İzmir'de ilk kez muhalefet ile iktidar bir isimde birleşti. Herkes Binali Yıldırım'ın başbakan olarak Türkiye'yi yönetmesini istiyor.
Bu benim yorumum değil, işte CHP'li Aziz Kocaoğlu'nun sözleri ortada... İşte EBSO'nun iki başkanın imzası ile yayınladığı bildiri ortada duruyor.
Peki bu insanlar haksız mı? Binali Yıldırım'ı isterken aslında hiç kimse siyasi ya da ideolojik düşünmüyor.
Herkes İzmir'in çıkarını düşünerek bu görüşü dile getiriyor.
Binali Yıldırım demek, yol demek, köprü demek, havalimanı demek, zamandan ve yakıttan büyük tasarruf sağlayan tüneller demek.
Aslında Binali Yıldırım demek, hizmet, aş, iş, ekmek demek.
İzmir'in onlarca yılın yüklerini üzerinden atacağı bir dönem demek.
Binali Yıldırım başbakan olursa, ki siz bu yazıyı okuduğunuz saatlerde muhtemelen yeni başbakanın ismi açıklanmış olacak, o zaman bütün Türkiye ile birlikte
en çok da İzmir'in sevineceği, umutlu olacağı yeni bir dönem demek.
Çünkü Binali Yıldırım herşeyden evvel İzmir milletvekili ve son 5-6 yılında da İzmir'e odaklanmış bir isimdir. Elbette başbakan olduğunda, Türkiye'deki tüm hizmet alanlarında bir sıçrama olacaktır.
Ancak o sıçramayı en iyi hissedeceğiniz yer inanın İzmir olacaktır.
Binali Yıldırım'ın başbakanlığı İzmir'e söz verilen 35 projenin çok daha hızlı bitmesi demektir.
O yüzden kimse kimseyi tarafgirlikle veya başka şeylerle suçlamasın, Binali Yıldırım'ın başbakanlığını istemek, İzmir'e hizmet istemekten başka bir şey demek değildir.
O yüzden de CHP'nin farklı kesimlerinden yükselen o panik havasına da hiç gerek yok, Aziz Başkan da gizli bir Ak Partili falan değil...
O da bir çokları gibi sorumluluğunu üstlendiği İzmir'in daha fazla hizmet alması için bu görüşü savunmuştur.
Umalım ki İzmir'in bu konudaki isteği olsun da Binali Bey, Başbakan olarak hem ülkeye hem de İzmir'e çok güzel hizmetler sunsun.