Aday adayı enflasyonu tüm hızıyla devam ediyor. Peki Genel Merkezler veya Genel Başkanlar, neye göre karar verecek.
Her partinin standart prensipleri, ölçütleri var.
Ancak mevcut aday adayı enflasyonu içinde bu ölçütler de en doğru adayı tespite yetmeyebiliyor.
Yani partinin tüm prensip ve kriterlerine uyan adaylar için o zaman bana göre şu ölçüt devreye girmeli;
Partinin mevcut oyu üzerine +1 koyabiliyor mu?
Sizin bir büyükşehir, il, ilçe veya belde için koyduğunuz aday, partinin var olan oyu üzerine +1 koyamıyorsa, bence orada büyük sorun var. Aday seçiminde ciddi kasıt veya hata var demektir.
Aday olacak isim, vatandaş tarafında kabul görmeli,
Kente katma değer katacak kendi çıkarlarını değil vatandaşın çıkarlarını gözetecek projeleriyle vatandaşın yaşam koşullarına katkı yapmalı…
Maalesef şimdiye kadar hiçbir siyasi parti bu özellikleri çok fazla dikkate almadı.
Benim adamım olsun, denilerek adaylar belirlendi.
Seçimi kaybeden partiler, seçim akşamı, seçimi kazanan partiler ise o ilçeyi yönetmeye başladıklarında hayal kırıklığına uğruyorlar.
Seçimi kazanan partilerin belediye başkanları kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiklerinde bunun cezasını bir sonraki seçimde partisi çekiyor.
Seçimi kaybedende parti ise zaten yanlış aday belirlemenin cezasını peşinen çekmiş oluyor.
Bu kadar tecrübeden sonra tüm siyasi partiler kendilerine ders çıkarmışlardır diye düşünüyorum.
Yada böyle olduğunu umuyorum.
Bugüne baktığımızda ortaya çıkan aday adaylarının yüzde 80’i her zaman her yere aday olan isimlerden oluşuyor. Bu kişiler dernek başkanlığına aday, oda başkanlığına aday, ilçe başkanlığına aday, meclis üyeliğine aday, belediye başkanlığına aday, milletvekilliğine aday…
Sanki kendisinden başka hiç kimse yokmuş, kimse o makamları hak etmiyormuş gibi hareket ediyorlar.
Sizi adı sanı daha duyulmamış bir başkanlık oluşturun, mutlaka oraya da ilk adaylık müracaatını o isimler yapar.
AMA aday gösterildiklerinde ise seçimi kazanmak için hiçbir çalışma yapmayıp hiçbir katkı koymayıp, seçilmek isteyenler de var… Bunları da ayrı bir kategoride değerlendirmek lazım.
Atalar güzel söylemiş, son pişmanlık fayda etmez, o yüzden yol yakınken, partiler doğru adayı belirlemek için bence biraz daha samimi, biraz daha dürüst, biraz daha cesur davranmalıdırlar.