Yeniden bir seçim arifesindeyiz ya…
Bu amatör siyasetçilerin sosyal medya halleri beni benden alıyor.
Doğal olarak bir birlerini arayan soranlar birden çoğaldı. Sosyal medyada cuma kutlamaları, özel gün kutlamaları gırla gidiyor. Bunda garipsenecek ne var diye sorabilirsiniz. Lakin bu aralar sosyal medyayı esir alanlar, aylardır hatta bazıları yıllardır tek bir paylaşım yapmayan siyasetçi eskileri veya siyasetçi amatörleri olunca iş değişiyor.
Hani demem o ki siz de takip edin, seçimlerin hemen ertesi günü bugünlerde bolca sosyal medyada boy gösterenler, bir anda yok olacak. Sanki bir anda başka bir dünyaya taşınmış gibi izleri, sesleri kaybolacak…
Ne arayan ne soran oluyor.
Hata sen arasan bile telefona cevap vermezler, geri dönmezler.
Bazen yanlışlıkla açarsalar bile ‘toplantıdayım sonra ararım’ cevabı alırsın.
Sonra dedikleri ne zaman hepiniz daha iyi bilirsiniz. Yine de ben söyleyeyim, sonra dedikleri bir saat değil, bir gün değil, bir sene değil, bir dahaki seçimde ararım anlamında söylüyorlar.
İyi ki de şu seçimler var, yoksa bu siyasetçilerin ne yüzünü görürdük ne de seslerini…
Çünkü arayıp sormazlar. Yalnız çok merak ettiğim bir şey var; bunlarda nasıl bir yüz var, nasıl bu kadar değişken olabiliyorlar?
Sokakta görünce dahi selam vermeyenler, seçim yaklaşınca ararlar sorarlar. ‘Kardeşim, canım, gülüm’ olursun.
Aslında suçun büyüğü de bizlerde… Biz de bunlara inanıyoruz. Her seferinde aynı şeyleri yaşadığımız halde biz de bunları baştacı yaptığımız sürece aynı şeyleri yaşamaya devam ederiz.
Genelde bu figürler de her seçimde sahnede olan ezberlediğimiz yüzler.
Bu da sanırım insanoğlunu doğasında var, her şeyi unutuyoruz. Unutmasaydık her şey çok farklı olurdu.