Kadına şiddeti hepimiz kınarız, doğrusu tüm canlılara yapılan şiddete karşıyız.
İnsan olan ne hayvana ne de insana hele hele kadına hiç bir zaman şiddet uygulamamalıdır, çünkü kadın insandır, çünkü kadın annedir, hayat arkadaşıdır.
Ülkemizde bir kesim kadına yapılan şiddet olaylarında her zaman sokaklara dökülür, bu şiddeti protesto ederdi.
Bu durumdan da benim gibi bir çok insan memnun olurdu. Toplumun duyarlı sesinin bu şekilde yükselmesinin, şiddeti önlemek açısından önemli olduğunu zira hepimiz biliyoruz.
Hiç kimse kendisini doğurup büyüten annesinin tartaklanmasını şiddet uygulanmasını istemez.
Ancak geçtiğimiz gün İzmir’de hepimizi şok eden bir olay yaşandı. Binlerce insanın gözü önünde bir kadına şiddet uygulandı.
Her kadına şiddet olayında sokaklara dökülen veya sosyal medyadan eylemi kınayıp protesto edenler bu kez ortalıkta yoktu.
Israrla bekledim, acaba haber henüz tam yayılmadı mı diye düşündüm ama belli ki olayı herkes duymuştu ancak bu kez tepki yoktu. Toplumun o duyarlı kesimi bu kez susmayı, tepkisiz kalmayı tercih etmişti.
Olayı hatırlatalım; 9 Nisan günü medeniyetin şehri olan İzmir Gündoğdu Meydanı’nda Cumhurbaşkanı ve Başbakanın mitingine giden Ak Parti Konak İlçe Kadın Kolları Yönetim Kurul Üyesi bir kadın 6 yaşındaki kızının gözü önünde tartaklandı.
Normal şartlarda bu olaydan sonra bekledik ki, kadına karşı duyarlı kesimlerimiz ortalığı ayağa kaldıracak, tepki koyacak, kınayacak vs…
Ancak bu kesimden hiçbir tepki sesi yükselmedi. Daha basit şiddet olaylarında dahi ortalığı yakıp kavuranlar bu kez sessiz olmayı tercih ettiler; bu olaya kör-sağır oldular.
Ben bunu anlayabilmiş değilim.
Benim anladığım daha önceki kadına şiddet olayları için sokaklara dökülen, her ortamda bağırıp çağıranların Gündoğdu’daki olayda sesiz kalmaları beni büyük bir hayal kırıklığına uğrattı.
Ben zannediyordum ki kimliğine bakılmaksızın hangi kadına şiddet uygulanırsa uygulansın, biz hep birlikte çıkıp tepki koyacağız, kadına şiddete karşı mücadele edeceğiz.
Demek ki bu malum kesimin derdi kadın falan değil. Onların derdi kadına şiddeti kınamak falan da değil, sadece bir kesime yüklenip onlara mal etmek, ortalığı karıştırmakmış. Bu son olay bana bunu düşündürdü, siz ne düşünürsünüz bilemem, onu da sizin takdirinize bırakıyorum.