Emine KULAK / ÖNCÜŞEHİR - Geçen yıl 11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından Salı günü Malatya’da meydana gelen deprem İzmirlileri de tedirgin etti.Yerin 10 kilometre derinliğindeki sessizliği bozan hareket, Malatya'da 5,9 büyüklüğündeki depremi yaşattı. Malatya ve Sivas’ta hissedilen olay yakın geçmişte yüzden fazla canını depremde yitiren İzmirlileri de tedirgin etti.İzmir’in yapı stoğu hakkında İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi 2. Başkanı Bengi Atak, Öncüşehir’e açıklamalarda bulundu.“YAPI STOĞUNUN GÜVENLİĞİNİ DEĞERLENDİRİLMELİ”Yapı stoğunun güvenliğinin değerlendirilmesi gerektiğini belirten Atak, “16 Ekim 2024’te Malatya’da ve 17 Ekim 2024’te Sivas’ta yaşanan depremler, ülkemizin deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Can kaybı olmamakla birlikte, bazı yapılarda hasar oluşmuştur. Öncelikle depremden etkilenen bölgelerdeki vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyoruz. Bu tür depremler, özellikle İzmir gibi büyük bir kentte, yapı stoğunun güvenliğini değerlendirme zorunluluğumuzu hatırlatmalıdır” dedi.“İZMİR’DEKİ YAPILAŞMA BÜYÜK ÖLÇÜDE PLANSIZ VE KONTROLSÜZ”İzmir’in önemli bölümünün riskli yapılardan oluştuğunun altını çizen Atak, “İzmir’deki yapılaşma ne yazık ki büyük ölçüde plansız ve kontrolsüz bir geçmişin izlerini taşımaktadır. İMO İzmir Şubesi olarak daha önce de dile getirdiğimiz üzere, İzmir’in önemli bölümü riskli yapılardan oluşmaktadır. 30 Ekim 2020 Samos Depremi sonrasında Bayraklı’da yürütülen çalışmalar bu riskleri net şekilde ortaya koymuştur. Bayraklı ve Bornova’da başlanan yapı stoğu envanteri çalışmaları İzmir genelinde tamamlanmalı ve riskli yapılar hızla güvenli hale getirilmelidir. Bugüne kadar çeşitli yöntemlerle sürdürülen kentsel dönüşüm uygulamaları bilimsel ve toplumcu yaklaşımlarla bütün kenti kapsayacak şekilde ele alınmalıdır” diye konuştu.“KENTİMİZİ DİRENÇLİ HALE GETİREBİLİRSEK ENDİŞELENMEK ZORUNDA KALMAYIZ”Güçlendirme çalışmalarına da dikkat çeken Atak, “Bazı binalar özelinde güçlendirme çalışmaları, ekonomik ve hızlı bir çözüm olarak ele alınmalı. Olası afetlere karşı bilimin ve tekniğin ışığında mevcut yapılarımızın güvenliğini sağlayıp kentimizi dirençli hale getirebilirsek her depremde endişelenmek zorunda kalmayız. Bu ise imkânsız değildir” ifadelerini kullandı.
