Ak Parti'nin İzmir'deki muhalefetinin sıkıntılı olduğunu daha önce gazete olarak yazmıştık. Ancak öyle bariz örneklar yaşanıyor ki görmezden gelmek imkansız.
İzmir'in bir çok belediyesinde belediye meclis toplantıları, Cumhuriyet Halk Partisi'nin grup toplantılarından bile daha sessiz sakin geçiyor.
Muhalefet yok, belediye meclisi gündemine gelen maddeler büyük çoğunlukla oybirliği ile geçiyor. Meclislerin dilek ve temenniler bölümünde dahi söz alıp, ilçenin veya mahallelerin sorunlarını dile getiren meclis üyelerine rastlamak olağandışı...
Bu sorunların en bariz yaşandığı ilçelerin başında ise Buca geliyor. İddialar ise vahim...
Nereden mi biliyoruz? Geçtiğimiz günlerde eleştirel bir sosyal paylaşım mesajını sadece "beğen" butonuna tıkladığı için Ak Parti Grubu kendi iki meclis üyesini disipline sevk etti.
Serkan Elçin ve Çeliker Gökçin Ak Partili bir arkadaşlarının paylaşımını beğendikleri için disipline sevk edildiler.
Bununla da kalmıyor, ilçe teşkilatı yönetim kurulu toplantılarına katılmadığı gerekçesiyle 4 üyesini, yönetimden atıyor. Bundan daha doğal ne var, çalışan bir yönetim istiyorlar diyeceksiniz.
Ama işin rengi başka! Toplantılara katılmayan toplamda 10-12 yönetim kurulu üyesi var. Aralarında Ak Parti Buca eski İlçe Başkanı Mustafa Solmaz'ın oğlu Murat Solmaz'ın da olduğu 4 üye bu gerekçe ile yönetimden atılıyor ama ilgili tüzük maddesi diğerlerine uygulanmıyor.
Peki sormazlar mı, Ak Parti'de birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan bir dönemde, bu hareketler doğru mu? Yönetim kuruluna aldığınız 10-12 arkadaşınızı dahi motive edip toplantılara getiremiyorsanız, altın tepside Levent Piriştina'ya sunduğunuz Buca'yı tekrar nasıl ikna edeceksiniz?
MUHALEFET YAPTIRMIYORLAR
İşin içine girdikçe görüyorsunuz ki, aslında iddialar giderek daha da vahim hale geliyor. Disipline sevk edilen meclis üyelerinden biri diyor ki; ilçe başkanı ve Grup Başkanvekili mecliste bize muhalefet yaptırmıyor. Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina ile kötü olmak istemiyorlar. Onunla birlikte hareket ediyorlar...
Bunun kanıtı var mı, diye soruyorum?
Deniyor ki; Cumhurbaşkanımız, kendisine hakaret eden Buca Belediyesi çalışanı ve CHP Buca Gençlik Kolları üyelerinden bazı isimleri mahkemeye vermişti. Bu olaylar 15 Temmuz darbe girişiminden önce oluyor. Cumhurbaşkanımıza hakaretlerin yapıldığı o dönemde dahi konuyu mecliste protesto edemedik. 3 yıldır basına dahi yansıyacak bir muhalefeti bugüne kadar ortaya koyamadık. Çünkü ilçe başkanı ile Grup Başkanvekilimiz buna izin vermiyorlar.
İddialar daha da sürüp gidiyor. Bizim işimiz bu iddialar değil; biz şunu sorguluyoruz: Ak Parti'nin İzmir'de Buca'yı, Bayraklı'yı, Karabağlar'ı dahi ikna edemeyişinin altında bu tür teşkilat içindeki sıkıntılar mı yatıyor?
Önümüzde 2017-2018 hatta 2019 var, nerdeyse her yıl bir seçim yaşayacağız. Böyle giderse Ak Parti'nin işi yine zor.
Ak Parti'den de öte sağlam bir muhalefetin yapılmadığı yerde İzmirli'nin de işi zor. Çünkü muhalefet yoksa hizmet kalitesi de maalesef düşüyor.