Her Mayıs ayının 2. Haftası anneler günü olarak kutluyor
annelerimize türlü türlü hediyeler alıyoruz. Neden? Mutlu olsunlar,
sevildiklerini bilsinler diye… Ama onun dışında annelerimizin mutluluğu için ne
kadar çabalıyoruz ki? Gerçekten onlar kadar emek harcıyor muyuz? Yüzlerini
düşürdüklerinde içimiz sıkılıyor mu? Bence bir anne kadar hissedemiyoruz.
Evladı olduktan sonra bir kadın tamamen değişiyor. Onun için yeri geliyor canını verecek kadar gözü kara olabiliyor. Sabah akşam şikâyet etmeden, bıkmadan, usanmadan evladı için elinden gelenin en iyisini ortaya koyan annelerimizin bir gün bir hediyeyle mutlu etmek yerine her gün en az onlar kadar fedakâr olarak onlara yardımcı olsak yeterli bence.
Aldığı kararları beğenirsin beğenmezsin, çocuğunu öyle ya da böyle kendince en iyi şekilde yetiştirmiştir. Anne olmak, bir insana ömür boyunca kayıtsız şartsız emek harcamak, her zaman yanında olarak destek olmak demektir ki bu tanımı günlük hayata organize etmek de her yiğidin harcı değil.
İşte size o fedakâr annelerden bir örnek;
Anneler gününde ekmek yaptılar
İzmir’in Bornova ilçesinde ikamet eden anneler bir araya gelerek ekmek yapıyorlar. Geleneksel ekmeklerden yapan anneler ‘Anneler Günü’nde de durmadı çalıştı. Aile ekonomisini düşünerek başladıkları bu işi her ay tekrarlıyorlar ve aylık ekmeklerini çıkartıyorlar. Onca şeyin arasında bir de anneler gününde ayaklarını uzatıp dinlene bilirlerdi fakat onlar çalıştılar.
Hayata tutunmamızda olmazsa olmazımız annelerimizin, anne gibi emek harcamış her bireyin anneler günü kutlu olsun…