2019 yılında 3 milyar 426 milyon 314 bin TL gelir elde eden
TRT, bu gelirini 2020 yılında yüzde 27 daha artırarak 4 milyar 378 milyon 811
bin TL’ye çıkardı. Halktan kesilen paralarla devasa bir bütçeyi yöneten TRT
Genel Müdürü ve yönetimi, kurum giderlerinin yüzde 50’sini oluşturan dışarıdan
sağlanan fayda ve hizmetlere ödenen paraları KİT Komisyonu üyeleri ile
paylaşmadı. TRT yönetim, kurumun bilanço ve hesaplarının görüşüldüğü toplantıda
muhalefet milletvekillerinin yönelttiği soruları geçiştirmekle yetindi.
2019 yılında dış yapımlara 1 milyar 198 milyon 632 bin TL
ödediği Sayıştay raporlarına yansıyan TRT, 2020 yılında dış yapımlara ödediği
tutarı “Dış yapımlara ödenen ücretin açıklanması durumunda, Kurum olarak fiyat
avantajımızı kaybedeceğimizden dolayı paylaşılamamaktadır” diyerek gizlemeyi
tercih etti. Önceki yıllarda Diriliş Ertuğrul dizisine bölüm başı 1 milyon TL
ödediğini açıklayan TRT yönetimi, günümüzde bazı dizilere bölüm başı 2 milyon
lira ödediğine yönelik sorulara ise yanıt vermekten kaçınıyor. TRT’nin dizi ve
programlara ödediği bölüm başı ücretleri paylaşmaması, yüksek meblağlar ödendiği
iddialarını güçlendiriyor.
“YETKİYİ KİMDEN ALIYORLAR?”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve KİT
Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Atila Sertel, TRT yönetiminden net cevap
alamadıkları için kurumu denetleyemediklerini belirterek, “Halktan kesilen
paralarla küpünü dolduran TRT, adeta sır küpü. Milyarlarca lira bütçesi olan
TRT, halka hesap vermediği gibi TBMM adına denetim görevi gören KİT Komisyonu’na
da cevap vermiyor. KİT Komisyonu olarak biz yetkimizi Anayasa 165’ten, 3346
sayılı kanundan, 233 sayılı KHK’dan ve en önemlisi de yüce Meclis’ten alıyoruz.
Peki TRT yönetimi bizimle bilgi paylaşmama yetkisini kimden alıyor? Talimatı
kimden aldıklarını biz biliyoruz ancak şunu da bilsinler ki; ileride en ufak
bir yolsuzluk ortaya çıkarsa onlara talimat veren değil görevdeki isimler ve
astronomik rakamların altına kurum adına imza atanlar yargılanacaktır” diye
konuştu.
BÜTÇENİN YÜZDE 50’Sİ
DIŞ YAPIMLARA
Dış yapımlara kurumun bütçesinin en az yarısının gittiğini
ifade eden Sertel, 2019 yılında 3 milyar 426 milyon 314 bin TL’lik toplam
gelirin 1 milyar 198 bin 632 TL’sinin dış yapımlara harcandığını söyledi.
Sertel, şöyle devam etti:
“Kurumun bütçesinin yarısı hatta daha fazlası dış yapımlara
gidiyor ama TRT yönetimi ne kadar ödediğini açıklamaktan imtina ediyor. 2019
yılında dış yapımlara ödenen ücretler Sayıştay raporlarına yansımıştı. 2020
yılını da KİT komisyonunda sorduk fakat yanıt alamadık. Buna daha önce ‘ticari
sır’ kılıfı bulmuşlardı, bankalar harici denetlenen kuruluşun ticari sırrı
olamayacağını anlayınca da ‘fiyat avantajımızı kaybederiz’ demeye başladılar.
Böyle bir bahane olabilir mi? Bu kadar bol paraların dağıtıldığı TRT ile herkes
çalışmak için yarışırken, TRT yönetimi fiyat avantajını kaybedeceğini öne
sürüyor. TRT gibi yağlı bir kapı bulan yandaşlar bu yağlı kapıyı kaybetmek
ister mi? Ya da özel televizyonlar TRT’nin milyarlık bütçesi ile yarışabilir
mi? Bunun adı fiyat avantajını kaybetmek değil olsa olsa halktan ve bizlerden
bilgi kaçırmaktır.”
TRT’NİN YENİ
YÖNETİMİNE SETACILAR GETİRİLDİ
TRT yönetiminde yapılan değişikliği de değerlendiren Atila
Sertel, şunları söyledi:
“TRT Genel Müdürü İbrahim Eren görevden alınarak yerine
İletişim Başkanlığı Başkan Yardımcısı ve Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu
Başkanı Mehmet Zahid Sobacı getirildi. Aslında basını fişleyen SETA’cılar
getirildi. İçerisinde Hilal Kaplan’ın da olduğu bir yönetim kurulu oluşturuldu.
TRT’de değişen bir anlayış olmayacak. Belki daha da ağırlaştırılacak. Çünkü her
gelen tek adama yaran için daha saldırgan bir tutum sergiliyor. Yandaşlardan
oluşan bir yönetim kurulunun TRT’yi başarıya ulaştırmayacağı gerçeği ortada.
Ancak her ne olursa olsun TRT’nin şeffaf bir şekilde denetlenebilmesi için biz
var gücümüzle uğraşacağız. İbrahim Eren de o kadar çok yarenlik yapmasına ve
TRT’yi iktidara o kadar çok peşkeş çekmesine rağmen yine de yaranamadı ve
görevden alındı. Özetle bu dönem TRT’de yeni bir dönem olarak algılanmasın eski
dönemin devamı olarak algılanmalıdır. Ama TRT’nin her kör kuruşunun hesabını
sormaya devam edeceğiz. Eski parayla yılda 4 katrilyonun üzerinde parayı har
vuru harman savurmanıza göz yummayacağız.”