ÖNCÜŞEHİR - Yaklaşık
2 yıl önce yayın hayatına başlayan, İzmir’in yerelden ulusala ve dünyaya açılan
penceresi olan İzmir’in tek ulusal kanalı ‘TV35’ yayın hayatına ‘TR35’ olarak
devam edeceği duyurmuştu.
TR35 Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Umutoğulları, bugün zorunlu bir açıklama yaparak isim değişikliğine gitme nedenlerini ve yaşadıkları süreci anlattı.
UMUTOĞULLARI O İSMİ
AÇIKLADI
Zorunlu bir açıklama yapma gereği duyduklarını dile getiren Umutoğulları, “Kanalımızın ismiyle ilgili daha önce bir açıklama yapmıştım. Bu açıklamadan sonra farklı gelişmeler oldu. Biz de bununla ilgili iyi niyetli olarak tekrar girişimlerde bulunmuştuk. Geçtiğimiz günlerde ‘TV35’ ismimizi ‘TR35’ olarak değiştirdiğimizi gerekçesini kısa bir özetle açıklamıştım. Biraz detaya gireceğiz. Açıklama yaptığımda isim vermemiştim ama şimdi vereceğim. Yayından sonra aradı. Sabri Demiröğen diye kamu oyununda yakından tanıdığı bir isim” dedi.
“ISRARCI OLDUĞUMUZ
TAKDİRDE İSE BİZİMLE UĞRAŞACAĞINI İFADE ETTİ”
Süreci anlatan Umutoğulları, “09.08.2018 bizim şirketimizin kuruluş tarihi. Biz de 25.05.2018 tarihinde ‘TV35’ markasını almak İçin Türkiye Patent Enstitüsü’ne başvuruyoruz. Türkiye Patent Enstitüsü’ne biz müracaatları yaparken 41. maddeden müracaat ettik. Normalde bizim sınıfımız 38. Madde. Biz 38. maddeden müracaat edeceğiz, fakat 13.09. 2018’de biz duyurusunu yapıyoruz; “TV35 yayın hayatına başlayacak. Gözün ayın İzmir” başlığıyla. Bundan 1 gün sonra 14.09.2018’de Sabri Demiröğen, Türk Patent Enstitüsü’ne ‘TV35’adına müracaat ediyor, bizim yapmış olduğumuz müracaata da itiraz ediyor. Ne hikmetse ismi tescil ettiriyor. Biz bu arada ‘Haber35’i de almak için başvuru yapmıştık. İki markada boşta olduğu için ikisinden birini kullanalım diye ikisine de başvuru yapıyoruz. Sabri Demiröğen 13.09.2018’de’Haber35’i de tescil ettiriyor. Bizim müracaat ettiğimiz iki markanın iki markaya da müracaat ederek iki markayı da alıyor. Markayı aldıktan sonra bize miktar gönderip “Siz markamızı kullanıyorsunuz, markamızı kullanmaktan vazgeçin” diyor. Bununla ilgili de daha sonra bize dava açıyor ve şu an hala mahkeme devam ediyor. Bu süreç devam ederken ben de arkadaşlarımla oturdum istişare ettim. Biz ‘TV35’e üçüncü senemize girdik. Bu isimle bir marka yarattık. Madem böyle bir şey var, biz bununla boğuşmayalım; biz ‘TV35’ ismini ‘TR35’ yapalım dedik. ‘TR35’ ismini de aldık. Avukatımız, Sabri Bey’in avukatı ile görüşüyor. Diyor ki; “Biz ‘TR35’ ismini aldık. Bu karşılıklı açılmış davaları çekin, bu konuyu kapatalım.” Bugün bizzat kendisi beni aradı. Söylediği ifadeleri iletiyorum; “Sen avukat tuttun, ben avukat tuttun. Biz avukatlarımızı…. Gelin biz bu süreci kapatalım.” Ben de, “Tamam Sabri Bey. Bu süreci kapatalım” dedim. Sonra bana, “Bu 35 isminden vazgeç” dedi. Ben de, “35 isminden neden vazgeçeyim? Biz İzmir’in kanalıyız ve İzmir’in adını taşıyacak bir marka olsun istiyoruz” dedim. İlk görüşmemiz çok olumsuz geçmedi. İkinci görüşmemizde ise bana, “35 isminden vazgeçeceksin, aksi takdirde ben bu işin peşini bırakmayacağım” dedi. Sonra biz arkadaşlarla bir inceleme yaptık. ‘TR35’e bir itiraz var, yine Sabri Demiröğen’den. ‘35’ markası babasının tekelindeymiş gibi bizimle ‘35’ markası almamamız gerektiğini, almamız konusunda ısrarcı olduğumuz takdirde ise bizimle uğraşacağını ifade etti” şeklinde konuştu.
UMUTOĞULLARI,
DEMİRÖĞEN’E SESLENDİ
Telefon konuşmasından da bahseden Umutoğulları, “Ben Sabri Bey’e şunu söyledim; “Sabri Bey, siz ‘TV35’ ya da ‘35’ markasıyla televizyonda uydudan yayına çıkarın, ben size şeref namus üzerine söz veriyorum ‘TR35’ ismini değiştireceğim.” İlk görüştüğümüzde bunu söylediğimde, “Tamam” deyip kapattı. İkinci görüşmemizde de bu konuda tekrar çark ederek, böyle bir şey yapmayacağını ifade ederek, “Sana açtığım davayı da diğer davaları da devam ettireceğim” deyip telefonu kapattık" dedi.
“TÜM ZOR ŞARTLARA
RAĞMEN BİZ HABERCİLİK YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Türkiye’de yaşanan bütün zorluklara rağmen yayın hayatına devam ettiklerini ifade eden Umutoğulları, “Bir taraftan yaşadığımız ekon0mik problemler, diğer taraftan kentin yaşadığı hassasiyet, ülkenin bulunduğu zor koşullar özellikle televizyon kanallarına karşı, yaptığımız yayınlar yüzünden bize gelen baskılar… Bu baskılar hem CHP kanadından hem de iktidar kanadından geliyor. Biz habercilik yapmaya çalışıyoruz, bu kentin havasını soluyan, bu kente aşık olan insanların bu kentten haber alabileceği bir yayın formatıyla yayın hayatımızı devam ettirmeye çalışıyoruz. Fakat bütün bunları yaşarken, bu kente karşı sorumlulukları olmayan, bu kent için bir tek çivi çakmayan insanların yaptığımız bu zor işi sabote etmeye çalışmaları, yok etmeye çalışmalarını da açıkçası çok anlamış değilim. Buradan tekrar söylüyorum. ‘TV35’ yada ‘TR35’ hangisini istiyorsa herhangi bir yayın formatıyla Sabri Demiröğen adlı kişi yayın hayatına başladın, b en buradan şeref ve namus sözü veriyorum ki kanalın ismini değiştireceğim. Sabri Bey’in müracaat ettiği markalara baktım, bizim ‘Magazin35’ ismiyle yaptığımız programı bile tescil ettirmiş. Bizi gölgesi gibi takip etmiş. Bizim sahip olduğumuz ne kadar program veya isim varsa hepsini bir şekilde tescil ettirmiş. Bütün işini gücünü bırakmış, bizimle uğraşıyor. Bu kişini kötü niyetli olduğunu düşünüyorum ve ben bundan sonra bu tip kişilerin de İzmir kamuoyunda bilinmesi, anlaşılabilmesi için paylaşıyorum. Bizim mücadelemiz bitmeyecek. Hem ‘TV35’ ile ilgili mahkemedeki mücadelemiz hem de ‘TR35’ ile ilgili Türk Patent Enstitüsü’ndeki mücadelemiz” ifadelerini kullandı.
Öncüşehir ailesi olarak yaklaşık 3 yıldır yayın hayatında olan ‘TV35’ ve ‘TR35’e yapılanları kınıyoruz.