Son günlerde kamuoyunu meşgul eden konular şöyle;
Belediyelere akraba, eş, dost atamaları ve işe almaları,
Belediye başkanları yöneticilerin kendilerini bünyesinde bulunan iktisadi işletmelere yönetim kurulu başkanı ve müdür olarak atamaları…
Her platformda, tüm televizyon ve tartışma programlarında, gazetelerde herkes konuyla ilgili etik olmadığı görüşünde beyanlar verdi.
Durum böyleyken konunun muhataplarında yapılan açıklamalar ise çok ilginç.
Evet, yapılan şeyler kanuna aykırı değil ama kanunda yeri var diye kendilerini savunurken hiç kimse milletin vicdanlarının da yeri var mı diye sorgulamıyor?
Birileri asgari ücretle iş bulamazken onlar kendilerini birkaç şirkete yönetici olarak atayıp üç beş bin daha yüksek maaş alırken vicdanları nasıl rahat ediyor?
İş bulmak için illaki bir siyasetçinin akrabası, kardeşi ya da damadı olmak mı gerekir?
Akrabayı, eşi, dostu işe almamaları ve kendilerini herhangi bir şirkete yönetici atamamaları için kanun değişikliğine gidilme girişimleri yapılıyor. Ancak bu kanun çıkarsa bunların önüne geçilip engellene bilinir mi?
Cevabını bilmem ancak ben bunun çözüm olmayacağını düşünenlerdenim.
Çünkü bu sefer kendisini ve akrabasını işe alamayacak olan başka belediyeye gönderecek.
Takas sistemiyle yürüyecek işler.
O onun akrabasını diğeri ötekinin akrabasını alacak işe.
Yine ne olacak, söyleyeyim mi?
Gene kanunlara uygun işe alımları yapmış olacaklar!
Gene iş bulamayanlar, siyasetçi dayısı olmayanlar olacak!