İzmir Adliyesine yapılan saldırıda teröristlerin adliyede büyük bir kıyım yapacakları; ellerindeki cephanelikten anlaşılıyor. Belli ki bunlar çok büyük bir katliam yapacaklarını düşünmüşler ve öyle bir hazırlıkla yola çıkmışlar. Ancak hiç hesaba katmadıkları bir şey var ki oda kahraman şehidimiz Fethi Sekin…
Bu teröristlerin planını canını siper etmiş, bu alçaklarla beylik tabancasıyla son kurşununa kadar mücadele etmiş ve teröristleri etkisiz hale getirmiş…
Ama kurşunları bitince de alçak-şerefsiz teröristlerin kurşunuyla şehit olmuş.
Fethi şehidimiz yaralıyken yine de kimseye bir şey olmasın istemiş, onun yarasını sarmaya giden taksiciye ‘gelme yat yere’ demesi kahramanlığının öyle tesadüfen olmadığını, bile bile ülkesi ve milleti için canını verdiğini ortaya koyuyor.
İşte gerçek bir Türk vatandaşı… Memleketi ve milleti için gözünü kırpmadan canını veren şehidimiz, senin gibiler olduğu sürece bu ülkeye hiç bir güç diz çöktüremez.
Dün katliamı engelleyerek şehit olan Fethi Sekin abimizi bugün İzmir Adliyesi önünde son yolculuğuna uğurlamak için gittim.
Benim gibi binlerce kişinin geldiğini görünce gözlerim doldu.
Üzülsem mi sevinsem mi anlayamadım. Tabi ki şehidimiz için üzgündüm ama o kalabalığı görünce, binlerce kişinin şehidimiz için o yağmurun altında orada hazır olduğunu görünce başka duygular htim.
Şehidimizin bu katliamı engellemesi, bu kadar insanın tek yürek olması, şehidimizin cenazesinde bulunmaları hep gururla duyduğum şeylerdi. Ancak o andan sonra karşılaştığım bir manzara vardı ki beni derinden yaraladı.
O cenaze de karşılıklı atılan sloganlar ne o kahraman şehidimizin cenazesine yakıştı, ne de Türk gençliğine…
Şehidin cenazesinde atılan bazı sloganlar beni insanlığımdan utandırdı.
Herkes şehidimize ağlarken; bazılarının oraya siyaset yapmak için gelmiş olması; PKK terör örgütünün bir katliam girişiminin hemen ardından; ‘hükümet istifa’, ‘Türkiye laiktir, laik kalacak’, ‘biz Atatürk’ün askerleriyiz’ şeklinde ülke içindeki insanları ayrıştırmaya, meydan okumaya yönelik sloganlar, emin olun en çok da Atatürk’ün kemiklerini sızlattı.
Atatürk; böyle hain bir saldırıdan sonra dahi oklarını terör örgütleri yerine kendi ülkesinin içine saplayan askerleri olsun istemezdi, bundan emin olabilirsiniz.
Biz İzmirlileri canıyla müdafaa eden bir kahramana bu yapılmamalıydı.
Bu ülkeyi ayrıştırıp, birbiri ile çatıştırmayı hedefleyenlerin ekmeğine yağ süren bu insanların derdi ne?
Bu ülkenin yeterince düşmanı yok mu?
Dışarıdaki düşmanlar yetmezmiş gibi içerideki farklı siyasi görüşte olan insanları bir düşman gibi görmek hastalık mıdır, art niyet midir?
Şehidin arkasından o tavrı ortaya koyanların Atatürk’ün askeri olmadığından eminim, kimin askerli olduklarını da oturup kendileri düşünsünler.