bütün büyükşehir belediyeleri arasındaki en yüksek rakam. İzmir dışında zaten yasal üst sınır geçen büyükşehir belediyesi yok. Bu bile eleştirilebilir konu ama bunu da memurlarımız için göze aldık. Ama buna rağmen uzlaşmaz tutum gösterince sendika, açıkçası iyi niyetli olmadıklarını düşünüyorum. Konuyu biraz siyasallaştırdıklarını… Ki zaten eylemlerinde sıkça CHP'yi eleştiren sloganlar attılar. Diğer taraftan da bir güç gösterisine dönüştürmeye çalıştıklarını, belediyenin yönetimiyle kendi aralarında bir bilek güreşi gibi gördüklerini ve göstermeye çalıştıklarını düşünüyorum. Belediyeyi sendika yönetmiyor. Belediye halk tarafınca yetkilendirilmiş başkan ve ilgili bürokratlar yönetiyor. Bunu da onların idrak etmeleri lazım. Bundan sonraki olası aşırıya kaçmış hiçbir eylemi hoş görmeyeceğiz. Çalışma barışını, çalışma disiplinini bozan bütün hareketlere de gereken karşılığı veririz” dedi.
BAZI SİYASİ GÜÇLERİN BU İŞİN İÇİNDE OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM
Konunun siyasallaştırıldığını ifade eden Başkan Tugay, “Adı geçen başka partiler var ama direkt CHP'yi hedef alan söylemleri çokça yaygın. Partiyi direk suçluyorlar. Beni de hani bireysel olarak suçluyorlar ama sadece ben değil. Bir şekilde benden ve Cumhuriyet Halk Partisi'nden memnun olmayan bazı siyasi güçlerin bu işin içinde olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
DAHA FAZLASINI KESİNLİKLE ÖNERMEYİ DÜŞÜNÜYORUM
Sendikanın, ‘Genel Merkezin 16 bin liranın üzerine çıkılmaması, kabul edilmezse yarı yarıya düşürülmesi’ yönündeki iddiasına da cevap veren Başkan Tugay, “Bir kez daha doğruyu söylememişler. Sendikanın genel başkanlığı, bir heyetle gidip de parti genel merkezinde bir uzlaşıya vardılar. O rakamı onlar belirlemiş durumdalar ve daha üzerine çıkılması gibi bir durum yoktu. Dolayısıyla bana bu bildirilmişti. Ben de zaten daha önceden yasal sınırın üzerine çıkmak düşüncesinde değildim ama böyle bir görüşme olunca, bir irade ortaya konunca ben de karşı gibi bir tavır içerisinde olmak istemedim. Şu anda genel merkezin bana ya da bir başkasına özel bir başkası falan yok. Ama tekrar söylüyorum; partiyi bu işe karıştıran, gidip de parti yoluyla uzlaşma arayan insanların bu rakamda zaten uzlaşmışlardı. Bundan sonra daha fazlasını isteme hakları yok. Bu artık orada bağlanmış bir şey. Şu anda bize olumlu, olumsuz herhangi bir baskı yok. Şu anda ben belediye başkanı olarak bundan daha fazlasını kesinlikle önermeyi düşünüyorum” şeklinde konuştu.