Cumhuriyet Halk Partisi Bayraklı İlçe Başkanı Cemalettin Alper, sosyal medyayı en yoğun kullanan siyasetçiler arasında yer alıyor.
Ancak sosyal medya bir siyasetçi için çok iyi bir kitle iletişim aracı olsa da aynı zamanda bir tuzaktır da…
İyi düşünülmemiş mesajlar bir siyasetçiyi bir anda toplum nazarında çok kötü durumlara da düşürebilir.
Bana göre Alper’de geçen gün tam olarak bu tuzağa düşmüş. Bir siyasetçi profiline sahip olduğunu unutup, normal bir vatandaş gibi enini boyunu düşünmeden bir paylaşım yapmış.
Sayın Alper, solcu olmayan insanları vicdansızlıkla suçlamış.
Sanırım Sayın Başkan kendisiyle aynı düşüncede olmayan herkesi yani solcu olmayanları vicdansız olarak görüyor.
Çünkü sosyal medya hesabında “Bir insanın #vicdanı varsa eğer, #solcu
olmaktan başka seçeneği yoktur…’ diyor.
Şimdi Sayın Cemalettin Alper’e soruyorum; bu ülkede yaşayan insanların yüzde 70’i hatta yüzde 75’i solcu değil, bu yüzde 75’nin vicdanı yok mu?
Sayın Başkan tam olarak bunu mu kast ediyor?
Bir ana muhalefet partisi ilçe başkanına yakışmayan bir davranış olmuş…
Başkaları tam tersini söyleseydi ‘birazcık vicdanı olan solcu olmaz’ deseydi Sayın Başkanın tutumu ne olurdu acaba?
Türkiye Cumhuriyeti nüfusunun yüzde 70-75’nin kendisini solcu olarak tanımlamadığını biliyoruz.
Öyleyse Sayın Başkanın böyle bir paylaşım yapmasını nasıl izah edeceğiz. Bence çok talihsiz bir paylaşım olmuş…
Bir parti yöneticisinin söyledikleri, hele hele sosyal medyada yada kitle iletişim araçlarında söyledikleri kendisiyle birlikte aynı zamanda temsil ettiği partiyi de bağlar.
Bu yüzden bir siyasetçi, büyük laf edeyim derken, kendisini de partisini de halkın nezdinde zor duruma düşürmemesi gerekir diye düşünüyorum.