22 Şubat günü Cumhuriyet Halk Partisi’nin resmi sosyal medya hesabından Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan’ın parti ile ilişiği kesildiğine dair bir paylaşım yapıldı.
Bu paylaşım yaşanan çalkantılı sürecin sonucuydu aslında ama bu durumu yorumlamadan süreci aktarmak isterim;
Bir televizyon kanalına katılan Yaşar Okuyan, “İYİ Parti ile ilgili İzmir'de en az 5-6 milletvekili çıkarır diyordum. Geçen hafta da kongrelerine gittim, ancak bu görüşümü geri aldım. Çünkü Meral Akşener ve yanı başında olan 2-3 kafadarın ucuz politika ve zikzaklarıyla giden bir durum var. Şu anda Kılıçdaroğlu kazanamaz algısını yaratan kim?" dedi. Daha sonra ise, “Partisi yüzde 10 aldı, kendisi ise yüzde 7’de kaldı. Kaldı ki o masayı dağıttığı anda, Sayın Akşener ile ilgili ben ve benim neslin elinde belgeler ve dosyalar var. Beni burada konuşturmasın. Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile ilgili Parti'nin içinde olan konuşmaların hepsi onun bilgisi ile oluyor" ifadelerini kullanmıştı.
Dip not olarak belirtmek isterim ki Okuyan’ın, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener için sarf ettiği, "Eğer Meral Akşener masayı dağıtırsa elimde belgeler var, onu sokağa çıkarmam" ifadelerini oldukça tepki aldı.
Ve nihayetinde bugün ki görevden ayrılma sürecini yarattı.
Daha sonra 21 Şubat günü Okuyan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir araya gelmişti. Yaşar Okuyan görüşmeye ilişkin, "CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile yarım saati aşan bir süre TBMM'deki CHP grup odasında görüştük. Deprem ve seçimleri ele aldık" paylaşımında bulunmuştu.
Ve 22 Şubat günü ise Okuyan ile CHP’nin ilişiği kesildi.
Peki sonrasında ne oldu?
Yine aynı gün hakkında 'ilişkisi kesilmiştir' açıklaması yapılan Yaşar Okuyan, açıklamanın hukuksuz olduğunu, kendisinin istifa ettiğini söyledi.
İhraç mı edildi, istifa mı etti?
Bu iki sorunun yanıtı biraz daha akıllarda soru işareti yaratacak galiba ama ben başka bir şeyden bahsetmek istiyorum.
Kimdir Yaşar Okuyan?
Okuyan, 1996-2002 yılları arasında Yalova Milletvekili, 1999-2002 yılları arasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevini yürüten bir isim. Bu olaya kadar da yıllarca CHP’de görev almış biri.
Böylesine deneyimli bir insan nasıl olur da bir partinin -hatta ittifakı olduğu bir partinin- genel başkanı hakkında böyle konuşabilir?
Ben kendisine siyasi rant elde etmek için böyle kelimeler ettiğini düşünüyorum ama ne olursa olsun bu ifadeler bakanlık yapmış birine yakışmayacak sözlerdi.
Diyor ya Sayın Okuyan, “elimde belgeler var, onu sokağa çıkarmam” diye. Demeden önce çıkarırsın elindeki o belgeleri de doğru mu değil mi millet öğrenir.
Öyle bol keseden atmakla olmaz bu işler.
Ya iddianı açıklayacaksın ya da hiç konuşmayacaksın!