CHP’de yine bir şeyler oluyor. Kavga mı bilemem ama bir şeyler olduğu, kazanın fokurdamaya başladığı ortada.
Baykal’dan Fikri Sağlar’a, ondan Muharrem İnce’ye yükselen sesler partide önümüzdeki günlerde olacakların habercisi gibi…
DENİZ BAYKAL; baklayı ağzından çıkarır gibi oldu ama tam çıkarmadı.
Bakla yine tezgahta kaldı, ama parti içinde eleştiren eleştirene…
Örneğin Kılıçdaroğlu’na 2019’da Cumhurbaşkanlığına aday olmayacaksa partinin başından da istifa etmesini önerdi.
Bunun üstüne Muharrem İnce’nin “Genel başkanın yetkisi dahilindedir, olağanüstü kurultayı toplamak. İmza toplayıp olağanüstü kurultay istemektense kendisi toplarsa daha şık olur” sözleri eklendi.
2010 yılında CHP Genel Başkanlığı koltuğuna oturan Gandi Kemal ile partide heyecan, iktidar umutları bekleyenler kısa süre sonra o hayalden vazgeçti.
Kurtarıcı Gandi Kemal girdiği genel, yerel, referandum, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve en son tarihi referandumda da istenilen sonuçları alamadı.
Gandi Kemal parti tabanını hüsrana uğratmış ama bu sonuçları hep başarı gibi lanse
etmeye çalıştı.
Ancak parti tabanı bunu yemedi, o yüzdendir ki gayet yüksek sesle istifa mekanizması hatırlatılıyor.
Kılıçdaroğlu da bu sesleri bastırmak için dikkatleri başka yöne çekmeye çalışıp YSK kesin kararını verdiği halde, hiç yetkisi olmayan mahkemelere, hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürmeye kalktı.
Referandum gecesi CHP Genel Merkezi önünde bazı partililerin 'Kemal istifa' sloganı atması zaten olacakların habercisiydi.
Parti içi muhalefet ise önce CHP'nin referandum sonuçlarına itiraz sürecini bekleyecek ardından ise harekete geçecek.
Tarihi referandumun ardından CHP, sonuçları itirazlar için değerlendirmeye alırken parti tabanında da Kılıçdaroğlu'na yönelik tepkiler yüksek sesle dile getirilmeye başlandı.
Kulislerde 2010 yılındaki referandum da dahil girdiği 2014'teki yerel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimi, 2015 yılında yapılan 7 Haziran ve 1 Kasım'daki genel seçimlerinde alınan sonuçların muhasebesinin yeterince yapılmadığı dile getirilirken anayasa değişikliği referandum sonuçlarının bu değerlendirmenin yapılmasına yol açacağı dile getiriliyor.
CHP'li İnce, bu topraklarda meşrutiyet, Cumhuriyet ilan edildiğini, şimdi ciddiyet ilan etmeleri gerektiğini dile getirdi. İnce, ülkenin, Cumhuriyetin elden gittiğini ileri sürerek, bunun kendisinin genel başkanlık sevdası olmadığını söyledi.
İnce, önlerinde büyük belalar bulunduğunu, bu yönetimin bunları atlatamayacağını ileri sürdü.
Bu açıklamayı yapan İnce; Bir soru üzerine, CHP'de misafir olmadığını belirterek, "Misafir değilim ki gideyim" dedi.
"Genel başkanlık için aday mısınız" sorusunu İnce, "Gözlerimde hiç vazgeçmişlik duygusu hissediyor musunuz" diye yanıtladı.
Ancak CHP’ye genel başkanlık rüyası görenlerin sayısı bir hayli fazla…
CHP’ye hiç bir katkısı olmayan hiç bir emeği olmayan ve bugüne kadar kenarda bekleyen bazı isimler de gizliden gizliye çalışmalar yapmaya başladı.
Neyse hayırlısı diyelim, belki memleket için de CHP için de hayırlı bir sonuca ulaşılır.