Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR-İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin(İBB) 2022 yılı ilk meclis oturumu Belediye
Başkanı Tunç Soyer idaresinde, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde
gerçekleşti.
DENETİM KOMİSYONU
ÜYELERİ BELLİ OLDU
Denetim Komisyonu üyeleri gizli oyla seçildi. Komisyonda
CHP’den Bahar Gürsul, Nilüfer Bakoğlu Aşık, Erhan Uzunoğlu, AK Parti’den ise Hakan
Yıldız isimleri yer aldı.
AK PARTİLİ ÜYELERDEN
ÇİFTÇİLERE ‘ÜCRETSİZ ELEKTRİK ÖNERGESİ’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Şanlıurfa
Büyükşehir Belediyesi'nin Cumhuriyet Halk Partisi'ne verilmesi halinde
elektriğin ücretsiz verileceğine yönelik, "Şanlıurfa'ya bir sözüm olsun.
Yerel yönetimlerde Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi'ni Cumhuriyet Halk
Partisi'ne verin, bütün çiftçilere elektriği bedava vereceğiz" ifadeleri sonrasında AK Parti ile CHP
arasında tartışmalar sürüyor.
İzmir'in ilçe belediyelerinde görev yapan AK Partili İlçe
Belediye Meclis üyeleri hazırladıkları metin ile kendi ilçeleri sınırları
içerisinde yer alan çiftçilere elektriğin ücretsiz olması yönünde yazılı önerge
vermişti. CHP ve İYİ Parti oylarıyla gündeme alınmayan önerge İzmir Büyükşehir
Belediye Meclisi’ne de getirildi.
KÖKKILINÇ:
KOOPERATİFLER YOLUYLA ÇİFTÇİLERİMİZE ÜCRETSİZ ELEKTRİK VERECEĞİZ
AK Partili Meclis Üyelerine verdikleri önerge için
teşekkürlerini ileten CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “CHP Genel Başkanının
dile getirdiği bir projeyi destekledikleri için kendilerine teşekkür ediyorum. CHP
Genel Başkanı bunu söylerken 11 büyükşehir belediyesinin yapmış olduğu
uygulamalardan yola çıkıp Şanlıurfa böyle bir proje dile getirmiştir.
Çiftçilerimiz zor durumdadır. Gelen zamlarda ortaya koyuyor bunu. İBB olarak
yenilebilir enerji kaynakları ile yola çıktık. Bu şekilde uygulamalarımızı
gerçekleştiriyoruz. Elektrik ve enerji üretiyoruz. Kooperatifler yoluyla
çiftçilerimize ücretsiz elektrik vereceğiz. Bunu 81 ilde vaat ediyoruz” dedi.
HIZAL: MUHALEFET
KOLAYDIR, SÖYLER GEÇER
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise, “İBB’nin
yenilebilir enerji ile alakalı çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu. Bu
açıklamaların realitede ve hayattaki varlığı konusunda şüphelerimiz var. Sayın
Genel Başkan, ‘Şanlıurfa’yı bize verin, çiftçilerimize elektriği ücretsiz
vereceğiz’ dedi. Biz de verilecek olan bir belediyeden bahsetmiyoruz; verilmiş
var olan belediyeden bahsediyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi. İzmir tarımın
yoğun yaşandığı şehirlerden biri. Bu söylemi destekliyoruz, buyurun gereğini
yapın diyoruz. Diyoruz ve bunun meclis kararı ile yapılmasını öneriyoruz. Bu
önergenin komisyonlara sevk edilmesini ve karar alınmasını talep ediyoruz. Bunu
1990’lı yılların popülist söylemleri ile vaat olarak görüyorsanız kabul
etmeyebilirsiniz. Ama biz öyle olmaması gerektiğini düşündüğümüz için önerge
verdik. Şehir yönetmek ciddiyet ister. Muhalefet kolaydır, söyler geçer. Öneri
ortaya koydunuz. Biz destekliyoruz. Sayın Genel Başkanınızın önerisinin
arkasında ne kadar durabileceksiniz görelim bakalım” diye konuştu.
SOYER: BUNUN İÇİN
MECLİS KARARINA GEREK YOK, ZATEN YAPIYORUZ
Önerge oy çokluğu ile kabul edilmezken Başkan Soyer
eleştirilere cevap verdi. Soyer, “İBB, bu konuda çalışmalar yapıyor. Karaburun Parlak’ta
160 hektar alanın sulanması için elektrik üreteceğiz. Bergama’da da güneş
enerjisinden alınıyor. İBB 12 tesisinde GES sayesinde elektrik enerjisinden
tasarruf etti. 3 ayda 3 milyon 200 bin lira tasarruf etti. Bugün katı atık
tesislerimizden de ciddi oranda elektrik elde ediyoruz. Bunun için meclis
kararına gerek yok, zaten yapıyoruz” açıklamasında bulundu.
EMSAL RETTİ MECLİSİ
GERDİ
İzmir'de 30 Ekim 2020 tarihinde yaşanan deprem sonrası kent
genelinde 'emsal artışı' talepleri oluşurken Bayraklı Belediyesi, Karşıyaka
Belediyesi ve Bornova Belediyesi ilçe sınırlarında geçerli olmak üzere emsal
artışı kararı almıştı. Gelinen süreçte Bayraklı Belediyesi'nin emsal artışı
kararı revize edilerek parselde yüzde 20, ada bazlı ise yüzde 30 olarak kabul
edilirken, Karşıyaka Belediyesi ve Bornova Belediyesi'nin emsal artışı
talepleri için Büyükşehir Belediye Meclisi komisyonları 'ret' kararı verdi.
BOZTEPE: AYAĞI YERE
BASAN BİR ÖNERGE GETİRELİM
Ret kararını değerlendiren AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe,
“İzmir ülkemizin 3. Büyük şehri. Bence en kıymetli şehirdir. Ancak bu güzide
kenti aynı kıymette bir şehircilik düzeni yoktur. Hala gece kondular var, hala
trafik sorunu var. 1984-85te yapılmış bitişik nizam olan ve köhrelenmiş bir
kent görünümü var. Bugün bakıldığında yüzde 60’ının ıslah planlarını
kabullenmiş durumdayız. İzmir’de şehirciliği unuttuk gibi geliyor Sayın
Başkanım. İzmir’in bir planlama politikası yok. Artık sağlıklı planlama bakış
açısına ihtiyacı var. Bayraklı’ya verdiğimiz emsal artışını diğer ilçelere vermedik. Bornova’ya Karşıyaka
vermeyerek ilçeleri farklı muameleye sokmamak adalet dışıdır. Önümüzdeki ay
emsal artışı ile ilgili ayağı yere basan bir önerge getirelim. Bu kente iyilik
yapalım. Aynı kararı alıp, herkese eşit davranalım” ifadelerini kullandı.
HIZAL: BÜYÜKŞEHİR DEPREM
GERÇEĞİNİ, DEPREM OLDUĞUNDA HATIRLAR DURUMDA
AK Partili Grup Başkanvekili Özgür Hızal, İzmir’in en temel probleminin deprem olduğunu söyleyerek, “Elbette ki birçok sorunu var ama en temel problem deprem geriye dönüşü olmayan sonuçlar doğuyor. 30 Ekim’de bir deprem yaşandı. Hepimizi çok üzdü. 117 canımızı kaybettik. Deprem meselesi dendiğinde bir takım adımlar atılması lazım. İBB maalesef deprem gerçeğini, deprem olduğunda hatırlar durumda. Depremden sonra da unutuluyor. İBB, deprem olduğunda deprem gerçeğini hatırladı. K sınırları belirlendi. Zaten sizde kentsel dönüşüm işi yavaş olan bir durumdaydı. Atılmış somut adım yok. Kentsel dönüşüm, deprem ve planlama diye meseleye yaklaştığınıza planlama ile ilgili eksiklileri biz defalarca söyledik. Kentsel dönüşüm meselesinde, başka bir sorun daha çıktı. Ruhsatsız yapılar, arka sıralar tabir ettiğiniz alanlara yapılacak plan kentsel dönüşüm çalışmaların yanı sıra ruhsatlı yapılarında dönüşüme ihtiyacı var. 30 Ekim’de yıkılan hasar gören binaların tamamı 1999 yılı öncesinde yapılmış ruhsatlı yapılar. Bununla ilgili bir çalışma yaptınız Bayraklı içerisinde. Haklı olarak Karşıyaka, Bornova ve şehrin diğer ilçeleri de buna ilişkin olarak önerge hazırladılar. Bütüncül yaklaşılması gerekiyor ya, bütün şehrin Belediye Başkanı Tunç Soyer ya. Bayraklı’da ne yapıldıysa diğer ilçelerde de aynı şeyin yapılması gerekiyor. Bayraklıda riskli yapılar ada veya parsel bazlı dönüşümünde fazladan emsal hakkı elde edildi. Bu hakkı Bornova’ya vermiyorsunuz. Neden vermiyorsunuz? Bana lütfen bir arkadaşımız çıksın bana neden veriliyor anlatsın. Bende samimiyetle el kaldırıp oy birliği vereceğim. Ben inandırdığı gibi diğer ilçeleri de inandırsın. Bir çıkmazın içerisine girdiniz. Bir şey yapmak için yapıyorsunuz. İzmir’de bir deprem daha olsun, bu deprem sonrasında önce gösterdiği binalarda hasar meydana gelsin. Ondan sonra aldığımız kararlar uygulansın istiyorsunuz. Olmaz” diye konuştu.
ÖZUSLU: SADECE EMSAL
ARTIŞI VERMEK ÇÖZMEZ
CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, depremin bir gerçek
olduğunu dile getirerek, “Ülkemizin ve İzmir’imizin en öneli gerçeklerinden bir
tanesini Özgür Hızal dile getirdi. Aslında hepimiz dile getirdik. Depremin
siyaseti olur mu ya? Olmaz. Çünkü deprem vurduğu zaman kimseyi ayırmıyor.
Zengini, fakiri ayırmıyor. Eşitliyor herkesi deprem gerçeği. İzmir Büyükşehir
Belediyesi depremi deprem olduğunu hatırlıyor nasıl bir cümle? Olur mu? Olmuyor.
Öyle değil. Nasıl kendileri hatırlıyorsa bizde biliyor ve bir şeyler yapmaya
çalışıyoruz. Deprem daire başkanlığını kim kurdu? Depremden önce kurmadı mı?
Bir sorumluluk bilinciyle İBB bunu yapmadı mı, yaptı. Peki, yine elimizi
vicdanımıza koyalım. İnşaat odası ile protokol yaptık, kim karşı çıktı? 3
üniversite ile fay hattı incelemesi yaptık. Bunu yaptığımızda ayak direyenler
kimlerdi? İşte siyaset burada devreye giriyor. Tıpkı sizin gibi İzmir için
neler yapabilir, nasıl önlem alabiliriz diye çalışıyoruz. Bu gayret
içerisindeyiz. Onlar idari sınırlarıdır. Daha düne kadar bayraklı Karşıyaka
içerisindeydi. Fay araştırmasının sonuçları çıkacak, İzmir’de fay hatlarını
göreceğiz. Elbette önlem alınmalı. Ama nerede bütünsel bakmak? Sadece emsal
artışı depreme karşı dirençli kent oluşturmak için yeterli bir neden mi? Emsal
artışı vererek can kaybını, yıkılmayı, insanların hayatta kalmalarını
önleyeceksek verelim ben evet diyeceğim. Sadece bununla onu sağlayamayız. Şehir
planlaması diye bir bilim var. Şehirler planlanıyor. Emsal artışı çözümdür ama bütünsel
bir bakış açısına sahip olmamız gerekir. Sadece emsal artışı vermek çözmez” dedi.
ŞAHİN: GELİN BUNU
BERABER HAZIRLAYALIM
MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin ise, “Kentsel
dönüşüm, deprem ve planlama diye bir gerçek var. Bunu her platforma
konuşmalıyız. Bir bütün olarak ele almalıyız. Hüsnü Bey bir önerge hazırlayalım
dedi. Konu siyaset üstü bir konu. Tartışma yapılacak konu değil. Gerçekten çok
önemli. Depremler olmaya devam ediyor. Gelin bunu beraber hazırlayalım”
çağrısında bulundu.
SOYER: İZMİR’DE DEĞER
ARTIŞLARININ YÜKSELMESİNİN NEDENİ OLUMLU ALGISIDIR
Başkan Soyer tartışmaları sonlandırarak, “Suphi Bey, nüfus
üzerinden bir projeksiyon yaptıklarını anlattı. 2010 yılında 3,5 milyon; 2020
yılında 4,5 milyon bu aralarla artarsa 2030 yılında 5 milyon 600 bin nüfus
olacak dedik. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 25 binlik planları kaç nüfus için
ön görüldü 2030’da? yılı 6,6 milyon uygun görüldü. İzmir’de değer artışlarının
yükselmesinin nedeni İzmir’in Türkiye’deki ve dünyadaki olumlu algısıdır. İmar
alanlarının azlığı değil. Düzeltme ihtiyacı duyuyorum” ifadelerini kullandı.
EMLAK KONUTU KARARI
TARTIŞMA YARATTI
Karşıyaka Belediye Meclisinde, ağır ve orta hasarlı bina
sahiplerine hak sağlayan emsal artışı kararı oylanarak geçmişti. İzmir depremi
sonrasında ağır ve orta hasarlı binalarda emsalin yüzde 20 oranında
arttırılması, 6306 sayılı yasa kapsamında riskli yapı olarak ilan edilen
binaların ada bazında başvurması durumunda emsalin yüzde 30 oranında
arttırılması ile ilgili madde ile Atakent ve Bostanlı mahallelerindeki Emlak
Bankası konutlarının bulunduğu alanda bir kat artış öngören 1/1000 ölçekli
uygulama imar planına plan notu ilavesi önerisi mecliste kabul edilmişti.
Büyükşehir’e gönderilen önerge, komisyonlarca görüşülüp oy
birliği ile kabul edildi.
BOZTEPE: İNSANLAR 1
YIL KAYBETTİLER
AK Partili Boztepe, Emlak Bankası ile ilgili önerge
hakkında, “Geçtiğimiz yıllarda tartıştığımız Emlak Bankası konusu tekrar
önümüze geldi. Şu an oy birliği ile geçen konuyu bir kez daha görüşüyoruz.
Geçen sene sizden rica etmiştim. Gidin bölgeyi, insanları görün diye. O zaman
hem Karşıyaka meclis üyeleri, hem Başkan Cemil Tugay hem de Nilüfer Hanım
buradaydı. Olaya ne kadar karşı olduklarını dile getirmişlerdi. Şimdi biz tabi
ki bir kat verin değil. Tabanda 0,40’a tamamlanması konusunda teklif getirdik.
O zamanlar başkan çağırıyor arkadaşları, diyor ki, “kat ilavesi vermek şehre zarar
verir. Bu şehir hepimizin. Yarın bir gün hata yapmamak için şehre ihanet
etmemek için bazı kararları doğru değerlendirmem gerekiyor” dedi. O zaman şu an
kendisi ihanetçi olmuş oluyor. Aslında bu çalışma da doğru değil. Plan yaparak
bunu yapmamız gerekiyor. Emsal artışı vererek bu çözülmez. Biz Menderes’te,
Kemalpaşa’da tarım alanlarını araya sokup imara açmak istendi. Hem CHP hem AK
Parti grubu olarak oy birliği ile reddettik. Bu meclis duyarlı davranarak
reddetti. Biz aslında çoğu kez oy birliği ile geçiriyoruz. Biz doğruyu
söylemeye çalışıyoruz. İnsanlar 1 yıl kaybettiler. Ne gerek vardı. Oraya
depreme dayanıklı binalar yapılacak. Ama bir yıl kaybedilmiş oldu. İnanıyorum
yakın zamanda emsal konusunda bizimle birlikte olacaksınız. Biz de sizinle birlikte
olalım fark etmez. Yeter ki İzmir kazansın” dedi.
HIZAL: BİR YIL SONRA
DEDİĞİMİZE GELDİNİZ
Oy birliği ile kabul edilen madde ile ilgili konuşan AK
Parti Grup Sözcüsü Özgür Hızal, "Biz sanki AK Parti ya da Cumhur İttifakı
olarak ortaya konuşmuş bazı doğruların önünde sadece siyaset yapmak için
duyuyoruz gibi bir söyleme gerçekleşiyor. Bunun ne kadar yanlış olduğunu
belirtmek isterim. Biz diyoruz ki bu
şehrin dönüşüme ihtiyacı var. Şunu da biliyoruz bir şehrin dönüşümünü sadece
yerel yönetimler yapamayacak. K sınırlarını nasıl belirledik? Hepimiz vardık.
İzmir adına bakanlığın karşı tezlerine karşı çıkmış bir AK Partili meclis
üyesiyim. Doğru yaptığınızda yanınızdayım, yanlış yaptığınızda da
karşınızdayız. Bu konuyu 1 yıl önce konuştu. Bizi bu şehre ihanet etmekle
suçladınız. Hatta kalkıp rantçılık ile suçladınız. Sonuç? 1 yıl sonra bizim
dediğimize geldiniz. Kim kaybetti? Orada yaşayan insanlar kaybetti"
ifadelerini kullandı.
TUGAY: BUGÜN HALA
AYNI NOKTADAYIZ
Eleştirilere cevap veren Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Güzel bir toplantı yaptığımızı düşünüyoruz, samimiyetle. İçi dolu bir toplantı oldu. Bazen bazı şeylerin içerisinde parçalar içinde çıkarıp bütününden koparınca popülist siyaset yapıyoruz yapmamamız lazım. Bugün şehrimizde kentleşme ile ilgili sorunlar olduğuna dair sunum dinledik. Daha yalanılır bir kent için imar revizyon planlarına ihtiyacımız var diyoruz arata bir deprem konusu sokuyoruz. Deprem konusunu binaları yıkıp üzerine birer ikişer üçer kat koyarak yeniden yaparak çözmekten bahsediyoruz. Oysa bütüncül yaklaşım içerisinde çözmek gerekiyor. Bu kenti her hali aynı probleme mi sahip? Karşıyaka’da sahilde ağır hasarlar oluşurken daha yukardaki mahallelerde sıva çatlağı bile olmadı. Buna benzer şekilde Manavkuyu’da ağır hasar olurken yakınında daha hasarlarla atlatıldı. Depremden hepimiz korkuyoruz. Hasar gören binaların yenilenmesini istiyoruz ama bunu emsal artışı ile önlemeyi herkes savunuyor. Bunu nasıl savunuyorlar bilmiyorum. Bütüncül bakarak bütün envanter çalışmasını yaparak revizyon planları ile gitmeliyiz. K sınır dışında bıraktığımız Atakent Emlak Konutları içinde geçerli. Biz o gün tabanda oranın yeşil dokusunu bozacak bir plan değişikliğine karşı karar aldık. Bugünde aynı noktadayız. Elbette ki şehrin bölge bölge niteliğini özelliğini dikkate alarak bütüncül bakarak revizyon planları ile ilgili çalışma yapılmalı. Bizim yaşadığımız kentte o güne göre emsal artışı çok daha net bir şekilde dile getiriyor, inşaat maliyetlerinde çok ciddi bir yükselme var. Asıl konuşmamız gereken sadece emsal artışı ile sorunları çözmek mi, yoksa bütün ülkede yeterli yasayı çıkarmak mı? Deprem vergisi doğru kullanılamaz mıydı? Bayraklı afet bölgesi ilan edilmez miydi? Tüm bunları yapmayarak zaten yoğun olan nüfus yapısını arttırarak çözmeye çalışıyoruz. Atakent'te bir kat verdiğimizde o gün savunduğumuz hiçbir konusu terk etmiş olmuyoruz” diye konuştu.
SOYER’DEN SİTEM: BU
HOŞ OLMADI
Oturumu kapatmadan önce konuşan Başkan Soyer, geçtiğimiz
hafta İzmir’deki oda temsilcileri ve AK Partili milletvekillerinin Ankara
ziyaretine çağrılmamasına sitem etti ve “Geçen hafta odalarımızın başkanları ve
AK Partinin milletvekilleri Ankara’ya çıkarma yaptılar. Basında böyle yer aldı.
İzmir’in sorunlarını bakanlıklar nezdinde dile getirdiler. Bu güzel bir şey.
Oraya İzmir Valimizi de götürmüşler. Gönül isterdi ki arkadaşlar lojistik
alanını ve OSB’leri konuşuyoruz İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı neden yok
demesini beklerdim. Ya da bakanlıklarda bu kentin belediye başkanı neden yok
demesini beklerdim. Bu hoş olmadı” diye konuştu.