Çok değil daha geçen seçimde muhalefet parti genel
başkanlarının yaptıkları mitingler de "Yıkacağız, satacağız, yaptırmayacağız"
söylemlerine çok şahit olduk.
İktidar partisinin;
Her" PKK"
söyleminde, dün Dolmabahçe’de ne görüştünüz, Çözüm Sürecini dün siz başlattınız
dediler.
Her "Hain FETÖ" söyleminde, dün ortaktınız
dediler.
Her "İsrail ve Dünya 5’ten büyüktür "söyleminde
dün ortaktınız, dün en fazla ticareti İsrail’le yaptınız dediler.
Dün geçmiş ağızlarında sakız olmuş çiğneyip duruyorlar.
Akıllarında taş üstüne taş koyma, yapılanın üzerine daha da
yenilerini yapma çabası yerine "yıkma", " satma", "
yaptırmama" olan zihniyetin hep dün
de kalması yarın diyememesi hiç şaşırtmıyor. Kafalar dünde takılı kaldığından
geleceği planlamamakta ve ilerleyememekteler.
Önemli olan yarını planlamak, yarın için hareket etmek değil
mi? Dün sağlam adımlarla ilerlenmemiş olsaydık bugünkü yarınlar sağlam olur muydu?
O dünlere birde şu açıdan baksak;
Dün Çözüm Süreci yapılmasaydı Güneydoğu halkının büyük kısmı
HDP’nin hain olduğunu anlayamayacak ve desteğini devam ettirecekti.
Geçmiş hükumetlerin becerikli icraatları nedeniyle tam
göbeğimizden İMF denilen büyük
tefeciye bağımlı iken gerek Amerika’ya
gerekse İsrail’e Cumhurbaşkanımız "Eyyy Amerika " diye seslense ne
olurdu, uluslararası yasal tefeci vasıtasıyla soluğumuzu keserlerdi.
AK Parti iktidara gelir gelmez devlet kadrolarını örümcek
ağı gibi saran FETÖ terör örgütü için adım atılsaydı belki rahmetli Erbakan’a
yaptıkları gibi bir darbe yapacaklardı.
Ama aklı dünde kalan zihniyet bunu anlar mı ki?
Terörle mücadele de teröristlerin yanında yer alıp şehit
cenazesi yerine eşkiya cenazelerine katılan zihniyete mi?
Selahattin Demirtaş teröristine "özgürlük" isteyen
zihniyete mi?
HDP ile tokalaşarak "birlikte iyi salladık" diyen
zihniyete mi?
Hükumeti Amerikancılıkla suçlayıp sırası geldiğinde kapı
kapı dolaşıp Sayın Erdoğan'ı Amerika’ya şikayet eden zihniyete mi?
FETÖ terör örgütüne destek amaçlı Zaman Gazetesi önünde
eylem yapıp Bankasya’da hesap açan, hain 15 Temmuz darbe girişimini kahvesini
yudumlayarak TV karşısında keyifle izleyip daha sonra utanmadan "kontrollü
darbe" diyebilen zihniyete mi?
Kime anlatacaksın, anlatsan anlayabilecekler mi?
Devlet yönetmek öyle parti yönetmek gibi göstermelik
demokrasi naraları atıp, perde arkasında kendine karşı çıkanları Ali Cengiz
oyunları ile yok etmeye benzemez. Dünden kurtulup yüzünü yarına döneceksin ki
ülke olarak yol kat edip uzun vadede başarılı olup dünya ülkeleri arasında söz
sahibi olabilesin.
Sadece Erdoğan karşıtlığı uğruna hem yapılan tüm projelere
Amerikan ağzı, manda sevici ağzı ile karşı çıkıp hem de bu projelerden en çok
faydalanan, ağızlarından PKK, FETÖ terör örgütleri ile mücadele için tek kelime
çıkmayan, yapılanları görmezden gelip yakıp yıkmayı vaat edip "ama saman
ithal ediyoruz, milli ve yerli araçların motorlarını üretmiyoruz” deyip küçük
düşünen muhalefet ile yarına yürümek imkansız.
Birde bunu 90 yıldır var olup da heykel yapma ve park açma
dışında başkaca bir icraata imza atmayan zihniyetin ağzından duymak en komiği.
Ancak şundan eminim ki 31 Mart günü bu millet dünde
kalmayarak yüzünü yarına dönüp, geleceği için manda sevicilerin yanında yer
almayıp İsrail’i, Amerika’yı, Almanya’yı, Vatikan’ı sevindirmeyecek.
Cumhur’un devamı için oyunu kullanacak, Türkiye’yi sevindirecek.