Popülerliği pek de önemsenmeyen bir konu sanırım! Ya
hayvanseverler pek samimi değil ya da Belediye içerisinde veteriner diye kasap
çalıştırıyorlar.
Son zamanlarda sokak hayvanlarının aşırı saldırgan olduklarıyla
ilgili ya da sokaktaki hayvanlara yapılan zulümlerle ilgili vatandaşa kulak
kabartıyorum.
O kadar çaresizce yaşananları anlatıyorlar ki!
Şimdi gelelim bugün duyduklarıma…
Bir yere uğramak durumunda kaldım. Orada ilk etapta tavana
asılı köpek fotoğraflarını fark ettim. Hoştu doğrusu…
Ardından derdimi beyan ettim, ilgilendiler derken çenemiz
düştü, laf lafı açtı ve mesleğimi öğrendiğinde sürekli duyduğum o şikayeti yineledi.
Bu kadar duyduktan sonra ben burada dile getirmek ve yetkililere sesimi duyurmak
istedim.
Nedir o şikayet diye sorarsanız, ‘Sokak hayvanlarının aşırı
saldırgan olması, sürü halinde gezmesi, zehirlenmeleri, hasta olmaları’
vesaire.
Bu defada bir köpeğin hastalanması karşısında belediye
veterinerlerinin olaya yaklaşımı konusundaki şikayetleri dinledim.
Kapının önünde sürekli duran bir sokak köpeğinin
rahatsızlandığında yaşadığı talihsiz olayı anlatan arkadaş olay hakkında
şunları dile getirdi:
“Köpek hastalıktan kıvranıyor, çaresiz bir şekilde inliyordu.
Ben de bunu görünce belediyenin veteriner hizmeti veren birimini aradım
onlardan yardım istedim. Fakat şu an mesai saatleri dışındayız, bu tarz
vakalarla değil de işte araba çarpması falan olduğunda geliyoruz dediler.”
Tüm bunları sıkıla sıkıla anlattı. Öylece…
Şimdi ben de soruyorum. Siz neden varsınız? Nasıl bu tarz
vakaları ciddiye almazsınız?
Belediye Başkanları sokak hayvanları için bu kadar dikkat
ediyorken siz gelen acil durum çağrılarına nasıl bu şekilde cevap veriyorsunuz?
Sokak hayvanları canlı değil mi? Onlara nasıl mesai uygularsınız? İlla ölecek durumda mı olmaları gerekiyor gelmeniz için?