ABD, sağdan geldi, soldan geldi, yetmedi alttan girdi, üstten çıktı ve en sonunda Türkiye’yi Ortadoğu batağına sürdü. Bu bizim için çok büyük bir imtihan… Eğer dünyanın lider ülkelerinden biri olacaksak, eğer ki tarihin omuzlarımıza yüklediği İslam coğrafyasının lider ülkesi olacaksak, bu mecburen girdiğimiz bataklıktan, alnımızın akıyla çıkmalıyız.
Önümüzde çok kötü bir örnek var, kim o derseniz? ABD…
ABD, demokrasi bahanesiyle veya farklı gerekçelerle girdiği hiçbir ülkeye huzur, barış, mutluluk veya demokrasi getirmedi. Zaten bu yüzden de dünya liderliği ciddi şekilde sarsıldı. Yarınların ABD için ne getireceğini hep birlikte göreceğiz.
Ancak;
Türkiye olarak bizim ABD’nin yaptığı hiçbir hataya düşmememiz gerekiyor. Kıbrıs’ı saymazsak, ilk defa kendi sınırlarımız dışında bir coğrafyaya nizam vermeye gidiyoruz. Zor mu? Evet hem de oldukça zor bir görev… Ortadoğu’nun karışık yapısı içinde bir çözüm üretmek gerçekten çok zor. Hatta dünyada başka hiçbir ülkenin altından kalkamayacağı kadar zor.
Ama tarih bize farklı bir misyon yüklüyor, biz o bataklıktan alnımızın akıyla çıkmak; Suriye’ye, Irak’a huzur ve barış iklimini hakim kılmak mecburiyetindeyiz. Zaten oraya bu iklimi götürmezsek, bizim de ülke olarak huzura kavuşmamız mümkün olmaz.
DÜNYAYA DERS VERMELİYİZ
Suriye’de, Irak’ta hatta diğer Ortadoğu ve İslam ülkelerinde ABD’nin ne işi vardı, Allah aşkına ABD’yi bu coğrafyaya neden soktuk? İşte şimdi bu coğrafyayı her şeyden önce ABD’den temizlemeliyiz. Çünkü ABD’nin girdiği yerde maalesef savaş, ölüm, kan, vahşet hiç eksik olmuyor.
Ama bunu yaparken de realiteden kopmamalıyız. Realite ne diyor? Diyor ki bu işi Rusya, İran başta olmak üzere Suudi Arabistan, Katar ve hatta Mısır ile birlikte çöz…
Evet, bu işin liderliği Türkiye’de buna hiç şüphe yok.
Ancak Rusya ile uzlaşmadan o coğrafyada tek başına hareket etmek doğru değil. Coğrafyanın Müslüman olması elbette bu işte birinci rolü Türkiye’ye veriyor. Ama dünyanın en güçlü ikinci devletinin de sınırının dibinde meydana gelecek olaylara, getirilecek çözüme sen karışma demek çok gerçekçi de olmaz, doğru da olmaz.
Ha şunu da kabul edelim, Rusya’nın işbirliği olmadan ABD’yi o coğrafyadan def etmek de zaten pek mümkün olmaz.
Şimdi yapılacak tek şey şudur; Türkiye ve Rusya etraflarına toplayacakları diğer Ortadoğu ülkeleri ile birlikte, tek ses olarak ABD’ye diyecekler ki: “Sayın ABD sen lütfen git dünyanın diğer kıtalarında liderliğini oyna, bir zahmet bizim sınırlarımızın dibindeki coğrafyayı bize bırak… Sen git en başta üzerinde bulunduğun kıtaya demokrasi getir, yetmezse Avrupalı yandaşlarınla uğraş, ama lütfen Ortadoğu’dan elini çek.”
İşin özü budur. ABD’yi buradan def ettiğinizde oturup Kürtler’le, Sünnilerle, Şiilerle mutlaka bir uzlaşma zemini yakalanır. Bu kadar kan ve zulümden sonra bence Ortadoğu kabul edilebilir bir barışa çok fazla direnç göstermeyecektir.