Didar DEMİRCİ - İzmir Kent Konseyi üyeleri yaklaşan seçimler öncesinde
delegeliklerinin iptal edildiğini öne sürerek, 'Hakkımızı arayacağız'
tepkisinde bulundu. 29 Şubat'ta yapılacak seçimde oy kullanması planlanan 400
civarındaki delegenin yaklaşık yüzde 25'inin sistemden adının silindiğini iddia
eden grup, İzmir Kent Konseyi önünde toplanarak basın açıklaması düzenledi.
Aralarında 2015 seçimlerinde İzmir Kent Konseyi Başkanı seçilen CHP Konak İlçe
Başkanı Çağrı Gruşçu'nun da olduğu kalabalık, basın açıklamalarının ardından
yazdıkları itiraz dilekçeleri Noter'e götürdü, 'Bir sonraki durağımız ise İzmir
Valiliği Mahalli İdareler İl Müdürlüğü olacak" dedi.
Hazırlanan itiraz dilekçesini okuyan Konak Kent Konseyi
Sekreteri Alper Yağlıdere, "16'ncı Genel Kurulumuza katılacak üyeleri
gösteren haziran listelerinin yenilendiği bu süreçte; kent konseyi
yönetmeliğine, meslek odaları ve sendikalar, noter, baro, dernek ve vakıfların
kent konseylerine katımlını kısıtlayıp sınırlayan herhangi bir hüküm
getirmediği, yürütme kurullarına başvuru yapan kurumlardan belge isteme ve
verilen belgelere göre değerlendirme yapıp karar verme konusunda bir görev,
yetki ve sorumluluk vermediği halde; genel kurul öncesinde 10 Şubat 2019
tarihli ‘İzmir Kent Konseyi Çalışma Usul ve Esasları’ hakkındaki yönergesinin
bakanlar kurulunca kabul edilmiş kent konseyi hükümlerine aykırı maddelerine
dayanılarak bazı derneklerin katılımına izin verilmediği ya da derneklerden genel
kurula katılımı zorlaştıracak şekilde belgeler istendiği, bu konularda yetkisiz
olan yürütme kurulunun değerlendirmeler yapıp kararlar aldığı
görülmektedir" diye konuştu.
'DAHA ADİL VE HASSAS'
"İzmir Kent Konseyi Çalışma Usul ve Esasları
Yönergesi’ne dayanılarak mahalle ve semt
derneği olarak faaliyet gösteren derneklerle ilçe amatör spor kulübü
derneklerinin katılımcı olarak kabul görmemesi, federasyona bağlı derneklerden
sadece bir tanesinin kabul edilmesi, bu
işlemler sırasında derneklerinin iç işlerine karışılması ve derneklere
ait özel bilgilerin elde edilmeye çalışılması, Konak Narlıdere Güzelbahçe gibi
ilçelerden gelen derneklerin kabulünde zorlukların çıkarılması gibi
hukuksuzlukların en iyi örnekleridir" diyen Yağlıdere, şu açıklamayı yaptı:
"İzmir Kent Konseyi’nin seçimli 16'ncı Genel Kurulu’nun herhangi bir
hukuki anlaşmazlığa konu olmadan tüm İzmirlileri kucaklayarak gerçekleşmesi
için genel kurul hazırlık çalışmalarının açık, demokratik ve katılımcı bir
süreç içinde yürütülmesi, başvuru için gerekli belgelerin aksi kanıtlanıncaya
kadar doğru kabul edilmesi, yürütme kurulunun görev, yetki ve sorumluluk
alanına girmeyen konularda karar alıp işlem yapmaması, kent konseyi yönetmeliği
hükümlerine göre başvuran sivil toplum kuruluşları arasında kısıtlayıcı ve
sınırlayıcı hiçbir ayrımın yapılmaması, hazırlık sürecinde görev yapan kent
konseyi çalışanlarıyla memur statüsündeki kamu görevlilerinin olası usulsüzlük
ve hukuksuzluklar nedeniyle yarın öbür gün zor duruma düşmemeleri amacıyla daha
adil ve hassas davranmaları temel talebimiz olup; aksi takdirde İzmir Kent
Konseyi’nin daha demokratik, daha katılımcı bir yapıya kavuşması için hem
hazırlık hem genel kurul süreçleri konusunda idare ve yargı makamları düzeyinde
girişimde bulunacağımın bilinmesi rica ederim."
'BÜROKRATİK BASKI KALKMALI...'
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Gruşçu da
"Buradaki mevcut yapı içerisinde 2015 yılında Olağan Seçimli Genel
Kurul'da başkan seçildim. O süreçten bugüne kadar bir gün olsun bile tarafgir
bir tutum içerisinde bulunmadım. Herkesi kucaklayan, herkesi kapsayan bir
anlayışla İzmir Kent Konseyi başkanlığı görevimi yapmaya devam ettim. Ancak
görüyoruz ki süreç içerisinde çeşitli kurum ve kuruluşlarda görev yapan hatta
çeşitli siyasi partilerde görevleri olan arkadaşlarımızın da bu yaklaşımda
olmasına rağmen üyeliklerinin düşürüldüğünü görüyoruz. Bu, demokrasiye yapılan
bir darbedir, doğru bulabileceğimiz bir yaklaşım değildir. Her şeyden önce
İzmir Kent Konseyi üzerindeki bürokratik baskının ortadan kaldırılması
gerekiyor. Bu anlayışla İzmir Kent Konseyi'nin demokratik ve katılımcı bir
anlayışla kenti kucaklaması mümkün değildir" diye konuştu.